Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Edebiyat - Türkçe

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 13-03-2007, 05:18   #11
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Çeşmi

Koşmalar ezgilerine göre ve yapılarına göre olmak üzere ikiye ayrılır.
Ezgilerine göre koşmalar: Özel bir zegiyle okunurlar ve hece sayısı dikkate alınmaz. Ankara koşması, Acem koşması, Kerem, kesik Kerem, Gevherî, Sümmâni koşması gibi.
Yapılarına göre koşmalar: Koşmalar yapılarına göre 7’ye ayrılır.
Düz koşma: Âşık edebiyatında en sık kullanılar tür. Adi koşma olarak da adlandırılır.
Yedekli koşma: İki şekli vardır. İlki koşma-mani halidir. Koşma bendlerinin arasına aynı kafiyede bir bayati bendi ya da 7 heceli bend girer. İkincisi yedekli 5’li koşma diye adlandırılır. 8’li hece ölçüsüyle yazılır. İlk bend 5, ikinci ve yedek sayılan bend 4 dizelidir.

ÖRNEK KOŞMA-MANİ: Zülalî

Musammat koşma: Divan edebiyatındaki musammat gazele benzer. İç kafiyeli koşmalardır. Her dizenin birinci ve ikinci kısımları kafiyelidir. 6+5 duraklı kalıpla yazılır.

ÖRNEK MUSAMMAT KOŞMA: Miratî

Ayaklı koşma: İlk bendin dize sonlarına, diğer bendlerin ise sadece son dizelerine ziyade eklenerek oluşturulur. Ziyadeler 5 hecelidir. Genellikle musammat koşma şeklinde yazıldıklarından musammat ayaklı koşma da denir.

ÖRNEK AYAKLI KOŞMA: Gedâyî

Zincirleme koşma: Bendlerinin dördüncü dizesinin kafiyesi bir sonraki bendin ilk dizesinin başında tekrarlanan koşmalardır. Genellikle destanlarda kullanılır.

ÖRNEK ZİNCİRLEME KOŞMA: Zülalî

Zincirleme ayaklı koşma: Zincirleme koşmalara ziyadeler eklenerek yazılır.
Koşma şarkı: Her bendinin dördüncü dizelere aynı olan kavuştaklı koşmalardır.


__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 13-03-2007, 05:19   #12
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Türkü

Türkiye’nin sözlü geleneğinde, bir ezgi ile söylenen halk şiirinin her çeşidini göstermek için en çok kullanılan ad "türkü"dür. Özel durumlarda ya da ezginin, sözlerin çeşitlemesine göre ninni, ağıt, deyiş, hava adları da kullanılmaktadır. Türk halk edebiyatı nazım şekli ve türüdür. Ezgisi yönüyle diğer halk şiiri türlerinden ayrılır. Türküler genellikle anonimdir. İsimleri bilinen saz şairlerinin söyledikleri de giderek halka mal olmuştur. İlk türkü söyleme "Türkü yakmak" diye anılır. Türkü adı Türk sözcüğüne Arapça "ı" eki eklenmesiyle ortaya çıkmıştır. "Türk’e özge" anlamına gelir.
Türkü, Türk halk şiirinin en eski türlerindendir. Bu kelime ilk defa XV. Yüzyılda Doğu Türkleri tarafından kullanılmıştır. Hikmet Dizdaroğlu, Anadolu’da türkünün ilk örneğini Öksüz Dede’nin verdiğini belirtir. Türküler genellikle hece vezninin 7, 8 ve 11’li kalıplarıyla kıtalar halinde söylenir. Her kıta türkünün asıl sözlerinin bulunduğu bend ile nakarattan meydana gelir. Nakarat her bendin sonunda tekrarlanır. Bu kısım bağlama veya kavuştak diye de bilinir. Türküleri kesin ayrıma sokmak güçtür. Bir yörede yakılan türkü diğer bir yöreye şekli ve söyleniş biçimi değişerek geçebilir. Türküler ezgilerine, konularına ve yapılarına göre ayrılır.
1. Ezgilerine Göre Türküler
a. Usulsüzler: Uzun havalardır. Divan, koşma, hoyrat gibi çeşitlere ayrılır.
b. Usullüler: Oyun havalarıdır. Bu türe Konya’da oturak, Urfa’da kırık denilir.
2. Konularına Göre Türküler:
Ninniler ve çocuk türküleri, tabiat üzerine türküler, aşk türküleri, kahramanlık türküleri, askerlik türküleri, tören türküleri, iş türküleri, eşkıya türküleri, acıklı olaylarla ilgili türküler, güldürücü türküler, karşılıklı söylenen türküler, oyun türküleri, ağıtlar.
3. Yapılarına Göre Türküler:
a. Mani kıt’alarından kurulu türküler: Birbirleriyle ilgili konularda söylenmiş manilerin sıralanarak ezgiyle okunmasından meydana gelir.
b. Dörtlüklerle kurulu türküler.

