Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." "Kim bana bir kerre salat ederse Allah ona on salat eder. O'nun on günahını afveder. Derecesini on kat yükseltir." ("Allah'ın Peygamberi'ne salatı onun şerefini i'la ve tekrim, meleklerin salatı onun mükerremliğini ızhar, ümmetin salatı da onun şefaatını talebdir." demişlerdir. Hz. Ali -radıyallahu anh ve kerremallahu vecheh-'den şöyle rivayet olunmuştur. ayetin başındaki (yâ eyyühâ) nın (yâ) sı nefse, (eyyü) sü kalbe (hâ) sı ruha hitaptır. Sanki Cenab-ı Hakk, babibine salat ederken, "O nun şanını yalnız dilinizle değil, nefsinizle, kalplerinizle, ruhlarınızla da ta'zim ve tekrim edin." buyurmuştur. (Allâhümme salli alâ Muhammed) demek " Ya allah, Muhammed'in zikrini i'la, da'vatini galip ve şeriatını daim kılmak suretiyle onun dünyada da âhirette de tekrim ve tazim buyur. O'nu ümmeti hakkında şefaatçı kıl, ecrini derecesini kat kat artır." demektir. Metni kısa fakat manası çok zengin ve sahih rivayetlere uygun salevattan biri de şudur: 'Allâhümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammedin bi adedi ilmike' *Buhârî, Ahmed Bin Hanbel* *** Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir. *Bakara Suresi 185* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Allah birinci safı dolduranlara rahmet eder; melekler de onlar için dua eder. Safları doldurmak için atılan bir adımdan Allah rızasına daha yakın başka bir adım yoktur. *Ebu Davud, Salat 45* *** Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz. *Bakara Suresi 183* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Abdullah bin Mugaffel’den: Allah Resûlü: – İnsanların en hırsızı, namazdan çalandır, buyurdu. – Nasıl çalar ya Rasûlallah? denildiğinde: – Rükû ve secdeleri tam yapmaz. (Namazı tadil-i erkana riayet etmeden çabuk çabuk kılar). İnsanların en cimrisi de, selam vermekten kaçınandır.” *Taberani* Hadiste 2 önemli gerçeğe işaret edilmektedir. Birincisi, en büyük çalmayı ve hırsızlığı, insanlar her gün kıldıkları namazda yapmaktadırlar. Namazın rükünlerini hızlıca ve eksik bırakarak yapmak, bir nevi namaz ibadetinden çalmak olarak ifade edilmiştir. İkincisi de, selam vermekten kaçınmanın, en büyük cimrilik olduğu vurgulanmaktadır. *** Yüzlerinizi bazan doğu, bazan batı tarafına çevirmeniz erginlik değildir. Fakat eren o kimselerdir ki, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve bütün peygamberlere iman edip, yakınlığı olanlara, öksüzlere, yoksullara, yolda kalmışa, dilenenlere ve esirleri kurtarmaya seve seve mal verirler. Namazı kılarlar, zekatı verirler. Bir de andlaştıkları zaman sözlerini yerine getirenler, hele sıkıntı ve hastalık durumlarında ve harbin şiddetli zamanında sabır ve kararlılık gösterenler var ya, işte doğru olanlar da bunlardır, korunanlar da bunlardır. *Bakara Suresi 177* |
Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Ramazan ayında, hasta veya ruhsat sahibi olmaksızın kim bir günlük orucunu yerse, bütün zaman boyu oruç tutsa bu orucu kaza edemez." Buhari, Savm 29; Tirmizi, Savm 27, (723); Ebu Davud, Savm 38, (2396). *** Ey inananlar! Bir topluluk başka bir toplulukla alay etmesin. Belki alay ettikleri kimseler, kendilerinden iyidirler. Kadınlarda başka kadınlarla alay etmesin. Belki onlar kendilerinden iyidirler. Birbirinizde kusur aramayın; birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayın. İnandıktan sonra fasık (yoldan çıkmış) olmak ne kötü bir addır. Kim tevbe etmezse, İşte onlar, zalimlerdir. *Hucurat Suresi 11* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Allah birinci safı dolduranlara rahmet eder; melekler de onlar için dua eder. Safları doldurmak için atılan bir adımdan Allah rızasına daha yakın başka bir adım yoktur. *Ebu Davud, Salat 45* *** Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz. *Bakara Suresi 183* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Kim ki, yalan söylemeği ve yalanla amel etmeği bırakmazsa, Cenâb-ı Hak o kimsenin yemesini, içmesini, bırakmasına hiç kıymet vermez, iltifât buyurmaz. *KİTÂBÜ'S-SAVM: 902* *** Hem Allah sizi bir topraktan, sonra bir damla sudan yarattı. Sonra sizi çiftler kıldı. O'nun bilgisi olmadan ne bir dişi hamile olur, ne doğurur. Kendisine ömür verilenin de ömrünün uzatılması da, ömründen kısaltılması da mutlaka bir kitapta yazılıdır. Şüphe yok ki bu, Allah'a göre kolaydır. *Fatır Suresi 11* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Kim, Ramazan orucunu, inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek tutarsa onun, geçmiş günahları affedilir. *Buhari, İman 28* *** Allah O'dur ki, gökleri direksiz yükseltti, onu görüyorsunuz, sonra arş üzerine istiva etti, güneşi ve ayı emrine boyun eğdirdi. Her biri belli bir vakte kadar akar gider. Bütün işleri O yönetiyor. Âyetleri O açıklıyor ki, Rabbinizin huzuruna çıkacağınızı iyi bilesiniz. *Ra'd Suresi 2* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." “Cennetlikler, cennete girince, bir tellal cennet ehline şöyle seslenir: – (Ey cennetlikler) muhakkak siz, cennette sonsuza dek yaşayacak, hiç ölmeyeceksiniz. Hastalanmıyacak, devamlı sağlıklı olacaksınız. Yaşlanmıyacak, devamlı genç kalacaksınız. Sonsuz nimetlere erişecek, hiçbir zaman acı ve dert görmeyeceksiniz.” (Müslim) Bu hadiste, cennete girecek mü’minlere sahip olacakları özellikler hakkında bilgi verilmektedir. Buna göre: Cennet ehli, ölümsüzdür. Sağlıklıdır. Hastalanma cennette yoktur. Yaşlanma da yoktur. Devamlı genç kalınacaktır. Acı ve dertler de dünyada kalacak, cennetin kapısından içeri giremeyecektir. *** Allah'a iman edip O'na sımsıkı sarılanlara gelince, Allah onları kendinden bir rahmet ve lütuf (deryası) içine daldıracak ve onları kendine doğru (giden) bir yola götürecektir. *Nisa Suresi 175* |
Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." "Oruç perdedir. Biriniz birgün oruç tutacak olursa kötü söz sarfetmesin, bağırıp çağırmasın. Birisi kendisine yakışıksız laf edecek veya kavga edecek olursa "ben oruçluyum!'' desin (ve ona bulaşmasın).'' (Kaynak: Buhari, Savm bölümü) Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) rivayet ediyor: “Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: “Ademoğlunun her ameli katlanır. (Zira Cenab-ı Hakk'ın bu husustaki sünneti şudur): Hayır ameller en az on misliyle yazılır, bu yediyüz misline kadar çıkar. Allah Teâla Hazretleri (bir hadis-i kudside) şöyle buyurmuştur: “Oruç bu kaideden hariçtir. Çünkü o sırf benim içindir, ben de onu (dilediğim gibi) mükâfaatlandıracağım. Kulum benim için şehvetini, yiyeceğini terketti.” *** Allah'ın, üzerinizdeki nimetini ve «İşittik, itaat ettik» dediğinizde sizden aldığı ve kendisiyle sizi bağladığı ahdini hatırlayın. Allah'tan korkun, çünkü Allah göğüslerin özünü çok iyi bilir. *Mâide Suresi 7* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." "Oruçlu için iki sevinç vardır: Biri, orucu açtığı zamanki sevincidir; diğeri de Rabbine kavuştuğu zamanki sevincidir. Oruçlunun ağzından çıkan koku (halüf), Allah indinde misk kokusundan daha hoştur.'' Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) rivayet ediyor: ResuluIIah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: “Ramazan ayı girdiği zaman cennetin kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve şeytanlar da zincire vurulur.” (Buhari, Savm 5, Nesâi, Sıyâm 5) "Bir münâdi, her gece şöyle nida edip bağırır: "Ey hayır isteyen, gel! Ey şer isteyen kendini şerden tut!'' (Nesâi, Savm 5) Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm): “Ramazandan sonra hangi oruç efdaldir?” diye sorulmuştu, şu cevabı verdi: “Ramazanı ta'zim için Şa'bân!” Tekrar soruldu: "Hangi sadaka efdaldir?'' "Ramazanda verilen!'' cevabını verdi.'' (Tirmizi, Zekat 28). *** Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Böyleyken kâfirler hâlâ Rablerine başkalarını eşit sayıyorlar. *En'am Suresi 1* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Beş vakit namaz, bir cuma namazı diğer cuma namazına, bir Ramazan diğer Ramazana hep kefârettirler. Büyük günah irtikab edilmedikçe aralarındaki günahları affettirirler." Müslim, Taharet 14, (223); Tirmizi, Salat 160, (214) *** Kim Allah'a ve Resulüne inanmazsa bilsin ki biz, kafirler için alevli bir ateş hazırlamışızdır.Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O dilediğini bağışlar, dilediğine azab eder. Allah bağışlayandır, esirgeyendir. *Fetih Suresi 13,14* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Enes'in (r.a.) naklettiğine göre: Hz. Peygamber (a.s.) büyük günahlar olarak şunları saydı: "Allah'a ortak koşmak, ebeveyne eziyet etmek, cana kıymak ve yalan söylemektir." Müslim, İman, 144 (l, 91) *** Şüphesiz “Rabbimiz Allah’tır” deyip de, sonra dosdoğru olanlar var ya, onların üzerine akın akın melekler iner ve derler ki: “Korkmayın, üzülmeyin, size (dünyada iken) vadedilmekte olan cennetle sevinin!” *Fussilet Suresi 30* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Her kim Kur'an okur, ezberler, helalini helal, haramını haram bilirse, Allah onu Cennete koyar ve ailesinden cehennemlik on kişiye şefaatçi yapar. *Tirmizi, Fezail-i Kur'an 13* *** Andolsun ki onlara: «O gökleri ve yeri kim yarattı?» diye soracak olsan: «Elbette Allah!» diyeceklerdir. O halde gördünüz ya Allah'tan başka çağırdıklarınızı! Eğer Allah bana bir zarar vermek isterse, onlar O'nun zararını giderebilirler mi? Yahut bana bir rahmet dilerse, onlar O'nun rahmetini tutabilirler mi? De ki: «Allah, bana yeter.» Tevekkül edenler, hep O'na dayanırlar. *Zümer Suresi 38* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." “Hz. Aişe annemize: – Allah Resûlü evinde nasıl hareket ederdi?diye soruldu. Hz. Aişe: – Ailelerine yardım ederdi. Namaz vakti gelince de namaza çıkardı, cevabını verdi. (Buhari - 676) Peygamberimiz aile içindeki mahrem hayatını anlatan, evde neler yaptığı, nasıl hareket ettiği, hanımlarına nasıl davrandığı hakkında bize en fazla bilgi veren, Hz. Aişe annemizdir. Hz. Aişe’nin rivayet ettiği bu hadisten de anlıyoruz ki, Peygamberimiz namaz vakitlerinin dışında evde olduğu zamanlarda boş durmaz, bir köşeye oturup kendisine hizmet edilmesini istemezdi. Elinden geldiğince, ev işlerinde hanımlarına yardımcı olmaya çalışırdı. *** Allah'ın göklerdeki ve yerdeki mülkiyet ve tasarrufuna, Allah'ın yaratmış olduğu herhangi bir şeye ve ecellerinin gerçekten yaklaşmış olması ihtimaline hiç bakmadılar mı? Artık bu Kur'ân'dan sonra başka hangi söze inanacaklar. *A'raf Suresi 185* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Resulullah (sav) buyurdular ki: "Cennette Reyyan denilen bir kapı vardır. Oradan sadece oruçlular girer. Oruçlular girdiler mi artık kapanır, kimse oradan giremez." (Tirmizi'nin rivayetinde şu ziyade var: "Oraya kim girerse ebediyyen susamaz.") *Buhari, Savm 4, Bed'ü'l-Halk 9; Müslim, Sıyam 166, (1152); Nesai, Sıyam 43, (4,168); Tirmizi, Savm 55, (765)* *** Ahiret azabından korkanlar için bunda muhakkak ki, bir ibret vardır. O, öyle bir gündür ki, bütün insanlar onun için toplanacaktır ve o, öyle bir gündür ki, mutlaka görülecektir. *Hûd Suresi 103* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Şu dört şey kimde bulunursa tam bir münafık olur. Bunlardan biri kendisinde bulunan kimse de, onu terk edinceye kadar bir münafıklık vasfını taşır. Bu vasıflar şunlardır: Konuştuğu zaman yalan söyler, söz verdiği zaman sözünde durmaz, anlaşma yaptığı zaman vazgeçer, düşmanlık yaptığı zaman da sınırı aşar ve daha çok kötülükte bulunur. *Buhari, İman 34* *** Senden önce gönderdiğimiz peygamberler de o memleketlerin halkındandı, onlar da kendilerine vahiy verdiğimiz birtakım erkeklerden başkası değillerdi. Şimdi o yerlerde şöyle bir gezip görmediler mi? Kendilerinden önce gelip geçenlerin akıbetlerinin nasıl olduğuna bir baksalar ya!... Elbette ahiret yurdu müttakiler için daha hayırlıdır. Hâlâ aklınızı başınıza toplamayacak mısınız? *Yûsuf Suresi 109* |
Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Öfkesini tutanın Allah kusurunu örter. *Câmi'ü's-Sağîr, c: 3, 3747* *** Vabise bin Mabed anlatıyor: “Bir gün Allah Resûlüne vardım. Bana şöyle buyurdu: – İyiliğin ne olduğunu sormaya geldin (değil mi?). Ben de: – Evet, dedim. Bunun üzerine şu açıklamayı yaptı: – Kalbine danış. İyilik, nefsinin ve kalbinin kendisiyle huzur ve sükunet bulduğu şeydir. Günah ise, nefsinde ve kalbinde kuşku (huzursuzluk) uyandıran şeydir. Başkaları sana fetva vermiş olsalar bile (bu böyledir).” (Ahmed bin Hanbel, 4/228) *** Ölmüş yeryüzü de onlar için bir delildir. Biz o ölmüş yeryüzünü diriltir, ondan daneler çıkarırız da, yiyip dururlar. *Yâsin Sûresi: 33 * |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Kimin düşüncesi ahiret olursa, Allah ona gönül zenginliği verir, işlerini kolaylaştırır. İstemediği halde dünya nimetleri verilir. Kim ahireti unutup sadece dünyayı düşünürse, Allah da fakirliği onun gözleri önüne diker, işlerini darmadağın eder. Dünyada ise, ancak kendisine takdir edilen kadar verilir. Tirmizi, S. Kıyame 30 *** Ey iman edenler, Allah'a itaat edin, peygambere de itaat edin de yaptıklannızı boşa çıkarmayın! Haberiniz olsun ki, inkar edip Allah yolundan sapan sonra da kafir oldukları halde ölenleri Allah hiç bir zaman bağışlamayacaktır. *Muhammed33-34* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Ramazan girip çıktığı halde günahları affedilmemiş olan insanın burnu sürtülsün. Anne ve babasına veya bunlardan birine yetişip de onlar sayesinde cennete girmeyen kimsenin de burnu sürtülsün. Ben yanında zikredildiğim zaman bana salât okumayan kimsenin de burnu sürtülsün!" *Tirmizi, Da'avât 110, (3539)* *** Biz Kur'ân'dan, iman edenler için bir şifa ve rahmet kaynağı olan âyetler indiriyoruz. Zalimlerin de ancak zararını artırır. *İsrâ Suresi 82* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Abdullah b. Amr b. As'ın (r.a.) anlattığına göre: Bir kimse Hz. Peygamber'e (a.s.): "Hangi Müslüman daha hayırlıdır?" diye sordu. (Hz. Peygamber) "Dilinden ve elinden Müslümanların emniyette olduğu