|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
12-01-2008, 22:25 | #28 | ||
pıηćıя Üyelik tarihi: Oct 2007 Yaş: 33
Mesajlar: 2.167
Tecrübe Puanı: 21 | BİR GÜN MUTLAKA Bugün sevistim, yürüyüse katildim sonra Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayi ögrenmeliyim bu yaz Kitaplar birikiyor, saçlarim uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâs Gencim daha, dünyayi görmek istiyorum, öpüsmek ne güzel, düsünmek ne güzel, bir gün mutlaka yenecegiz! Bir gün mutlaka yenecegiz, ey eski zaman sarraflari! Ey kaz kafalilar! Ey sadrazam! Sevgilim on sekizinde bir kiz, yürüyoruz bulvarda, sandviç yiyoruz, dünyadan konusuyoruz. Çiçekler açiyor durmadan, savaslar oluyor, her sey nasil bitebilir bir bombayla, nasil kazanabilir o kirli adamlar Uzun uzun düsünüyor, sularla yikiyorum yüzümü temiz bir gömlek giyiyorum Bitecek bir gün bu zulüm, bitecek bu hân-i yagma Ama yorgunum, simdi, çok sigara içiyorum, sirtimda kirli bir pardesü Kalorifer dumanlari çikiyor göge, cebimde Vietnamca siir kitaplari Dünyanin öbür ucundaki dostlari düsünüyorum öbür ucundaki irmaklari Bir kiz sessizce ölüyor, sessizce ölüyor orda Köprülerden geçiyorum, karanlik yagmurlu bir gün, yürüyorum istasyona Bu evler hüzünlendiriyor beni, bu derme çatma dünya Insanlar, motor sesleri, sis, akip giden su Ne yapsam... ne yapsam... her yerde bir hüzün tortusu Alnimi soguk bir demire dayiyorum, o eski günler geliyor aklima Ben de çocuktum, sevgilerim olacakti elbette Sinema dönüslerini düsünüyorum, annemi, her sey nasil ölebilir, nasil unutulur insan Ey gök! senin altinda sessizce yatardim, ey piril piril tarlalar Ne yapsam... ne yapsam... Dekart oluyorum sonradan... Sakallarim uzuyor, ben bu kizi seviyorum, ufak bir yürüyüs Çankaya'ya Bir pazar, günesli bir pazar, nasil cosuyor yüregim, nasil karisiyorum insanlara Bir çocuk bakiyor pencereden, hülyali kocaman gözlü nefis bir çocuk Lermontov'un çocukluk fotograflarina benzeyen kardesi bakiyor sonra Ben siir yaziyorum daktiloda, gazeteleri merak ediyorum, kus sesleri geliyor kulagima Ben mütevazi bir sairim, sevgilim, her sey coskulandiriyor beni Sanki aglayacak ne var bakarken bir halk adamina Bakiyorum adamin kulaklarina, boynuna, gözlerine, kaslarina, yüzünün oynamasina Ey halk diyorum, ey çocuk, derken bende bir aglama Ilençleniyorum bütün bireyci sairleri, hale gidiyorum portakal almaya Ilençleniyorum o laf kalabaliklarini, kurumus yürekleri, bireyin kurtulusunu filan Ilençliyorum o kitap kurtlarini, bagisliyorum sonradan Uzun kis gecelerinden sonra, masallarda anlatilan Durup durup bunlari düsünüyorum, bir sevinci bir hüzün izliyor arkadan Yüregim ipesapa gelmez bir bahar gögü, Türkçe bir yürek kisaca Beklemek usandiriyor, telasli telasli bir seyler anlatiyorum sagda solda Bir otobüse biniyorum, inceliyorum bir böcegi tutarak kanatlarindan merakla Yürürdüm eskiden baharda, o yikintilarin ve çayirlarin oldugu alanlara Aklima siiri gelirdi o yasli Amerikalinin sonbahari anlatan siiri Çayirlar vardi o siirde, bahari animsatan ne de olsa Böylece yeniden hazirlaniyorum bir coskuya, yeniden sokaklara firlamaya Kendimi atmak bir uçurumdan baliklama Büyük ve mavi bir sey izlenimi var bende, gördügüm filmlerden mi ne Bir sapka, telasli bir gök, sicak yapay bir dünya Anlat anlat bitmiyor, bitmiyor bendeki daüssila Bütün sevgilerimi harcayabilirim bir çirpida, yagmurlu o yollar geliyor aklima Benzin kokulari, islak direkler, babamin esmer bir somun gibi tombul ve sicak elleri Uyurdum. Bir de bakmissin yeni bir filim sinemada, sehirde yeni bir kiz, kahvede yeni bir garson O üzgün ve sabahlikli dururdu balkonda... Simdi ne var hüzünlenecek bunda, nedir bu çatlatan yüregimi bu telas Sanki yarin ölecek gibiyim, birazdan polisler gelecek ya da Gelip alacaklar kitaplarimi, daktilomu, bu siiri, sevgilimin fotografini duvarda Soracaklar babanin adi ne, nerde dogdun, tesrif eder misiniz karakola Dünyanin öbür ucundaki dostlari düsünüyorum, öbür ucundaki irmaklari Bir kiz sessizce ölüyor, sessizce ölüyor Vietnam'da Aglayarak bir yürek resmi çiziyorum havaya Uyaniyorum aglayarak, bir gün mutlaka yenecegiz! Bir gün mutlaka yenecegiz, ey ithalatçilar, ihracatçilar, ey seyhülislâm! Bir gün mutlaka yenecegiz! Bir gün mutlaka yenecegiz! bunu söyleyecegiz bin defa! Sonra bin defa daha, sonra bin defa daha, çogaltacagiz marslarla Ben ve sevgilim ve arkadaslar yürüyecegiz bulvarda Yürüyecegiz yeniden yaratilmanin coskusuyla Yürüyecegiz çogala çogala...
__________________ AzraiL geLsin ona biLe gider..ŞanLı KartaLım senin için değer..Hayat kadar güzeL işte Beşiktaş, Beşiktaş kadar güzeL işte hayat ... ~ | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |