Basında Futbol Haberleri (TEK BAŞLIK)

[Asi Ruh]

Schuster çaktırmadan öyle yükleme yaptı ki, futbolcular idmandan sonra odalarının yolunu zor buldu.



Kamp yeri seçimi yanlıştı, rakipler de çok güçsüz... Yani büyük bir takıma yakışmayan tercihti. Ama gerek Q7’nin kısa süredeki uyumu, gerekse de futbolculardaki çalışma gayreti sevindiriciydi. Kampın belki de özeti şöyle yapılabilir: Un, şeker, yağ ve usta vardı, ama pişirecek fırın yoktu.

İyi bir kamp dönemi geçiren Beşiktaş’ta, teknik ekip oyunculara öyle özel bir yükleme yaptı ki, kimsenin ruhu duymadı! Eğlendirici oyun şeklinde geçen idmanlarda yüklemeyi kimse anlamadı bile... Ancak çalışma bitiminden sonra yemeğini yiyen, bazen de daha bitirmeden herkes kendini yorgunluktan yatağa zor attı. Bernd Schuster yeni sistem deneyişi, oyunculara yaklaşımı, pozitif görünümüyle bambaşka bir hava yarattı. Q7 takıma renk kattı, heyecan verdi. Forma yarışı zirve yaptı. Ancak görüntü de ortada... 10,5 değil, gerçek bir ‘10’ numara ve süper yıldız golcü alınmazsa, Beşiktaş’ın hevesi kursağında kalır! Beşiktaş, 26 Haziran’da başladığı Avusturya kampını tamamlayarak dün gece İstanbul’a döndü. Öncelikli olarak kampın fiziki şartlarını özetleyelim...

Böylesine büyük düşünen, büyük hedefleri olan bir takıma hiç ama, hiç yakışmayacak düzeydeydi her şey. Düşünün, otel Alpler’de kayak merkezinin zirvesinde. İdman yapılan saha yarım saat mesafede, derede! Takım yürüyüşe çıkamıyor, çünkü her yer yokuş. Çare de bulundu. Otobüs ile yokuş çıkılıp, yürüyerek aşağıya iniliyor.

Denizli’nin mi tercihiydi?
Maçlarda ise durum daha da vahim... Maç yapılan sahalar ve rakipler, kelimenin tam anlamıyla evlere şenlik. Evet, stat değil semt sahası. İlk maçta rakip Neftçi. Azeri takımı Beşiktaş’ın ardından gurbetçilerin kurduğu halı saha takımı ile oynadı! Grödig ise, 1. Ligi bile kaale alınmayan Avusturya’nın ikinci klasman bir takımı.. Maçın bırakın sonunu beklemeyi, devre aralarında cümbür cemaat kim varsa herkes sahada... Schuster şaşkın. Oyuncular inanamıyor. Yönetim çaresiz. Kamp için adres belli; Mustafa Denizli... Ne kadar doğru bilinmez ama, kulüp yetkilileri, “Mustafa hoca, ‘Benim için saha önemli değil. Otel uzak olsun. Kimse rahatsız etmesin. Maç yapacağımız rakiplerin de fevkalade olması gerekmez’ dediğini öne sürüyorlar. Hoca da sesiz kaldığına göre...

Orhan Yıldırım

Sarı Melek çarpması - www.fanatik.com.tr

[Asi Ruh]

Beşiktaş'ın yaza damgasını vuran transferi Quaresma, Avusturya kampının da en çalışkan ismiydi.