kimsedir" cevabını verdi. *Müslim, İman, 63 (l, 65)* *** Onları sarsmasın diye yere de sabit dağlar yerleştirdik ve (varacakları yere) yol bulabilsinler diye ondan geçitler yollar meydana getirdik. *Enbiya Suresi 31* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Resûlullah salla'llahu aleyhi ve sellem 'in şöyle buyurduğu rivâyet edilmiştir: Oruç bir kalkandır; (oruçluyu beşerî ihtiraslardan hıfz eder). Oruçlu kem söz söylemesin! Oruçlu, kendisiyle itişmek ve dalaşmak isteyene iki def'a: "ben oruçluyum!" desin!. Rûhum yed-i kudretinde olan Cenâb-ı Hakk'a yemîn ederim ki, oruçlu ağzın (açlık) kokusu, Allahu Teâlâ indinde misk kokulu kimse benim (rızâm) için yemesini, içmesini, cinsî arzusunu bırakmıştır. Oruç, doğrudan doğruya bana edilen (riyâ karışmayan) bir ibâdettir. Onun (sayısız) ecrini de doğrudan doğruya ben veririm. Halbuki başka ibâdetlerin hepsi on misliyle ödenmektedir. *Ravi: Ebû Hüreyre, Buhari Kayıt No.: 897* *** Her kim Allah ile birlikte diğer bir tanrıya taparsa - ki bu hususla ilgili hiçbir delili yoktur o kimsenin hesabı ancak Rabbinin nezdindedir. Şurası muhakkak ki, kâfirler kurtuluşa eremezler. *Mü'minûn Suresi 117* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Her kim, Allah'ın farz kıldığı beş vakit namazı abdestlerine tam olarak, salavatlarına, rükularına tam tamına riayet ederek, vaktinde güzelce ve huşu içinde kılarsa; Allah'ın o kimseyi bağışlayacağına dair ahdi vardır. Eğer böyle yapmazsa, dilerse onu bağışlar, dilerse azap verir. *Ebu Davud, Salat 9* *** Ya gökten ve yerden önlerindekine ve arkandakine bir bakmazlar mı? Ödersek kendilerini yere indiriveririz yahut gökten üstlerine parçalar düşürürüveririz. Gerçekten onda hakka gönül veren her kul için şüphesiz bir ibret vardır. *Sebe Suresi 9* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Bir kimsenin başkasıyla birlikte kıldığı namaz, tek başına kıldığı namazdan daha parlak ve sevaplıdır. İki kişi ile birlikte kıldığı namaz da bir kişi ile birlikte kıldığı namazdan daha faziletlidir. Birlikte namaz kılanlar ne kadar çok olursa, o nispette Allah'ın rıza ve sevgisine yakın olurlar. *Nesai, İmame 45* *** Havariler: "Ey Meryem oğlu İsa, Rabbin bize gökten bir sofra indirebilir mi?" demişlerdi. O da: "Eğer inanmışlarsanız Allah'tan korkup-sakının" demişti. (Bu sefer Havariler) "Ondan yemek istiyoruz, kalplerimiz tatmin olsun, senin de gerçekten bize doğru söylediğini bilelim ve buna şahidler olalım" demişlerdi. Meryem oğlu İsa da: "Allah'ım, Rabbimiz, bize gökten bir sofra indir, öncemiz ve sonramız için bir bayram ve Sen'den de bir belge olsun. Bizi rızıklandır, Sen rızık vericilerin en hayırlısısın" demişti. *Mâide Suresi 112,113,114 |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Hz. Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) Ramazan ayında, diğer aylarda görülmeyen bir gayrete girerdi. Ramazanın son on gününde ise çok daha şiddetli bir gayrete geçerdi. Son on günde. geceyi ihya eder, ailesini de (gecenin ihyası için) uyandırırdı, izârını da bağlardı." *Buharî, Fadlu Leyleti'l-Kadir 5, Müslim, î'tikâf 8, (1175); Ebu Dâvud, Salât 318; (1376); Tirmizî, Savm 73, (796) ; Nesâî, Kıyâmu ' 1-leyl 17, (3, 218)* *** Biz insana, ana babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ile sütten kesilmesi otuz ay sürdü.Nihayet insan güçlü çağına erip kırk yaşına varınca: "Ya Rabbi, dedi, beni, bana ve anama, babama verdiğin nimete şükretmeye razı olacağın yararlı işler yapmaya sevk eyle. Benim