ÖRNEK:

HAVADA BULUT

Havada bulut yok bu ne dumandır
Mahlede ölüm yok bu ne figandır
Adı Yemen’dir gülü çemendir
Giden gelmiyor acep nedendir

Burası Muş’tur yolu yokuştur
Giden gelmiyor acep nedendir

Kışlanın önünde redif sesi var
Bakın çantasına acep nesi var
Bir çift kundurayla bir de fesi var

Adı Yemen’dir gülü çimendir
Giden gelmiyor acep nedendir
Burası Muş’tur yolu yokuştur
Giden gelmiyor acep nedendir


__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 13-03-2007, 05:19   #13
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

HAM MEYVE

Çamlığı başında tüter bir tütün
Acı çekmeyenin yüreği bütün
Ziyamın atını pazara çekin
Gelen geçen Ziyam ölmüş desinler

Uzun olur gemilerin direği
Yanık olur anaların yüreği
Ne sen gelin oldun ne ben güveyi
Onun için açık gider gözlerim

Ham meyveyi kopardılar dalından
Beni ayırdılar nazlı yârimden
Eğer yârim tutmaz ise elimden
Onun için açık gider gözlerim

Benim yârim yaylalarda oturur
Ak ellerin soğuk suya batırır
Demedim mi nazlı yârim ben sana
Çok muhabbet tez ayrılık getirir


__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 13-03-2007, 05:19   #14
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Taşlama

Bir kimseyi yermek veya toplunun bozuk yönlerini iğneleyici bir dille eleştirmek için yazılan şiir. Halk edebiyatı nazım türüdür.

ÖRNEK TAŞLAMA: Ruhsatî

Tekerleme


Sözlüklerde "ağızda yuvarlanan söz, saçma sapan söz, eşsesli kelimelerle kurulu konuşma" anlamlarına gelen tekerleme masal, hikaye, bilmece, halk tiyatrosu gibi bazı edebi türler içinde veya bağımsız olarak söylenen ölçülü ve kafiyeli sözlerdir. Çokluk çocuk folklorunda hoşça vakit geçirmek, konuşma kabiliyeti kazanmak, oyunlarda eş ve ebe seçmek için bu yola başvurulur. Masal tekerlemesi, oyun tekerlemesi gibi adlar alırlar. En çok çocuk oyunlarında, masalların baş, orta ve sonunda söylenirler. Yöreye göre değişik isimle de söylenirler. Doğu Anadolu’da döşeme, Güney Anadolu’da sayışma denir. Karagöz ve ortaoyununda muhavere, çocuk oyununda ebe, çıkarmada ise sayışma diyebiliriz. Türk edebiyatında ilk tekerleme örneklerine XI. yüzyıldan itibaren rastlanır. Divanü Lügati’t Türk’te bazı tekerlemeler yer alır.


__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 13-03-2007, 05:19   #15
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

ÖRNEK TEKERLEME:

Yağ yağ yağmur
Tarlada çamur
Teknere hamur
Ver Allahım ver
Sellice yağmur

Evvel zaman içinde
Kalbur zaman içinde
Deve tellal iken
Sinek berber iken
Ben annemin babamın beşiğini
Tıngır mıngır sallar iken
O yalan bu yalan
Fili yuttu bir yılan
Bu da mı yalan...

Tekerleme


Âşık fasıllarında, saz şairlerinin yaptıkları şiir yarışmaları. Halk dilinde tekerleme, âşıklar arasında tekellüm olarak adlandırılır. Bu tür şiirler ya söylenmesi zor sözcüklerden meydana getirilir ya da darayak şeklindedir. Ayak daraldıkça kafiye bulmak zorlaşır. Âşıklardan biri fasal aralarında tekerlemeye başlar ve yeni bir ayak açar.

ÖRNEK TEKERLEME: Kâtibî



__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 13-03-2007, 05:19   #16
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Mani

Başta aşk olmak üzere hemen her konuda yazılabilen bir halk edebiyatı nazım türü. Çoğunlukla 7 heceli dört dezilek bir bendden meydana gelir. Ama dizeleri 4-5-8-10-14 heceli kalıplarla söylenmiş maniler de vardır. Birinci, ikinci dördüncü dizeler birbirleriyle kafiyeli, üçüncü dize serbesttir. Yani kafiye dizilişi aaxa'dır. Aaaxa düzeninde maniler de var. İlk iki dize hazırlık dizeleridir. Son iki dize ile anlam bağlantısı yoktur. Asıl anlatılmak istenen son iki dizede verilir. Bir çok mani çeşidi vardır. En çok kullanılanlar düz ya da tam mani, kesik mani, cinaslı mani, yedekli mani, artık mani’dir.
Düz mani: Yedişer heceli dört dizeden oluşur. Kafiyeleri çokluk cinassızdır.

