Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Beşiktaş > Futbol

 
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 21-04-2008, 12:22   #1
 
Turgut_33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Icon16 Türkiye geçekten bir futbol ülke'si mi?

Futbol liglerimizde durup durup bir çalkantıyla karşılaşıyoruz. Biri bitiyor, bir diğeri başlıyor. Kulüp yönetimleri memnun değil, taraftarlar memnun değil, federasyon memnun değil, yabancı oyuncular şaşkın, bizim oyuncular şaşkın, teknik direktörler şaşkın, sokaktan gelip geçen ve futbolla ilgisi olmayanlar bile futbolun halinden memnun değil. Ancak Türkiye bir futbol ülkesi diyoruz. Acaba Türkiye gerçekten bir futbol ülkesi mi, yoksa futbolu kendine malzeme yapan bir ülke mi?

Futbol oynamak suçtu! Şimdi oynamamak suç!
Bundan çok değil, yaklaşık 15 yıl kadar önce okullarda futbol oynamak yasaktı. Beden Eğitimi öğretmenleri çocukları mümkün olduğunca farklı dallara yönlendirirlerdi. Gerekçe olarak da sıklıkla futbolun diğer sporlara göre çok baskın olduğu ortaya konuyordu. Neyse ki zamanın ruhu, iletişim akışının hızlanması ve futbolun endüstriyel hakimiyetinin artması gibi sebeplerden bu yaklaşım rafa kaldırıldı. Beden Eğitimi derslerinde uygulanan futbol yasağı kırıldı ve okullararası yarışmalarda daha büyük katılım oranları yakalandı.
Futbolun yükselişi, Galatasaray’ın uluslararası alanda kazandığı önemli başarılar, Türkiye Milli Takımı’nın üst üste, Avrupa Şampiyonaları’na, Dünya Kupası’na katılması ve 2002 yılında gelen Dünya Kupası üçüncülüğüyle, futbol camiasının sınıf yükselmesine şahit olduk. Artık reklam filmlerinde futbol vardı. Halkla İlişkiler kampanyalarında milli futbolcular yüklü sponsorluk bedelleriyle, sıklıkla boy göstermeye başladılar.

Tabii ki planlanmadan yaşanan süreçlerde sürpriz ve olması riskli durumlarla karşı karşıya gelmenin normalliği, yaşanacak sakatlıkları ve eksiklikleri engellemiyor. Orta sınıf bir Türkiye Ailesi için futbol becerisi olan bir çocuk artık ekonomik bir umut anlamı da taşıyordu. Aynı şekilde o çocuğu yetiştiren bir de antrenör olacaktı. Manzaranın şaştığı nokta da çocuğun işine karışan büyüklerle ortaya çıkıyor.

Özellikle kulüp takımlarının katıldığı Mini Minikler, Minikler Kategorileri, okul takımlarının katıldığı Küçükler Kategorisi (tüm bu kategorilere genel olarak 8-13 yaş arası diyebiliriz), büyüklerin bu beklentileri nedeniyle anlaşılmaz bir hal aldı. Çocukları aynı takımda oynayan futbolcu velilerinin küçük ve minik takımlarla deplasman gezen bir orta yaş tribün grubu oluşturmasına kadar varan heyecan başta tebessümle karşılanabilir tabii ki. Ancak çocukların yaptıkları dengesiz bir vuruş, bir top kaybı kendi ebeveynlerince cezalandırılır hale geldi.

Eğer üç büyüklerin minik takım maçlarını izlemeye giderseniz karşılaşacağınız manzara daha da trajikomik. Beşiktaş Minik Takımı, Galatasaray Minik Takımı ve Fenerbahçe Minik Takımı aile tribün grupları kendi aralarında yaptıkları maç ve turnuvalar nedeniyle artık birbirlerini gayet iyi tanıyorlar. Sahada olmayan gerilim, bir çok sefer tribünlerde oluşan laf dalaşlarıyla gerçekleşiyor.
Pekiyi rekabet duygusu henüz tam anlamıyla gelişmemiş, eğlence ve oyun dönemini henüz geride bırakmamış bu çocuklara bir de antrenörler kazanma hırsı yüklediklerinde nelerin olabileceğini tahmin etmemiz mümkün mü? Bir minik takımın, diğer bir minik takımı yenmesi üzerine kariyer planı kuran antrenör ve beden eğitimi öğretmenlerinin spor iklimimize katkılarını sorgulamak gerekiyor.
Ya Kızlarımız?