içinde zürriyetim içinde iyiliği devam ettir. Ben sana döndüm ve elbette ki ben müslümanlar-danım." *Ahkaf Suresi 15* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." "Allah'ın en çok sevdiği amel hangisidir" diye sorulduğunda "Vaktinde kılınan namaz" cevabını verdi. "Sonra hangisidir?" diye soruldu. "Anneye babaya iyi davranmak" buyurdu. "Daha sonra hangisidir?" diye soruldu. "Allah yolunda cihad" karşılığını verdi. *Müslim, İman 139* *** Allah ve melekleri, Peygamber'e çok salevât getirirler. Ey müminler! Siz de ona salevât getirin ve tam bir teslimiyetle selam verin. *Ahzab Suresi 56* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Ebu Hureyre'nin (r.a.) rivayet ettiğine göre: Hz. Peygamber (a.s.): "İman, yetmiş küsur şubedir ve utanma imandan bir şubedir" buyurmuştur. *Müslim, İman, 57 (l, 63)* *** Allah sizi bir tek nefisten (Âdem'den) yarattı, sonra ondan da eşini yarattı. Sizin için hayvanlardan sekiz eş meydana getirdi. Sizi de annelerinizin karınlarında üç katlı karanlık içinde çeşitli safhalardan geçirerek yaratıyor. İşte bu yaratıcı, Rabbiniz Allah'tır. Mülk O'nundur. O'ndan başka tanrı yoktur. Öyleyken nasıl oluyor da (O'na kulluktan) çevriliyorsunuz? *Zümer Suresi 6* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Resulüllah (as) bir defa minber üzerinde iken, sadaka ve dilenmekten uzak durmayı zikredip: “Veren el alan elden hayırlıdır.Çünkü veren el, infak edici, alan el ise isteyici eldir.” Buyurmuştur. *Müslim, Zekat, 94 (l,717* *** Onlar, yeryüzünde gezip-dolaşmıyorlar mı ki, böylece kendilerinden öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını bir görsünler. Onlar, kuvvet ve yeryüzündeki eserleri bakımından kendilerinden daha üstün idiler. Fakat Allah, onları günahları dolayısıyla (azabla) yakalayıverdi. Onları Allah'tan bir koruyacak olan da bulunmadı. *Mü'min Suresi 21* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Beş vakit namaz, bir cuma namazı diğer cuma namazına, bir Ramazan diğer Ramazana hep kefârettirler. Büyük günah irtikab edilmedikçe aralarındaki günahları affettirirler." Müslim, Taharet 14, (223); Tirmizi, Salat 160, (214) *** Kim Allah'a ve Resulüne inanmazsa bilsin ki biz, kafirler için alevli bir ateş hazırlamışızdır.Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O dilediğini bağışlar, dilediğine azab eder. Allah bağışlayandır, esirgeyendir. *Fetih Suresi 13,14* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Enes'in (r.a.) naklettiğine göre: Hz. Peygamber (a.s.) büyük günahlar olarak şunları saydı: "Allah'a ortak koşmak, ebeveyne eziyet etmek, cana kıymak ve yalan söylemektir." Müslim, İman, 144 (l, 91) *** Şüphesiz “Rabbimiz Allah’tır” deyip de, sonra dosdoğru olanlar var ya, onların üzerine akın akın melekler iner ve derler ki: “Korkmayın, üzülmeyin, size (dünyada iken) vadedilmekte olan cennetle sevinin!” *Fussilet Suresi 30* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Her kim Kur'an okur, ezberler, helalini helal, haramını haram bilirse, Allah onu Cennete koyar ve ailesinden cehennemlik on kişiye şefaatçi yapar. *Tirmizi, Fezail-i Kur'an 13* *** Andolsun ki onlara: «O gökleri ve yeri kim yarattı?» diye soracak olsan: «Elbette Allah!» diyeceklerdir. O halde gördünüz ya Allah'tan başka çağırdıklarınızı! Eğer Allah bana bir zarar vermek isterse, onlar O'nun zararını giderebilirler mi? Yahut bana bir rahmet dilerse, onlar O'nun rahmetini tutabilirler mi? De ki: «Allah, bana yeter.» Tevekkül edenler, hep O'na dayanırlar. *Zümer Suresi 38* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." “Hz. Aişe annemize: – Allah Resûlü evinde nasıl hareket ederdi?diye soruldu. Hz. Aişe: – Ailelerine yardım ederdi. Namaz vakti gelince de namaza çıkardı, cevabını verdi. (Buhari - 676) Peygamberimiz aile içindeki mahrem hayatını anlatan, evde neler yaptığı, nasıl hareket ettiği, hanımlarına nasıl davrandığı hakkında bize en fazla bilgi veren, Hz. Aişe annemizdir. Hz. Aişe’nin rivayet ettiği bu hadisten de anlıyoruz ki, Peygamberimiz namaz vakitlerinin dışında evde olduğu zamanlarda boş durmaz, bir köşeye oturup kendisine hizmet edilmesini istemezdi. Elinden geldiğince, ev işlerinde hanımlarına yardımcı olmaya çalışırdı. *** Allah'ın göklerdeki ve yerdeki mülkiyet ve tasarrufuna, Allah'ın yaratmış olduğu herhangi bir şeye ve ecellerinin gerçekten yaklaşmış olması ihtimaline hiç bakmadılar mı? Artık bu Kur'ân'dan sonra başka hangi söze inanacaklar. *A'raf Suresi 185* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Resulullah (sav) buyurdular ki: "Cennette Reyyan denilen bir kapı vardır. Oradan sadece oruçlular girer. Oruçlular girdiler mi artık kapanır, kimse oradan giremez." (Tirmizi'nin rivayetinde şu ziyade var: "Oraya kim girerse ebediyyen susamaz.") *Buhari, Savm 4, Bed'ü'l-Halk 9; Müslim, Sıyam 166, (1152); Nesai, Sıyam 43, (4,168); Tirmizi, Savm 55, (765)* *** Ahiret azabından korkanlar için bunda muhakkak ki, bir ibret vardır. O, öyle bir gündür ki, bütün insanlar onun için toplanacaktır ve o, öyle bir gündür ki, mutlaka görülecektir. *Hûd Suresi 103* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Şu dört şey kimde bulunursa tam bir münafık olur. Bunlardan biri kendisinde bulunan kimse de, onu terk edinceye kadar bir münafıklık vasfını taşır. Bu vasıflar şunlardır: Konuştuğu zaman yalan söyler, söz verdiği zaman sözünde durmaz, anlaşma yaptığı zaman vazgeçer, düşmanlık yaptığı zaman da sınırı aşar ve daha çok kötülükte bulunur. *Buhari, İman 34* *** Senden önce gönderdiğimiz peygamberler de o memleketlerin halkındandı, onlar da kendilerine vahiy verdiğimiz birtakım erkeklerden başkası değillerdi. Şimdi o yerlerde şöyle bir gezip görmediler mi? Kendilerinden önce gelip geçenlerin akıbetlerinin nasıl olduğuna bir baksalar ya!... Elbette ahiret yurdu müttakiler için daha hayırlıdır. Hâlâ aklınızı başınıza toplamayacak mısınız? *Yûsuf Suresi 109* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Öfkesini tutanın Allah kusurunu örter. *Câmi'ü's-Sağîr, c: 3, 3747* *** Vabise bin Mabed anlatıyor: “Bir gün Allah Resûlüne vardım. Bana şöyle buyurdu: – İyiliğin ne olduğunu sormaya geldin (değil mi?). Ben de: – Evet, dedim. Bunun üzerine şu açıklamayı yaptı: – Kalbine danış. İyilik, nefsinin ve kalbinin kendisiyle huzur ve sükunet bulduğu şeydir. Günah ise, nefsinde ve kalbinde kuşku (huzursuzluk) uyandıran şeydir. Başkaları sana fetva vermiş olsalar bile (bu böyledir).” (Ahmed bin Hanbel, 4/228) *** Ölmüş yeryüzü de onlar için bir delildir. Biz o ölmüş yeryüzünü diriltir, ondan daneler çıkarırız da, yiyip dururlar. *Yâsin Sûresi: 33 * |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Ramazan girip çıktığı halde günahları affedilmemiş olan insanın burnu sürtülsün. Anne ve babasına veya bunlardan birine yetişip de onlar sayesinde cennete girmeyen kimsenin de burnu sürtülsün. Ben yanında zikredildiğim zaman bana salât okumayan kimsenin de burnu sürtülsün!" *Tirmizi, Da'avât 110, (3539)* *** Biz Kur'ân'dan, iman edenler