03-08-2009, 13:43
|
#1 |
Gogo
Üyelik tarihi: Aug 2007 Yaş: 41
Mesajlar: 5.649
| Önce, ‘doğuştan Beşiktaş’lıyım’ diyen Mehmet Topuz’u, sonra da Süper Kupa’yı Beşiktaş’ın elinden aldılar. Ama, daha 3. dakikada maçın kaderi etkilendi. Kariyerindeki 96 Süper Lig maçında yalnızca 3 penaltı düdüğü çalan Yunus Yıldırım çalmadığı penaltılara bir yenisini ekledi. Bilica’nın incesi hem kendi, hem de takımının başına ciddi iş açacak, Fenerbahçe kalan 87 dakikayı bir kişi eksik oynayacaktı. Ceza alanı dışında ligimizin en iyilerinden biri olan Yıldırım ceza alanı içinde kendini inkar etmeye devam ediyor. Yunus hoca Nihat’ın serbest vuruşunda da Bilica’nın elle oynamasını atladı, Sivok’un elle müdahalesinde ise yüzde 100 haklıydı.
Tello, Yusuf ve Nobre’ye attığı iki şahane pasla 10 numaraya gerek olmadığını sanki kanıtladı. Rüştü, hem Alex, hem de Dos Santos’un gollük şutlarında büyüdü. Transfer edildiğinde ‘iş yapmaz’ diyenler şimdi hangi güzellemeleri yapıyor bilmem ama kaptığı topta penaltısı çalınan Yusuf, bir kez direğe takıldı, eskiden çalımlarıyla büyüleyen ‘usta’ neredeyse taçtan da gol attıracaktı.
Geçen sene yaklaşık 40 milyon Euro’luk yeni yatırımı ‘sevgisizlik’ nedeniyle çöpe atan Fenerbahçe’de kimse gevezelik yapmıyor. Emre rakip savunmaya ‘saplandığında’ ve top kanatlara açıldığında pozisyon üretiyor. Ligde onları Honved ayarında 13 takım bekliyor, şampiyonluk için 3 derbi kazanmaları yetiyor. Emre’nin vitesi üçten dörde atması, çok tartışılacak ama maçın kahramanı Alex’in yerine tempo yapacak bir futbolcunun oynaması Fenerbahçe’yi tutulmaz yapabilir. Akıl ve ustalık da lazım ama güç ve tempo da...
Beşiktaş bıraktığı gibi başladı. Yusuf ve Tello varken yeni bir 10 numara lazım değil. Transfere ihtiyaç yok!
Fenerbahçe kupa moraliyle başladı, zamandan başka bir şeye ihtiyaçları yok. Tutulmaz olabilirler. Hakan Can |
| |