Portekizli oyuncunun şaşaalı transferi için değil bu yaklaşım... Q7 gerçekten mükemmel çalıştı. İdmanlarda takımın en yıldız oyuncusu değil de, altyapıdan gelip kendini kanıtlaması gereken bir genç gibiydi. İnanın, Quaresma’yı hiç tanımayan biri gelip idmanları seyretseydi, aynen bunu düşünürdü. Özellikle ayağının dışı ile pas vermeyi çok seviyor. Kolay çalım atıyor. Göze hoş gelen hareketler yapıyor. Sadece Beşiktaş değil, spor kamuoyu bu sene bol bol şov izleyecek. Ayrıca her iki kanatta birden çok rahat oynuyor. Gol atıyor, attırıyor. Bize en olumlu geleni ise, topu kaptırınca arkasından bakmıyor. Öyle uzun mesafeli olmasa da rakibi kovalıyor. Takip ediyor. Ve en yeni isim olarak, ekibin bir parçası haline geldiğini gösterircesine, teknik ekip ve arkadaşlarının neşe kaynağı oldu.

Kampın yıldızı Q7 - www.fanatik.com.tr

[Asi Ruh]

Beşiktaş'ın Avusturya kampında Quaresma'nın yanı sıra kaleciler, Toraman ve Nihat ön plana çıktı.




Bernd Schuster: Alman hoca ilk günlerde takımı sadece seyretti. Her şeyi gözlemledi. Oyuncuları hakkında dosyalar açtırıp otelde inceledi. Kondisyon ağırlıklı çalışmaların ardından ise sahaya ayak bastı! Taktik çalışmasında farkını yaratmasını bildi. Ama bu daha asıl yüzü değil elbette. Gerisini İstanbul’a sakladı! Son derece mütevazı kişilikli ve her talebi olgunlukla karşılayan, anlayış gösteren bir yapıda... Geçmişteki sivri dili, ilginç açıklamaları ortada olsa da, ‘Sarı Melek’’ lakabını hakkıyla taşıyor.

Kaleciler:
Rüştü: Yedekleri kadar çalışmaya, öğrenmeye hâlâ istekli. Son iki yılı, ama yeni başlamışçasına tempo yakaladı. Sakatlığı sorun olsa da büyük tecrübe olduğu tartışılmaz. Müzeye koyar gibi kenarda oturtsanız bile yeter. Kale emin ellerde.
Hakan: Sözleşmesini uzatıp kendini yeniden futbola verdi. Çok iyi çalıştı. Özellikle yan toplardaki zaafiyetini giderme adına antrenör Zafer Öğer’in bir dediğini iki etmedi. Bir numara için iddialı...
Cenk: Yetenekleri belli, tam alışma evresinde iken sakatlanması sorun oldu. Kısa sürede bu olumsuzluğu atlatıp yeniden takıma katıldı ve hazırlık maçında forma giyerek moral buldu.

Defans:
Erkam: Alt yapıdan gelen genç oyuncu kapasitesini her ne kadar zorlamaya çalıştıysa da, henüz tam istenilen düzeye gelemedi. Fizik gücü eksikliği özellikle ikili mücadelelerde ortaya çıktı.
İ.Toraman: Savunmanın her yerinde oynadı. Yeni sistemde farklı görevler üstleneceğe benziyor. Fatih Terim’den sonra yeniden Milli Takım’a alınmasının da çıkışında büyük payı olacak.
Sivok: Yönetimin yeni anlayışı ile sıradan yabancılar birer birer gözden çıkartılıyor. Sivok da bunlardan biri. Ancak mevkii itibariyle bu sene kalıcı. Hep aynı çizgide, ne geri gidiyor, ne ileri...
Ferrari: Denizli’nin, “Hata ettik gönderilsin” diye rapor verdiği İtalyan oyuncu, bunu öğrendiğinde gönül koymuştu! O şimdi Schuster ile birlikte formasına yeniden kavuştu.
Zapotocny: Takımda kalabilme adına varını yoğunu ortaya koydu, ama fayda etmedi. Eskişehirspor yolcusu.
Erhan: Beklenen çıkışı her an yapacak gibi çalışıyor. Ama eksikliği motivasyon olacak ki, maçlarda tam tersi bir görüntü çiziyor. Rahat değil. Ve bu da işini zorlaştırıyor.
İ.Üzülmez: Kaptan, bu kadar ağır idmanlara rağmen hiç sırıtmadı. İstikrarlı çalışma temposunu kamp boyunca korudu. Sol tarafta en iyi alternatiflerden.
İsmail: Göze en çok batan oyuncularından biriydi. Yeteneklerini sahaya yansıtmasını bildi. Sol tarafta banko olmasa da, önündeki isimleri yaptığı baskıyla daha da ileri atacak, kendini kabul ettirecek görünümde.

