ben denizliye güvenmek istiyorum ama bazi inatlarindan vaz gecmeli artik

aynen öyle

denizli 15. haftada ligin daha farklı yerlere geliceğini beşiktaşın üstlere çıkıcağını söyledi eğer ki taraftar destek verirse katılıyorum bu yorumuna denizlinin çnkü güveniyorum ona evet denizli akıl oyunları yapıyor bazısı tutuyor bazısı tutmuyor belki ama bunu boşa sallamıyor arkadaşın dediği gibi o zaman madem takımlar o kadar güçsüzdü neden dalga konusu oldu denizli bu önemli işte kendi taraftarımız diyor birde bunu yazıkk başka bişey demicem cidden yazıkk hiç inanmamışlar bu takıma inanmayan tutmasın beşiktaşı beşiktaş her zaman en üstte olmayı hakediyor ve bunu başarıcaktır 15. haftada olmasa bile ben sezon sonunu beklicem denizli iyi hoca evet inatları var bu inatlarınıda kırarsa çok güzel şeyler olucağını ben görüyorum isteyen görür isteyen görmez arkadaş demiş ertuğrul kurdu :) yaa arkadaşım ertuğrulun kurduğu kadro 6. dı ernst geldi takım öle takım oldu zaten bunu herkes çok iyi biliyor bu forumda o transferide denizli yapmıştır.Bundan snra beşiktaşın çıkışı başlıcaktır ancak biz destek verelim o zaman bu takım çok daha iyi yerlere gelir bu arada ertuğrul zamanında takım çok kötü durumda değildi doğru ama sağolsun ertuğrul hoca sayesinde eufadan elendiğimiz için öyle demiş olabilir arkadaş çnkü türk takımları avrupada birşeyler yapmak için oynuyorlar ligleri genelde yani ligte çöküşte olması önemli değildi zaten beşiktaş için e önemli kulvarda elenmiştik

Mustafa Denizli nin bu işten anlamadığını yazan arkadaşlar bence abes ile iştigal ediyorlar..Ancak haklı oldukları konular şu olabilir; neden kadro ile bu kadar çok oynuyor..Sebebi çok basit..Mustafa Denizli ;Türkiye deki sayılı analiz yapabilen futbol adamlarındandır..Maçtan önce günlerce kafa yorar,rakibi inceler ve rakibin zayıf ve kuvvetli yönlerini tespit eder,ona göre de kadro çıkarır..Bize biraz ters gelse de bu adamın futbol anlayışı bu..Özellikle GS maçında çok eleştiri almasına ve maç 3-0 bitmesine rağmen maçı eğer gözünüzün önüne getirirseniz o maçın 3-0 bizim lehimize de bitebileceğini görürsünüz..resmen GS yı kilitlemişti..ama bireysel hatalar maçı 3-0 a taşıdı..
Bugün ,Mustafa Denizli yi anlamıyor bu işten diyenler mutlaka yerine kimin geleceğini de telaffuz etmelidir..Unutulmamalıdır ki ,M.Denizli,kabul etsek de etmesek de ;kenardan takıma en iyi müdaheleleri yapan hocalardan birisi ,belki de en iyisidir..
O'nun felsefesi,büyük maçlar da büyük oyuncular oynar..Rüştü konusunda da kendince haklıdır..Rüştü nün kalitesi ve klasını tüm Avrupa kabul ediyor..
Peki neden takım başarısız sorusunun cevabına gelince..
1-Yönetim takımın 1 numaralı golcüsü durumundaki Bobo yu satalım-satmayalım ikilemi içinde adeta bitirdi..Bu gün Bobo standardında bir golcü almak için en az 7-8 mil.euro bonservis,3-3.5 milyonda yıllık ödemek zorunda isen,yaparsın Bobo ile 4 yıllık mukavele verirsin istediği 2 milyon u,çocukta bilirki ben Beşiktaş ın santraforuyum..ve onun özgüveni ile daha verimli olur,Nobre'yi de bırakırsın,aynı tarzın oyuncusu olan Batu yu da yetiştirirsin..yazdığım sadece bir örnek...bu kadar basit bir kadro planlamasını yapamadılar..ve panik içinde de saçma sapan transfer yaptılar..

