![]() |
BEŞİKTAŞ'lılık Duruşu.... Ve Sivas Maçı... Büyük BEŞİKTAŞ'ımız gerçekten kendisine yakışmayan bir sonuç aldı.... Sonrasında ülke ayağa kalktı... Bakıyorum herkeste, bir feryat figan... Ülkemizde ki bütün sorunların kaynağı olarak lanse edilecek BEŞİKTAŞ'ımız neredeyse.... Peki asıl olarak isyan etmesi gereken bizler mi yapıyoruz bu yakınmaları.... Durun ve çevrenize bir bakın lütfen.... BEŞİKTAŞ'LI olanlardan çok ama çok daha fazlası, camiamız dışındaki kişilerce yapılıyor..... Söylemler ilginç.... -- Ertuğrul istifa etsin.... -- Demirören istifa etsin.... -- Sinan istifa etsin... -- Operasyon yapılsın... -- Bu topçularla olmaz.... -- Delgado gitsin... vs vs..... Sevgili KARDEŞLERİM.... (Her BEŞİKTAŞ'lı benim kardeşimdir) Bu gün biz BEŞİKTAŞIKLARI'nın bütünleşme, destek olma, butun camialar'a kenetlendiğimizi gösterme zamanıdır... Kendi aramızda her türlü şeyi göstermeliyiz.. Eleştiri, isyan her şey olabilir... Lakin Sivas maçında hu asla olmamalıdır... Liverpool maçında ki gibi bir ortam sağlanmalıdır... Hatta o gün bağırdığımızdan daha fazla destek verilmelidiri BEŞİKTAŞ'ımıza.... Her daim bağırdığımız BEŞİKTAŞ SEN BİZİM HERŞEYİMİZSİN! şimdi gösterilmelidir... Sonuç odaklı değil, sevgi odaklı bir atmosfer yaratılmalıdır.... Büyük BEŞİKTAŞ taraftarı... Bütün dünya'ya gösterdiği dersi.. Basına.. BEŞİKTAŞ düşmanlarına, diğer camialara ve her şeyden önemlisi kendisine göstermelidir... Bu aşkın sevinç odaklı olmadığını..... Lütfen ama lütfen... Herkes yanına bir BEŞİKTAŞ'lı kardeşini alıp, sivas maçına gitsin.... Lütfen ama lütfen.... Nefessiz kalana kadar tezahürat yapsın... Bütün herkese... SEVGİMİZİ, AŞKIMIZI..... BEŞİKTAŞ'lı DURUŞUNU GÖSTERSİN...... Lütfen......... |
Sana gönülden katılıyorum. Bende dünden beri bunu anlatıyorum ama dinleyen yok. |
öncelikle sizin dediğiniz gibi her BEŞİKTAŞLI benimde kardeşim ama size katılmıyorum kardeşlerim bu kadar rezillik yetmezmi sizce biz destekledikçe adamlar bizi daha fazla rezil ediyo |
hocam tmm peki bjklılık duruşunu sergileyelimm..Sakin sakin düşünelim ..Demirören zamanındaki en büyük başarımız nedir??Birisi bunu bana soyleyeblir mi??Bence biz taraftardan once bu takımı yöneten idarecilerin beşiktaşlılık durusundan haberleri olması gerek...Demirören zamanında takım tamamen toplama kampına döndü..Eldeki yıldızlar tutulmadı,oyuncularla yönetim,yöneticilerle medya arasnda saçma saçma polemikler yaşandı...Biri bana soyleyeblir mi:Eger bu takımın basında Suleyman Seba olsaydı bu tip olaylarla karşılaşırmıydıkk??? |
004-2005 sezonunda Beşiktaş Başkanlığı koltuğuna oturan Yıldırım Demirören; Del Bosque’yle anlaştı ve 15 oyuncu transfer etti. Evdeki hesap çarşıya uymadı ve devre arasında Rıza Çalımbay takımın başına geçti. 12 transfer yapan Çalımbay da devre arasına kadar dayanabildi. Jean Tigana da 8 transfer yapmasına karşın şampiyonluğu yakalayamadı. Şimdide 7 oyuncuyu Beşiktaş’a kazandıran Ertuğrul Sağlam’ın da koltuğu sallanıyor. bu yazıyı okumuşsundur heralde.şimdi soruyorum nereye kadar?????????. destek destek diye diye klüp tarihinin en rezil dönemini yaşıyor ve seba dönemindeki saygınlığı tamamen bitti.borç hesabı belli değil.daha ne olmasını bekliyosunuz. millet bellemiş destek destek destek. biz zaten destek veriyoruz ama adamlar ısrarla köstek oluyo.diyecek başkada laf yok ve hala millet bu yönetimin peşinde. artık diyecek bişeyimde yok. |
ya arkadaşlar biraz sakin düşünmeye çalışıyorum ama farzedelim as takımla çıktık sivas maçına sonunda neler söyleyecekler düşündünüzmü hiç varsın 18 tane yesinler ama sözünden dönmesinler |
aşkımız renklere sizlere değil.vurgusu yapılmalı sivas maçında özellikle.tabi a takım çıkarsa.paf olursa vargüçle desteklenmeli,çocukların bir günahı yok sonuçta. |
evet artık bi şekilde tepkımızı sonuna kadar göstermemiz lazım |
Sevgili Kardeşlerim; Destek denen şey kime veriliyor anlamış değilim... Ben BEŞİKTAŞ tribünleri "Ahmet dursun, SÜLEYMAN gitsin" diye bağiırdığından beri kapalıya girmeden maç seyrediyorum... Benim için mabed'in her yeri mabed çünkü... Ben yazdığımı doğru ifade edemiyorum sanırım... BEŞİKTAŞ'ım kötü bir sonuç almıştır doğru... Yönetim yönetim değildir doğru... Basın basınlığını, sporcular sporculuğunu da yapmamaktadır... Bunlarda doğru.... Lakin o forma BEŞİKTAŞ formasıdır... Bizim için kutsal olan da odur.... Gerisi son günleri moda deyişiyle teferruattır.... Ben tepkili olmayalım demiyorum.... belirtmek istediğim şu..... BEŞİKTAŞ'ım sivas maçında çılgınca desteklenmeli.... Sevgimizin BEŞİKTAŞ formasına olduğu, renklere olan aşkımız anlatılmalı.... Tepki mi verilmek isteniyor.... Yıllar önce yaptığımız gibi sırtımızı dönerek, ama butun stad sırtımızı dönerek tezahürat yapalım... Maç boyu... Asla yüzümüzü dönmeden.... Skor ne olursa olsun.... Attığımız golde ya da gollerde.... sevinç tepkisi vermeden.... Susamadan... her an sesimizi yükselterek... Destekleyelim BEŞİKTAŞ FORMASINI...... BENİM ANLATMAK İSTEDİĞİM BU.... Kimse skorlar için BEŞİKTAŞ formasına küsmediğimizi anlamalı.... Her ne şart altında olursa olsun... BEŞİKTAŞ'lılığımızla gurur duyduğumuzu anlamalı.... Bizim için asl olan hayattır, hayatta BEŞİKTAŞ ne demektir herkes görmeli.... Onlara asla ileride konuşabilecekleri bir imkan vermemeliyiz.... Her şart altında bu aşkın ölümsüz olduğunu hissetmeli herkes.... Başka camialar, bizdeki sporcular, yönetim, basın... Ve en önemlisi Biz hissetmeliyiz........ Sevgilerimle; |
ben beşiktaş için herşeye varım ama demirörene destek vermem sivas maçı ile ilgili görüşüne ise katılmamak elde değil ama paf la çıkmalıyız.doğru yada yanlış ama pafla çıkmalıyız biz dedikmi lafımızn arkasında durmalıyız |
duruşmuruş yok tekyol demirören istifa |
