1 Ağustos'ta güneş tam tutulacak
 

21'inci asrın beşinci tam güneş tutulması, 1 Ağustos'ta yaklaşık 1 milyar kişi tarafından seyredilebilecek.

Bilimadamlarının açıklamasına göre, olimpiyatlardan bir hafta önce Çin'i alacakaranlığa gömecek olan güneş tutulması, cuma günü TSİ 12.30'da Kanada'nın kuzeydoğusundan başlayıp Grönland'ın kuzeybatısı, Kuzey Kutbu denizi, Sibirya'nın kuzeyi, Moğolistan'ın batısı ve Çin güzergahını takip edecek.

Çin'de TSİ 14.20'de sona erecek tutulma en fazla 2 dakika 27 saniye sürecek.

Güneş tutulması; güneş, ay ve dünyanın aynı hizaya gelmesinden kaynaklanıyor.

Güneş aydan 400 kat büyük, ama aynı zamanda 400 kat uzak. Ay, güneşle dünyanın arasına girdiğinde güneşi kapatıyor ve güneş ayın çevresinde hare oluşturuyor. Buna tutulma deniliyor.

Bu esnada yeryüzü sanki alacakaranlığa gömülüyor, kuşlar ötmeyi kesiyor.

Çoğu Asya'da olmak üzere yaklaşık 1 milyar kişi, cuma günü güneş tutulmasının alacakaranlığında kalacak.

11 Ağustos 1999'daki tutulma olayı, batı Avrupa'dan Hindistan'a uzanan geniş ve kalabalık nüfusa sahip bir bölgeden izlenebilmişti.

2009'un 22 Temmuzu'nda meydana gelecek tam tutulma ise Hindistan'dan Çin'e çok daha fazla insan tarafından seyredilebilecek.

karanlık dünyam biraz daha kararacak desene 1 ağustosta

yine büyük bir deprem gelecege benziyor. Allah (c.c.) felaketlerden dünyamızı korusun

Ayy,Allah korusun ya...Benim de aklıma o geldi.

Ay ve Güneş Tutulması

"Hazreti Aişe r.a anlatıyor:

Peygamberimiz (s.a.v) Efendimiz zamanında Güneş tutulmuştu. Hemen kalkıp halka namaz kıldırdı. selam verdi.
Artık Güneş de açıldı. Sonra kalkıp halka hitap etti.
Dedi ki:

Bilesiniz ki, Güneş ve Ay bir kimsenin ölümü veya hayatı için tutulmaz.
Onlar Allah’ın âyetlerinden iki âyettir. Kullarına gösterir. Bunların tutulduğunu görünce namaza koşun.” (1)

Peygamberimiz (s.a.v) Efendimiz’in oğlu Ibrahim vefat ettiği zaman çok üzülmüştü.
Aynı gün Güneş tutulması üzerine bazı insanların, Güneş’in de Peygamberimiz (s.a.v) Efendimiz’in
üzüntüsüne ortak olduğunu öne sürmesi üzerine Allâhü Teâlâ’nın elçisi yukarıdaki hadîsi buyurmuştu.

Kur’ânı Kerîm’de şöyle buyrulmuştur:
“Gece, gündüz, Güneş ve Ay O’nun varlığını gösteren âyetlerdendir.
Güneş’e veya Ay’a secde etmeyiniz. Bütün bunları yoktan var eden Allah’a secde ediniz.”(2)

Bu Âyeti Kerîme Ay ve Güneş tutulması sırasında bunları yaratan Allâhü Teâlâ’ya namaz kılınmasına işaret etmektedir.

Ayın ve güneşin tutulması sırasında kılınacak namaz, sünneti müekkededir.
yani Peygamber Efendimiz, bu namazı sürekli kılmıştır.
kılınacak bu namazın vakti: Ayın veya Güneşin nuru sönmeye başladığı zaman namaza girilir;
onların bu durumu geçinceye kadar da devam edilir.
Ayda ve Güneşte bulunan karanlık geçtikten sonra; bu namazın bu vakti de bitmiş olur.
Sünnet olan, bu namazı camide cuma namazı kılınan yerde kılmaktır. bir kimse,
bu namazı tek başına hane halkı ile evinde kılar ise .. yine caizdir.

Resûlullâh s.a.v halka namaz kıldırdı.
namaza durdu ve kıyâmı uzattı sonra
rükû` buyurdu ve rükûu uzattı sonra
(rükû`dan) kalktı ve ve kıyâmı
uzattı ise de bu (ikinci) kıyâmı evvelki
kıyamdan az idi sonra rükûa varıp rükûu uzattı ise de
bu (ikinci) rükûu evvelki rükûudan kısarak idi
sonra secdeye varıp sücûdu uzattı sonra
ikinci rek`atta da ilk rek`atta yaptığı gibi yaptı
sonra güneş açılmış olduğu halde namazdan çıktı.

Kaynak: Abdülkadir Geylani/ Gunyet'üt Talibin