Orta saha:
Erkan: Genç futbolcu oyunu iyi takip ediyor. Toplu ve topsuz oyunda sürekli var. Gidip banko oynacağı bir takımda tecrübe kazanırsa önü açılabilir.
Onur: Yetenekli bir genç. Top ayağına yakışıyor. Fakat geçen yıldan kalma sakatlığı nüksetti. Kampta geri düştü. Tempoya ayak uydurmada oldukça zorlandı.
Hilbert: Alman oyuncu henüz kapalı kutu. Hiç ummadık anda süper hareket yapıyor, sonra bir bakıyorsunuz hepsini çöpe atacak cinsten, tam aksini ortaya koyuyor. Henüz takıma alışamadı.
Fink: En ciddi teklifi veren Eskişehirspor’un ve birçok kulübün kıskacında... Kontenjan nedeniyle takımda kalmayacağını bilse de, bunu hiç sorun etmedi.
Ernst: Tecrübeli oyuncunun kafası belli ki başka yerde. Bunu yönetimin mutlaka çözmesi gerekiyor. O bildik enerjisi sanki erimiş! Hazırlık maçlarında isteksizdi. Saha dışında bir problemi olduğu çok net.
Cumali: A2’den alınan bu oyuncu agresif oyunu ile öne çıktı. Her idmanda, özellikle Q7’ye faul yapmaması konusunda uyarıldı. Ancak o, forma savaşı içinde yer alma adına tüm gücünü en üst seviyede ortaya koymak için çalıştı.
Necip: Aşırı yüklemede erken pes edenlerden. Ağır temponun etkisiyle durgunlaştı. Yeteneklerinin üstüne bu şekilde koyamaz. Bunun için derhal toparlanması gerekiyor.
Tabata: Geçen yıl maliyeti ile dillerdeydi. Bu sezon futbolu ile olmak istiyor. Çift kalelerin yıldızı. Bu çıkışını maçlara da taşırsa, kaderini elleri ile olmasa da, ayaklarıyla değiştirecektir. Ayrıca duran toplardaki etkisini öne çıkardı.
Delgado: Arjantinli uzun süren sakatlığının ardından yine benzer bir sendrom yaşadı. Teknik ekip daha dinamik bir oyun kurucu konusunda başkandan Guti’nin alınmasını ve Delgado’nun gönderilmesini rapor etti.
Uğur: Oynadığı bölge itibari ile işi bir hayli zor. O da bunun bilincinde ve yarışta var olma adına yeteneklerini sahaya yansıtmaya çalışıyor.

Forvet:
Ali: Altyapıda attığı gollerin yanısıra, gördüğü kartlarla da öne çıkmıştı. A takımda bu sorun ortadan kalktı. Alman hoca üstünde duruyor. Onun da handikapı, santrfor için fiziğinin yetersiz oluşu.
Nihat: İspanya’daki parlak günlerine dönmek isteyen milli oyuncu, kendisini bu ülkeden çok iyi tanıyan Schuster’i şans olarak görüyor. Geçen yıl kaçırdığı kampı bu sene iyi tamamladı.
Nobre: Üçlü forvet oynatma düşüncesindeki teknik ekibin gol beklediği biri. Ancak bitirici
vuruşlardan hâlâ uzakta. Bunu da sorun ettiği için aceleci davranıp daha fazla hata yapıyor.
Bobo: Her haliyle golü kokluyor. Arkadaşlarının fizik ve kilo olarak gerisinde kaldı. Ama sahaya çıkıp pozisyon bulduğunda affetmiyor.

Hazırlayan: Orhan Yıldırım

Kamp karnesi - www.fanatik.com.tr

[Asi Ruh]

Beşiktaş`ın Slovak futbolcusu Filip Holosko kişisel internet sitesine yaptığı açıklamada ince mesajlar gönderdi.

`Dünya kupası sonrası tatilde ailem ve kızım ile birlikte huzurlu bir zaman geçiriyorum, sezon sonu ve sonrasında dünya kupası beni çok yordu, orada istediğim şansı bulamasamda bu tatili hakettiğimi düşünüyorum.

20 Temmuz`da Beşiktaş`ın sezon öncesi kampına katılacağının altını çizen Holosko 15 Temmuz`da oynanacak Uefa Avrupa Ligi Ön Eleme birinci maçında forma giyemeyecek.

Geçen sezon geçirdiği sakatlık sonrası 4 ay sahalardan uzak kaldığını belirten Filip, daha sonra dünya kupası kadrosuna katıldığı için çok mutlu olduğunu dile getirdi.

Kızı Sophie ve eşiyle birlikte babalık görevini yaptığını dile getiren Holosko, 2 Hafta sonra ailesi ile birlikte İstanbul`a geleceğini ve takımla birlikte çalışmalara katılacağını belirtti.

-HABER1903-

Beşiktaş | Haber 1903 - Beşiktaş`ın Kalbi - HOLOSKO`DAN MEKTUP VAR

[Asi Ruh]

Beşiktaş'la yeni sezona hazırlanan Zapotocny, Eskişehirspor'a imza atmak için gün sayıyor.

Geçen sezon kiralık olarak forma giydiği Bursaspor’a, Sercan’ın takası için önerilen Zapotocny için bir yandan da Eskişehirspor’la görüşmeler sürdürülüyor. Rıza Çalımbay’ın çok istediği Çek futbolcunun, Es-Es’in kampına katılmasının yüksek olasılık olduğu belirtiliyor. 1,5 milyon Euro bonservis bedeli karşılığında külüp bulan Fink için de geri sayımın sürdüğü ifade ediliyor.

Zapotocny gün sayıyor.. - Futbol - Ajansspor.com

http://fanatik.ekolay.net/Zapotocny-..._33_183926.htm

[ROYAS]

bence yanlış yapıyorsun. ben olsam kampa erken katılırdım. zaten forma aslanın ağzında. sen tatilde şansını zorluyorsun. yap 1-2 hafta tail dön.

[dartheagle]

çok oynadın ya holo dinlen bi de biz bekleriz zaten seni hep bekliyoruz

[teraphy]

Üründül’den inciler
Kazanmaları için gol lazım.
İki takım da gol atamazsa maç berabere biter.
Eğer kaçırmasaydı, goldü.
Top havadan geldi.
Sahada 22 kişi var.
Bak yine toptan dolayı, bu top hep sekiyor.
Ben demiştim, bak defans şey ediyor.
Bu gol olsa bir farklı öne geçeceklerdi.
Kollektif futbolun kontrollü yapısını yansıtamıyorlar.
Maç bitmeden iki takım da gol bulabilir.

[OutKast]

Eskişehirspor Teknik Direktörü Rıza Çalımbay, Haber1903`e geçtiğimiz sezon Bursaspor forması giyen Tomas Zapotocny transferi için girişimlerini ve Beşiktaş`ın Şili`li futbolcusu Tello`ya teklif yapabileceklerini açıkladı.

Çalımbay yaptığı açıklama da;

`` Şuan da Beşiktaş`lı yöneticiler ile Zapotocny için görüşmelerimiz devam ediyor. Stoper ihtiyacımızı yurt dışında arayacağımıza Türkiye`yi iyi tanıyan Zapotocny`den yana kullanmayı tercih ediyoruz. Zapotocny dışında Beşiktaş kulübü ile Tello için görüşebiliriz.`` diyerek sözlerini tamamladı

- HABER1903 -

[varada]

bana kalırsa beşiktaş da misyonunu doldurdular artık gitmeleri gerekir hayırlısı ne ise o olur inşallah