ÖRNEK MANİLER:

Akşamlar olmasaydı
Badeler dolmasaydı
Yâr koynuna girince
Hiç sabah olmasaydı

A benim bahtiyarım
Gönülde tahtı yârim
Yüzünde göz izi var
Sana kim baktı yârim

Anne demeye geldim
Kaymak yemeye geldim
Meramım kaymak değil
Yâri görmeye geldim

Bağlarında üzüm var
Mor şalvarda gözüm var
Kaçma yârim uzağa
Sana bir çift sözüm var

Dağlarda gezer oldum
Okuyup yazar oldum
Ben bir güzel uğruna
Kuruyup gazel oldum

Hıçkırık tuttu beni
Tuttu kuruttu beni
Elin oğlu değil mi
Gitti unuttu beni

Kahve Yemen’den gelir
Bülbül çimenden gelir
Ak topuk beyaz gerdan
Her gün hamamdan gelir


__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 13-03-2007, 05:20   #17
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

ÖRNEK KESİK MANİ:
Karaca
Aldım aşkın tüfeğin
Vurdum bir kaç karaca
Dünyada bir yâr sevdim
Kaşı gözü karaca

Dağ bana
Bahçe sana bağ bana
Değme zincir kâr etmez
Zülfin teli bağ bana

Ayağı
Kuşlardan bir kuş gördüm
Var başında ayağı
Üstad manici isen
Aç maniden ayağı

Cinaslı mani: Kesik manilerde eğer kafiye cinaslı ise bunlara cinaslı mani denir.
Yedekli mani: Düz maninin sonuna aynı kafiyede iki dize daha eklenerek söylenen maniler. Cinaslı kafiye kullanılmaz, birinci dizeleri anlamlıdır. Yedekli maniye artık mani de denir.

ÖRNEK ARTIK MANİ:

Ağlarım çağlar gibi
Derdim var dağlar gibi
Ciğerden yaralıyım
Gülerim çağlar gibi
Her gelen bir gül ister
Sahipsiz bağlar gibi

Tası yok tası yok
Ne viran çeşme imiş
Su içecek tası yok
Yıkıldı viran gönlüm
Yapacak ustası yok
Şu vefasız dünyanın
Ucu var ortası yok

Deyiş: İki kişinin karşılıklı söylediği manilerdir. Soru yanıt şeklinde düzenlenir. Bir başka kişinin ağzındanmış gibi aktarıldığı şekilleri de vardır.


__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 13-03-2007, 05:20   #18
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Ninni

Çocuğun uyumasının sağlanması ya da ağlamasının durması için, sade bir dille ve hece ölçüsüne göre ezgili olarak söylenen ürünler. Söyleyeni belli olmayan bu ürünler dörtlüklerden ve nakarat bölümlerinden oluşur. Özel bir beste ile söylenir. Bu sözler annenin o andaki ruh durumunu yansıtır. Ninniler genellikle mani türünde bir dörtlükten meydana gelen bir çeşit türküdür. Ninni, Divanü Lügati’t Türk de "balubalu" diye adlandırılır. Öteki Türk boylarında değişik isimler verilmiştir.

ÖRNEK NİNNİ:

Dandini dandini danalı bebek
Elleri kolları kınalı bebek
Benim oğlum nazlı bebek
Uyusun yavrum ninni
(Manisa yöresinden)

Çaya vardım çay susuz
Çadır kurdum yaylasız
Benim yavrum pek huysuz
Ninni yavrum ninni
(Denizli yöresinden)


__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 13-03-2007, 05:20   #19
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Ağıt

Doğal afetler, ölüm, hastalık vb. çaresizlikler karşısında korku, heyecan, üzüntü, isyan gibi duyguları ifade eden ezgili ürünlerdir. Ağıt söyleme işine ağıt yakma, ağıt söyleyenlere ise ağıtçı denilmektedir.

