S_E_D_A_T | 05-06-2007 12:36 | Ulu Önder, sen ki bu vatanı nice düşmanın elinden kurtaran ve bize armağan eden büyük şahsiyet. Ne yazık ki bize bıraktığın vatana yeterince sahip çıkamadık. Her ne kadar hep izindeyiz desek de aslında yalan söyledik. Şu anda kemiklerin sızlıyordur biliyorum. Çünkü bundan 80 yıl önce Türk Gençliğine yazdığın hitabede bugün olacakları görmüştün. Ne dediysen çıktı ATAM, şöyle demiştin "...memleket dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler."
bugünümüze baktığımda seneler öncesinde resmettiğin tabloyu yıllardır yaşıyoruz. Ve ne yazık ki milletimizin şevki ve umudu kalmadı ve kalmıyor da. Çağdaş uygarlık seviyesinin üstüne çıkarmak amacında olduğumuz memleketi, yabancılara peşkeş çekiyoruz ab uyum yasaları, reform paketleri adı altında. Vatan evlatları hainler tarafından katledilirken; ankara'daki ağalardan ses çıkmıyor, çünkü onları bir seçim telaşı sarmış, koltuk kapma niyetindeler. Bize verdiğin ödevlerden hiçbirini yerine getiremedik desem yeridir. Misak-ı Milli sınırları içinde bulunan ve 1926'da 'geçici' bir süre için düşmana bıraktığımız Musul vilayeti artık barzani denilen köpeğin elinde ATAM. Ancak biliyorum ki içimizde bu vatanı seven nice evlat var. Bu evlatlarından birisi olarak sana söz veriyorum ki elbet bir gün Misak-ı milli sınırlarına tamamen ulaşacağız. Daha da önemlisi bize miras bıraktığın cumhuriyeti tekrar dünyanın önde gelen ve örnek alınan ülkeleri arasına sokacağız. Bu sözleri de yine senden güç alarak söylüyorum ATAM. Çünkü sen bunu da söylemiştin: Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! |