Peki ne olacak bundan sonra...Beşiktaşın kadro çeşitliliği de ,kalitesi de en az FB ve GS kadardır..bunu isteyenle sabaha kadar tartışırım.. Sadece yaşananlar ,futbolcularda bir özgüven kaybına sebep olmuştur..O nu da geri getirecek olan biz taraftarlardır..Hoca da ,bu milli maç arasında mutlaka kendi yanlışlarına bakacak ve takımı bu kriz ortamından çıkaracaktır..
Bize düşen de ;bu kayıkçı kavgalarını bırakıp ,yönetimi protesto ile takımı destekleme arasında ki usul ve esas farkını anlayıp 1-45 ve 45-90 dk. arasında takımı desteklemeli,maç önünde,devre arasında ve maç sonunda isteyen yönetimi protesto etmelidir..Arkadaşlar,kimse sütten çıkmış akkaşık değildir..Bu trübünler de vaktiyle Seba'ya küfür etmeyince dayak yemiş biri olarak bence ,o trübündeki olanlar sebebi ne olursa olsun "KAYIKÇI KAVGASI" dır ..ne yani orası fethedilmiş bir kale midir ki ,yok o gelirse böyle olur,bu gelirse asarız keseriz...bu forumun amacı kimseyi "cıhat" a çağırmak değildir..Taraftarın işi yönetim devirmek,yönetim kurmak değildir..Acilen Beşiktaş taraftarı da kendini gözden geçirmelidir..ve o çok iyi yaptığı ,tüm dünyada dillere destan görevine yani takım desteklemeye devam etmelidir..
Kongre üyeleri de 1998 yılından bu yana tüm gelişmeleri çok iyi analiz etmeli,Ocak ayında beşiktaşa yakışan,vizyonu olan bir yönetimi iş başına getirmelidir..
Futbolcular ise unutmamalıdırlar ki 2010 mayıs a kadar şampiyon ünvanı Beşiktaş tadır..bu ünvana yakışır biçimde oynamalılar ve o formanın hakkını vermelidirler..
Ve Sn.Demirören ;artık taraftar ile aranızdaki bağın koptuğunun farkına varmalısınız..artık ;yönetim kuruluna Obama yı bile alsanız o bağı artık onaramazsınız..Daha fazla hasar vermeden lütfen artık gidin,gidin ki daha başka tatsızlıkların sebebi olmayın...

Mustafa hoca nın gerçekten anlayamadığım bazı takıntıları var. Bir kere Beşiktaş uzun topu oynayamıyor neden sürekli defanstan ve kaleciden şişirme toplarla nobre ye top indirtmeye çalışıyoruz bunu anlamıyorum. Nobre nin en önemli özelliği 6 pas bölgesinde ve civarında ki etkinliğidir. Biz nobre yi ceza sahasından çıkartmaya çalışarak zaten kıt olan yeteneklerini iyice kötüye sürüklüyoruz. Yapmamız gereken kesinlikle Nobre oynarken kanatlardan yüklenmektir ya bu çok zor bişey değil. Ama hocamız gidip sağa i.kaş sola i üzülmez kanatlara holosko yusuf u falan koyunca kanatlardan ne kesme orta geliyor ne de akın yapılabiliyor. Elimizde İsmail gibi Ekrem gibi rıdvan gibi tello gibi iyi ortalar kesebilen isimler varken bu tercihler gerçekten çok gereksiz. Sonra Nobre değil de Bobo oynuyor bu sefer alıyor Tabata yı defansın önünden hücuma çıkarıyor. Bobo gibi hareketli bir forvet oynatıyorsan onu sağlı sollu ve arkasından desteklemen lazım. Bobo oynadığı zaman yanında koşacak adamlar ister. Çünkü bobo paslaşmayı ve çapraz koşular yapmayı seven bir oyuncu. Nobre boboyla yanyana oynayamaz bobo nun yanına holoskoyu nihat ı ve arkasından da tabatayla destekleyip geriye de iki ön liberomuz ernst ve fink le desteklemesi lazım Bobo için de uygun taktik anlayış uygulanmıyor. Geçen sene böyle bariz göze batan hatalar asla yapmadı denizli hocamız bu sene neden bu tercihlerdeki ısrar hala anlayamıyorum gerçekten bazen delirme noktasına geldiğim oluyor. İ.Kaş ı oynatma sayın hocam oynatma yaaaa valla yeter yani :D Rıdvanı koy ekrem i koy erhan ı koy toraman ı koy ama kaş gözlerden uzak tut :D