ÖRNEK AĞIT: Celali




İlahi

Tanrıyı övmek, ona yakarmak için söylenilen dini şarkılara ilahi denir. Tekke edebiyatında ise din ve ahlakla ilgili şiirler ilahi adıyla tanımlanır. Hem koşma, hem semai biçiminde ve hem hece hem de aruz ölçüsüyle yazılmış şiirlerdir. Hece ölçüsünde 7, 8 ve 11’li kalıplar tercih edilmiştir. İlahi yazarı halk şairleri içinde ilk akla gelen Yunus Emre’dir. Daha sonra Eşrefoğlu Rumi, Niyazi-i Mısrai, Aziz Mahmut Hüdayi, Yunus Emre’nin etkisinde kalarak ilahiler yazmışlardır. Bektaşi ilahilerine "nefes", Alevi ilahilerine "nefes", "deme", "deyiş", Mevlevi ilahilerine "ayin", Gülşeni ilahilerine "tapuğ", Halveti ilahilerine "durak", diğer tarikatlar da ise cumhur veya ilahi adı verilir. Dörtlüklerle yazılanlarda kafiye düzeni koşmaya, beyitlerle yazılanlarda kafiye düzeni gazele benzer.
Giriş bölümüne zemin, gelişme ve sonuç bölümüne miyan denir. Bu ikisinin arasında nakarat bölümleri bulunur. Müzik parçası olarak bakıldığında zemin-nakarat-meyan-nakarat sistemindeki bir kalıba uyarlar. Toplu halde seslendirilmek için bestelenmiş ilahiler "cumhur ilahi" diye bilinir. Solo ilahilerde de koronun söylediği parçaya "cumhur" adı verilir. İlahiler okundukları yer ve zamana göre cami ilahisi, tekke ilahisi, mektep ilahisi, ramazan ve muharrem ilahisi, Mekke ilahisi, Kadir Gecesi ilahisi gibi adlarla anılır.

ÖRNEK İLAHİ: Yunus Emre


__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 13-03-2007, 05:20   #20
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Semai


Halk şiirinde hecenin sekizli ölçüsü ile koşma biçiminde düzenlenen ve özel bir ezgi ile söylenen şiirlerdir. Genellikle en az üç, en fazla beş dörtlükten oluşurlar. Çoğunlukla doğa, güzellik, ayrılık. kavuşma gibi duygusal ve lirik temaları işlerler. Semainin hece ölçüsünün yanında aruz kullanılarak yazılanları da vardır.

ÖRNEK SEMAİ: Karacaoğlan

Varsağı

Özel bir ezgiyle söylenen koşmaya denir. Önce Güney Anadolu’da yaşayan Varsak Türkleri tarafından söylendiği için bu adla anılır. Semâiye benzer. Hece ölçüsünün en çok sekizli kalıbıyla yazılır. 4+4 duraklı veya duraksız olur. Kafiye şeması şöyledir: Xaxa bbba ccca.
Semâiden ezgi yönüyle ayrılır. Varsağı yiğitçe bir havayla okunur. Çokluk içinde "bre", "hey", "hey gidi", gibi ünlümler yer alır. Bu ünlemlerin bulunmadığı varsağılar ezgisiyle fark edilir.

ÖRNEK VARSAĞI: Karacaoğlan

Selis

Halk edebiyatında aruz ölçüsü kullanılarak yazılan şiirlerdir. Genellikle 19’uncu yüzyıl aşıkları tarafından kullanılan selisin en fazla yazılan tipi gazeldir. Hece ölçüsünün on beşli kalıbına da uyan selislerin en belirgin özellikleri farklı bir ezgiye sahip olmalıdır.




Nefes

Dini temellere bağlı aşık edebiyatı nazım şekillerinden ilahilerin Alevi-Bekteşi aşıklarınca yazılanlarına denir. Konusu genellikle tasavvuftaki vahdet-i vücud, Alevi-Bektaşi ilkeleri, tarikat kurallarıyla ilgilidir. Dili sade bir Türkçe olan nefesler biçim olarak koşmaya benzer. Dörtlükler halinde hece ölçüsünün 7, 8, 11’li kalıpları ile ya da az da olsa aruzla yazılanlara rastlanmaktadır. Dörtlük sayısı 3-7 arasında değişir. Fazla da olabilir.

ÖRNEK NEFES:

Biz Urum Abdallarıyız
Maksadımız yârdır bizim
Geçtik ziynet kabâsından
Gencinemiz erdir bizim

Dâim kılarız biz zârı
Harceyleriz elden var,
Dost yoluna verdik seri
Mürkirimiz hârdır bizim

Aşk bülbülüyüz öteriz
Râh-i Hakka yüz tutarız
Mânâ gevherin satarız
Mürşidimiz vardır bizim

İstivâyı gözler gözüm
Seb’almesanidir yüzüm
Ene’l Hakk’ı söyler sözüm
Mi’râcımız dârdır bizim

Haber aldık mahkemâttan
Geçmeyiz zâttan sıfattan
Balım nihan söyler Haktan
İrşâdımız sırdır bizim

Balım Sultan


__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 17:31 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580