|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
20-08-2009, 03:44 | #1 | ||
ςǿκ کε√díκ طę ∂ط í Üyelik tarihi: Jun 2009
Mesajlar: 154
Tecrübe Puanı: 15 |
BİR AŞK HİKAYESİ… Bir otobüs duragında karşılaşmışlardı ilk kez…Biri tıpta okuyordu,öbürü mimarlıkta.O ilk karşılaşmadan sonra,bir kere,bir kere,bir kere daha karşılasabilmek için,hep aynı saatte aynı duraktan aynı otobüse bindiler.Gençtiler,çok genç…Birbirleriyle konuşcak cesareti bulmaları biraz zaman aldı ama sonunda başardılar.İkisi de her sabah otobüse bindikleri semtte oturmuyorlardı aslında.Delikanlı arkadaşında kaldıgı için o duraktan binmişti otobüse,kız ise ablasında…Sırf birbirlerini görebilmek için,her sabah erkenden evlerinden çıkıp,şehrin öbür ucundaki o duraga,onların duragına geldiklerini,gülerek itiraf ettiler bir süre sonra… Okullarını bitirince hemen evlendiler.Mutluydular hem de çok mutlu…Bazen işsiz,bazen parasız kaldılar ama öylesine sıkı kenetlenmişti ki yürekleri ve elleri hiçbir seyi umursamadılar.Ayın sonunu zor getirdikleri günlerde de ünlü bir doktor ünlü bir mimar olduklarındada hep mutluydular.Zaman aşımına ugrayan,alışkanlıklara yenik düşen,banka hesabında para kalmadıgı için yada tam tersine o hesabı daha da kabarık hale getirmek ugruna bitip-tükenveren sevgilerden degildi onlarınki…Günler günleri,yıllar yılları kovaladıkça sevgileri büyüdü,büyüdü…Tek eksiklikleri çocuklarının olmamasıydı.Zorlu bir tedavi sürecine ragmen çocuk sahibi olamayınca,’bütün mutlulukların bizim olmasını beklemek,bencillik olur’ diyerek devam ettiler hayatlarına.Çocuk yerine sevgilerini büyüttüler… ‘Senin için ölürüm’ dedi kadın sımsıkı adama sarılarak ve adam: ‘hayır ben senin için öLürüm’ diye yanıt verirdi hep.. Bazen eve geldiginde,aynanın üzerinde bir not görürdü kadın ,’Birtanem,kütüphanenin ikinici rafına bak…’ Kütüphanenin ikinci rafında başka bir not olurdu,’Mutfaktaki masadan,salondaki dolaba sevgi dolu notları okuya okuya kosturan kadın,sonunda kimi zaman bir demet çiçek,kimi zaman en sevdigi çikolatalar,kimi zamanda pahalı hediyelerle karşılaşırdı..Aldıgı hediyenin ne oldugu önemli degildi zaten.. Hayat ne kadar hızlı akarsa aksın,işleri ne kadar yogun olursa olsun hep birbirlerine ayıracak zaman buluyorlardı bulmasına ama kırklı yaşların ortalarına geldıklerinde,daha az çalışmaya karar verdiler.Adam,hastaneden ayrıldı ve muayenehanesinde hasta kabul etmeye başladı.Kadın da mimarlık bürosunu kapadı ve sadece özel projelerde görev aldı.Artık daha fazla beraber olabiliyorlardı.Birgün sahilde dolaşırken,harap durumda bir ev gördü kadın,üzerinde satılık levhası asılı olan. ‘Ne dersin, bu evi alalım mı?’dedi adama. ‘Bu viraneyi yıktırır.harika bir ev yaparız.Projeyi kafamda çizdim bile.Kocaman terası olan,martıları kahvaltıya davet edecegımız bir deniz evi yapalım burayı..’ ‘Sen istersinde ben hiç hayır diyebılirmiyim?’diye yanıt verdi adam. ‘Amerika’daki tıp kongresinde döner dönmez ararım emlakçıyı..Kaç para olursa olsun, burası bizimdir artık…’ Sadece bir hafta ayrı kalacaklarını bildikleri halde,ayrılmaları zor oldu adam Amerika’ya giderken.Her gün,her saat konuştular telefonla.Gözyaşları içinde kucakLaştılar havalimanında.Fakat birkaç gün sonra,kocasında bir tuhaflık oldugunu fark etti kadın.Eskisi kadar mutlu görünmüyor,konuşmaktan kaçınıyordu.Onu neşelendirmek için,sahildeki evi hatırlattı ve çizidigi projeyi verdi kadın ama hiç beklemedigi bir cevap aldı: ‘Canım o ev bizim bütçemizi aşıyor.Sen en iyisi unut o evi..’, Mutsuzluk,mutlulugun tadını alışmış insanlara daha da acı,daha da çekilmez gelir.Kadın,hiç sevmedi bu beklenmedik misafiri.Derdini söylemesi için yalvardı adama, ‘Senin için ölürüm biliyorsun ne olur anlat’diye dil döktü boş yere.. Yıllardır sevdigi adam,duyarsız ve sevgisiz biriyle yer degiştirmişti sanki.Ona ulaşmaya calıştıkça,beton duvarlara carpıyordu kadın,her çarpmada daha fazla kanıyordu yüregi.. Birgün,çocuklugunun,gençliginin ve bütün hayatının birlikte geçtigi arkadaşına dert yanarken, ‘Artık dayanamıyorum,sana söylemek zorundayım’ dıye sözünü kesti arkadaşı. ‘O seni aldatıyor.İş yerinin tam karşısındaki restoranda genç bir kadınla yemek yiyor her öglen.Sonra sarmaş dolaş biniyorlar arabaya…’ ‘Sus,sus çabuk duymak istemiyorum bu yalanları’ diye bagırdı kadın.Onca yıllık arkadaşını,kendisini kıskanmakla suçladı.. Ertesi gün,ögle vakti o restoranın hemen karşısında bir köşeye sindi sessizce peri masallarının sadece masal oldugunu anladı.. Kocasının eskiden aynı hastanede çalıştıgı genç çocuk doktorunu tanıdı hemen.Bazen evlerinde agırladıkları kadına nasıl sarıldıgını gördü adamın… Akşam kocası eve gelir gelmez,bazen bagırıp,bazen aglayarak,bazen ona sımsıkı sarılıp bazen de yumruklayarak haykırdı suratına her şeyi.İnkar etmedi adam.Zamanla duyguların degisebildigi,insanların orta yaşa geldiklerinde farklılık aradıgı gibi bir şeyler geveledi agzında ve bavulunu alıp gitti evden.Kapıdan çıkarken,’son kez kucaklamak isterim seni’ diyecek oldu ama kadın, ‘defol’ dedi nefretle.. İlk celsede boşandılar..Modern bir aşk hikayesinin böyle son bulmasına kimse inanamadı.Arkadaşlarının destegıyle ayakta kalmaya çalışan kadın.Adamın,sevgılısıyle birlikte Amerika’ya yerleştigini örgendi.Bazen yalnız kaldıgında,onu hala sevdiğini hissedince,aglama nöbetleri geçiriyor, askın yerını,en az onun kadar yogun bir duygu olan nefretin alması için dua ediyordu. Aradan bir yıl geçti… Herşeyin ilacı oldugu söylenen zaman bile,kadının derdine care olamamıştı.Bir sabah,ısrarla çalan zilin sesiyle uyandı.Kapıyı açtıgında,karşısında o kadını gördü.’Sen,buraya ne yüzle geliyorsun’ dıye bagırmak istedi ama sesi çıkmadı.’Lütfen,içeri girmeme izin ver,mutlaka konuşmamız gerekiyor’dedi genç kadın.Başladı: ‘Hiçbir sey qörünüdügü gibi degil aslında.