aq dusun dusun boktur isin ne lan cektigimiz.. o futbolcu denen serefsizler 8 golu nasil yiyip uyuyorlar. Paralarini nasil harciyorlar..vicdansiz serefsizler olan bizim gibi sevenlere, gonul verenlere oluyor yeter yaaa.... Kimse BESIKTASTAN ustun degildir. Ruhsuz, kibiliyetsiz serefsizler agzimi actirmayin yaaaa |
Kavramları karıştırmayalım, doğru analiz yapalım. Beşiktaş birden fazla olgudan oluşan bir cemiyetin adıdır. Sporcuları, yönetimi, taraftarı çıkarırsanız, geriye tarafı olacağınız, seveceğiniz, başarılarıyla sevinip, başarısızlıklarıyla üzüleceğiniz birşey kalmaz. Kavram bir boşluğa düşer. 1902 yılında Beşiktaş yoktu, ancak onu kuranlar vardı. Bir yıl sonra, o saygın kişiler biraraya gelip bir karar aldılar ve BJK'yı kurdular. O tarihten itibaren, BJK'nın faaliyetleriyle birlikte taraftarı, sevenleri, destekleyenleri oluşmaya başladı. Şimdi gelelim, Beşiktaş'lılık duruşu kavramına. Bu kavram ne yazık ki, mevcut yönetimin profesyonellikten çok uzak tavırları sonucu değerini yitirmiştir. Yıllarca uğraşarak, üzerine titreyerek inşa ettiğiniz bu saygınlık, kendini bilmez bir kaç yöneticinin demeçleri yüzünden bir iki yılda tuzla buz olmuştur. Şimdi benden böyle bir amatörler mangasına destek vermemi mi bekliyorsunuz? Mümkün değil. Futbolculara destek demişsiniz. Kusura bakmayın ama, adına, tarihine, şanına yakışmayan bir şekilde 8 gol yiyerek futbol tarihinin kara sayfalarına geçmiş olan bir takımın futbolcularının böyle bir desteği haketmediğini düşünüyorum. Sporda yenilmek ayıp değildir, ancak böylesine karaktersizce yenilmek, işte o duruşuyla öğünmek istediğimiz Beşiktaş'ın bilinen bütün değerlerine ihanettir. O akşam Anfield Road'da ölüler vardı sahada. Koşmaktan, yürümekten aciz ölüler. Korkak bir taktik yüzünden mahkumiyete terkedilmiş bir Beşiktaş izledim. Esas beni üzen konu, bu 11 kişinin bu mahkumiyeti kabullenmiş halleriydi. Birbiriyle konuşmayan, hatta sahada birbiriyle kavga eden, liderden yoksun, maçın bitmesi için dua eden ruhsuzlar ordusuydu, o akşam Liverpool'da. Ben bunu kabul etmiyorum, arkadaş. 4 yılda 100 milyon dolar harcamışlar, ne bir şampiyonluk, ne de "Helal olsun Beşiktaş'a, takır takır top oynuyo" denen bir futbol var ortada. Ne zaman şöyle arkana yaslanıp, rakibini evire çevire ezen, galibiyetinden emin olduğun bir Beşiktaş seyrettin? Eğer, daha iyi olacağına inanıyorsan, bazen devrim, içinde bulunduğun durumdan daha iyidir. Şimdiki yönetimin hiç bir sözüne güvenim kalmadı, ama eğer gerçekten Sivas maçını kaybedersek gideceklerse, ben kaybetmeleri için dua edeceğim. Gitsinler ki, o örümcek bağlamış kafalarıyla şanlı Beşiktaş'ımın önünü kapatmasınlar. Bizimle alay etmesinler, bizim gururumuzla, haysiyetimizle oynamasınlar, başka bir şey istemiyorum! |
Alıntı:
çok güzel olur bence.arkayı dönme ve gollrde asla sevinmeme |
Sevgili Arkadaşım.... Yazdığım ikinci yazıda ne demek istediğim daha net'ti lakin doğru ifade edememişim sanırım.. Yazdıklarına bazı şeyler söylemek istedim..... Alıntı:
|
YAZDIKLARIN TAM BİR BEŞİKTAŞLI ADAM GİBİ ADAMIN YAZABİLECEĞİ ŞEYLER SANA KESİNLİKLE KATILIYORUM |
bence maça gitmeyelim. kapalıya kocaman bir afişle; demirören ve ekibi, siz varsanız biz yokuz diyelim. hiç seyirci olmasın. |
Şöhretten ziyade Sevgili dostlar ben 34 yıldır BEŞİKTAŞ için yanıp tutuşan biryim. hatırlıyorum da, bundan 15-20 sene önce bu camianın spor dünyasında, hatta ezeli rakiplerimizde bile çok ayrı bir yeri vardı. BEŞİKTAŞ dediğin zaman asil bir kulüpten bahsedilir idi, asil bir camia akıllara gelirdi. çünkü biz renklilerin sokak arası münakşa ve kavgalarına karışmazdık. çünkü biz onur, haysiyet ve şeref denilen erdemleri ilke bilirdik. çünkü bizim armamızda ay-yıldızın verdiği ağırlığı ve yükümlülüğü yaşardık. peki sonra ne oldu ? zaman değişirken, BEŞİKTAŞIMIZ da değişmeye başladı, özellikle Seba dönemi bittiğinde, ne kendimize has olan tarzımızı koruyabildik, ne de büründüğümüz yeni değerler BEŞİKTAŞA layikti. manşet olmak için, o çapulcu ruhsuz renkli takımlar gibi, popülist bir tutum içine girdik. sanki önemli olan ilkelerimiz değil, zekadan yoksun medyanın baş maymunu olma yoluna girmiştik. bununla birlikte gelen yozlaşma, gruplaşma ve şiddet şanlı BEŞİKTAŞın hem adına leke sürmeye başladı hem de çok tehlikeli karanlık yolları işaret ediyordu. fakat bunlar belirli çevrelerden hep örtbas edildi. gelen giden yönetimler dahil bu gidişata dur denmedi. onun yerine renklilerin patırdı gürültüsüne dahil edildik ve BEŞİKTAŞ o sümsüklerine seviyesine düşürüldü. kimse de fark etmesin diye, gündem hep başka yerlere yönlendirlidi. hem böylece kendi sandalyelerini koruyup kurtardılar hem de olası acizliklerini kaşe edebildiler. hatırlayın dostlar, koskoca BEŞİKTAŞ başkanı kalkıp 3 para etmeyen varlıklarla basında söz düellolarına giriyor, ve 104 yıllık bir kulübü mahalle tayfaları topluluğu haline düşürüyor. zaman zaman hakem, zaman zaman federasyon ve başka zaman yine başka suçlular aranıp bulundu. ve yine hala o başkan koltuğunda oturan kişi BEŞİKTAŞın asıl işleri dışında her yerde dayılık taslıyor, etrafındaki kuklalar da şakşakcılık yapmaktan başka bir işe yaramıyor. gelişmeler ortada. avrupa fiyaskosu aldığımız 8-0 lık hezimetle başlamadı. del bosque davasından tutun, yurtdışından getirdiğimiz 5.sınıf topçulara kadar dayanıyor. belirli çevreler 'kaptan gemiye su sızıyor' dediyse bile, kaptan dürbünü hep kaşka yerlere çevirdi ve 'kara görünmüştür, düğmeye basılmıştır' yalanlarını temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp insanlara yedirdi. ancak kara hiç görünmemişti. o hep kendi hayalindeki kara idi. hep var olan, ama gerçek olmayan. bizler bu takımı en çok şampiyon olduğu için tutmadık. eğer sevgimiz ve inancımız bundan ibaret olsaydı, o zaman real madrid, ac milan gibi takımlar tutardık. bizler armamızda 3 yıldız takılsın diye de 'ölümüne BEŞİKTAŞ' demedik. armamızdaki tek yıldız zaten galaksinin en anlamlısı. ama bizler hep şuna inandık, hep şunu bekledik: EN BÜYÜK BEŞİKTAŞLININ izinden giderken, o formanın ağırlığını, o formayı taşıma gururunu bizlere hisettirin. siyah-beyazı inanarak temsil edin. spor bu, yenersin, yenilirsin, işin burası hiç önemli değil. anack bütün inancınla, bütün sevginle ve herşeyden önemlisi bütün samimiyetinle taşımayacaksan o formayı, ve başkanlığını yaptığın kulübün onurunu taşıyamıyorsan, efendice 'yok arkadaş bu iş bana göre değil' deyip ceketini alıp gideceksin. ve unutmayın: yönetimler gelip geçicidir. BEŞİKTAŞ bakidir. hiçkimse, hiçbir grup ne BEŞİKTAŞtan üstündür ve BEŞİKTAŞın ilkelerini çiğneme hakkına sahip değildir. Sevgiler RAWKİDD |
babahakkı isimli arkadaş güzel diyorsun. tribünlerden takım futbolcularına değil sadec ve sadece beşiktaş için tezahurat yapılmalıdır. |
Tarih tekerrür mü? 2003-2004 sezonunda yönetime gelebilmek için Beşiktaş'ın başarısızlığa uğraması için çaba gösterenlerin, göreve geldikten sonra yaptıkları ortada. Tartışılması gereken şuan da vereceğimiz desteğin acaba bu kişilerin yaptığı tahribatı durduracak mı ya da daha da artarak devam etmesine mi yol açacak? |
HEP SÖYLEDİM YİNE SÖYLEYECEĞİM BU MAĞLUBİYETİN HAZMEDİLMESİ MÜMKÜN DEĞİL ANCAK ORTALIĞI DAHA DA YANGINA VERMENİN HİÇTE YERİ VE ZAMANI DEĞİL .BİRAZ DAHA SAĞDUYU...... |
İştahsızda olsak,boynumuzda bükülse hayat devam etmeli. |
Alıntı:
HER SATIRINA KATILIYORUMMMM.... TEBRİK EDERİM.... |
paf takım çıksın desteğin kralını cümle alem görsün. |
Alıntı:
Abi dediğine katılıyorum ve zaten BEŞİKTAŞ seyircisi her zaman sonuna kadar takıma sahip çıkar ve destekler. Ama önce şunu bir düşünelim niye destekler? Çünkü BEŞİKTAŞ bir onurdur, gururdur, değerdir.. ve daha burada satırların yetmeyeceği herşeydir. Bunlar için, karşılıksız aşk için.. Ama gel gelelim şu anki yönetime, futbolcuya bu kadar karaktersiz bir oyun, bu kadar onursuz konuşmalar ve üzerindeki formanın ne anlama geldiğini oturduğu koltuğun nasıl bir sorumluluk nasıl bir adamlık gerektirdiğini bilmeyen.. o kadar üzgün ve sinirliyimki daha fazla yazmak istemiyorum Her geçen maç, her geçen gün BEŞİKTAŞ ımızı sürekli tüketen bunlara destek vermek tam anlamıyla BEŞİKTAŞ'A SİYAH-BEYAZ'A KARA KARTAL'A İ-HA-NET demektir. Çünkü bunca senedir BEŞİKTAŞ'ımıza hiçbirşey katmayan aksine bu kadar sömüren (maddi,manevi) bizi bu hallere getirenlere hala destek verecek varsa o kesinlikle BEŞİKTAŞ lı değildir. Çünkü BEŞİKTAŞ taraftarı BEŞİKTAŞ'a sahip çıkar onu kötüye sürükleyenlerin tek kelime edenlerin karşısına çıkar ağzının payını verir. bir 10 sene öncesini düşünün birde şimdiyi BEŞİKTAŞ'ımızı nerden nereye getirdiler. Bugün ağzımdan BEŞİKTAŞ çıktı şirkette "sen hala konuşabiliyormusun" dediler. sinirimden o kadar ağladım ki.. Beni bizi çarşıyı v.s. yi geçtim bunları aştı artık olay BEŞİKTAŞ'ımızı bu hallere getirenlerin Allah belasını versin çoluğundan çocuğundan çıkartsın... |
Türkiye`de Saat: 03:24 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2