![]() | |
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
![]() | #1 | ||
![]() Üyelik tarihi: Jun 2009 Yaş: 45
Mesajlar: 751
Tecrübe Puanı: 19 ![]() ![]() ![]() |
Başlangıcı bilinmeyen bu dönem, II. yüzyıla ka*dar sürmüştür. Bu dönemdeki Türkler göçebe bir yaşam biçimi*ne sahipti. Toplumsal ve ekonomik farklılaşmalar henüz ortaya çıkmamıştı. Bu ortaklaşmacı yaşam biçiminin yansımalarını sanat ürünlerini de görürüz. Türkler önceleri Şamanizm dininin etkisinde kalmakla birlikte sonraları, Maniheizm ve Budizm dinlerinin etkisinde kalmışlardır.Bu dönemde savaş, göç gibi toplumsal olayların yanında “şölen” adı verilen av törenleri, “yuğ” adı verilen cenaze törenleri sanat ürünlerine kaynaklık etmiştir.Göçebe yaşam biçimi ve sık sık din değiştirme, hem yerleşik kültürün oluşmasını engellemiş, hem de edebiyat ve sanat ürünlerinin günümüze ulaşmamasına neden olmuştur. Bu dönem sözlü ve yazılı Türk edebiyatı olarak ikiye ayrılır:
__________________ ![]() Türk gibi yaşar, gerekirse Türk gibi ölmesini bilirim. Ne bebek katilleri, ne yobazlar Ülkemi bölemeyecek. Kan kırmızısı gökler, beni yakın sona doğru çekiyor. Kanımın son damlasına kadar savaşmaya hazırım. Savaşarak batacağım. Konu aLeN tarafından (17-08-2009 Saat 19:32 ) değiştirilmiştir.. | ||
![]() | ![]() |
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ![]() |