için bir şifa ve rahmet kaynağı olan âyetler indiriyoruz. Zalimlerin de ancak zararını artırır. *İsrâ Suresi 82* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Enes'in (r.a.) haber verdiğine göre: Allah Resulü (a.s.): "Sahur yemeği yiyiniz. Çünkü sahur yemeğinde bereket vardır" buyurmuştur. *Müslim, Sıyam,45 (l, 770)* *** “Yavrum! Namazı dosdoğru kıl. İyiliği emret. Kötülükten alıkoy. Başına gelen musibetlere karşı sabırlı ol. Çünkü bunlar kesin olarak emredilmiş işlerdendir.” *Lokman Suresi 17* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Abdullah b. Amr b. As'ın (r.a.) anlattığına göre: Bir kimse Hz. Peygamber'e (a.s.): "Hangi Müslüman daha hayırlıdır?" diye sordu. (Hz. Peygamber) "Dilinden ve elinden Müslümanların emniyette olduğu kimsedir" cevabını verdi. *Müslim, İman, 63 (l, 65)* *** Onları sarsmasın diye yere de sabit dağlar yerleştirdik ve (varacakları yere) yol bulabilsinler diye ondan geçitler yollar meydana getirdik. *Enbiya Suresi 31* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Her kim, Allah'ın farz kıldığı beş vakit namazı abdestlerine tam olarak, salavatlarına, rükularına tam tamına riayet ederek, vaktinde güzelce ve huşu içinde kılarsa; Allah'ın o kimseyi bağışlayacağına dair ahdi vardır. Eğer böyle yapmazsa, dilerse onu bağışlar, dilerse azap verir. *Ebu Davud, Salat 9* *** Ya gökten ve yerden önlerindekine ve arkandakine bir bakmazlar mı? Ödersek kendilerini yere indiriveririz yahut gökten üstlerine parçalar düşürürüveririz. Gerçekten onda hakka gönül veren her kul için şüphesiz bir ibret vardır. *Sebe Suresi 9* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Bir kimsenin başkasıyla birlikte kıldığı namaz, tek başına kıldığı namazdan daha parlak ve sevaplıdır. İki kişi ile birlikte kıldığı namaz da bir kişi ile birlikte kıldığı namazdan daha faziletlidir. Birlikte namaz kılanlar ne kadar çok olursa, o nispette Allah'ın rıza ve sevgisine yakın olurlar. *Nesai, İmame 45* *** Havariler: "Ey Meryem oğlu İsa, Rabbin bize gökten bir sofra indirebilir mi?" demişlerdi. O da: "Eğer inanmışlarsanız Allah'tan korkup-sakının" demişti. (Bu sefer Havariler) "Ondan yemek istiyoruz, kalplerimiz tatmin olsun, senin de gerçekten bize doğru söylediğini bilelim ve buna şahidler olalım" demişlerdi. Meryem oğlu İsa da: "Allah'ım, Rabbimiz, bize gökten bir sofra indir, öncemiz ve sonramız için bir bayram ve Sen'den de bir belge olsun. Bizi rızıklandır, Sen rızık vericilerin en hayırlısısın" demişti. *Mâide Suresi 112,113,114* |
"Essalâtu vesselâmu aleyke Yâ Rasûlallâh..." Hz. Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) Ramazan ayında, diğer aylarda görülmeyen bir gayrete girerdi. Ramazanın son on gününde ise çok daha şiddetli bir gayrete geçerdi. Son on günde. geceyi ihya eder, ailesini de (gecenin ihyası için) uyandırırdı, izârını da bağlardı." *Buharî, Fadlu Leyleti'l-Kadir 5, Müslim, î'tikâf 8, (1175); Ebu Dâvud, Salât 318; (1376); Tirmizî, Savm 73, (796) ; Nesâî, Kıyâmu ' 1-leyl 17, (3, 218)* *** Biz insana, ana babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ile sütten kesilmesi otuz ay sürdü.Nihayet insan güçlü çağına erip kırk yaşına varınca: "Ya Rabbi, dedi, beni, bana ve anama, babama verdiğin nimete şükretmeye razı olacağın yararlı işler yapmaya sevk eyle. Benim içinde zürriyetim içinde iyiliği devam ettir. Ben sana döndüm ve elbette ki ben müslümanlar-danım." *Ahkaf Suresi 15* |
Türkiye`de Saat: 11:13 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2