Suçlu: MHK - Federasyon; Cezalı: Ali - Batuhan!.. (Yine Harika Bir Yazı!..)

[kosaserkan]

Artık Futbol Aktüel'de bir idol olmuş ve yazdığı Beşiktaş yazılarıyla bizlere "budur" dedirten Uğur Doğan'ın bu haftaki yazısı yine müthiş..Vakit kaybetmeden paylaşıyorum..

Beşiktaş’ta kötü gidişin suçluları belirlendi, cezalar kesildi…

Takım gayet iyi, futbolcular kaliteli, iyi anlaşıyor ve şampiyon gibi oynuyor, teknik kadro süper, yönetim fevkalade…

Kötü gidişin sorumlusu ise bütün hakemleri ile MHK, bütün birimleri ile federasyon ve yanlı yorumlarıyla Lig TV…

Bu kötü gidişi ortadan kaldırmak için alınan tedbir de kadro değişikliği. Gidecek oyuncular: Ali Tandoğan, Batuhan, Emre Özkan, mümkünse Seriç, takım bulursa Cisse ve belki daha fazlası. Gelecek oyuncular: belirsiz, meçhul, spekülasyon ve bu saatte kim bulunursa…

Ne kadar tutarlı bir yönetim değil mi? Demiştik ya fevkalade.

Bundan sonra, maçlarda hakemlerin yanlış karar vermesine neden olan Ali Tandoğan sahada olmayacak, federasyonun taraflı karar almasına yol açan Batuhan kulübede oturmayacak, basının yanlı yorum yapmasını sağlayan Emre Özkan antrenmanlara bile çıkmayacak. Böylece hakemler doğru, federasyon adil, basın tarafsız olacak…

Aslında teşhis de doğru tedavi de. Ama teşhis de eksik tedavi de…

Yani Beşiktaş’ın kötü gidişinde hakemlerin de federasyonun da payı var. Ama Ali’nin, Batuhan’ın, diğer gidecek olanların gidişi ve belki gelecek olanlar şunu ortaya koyuyor ki, yönetim itiraf edemese de bu kötü gidişte kadronun yetersizliğinin de payı var. (benim görüşüm ise Batuhan kalmalı ve hatta forma verilmeliydi.) Bunu itiraf edemiyorlar, çünkü bu itiraf kendi başarısızlıklarının itirafı olur.

Öte yandan asıl suçlu olarak görülen hakemler ve federasyon konusunda yapılan hiçbir çalışma yok. Düzenlenen basın toplantıları, yapılan açıklamalar dışında. Bu konuda, şu aşamada belki yapılabilecek daha başka bir şey de yok. Ama en azından Beşiktaş’a karşı yapılan haksızlıkların, yapanın yanına kar kalmasının önüne geçilebilir.

Bir örnek: 5 yıl önce Beşiktaş-Samsun maçında, Beşiktaş’ı sahada katleden “malum şahıs”, (adını anmaya bile tahammülüm yok -hala-) o maçtaki yönetimi ile sağladığı popülaritesi sayesinde TV programlarında yorum yapıyor. Sadece bu kadar olsa iyi, başkanın yakın arkadaşı, birkaç ay öncesine kadar Beşiktaş’ın başarısı için emek veren ve ne tuhaftır ki o Samsun maçında da Beşiktaş’ın menajeri olan Sinan Engin de onun karşısında oturabiliyor.

Bu, Beşiktaş’a yapılan haksızlığın göz göre göre, yapanın yanına kar kalması değil midir? Ne mi yapılabilir?

- Bir kere daha fazla izleyici çekebilecek olan, daha fazla reyting kazandıracak olan Sinan Engin, “o varsa ben yokum” diyebilir. - Başkan ve diğer yönetim kurulu üyeleri (hatta yönetim dışındaki diğer Beşiktaşlı işadamları) “malum şahıs” ekranlarda olduğu sürece o kanalda yayınlanan reklamlarını durdurabilir.

Bunun ne kadar etik olduğu tartışılır. Ama o “malum şahsın” yaptıklarının yanında devede kulak bile değildir. Ayrıca bu işlerin böyle yürüdüğünü diğer büyük takım yöneticilerinden de teyit edebilirler…

Yapılabileceklere en güzel örneği ise Beşiktaş taraftarı veriyor. Yaklaşık 2 haftadır sürdürülen “Lig TV’leri İADE EDİYORUZ” kampanyası, yayıncı kuruluşun yorumlarda daha tarafsız olmaya dikkat etmesini sağlayacaktır. Çünkü giderek yayılıyor ve büyüyor. Hatta Beşiktaş yönetimi de “yorumlarda daha tarafsız bir anlayış benimsenmesi gerektiği” şeklinde bir açıklama yaptı.

Bakalım yönetim de taraftar kadar iradeli mi? Taraftar inandığı bu yolda çok sevdiği Beşiktaş’ını izleyememeyi bile göze almışken, yayınlanacak maçları yine Başkan’ın şirketi mi sunacak merak ediyorum…

Uğur DOĞAN

Yazıya ulaşmak için tıklayınız: http://www.futbolaktuel.com/yazarlar...-ali---batuhan