Bu yılın eylül ayına kadar kızlarımızın da okullarda futbol oynaması yasaktı. Yasağın gerekçesi olarak da “Türk örf, adet ve geleneklerine uygunsuzluk” ifadesi bulunan bir tavsiye kararı yer alıyordu. En azından yasal engel bu yıl kalkmış oldu ancak hala kız futboluna yönelik bir organizasyonumuz altyapılarda yok.
Üstelik bu yaş kategorisinde tüm gelişmiş futbol ülkeleri ve uluslararası turnuvalarda takımlar, kız-erkek karma takımlarla futbol oynuyorlar. Öncelikse kazanmak değil, çocukların sosyalleşmesi, özgüven kazanmaları ve yaratıcı yönlerini geliştirmek.

Futbola Olan Genel Yaklaşım
Dönüp kendimize baktığımızda gazozuna maçı bile ağır iddia ve başarı baskısı altında yaşatan, en ufak bir hatayı yapılamaz, affedilemez kabul eden, takımının eksiklerini kendi gurur meselesi haline getirip, pazartesi sabahları ofisinde, okulunda sanki kişiliğine zeval gelmişçesine savunan insanlar haline geldiğimiz için konunun özünü kolayca kaçırıyoruz.
İnsanların fiziksel ve psikolojik gelişiminin en üst seviyeye gelmesini amaçlayan sporun ve konu özelinde futbolun, saplantılı başarı baskısı altında sporcularımızı nasıl zor durumlara düşürdüğünü görmek zor olmasa gerek.

Ödül ceza mekanizmalarımızda da bir tuhaflık var. Futbolcunun olumlu hareketlerini “işi bu yapacak” şeklinde yorumlayıp, beceriksizliklerinden ya da hatalarından dolayı, futbolcunun ve futbol adamlarının yerden yerde vurulduğu bir ortamı yaşıyoruz. Futbol adamlarını, teknik direktörleri sonuç başarısına koşullayan bu ortak bilinç, görmezden geldiğimiz, ilgimizi esirgediğimiz futbol genç yapılarını katlediyor.

İdollerin Önemi
Futbolun gelişmekte olduğu ülkelerde bu tür dengesizliklerin önüne geçecek olan dinamiklerden başlıcası, dünya futbolunun önemli isimlerinin rol model görevi yapmasıdır kuşkusuz. Jupp Derwall, Karl Heinz Feldkamp gibi isimler istisna oluşturacak düzeyde katkı sağladıkları açık. Ancak bir çırpıda sayacağımız Jean Marrie Pfaff, Toni Schumacher, John Benjamin Toshack, Vicente Del Bosque, Ariel Ortega, John Carew, Pierre Van Hooijdonk, Nicolas Anelka gibi isimler, bu yönleri değerlendirilemeden, farklı sığ polemiklere konu olarak ülkeden ayrıldılar. Şimdilerde ise yine aynı değerde isimler olan Eric Gerets, Arthur Zico ve Jean Tigana da topun ağzına yerleştirilmeye çalışılıyor. Oysa bu isimler çok değerli ve ülke altyapılarını harekete geçirecek nitelikte oldukları da aşikar. Gerek sosyal kampanyalarda, gerek birkaç günlük seminerlerle yararlanılabilecek olan bu isimleri futboldan anlamamakla suçlamayı tercih etmek eleştirilerin en niteliksizi olsa gerek. Kendi futbolcularımız da büyük altyapı geleneklerinden gelmedikleri için konu üzerinde duyarlılıkları tam oturmuş değil.

Tüm bu anlattıklarımdan yola çıkarak soruyu tekrarlıyorum. Türkiye gerçekten bir futbol ülkesi mi? Biz futbolu gerçekten seviyor muyuz?

K.İ.
__________________
Lütfen forum kurallarını okuyunuz..

Click the image to open in full size.

Sevgilerimle
Turgut_33 Ofline   Alıntı ile Cevapla
 

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 01:03 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580