Tamamen yazmaya niyetlendiğim şeyleri yazmışsın.. Hepsine katılıyorum.. Geçen sezon mustafa denizli'Nin takımı devreladığı durumlar ilk yarı sonunda getirdiği durum arasındaki farkı herkes biliyor.. Mustafa Denizli de zaten 28. haftayı takımın başına geçtiği zaman işaret etmedi, takım yerlerde sürünürken söyledi.. Yani ortaya mesnetsiz birşeyler attı ama kısmet dediği oldu.. Ertuğrul gittiğinde sadece trabzon derbisi oynanmıştı deplasmanda onu da berabere bitirmiştik.. Mustafa Denizli geldikten sonra ne inönüde ne de deplasmanda hiçbir derbide adam gibi futbol oynayamadık ve yenildik.. Tek kazandığımı maç şampiyonluk maçı olan gsaray maçıydı.. Onu da hayatımda en kötü futbolla kazandığımız derbi olarak görüyorum.. Mustafa Denzili geçen sezon yaptığı hataları ve tavşan çıkarma girişimlerini bu sene de devam ettiriyor tek fark bu sene diğer takımlar okadar kötü ki fenerle gsarayı zorlayacak durumda değiller.. Bu nedenle onlar aldı başını gidiyor.. Yani bu sezon geçen sezondan çok farklı.. Henüz ligin tepesine aday fener,trabzon,bursa,sivas,eskişekir gibi takımlarla oynamadık.. Geçen sezon şampiyon olduk diye yapılan saçmalıklara sessiz kalacak değiliz.. Bu saçmalıkları ertuğrul,şifo,rıza yapsaydı şimdiye tekmeyi vurmuştuk.. Bu kadar şey söyledikten sonra şampiyonlukta Mustafa Denizli'nin payı diyorum gibi bir sonuç çıkarmasın kimse.. Mesela çok ciddi paralara ernst,yusuf gibi iki adamı aldırtarak en azından günü kurtardı, yapılacak en mantıklı transferleri yaptı.. Stefano Moreno'yu getirterek takıma ciddi bir fizik takviye yaptı.. Sırf bu fizik kondisyonumuzun artması, diğer takımların ise düşmesi bile bizi şampiyon yapmıştır.. Ama ikinci yarı bile inatlarından vazgeçmediği dönemlerde ve en kritik maçlarda delgado ve gökhan zan'ın sakatlanması onu mecburi doğru kadrolara itti ve bu da bize başarı getirdi.. Ama arkadaşın da dediği gibi bu kadro erturğul tarafından kuruldu ve çok da eleştirildi haklı olarak çünkü bence de çok vasat adamlardan kuruluydu.. Mustafa Denizli günü kurtaracak yamalar yaptı herkes transfer döneminde ondan kaliteli ayaklar, genç yerli transferler beklerken kurulan kadro ortada.. Hala nobre,bobo ile gol aramaya, serdar özkanla orta yapmaya devam ediyoruz.. Burda Denizli'yi fazla da yerden yere vurmak istemiyorum.. Tribündeki taraftar da böyle yapmıyor zaten.. istifa etmesi yada yerine başka birinin getirilmesi problemleri çözmez.. Esas problem başkanla ve bu yönetimle.. Yapılması gereken ilk şey bu yönetimden kurtulmak.. Daha sonra da sistemli bir şekilde geleceğin planlarını yapmak..

'' Mustafa Denizli de zaten 28. haftayı takımın başına geçtiği zaman işaret etmedi, takım yerlerde sürünürken söyledi.. Yani ortaya mesnetsiz birşeyler attı ama kısmet dediği oldu.. ''

oha artık ...

Neokartal'dan alıntı....

"Geçen sezon şampiyon olduk diye yapılan saçmalıklara sessiz kalacak değiliz.. Bu saçmalıkları ertuğrul,şifo,rıza yapsaydı şimdiye tekmeyi vurmuştuk.. "


"Yapılması gereken ilk şey bu yönetimden kurtulmak.. Daha sonra da sistemli bir şekilde geleceğin planlarını yapmak.."

kusura bakma dostum ama bu söylediklerinin hiçbirisi taraftarın işi değil..taraftarın işi olmadığı da kanunve tüzüklerle belirtilmiştir..Taraftarın işi diye de birşey olmaz ,taraftar kendi kendine de durumdan vazife çıkaramaz..
kimse "bana kulübün sahibi taraftar" dır mavrasını atmasın..ona buna tekme atmak, geleceğin planlarını yapmak gibi şeyler asla ve asla taraftarın işi olmaz,olamaz.. Bu gibi yönetsel vazifeler ,yukarıda belirttiğim gibi ;kanun ve tüzüklerle belirtilen kişi ve kurullara verilmiştir..Türkiye bir hukuk devletidir,onun kurum ve kuruluşları da kanun ve yasa hükümlerinde belirtilen kurallar gereğince yönetilir..
Beğenirsiniz yada beğenmezsiniz.....
Şahsen ben bu yönetimden resmen iğreniyorum...Beşiktaş 106 yıllık tarihinde hiç bu kadar kötü yönetilmediğine de inanıyorum ama....
Bu yönetimden kurtulmanın yolunun ,kayıkçı kavgalarından geçmediğine de ,Beşiktaşın tüzüğü gereği ne ise öyle idare edilmesi gerektiğine de inanıyorum..

Benim söylediklerimde bir istek, temenni var zorbalık ve çapulculuk tabiki yok.. Zaten onu yapanların derdi belli.. Ben bu yönetimden kurtulmalıyız, sessiz kalmamalıyız derken medeni bir şekilde protestomuzu yapmalıyız, bu yönetime destek vermediğimizi, onları istemediğimizi göstermeliyiz diyorum.. Sadece genel kurulu, kanunları ve tüzükleri beklersek ilerleyen yıllarda bunlara ihtiyacı kalmayacak bir kulüp kalacak.. Bu arada "bu kulübün sahibi taraftar" sözü egemenlik kayıtsız şartsız milletindir sözü ile eşdeğerdir.. Aksi durum saltanatın eşdeğeridir çünkü.. Bu kulübün sahibi tabiki taraftardır Demirören ailesi veya herhangi bir camianın ileri geleni felan değildir.. Onlar bu camiaya hizmet etmek için seçilmiş kişilerdir.. Görevlerini yaparlar ve giderler.. Kişilerin önemi yoktur. Asıl olan GERÇEK Beşiktaş taraftarıdır, Rantiyeciler değil..