Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Taraftar > Gündem Dışı > Aşk-Sevgi-Romantizm

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 19-11-2008, 13:22   #1
aSi diŞi kaRTaL
 
esther_1903 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
sen sevdikçe dünya senin..

sen sevdikçe dünya senin

Merhaba güzel kızım, Aşk Deniz’im, birtanem benim; sen daha doğmadın ama ismin şimdiden hazır: Aşk Deniz. Aşk ismin; seni sarıp sarmalayacak coşturacak; Deniz de o aşk’ı bütünleyecek, enginlikle ona yol gösterici ve zengin ufuklar açan bir martı olacak… Senin böylesine muhteşem bir şekilde var olabilmen için beni de bütünleyen bir babaya ihtiyacın var. Sana öyle bir baba seçmeliyim ki benim yaşadıklarımı sen yaşamamalısın…
***

Türkiye düzeninde kadın ya da erkeklerin evlendikten sonra çocuk sahibi olduklarında kurdukları klasik cümledir. “Benim yaşadıklarımı çocuklarım yaşamasın diye ben bunca acıyı çekiyorum.” Fakat kişi bilmez ki yaşadığı onca şey, o kişinin ruhuyla bütünleşip bütün davranışlarına yansımıştır ve çocuk ister istemez ebeveynin kaçtığı şeye yönelecektir. Ya da annenin veya babanın kaçtığı şeyin eksikliğini (diğer bir zıtlıkla en fazlasını) yaşayacaktır ömrü boyunca.

Kaçınız çocuğuna doğru söylemenin verdiği huzuru anlatabilir? Kaçınız kızına cinselliği yaşamanın verdiği mutluluğu aşılayabilir? Yada kaçınız oğluna sevişmenin sadece boşalmaktan ibaret olmadığını ve sevişmenin sevginin bir unsuru olduğunu, sevginin en güzel hali olduğunu söyleyebilir?... Hanginiz çocuğuna paylaşmayı öğretiyorsunuz? Paylaşmanın bir aşağılık değil de; yücelik duygusu olduğunu vurgulayabileniniz var mı?

“İnsanlar eksik doğmuştur.” Doğrudur. Ama bu insanlara kendini bütünleme fırsatı da verilmiştir (Erkeler burada sözlerim çoğunlukla size). Hayat paylaştıkça çoğalır ve ömrü uzun olur. Fakat biz (siz, hepimiz) çocuklarımıza bencilliği, yalancılığı öğretiyoruz ve sonrasında gelişen sosyal sapmalardan (ve tabi devamında başımıza gelen suçlardan) şikâyet ediyoruz. Ve hep bir suçlu arıyoruz (muhtemelen de buluyoruz). Hiç kimse de kalkıp demiyor ki ben aldatılmak için ne yaptım, ben bunları hak edecek hatayı nerde yaptım? Belki birileri bu soruları soruyordur fakat paylaşmayı bilmeyen milletim cevaplarının aynı ölçüde bencillikle dolu olduğunu göremeyecek kadar kördür (ya da fazlasıyla paylaşımcıdır duracağı yeri bilemez). Her şeyden bu kadar şikâyet eden bunca insan hiçbir şeyi değiştirmek için de bir adım atmamak da direnir. En basit örnekle eğitim sistemin ezberci ve kuralcı olduğundan şikâyet edenler yaratıcılık adına hiçbir şey yapmıyor (çünkü kendisi için yapan birileri var…) Yapmadığı gibi sorun yaratıyor. Sanırım Türk Halkı’nın en büyük yaratıcılığı buradadır. Çözüm üretmek için gönüllü olanların eksik yanları da şudur ki olan soruna tek bir açıdan bakmak, çevresindeki gelişmeleri bir kenara atmak. Yapılması gereken şudur ki sorun; yaratılan kişi tarafından çözülmelidir. Sorun çözmeye gönüllü olanların buradaki konumu ise organizatörlük ya da rehberlik etmek olmalıdır (çünkü kaynak ve hedef arası akışı onlar daha rahat sağlayabilirler). Şunu da atlamamak gerekir ki sorunu olan kişi sorununun olduğunun farkında olmayabilir ve anlık sorunlarla uğraşmaktan büyük sorunları göremez duruma gelebilir. Göremeyen bir kalp, işitemeyen bir beyin, dokunamayan bir el; paylaşmayı, çözüm yaratmayı nasıl başarabilir ki? İşte “paylaşmak” kelimesinin gizemi de buradadır. Sadece kendini anlatmak değil karşısındaki kişiyi dinleyebilmek en korkulan anlarda en çarpıcı soruyu sorabilmektir. Gözlerinizi kapayıp şöyle bir düşünün çok gergin bir gün geçirdikten sonra eve geldiğinizde; “Günün nasıl geçti” sorusunun bile ruhunuzu ne kadar gevşeteceğini hissedin… Burada önemli olan illaki gününüzün nasıl geçtiğini anlatmak değildir; bu cümleyi size yönelten kişinin size değer verdiği, sizi önemsediği, sizde güven duygusu uyandırdığıdır. Çünkü insan güven duygusunu yaşadığı kişiyle paylaşmayı öğrenir. Güven, paylaşmanın vazgeçilmez bir eşidir. Çıkarcıların ya da –en kaba tabiriyle- çıkar piyasasının ilk önce fark ettirmeden zedelediği sonra da yok etmeye çalıştığı duygudur güven.

Çıkara en çabuk yenilen ve uyum gösterenler; sevgiye yenik, sevgiyi yeterince alamamış ve çevresinde hep bu tür örneklerle dolaşmış kişileridir. Sevgi için savaşmak yerine pes etmek daha kolay gelir çünkü. Kolaya kaçan kişi emek vermenin mutluluğunu ve ne kadar yüce bir duygu olduğunu öğrenemez. Bu noktada sevginin kendisine bir gün mutlaka geleceğini düşünür. O kişiye emek veren biri olmadıkça da bunu hep düşünmekle kalacaktır. Beraberinde çıkarcıların işi kolaylaşacak yolları hep açık olacaktır.

Güven Sevgiyle Öğrenilir; Paylaştıkça Bütünleşir.

Sevdiği erkekler korkmadan sevişebilen ya da ilerde karısı olmasını düşündüğü kız için bakir kalan kaç insan tanıdınız? Cinselliği sadece üreme ya da boşalma ihtiyacı olarak gören ‘sevgi kısırı’ toplumum artık gözlerini açman gerekmiyor mu? Dünyayı sevgiyle kucaklaman gerekmiyor mu? Neden ağlama ve isyan döngüsü içinde duruyorsun hala? Masumiyetini ve içinde bulunan o insani yanını neden yansıtmıyorsun? Neden aşkını sevgini saklıyorsun? Bırak bilsinler, belki öğrenirler “Seni Seviyorum” demenin coşkusunu, heyecanını, huzurunu ve mutluluğunu; korkma kıskanmalarından; Sen Sevdikçe Dünya Senin…

sene 2006 yazan Alev Sevilen...(deneme)
__________________
bakIŞLaRImLa koNuŞuR, kahkahaLaRImLa aNILIRIm....
esther_1903 Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 00:57 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580