Çok üzgünüm ama bir saat önce öldü.Geçen yıl Amerika’da kongre sırasında örgendi hastalıgını ve yaklaşık bir senelik ömrü kaldıgnı.Buna dayanmayacagını,hep söyledigin gibi onunla birlikte ölmek isteyecegını bılıyordu.Seni kendinden uzaklaştırmak için,benden sevgilisi rolünü oynanamamı istedi.Ailesine haber vermedi.Birlikte Amerika’ya yerleştigimiz yalanını yaydı.Oysa ilk karşılaştıgınız otobüs duragının karsısında bir ev tutmuştu.Tedavi görüyor ve kurtulacagına inanıyordu ama olmadı.Gece fenalaştı,bakıcısı beni aradı,son anda yetiştim.Sana bu kutuyu vermemi istedi..’Gözlerinden akan yaşları durdurayamayacagını biliyordu kadın.Hemen oracıkta ölmek istiyordu.Eline tutuşturulan kutuyu açmayı neden sonra akıl edebildi.İtinayla katlanmış bir sürü kagıt duruyordu kutuda.İlk kagıtta ‘Lütfen bütün notları sırayla oku Birtanem’diyordu.Sırayla okudu:‘Seni çok sevdim’.’Seni sevmekten hiç vazgecmedim’ ,’Senin içim ölürüm derdin ya hep dogru söyledigini bilirdim’.’Fakat bneim için ölmeni istemedim’. ‘Şimdi bana söz vermeni istiyorum ‘derken.. ben hep seni izliyor olacagım.. ‘Benim için yaşayacaksın,anlaştıkmı? ‘ Son kagıdı elini alırken,kutuda bir anahtar oldugunu gördü kadın..Ve son kagıtta şunlar yazılıydı: Sahildeki evimizi senin çizdigin projeye göre yaptırdım.Kocaman terasta martılarla kahvaltı etmen dilekleriyle.. ÖPTÜM…
__________________ senı düşündüm dün akşam yine... kafam qüzeL içmişim yine.. sonra kendimi düşündüm durdum.. öLesim qeLdi senin uqruna... hani doLmabahcede yürürken.. hani fenere koyarken.. işte öyLe birşey....! BEŞİKTAŞK | ||
|
20-08-2009, 03:57 | #2 | ||
Üyelik tarihi: Nov 2007 Yaş: 31
Mesajlar: 1.319
Tecrübe Puanı: 25 | ÖPTÜM offfff yaaa
__________________ .¤*¨¨*¤.¸¸...¸. \¸. BARCELONA .¸ .\¸.¤*¨¨*¤.¸¸.¸.¤ ..\ ☻/ /▌ / \ Barça ♥ | ||
20-08-2009, 11:16 | #3 | ||
ςǿκ کε√díκ طę ∂ط í Üyelik tarihi: Jun 2009
Mesajlar: 154
Tecrübe Puanı: 15 | uzulme yaa
__________________ senı düşündüm dün akşam yine... kafam qüzeL içmişim yine.. sonra kendimi düşündüm durdum.. öLesim qeLdi senin uqruna... hani doLmabahcede yürürken.. hani fenere koyarken.. işte öyLe birşey....! BEŞİKTAŞK | ||
20-08-2009, 11:40 | #6 | ||
ah mine'l-aşk Üyelik tarihi: Sep 2007 Yaş: 38
Mesajlar: 7.404
Tecrübe Puanı: 42 | niye bu kadar duygusalız biz ya, gözlerim yaşardı... Teşekkürler...
__________________ Yar gurbette can yürekte..Bir kafeste ne amansız..Sonsuz ayrılıktır geçmez zaman..Her gece hep aynıdır..Fırtınada ak ayazda..Sürgün her yerde hep yalnızdır..Gül açsada kuş uçsada..Görmez dargındır.. | ||
20-08-2009, 12:19 | #8 | ||
çarşı ulann Üyelik tarihi: Apr 2008 Yaş: 42
Mesajlar: 4.335
Tecrübe Puanı: 56 | teşekkürler | ||
20-08-2009, 12:29 | #9 | ||
Üyelik tarihi: Nov 2007 Yaş: 31
Mesajlar: 1.319
Tecrübe Puanı: 25 | gözleri dolan?
__________________ .¤*¨¨*¤.¸¸...¸. \¸. BARCELONA .¸ .\¸.¤*¨¨*¤.¸¸.¸.¤ ..\ ☻/ /▌ / \ Barça ♥ | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |