![]() | |
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Oyun Alanı | Ajanda | Arama | Bugünkü Mesajlar | Forumları Okundu Kabul Et XML | RSS | |
![]() | #1 | ||
![]() ![]() Üyelik tarihi: Mar 2008 Yaş: 65
Mesajlar: 4.095
Tecrübe Puanı: 36 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
Gece gelen telgrafdört heceden ibaretti: "VEFAT ETTİ." imza yok. Bu dört hece bile çok. Bakıyorum duvara:duvarda bir yara-duvarda bir resim-vefat edenin, elimle çizmişim. Saat bir. Saat üç. Saat beş. Polis düdükleri, saatlar... Yatağım bozulmamış. Çekmecemde kaatlar:bazılarıonun el yazıları. Gece gelen telgraf dört heceden ibaret... Şafak söküyor -odam geceden ibaret. Avuçlarımda ellerinin gölgesi dolaşan adam demir parmaklıklardan gördü son gündüzünü. Mahpushane doktoru örterek paltosuyla upuzun yatanın yüzünü: - Tamam!dedi. Bunu belki evvelki akşam dedi. Evvelki akşam ben...... Satıcılar geçiyor mahalleden. Bakıyorumgece gelentelgrafa. O mükemmel bir kafa mükemmel bir yürek, yumruklarıyla erkek gözleriyle çocuktu. Hudutsuz ve Allahsız bir baştı o. Yoldaştı o.. * * * Düşmanlar kına yaksın dostlar girsin saflara. Sen gözyaşı göstermeden ağlıyacaksın gece gelen telgraflara... [/size][/font]Nazım HİKMET
__________________ ![]() Konu Karetta2002 tarafından (19-11-2008 Saat 10:48 ) değiştirilmiştir.. | ||
![]() | ![]() |
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
| |
![]() | ![]() |