Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Taraftar > Atatürk Köşesi

Atatürk Köşesi Büyük Beşiktaşlı Mustafa Kemal Atatürk ve Atamız Hakkında Herşey.

Cevapla
 
LinkBack (1) Seçenekler Stil
Alt 18-04-2008, 12:55   #281
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
ANITKABİR'İN MİMARLARININ BİYOGRAFİLERİ

ANITKABİR'İN MİMARLARININ BİYOGRAFİLERİ


Click the image to open in full size.1. Emin Onat (1908-1961)
İstanbul'da doğdu, Beyazıd Nümune Mektebi ve Vefa Sultanisi'nde okudu. 1926'da Yüksek Mühendis Mektebi'ne girdi. Üçüncü sınıftan sonra tahsilini tamamlamak ve dönüşünde kendi okulunda öğretim üyesi olmak üzere seçilerek Zürih Yüksek Teknik Okulu'na gönderildi. 1934 yılında Mimarlık Bölümü'nden birincilikle mezun oldu. 1935'te Yüksek Mühendis Okulu Mimari Bölümü'nde Doçent ve 1938' de de Profesör oldu. 1942'de Uluslararası Anıtkabir Proje Yarışması'nda birinci seçildi. 28 Mayıs 1943'te Ordinaryüs Profesör oldu. 1946'da İngiliz Mimarları Kraliyet Enstitüsü fahri üyesi seçildi. 1938'den itibaren Mimarlık Şubesi Şefi olarak Teknik Üniversite'nin kuruluşuna kadar çalıştı. 1944'te Teknik Üniversite kurulunca Mimarlık Fakültesi'nin ilk dekanı seçildi. İki devre dekanlık ve 1951-1953 yılları arasında da rektörlük hizmetlerinde bulundu. 27 Haziran 1951'de fakültenin gelişmesinde gösterdiği büyük hizmetlerden dolayı Profesörler Kurulu tarafından, rektörlük dönemindeki başarılarından dolayı da Senato tarafından çeşitli takdirnamelerle ödüllendirildi.

1956'da Ordinaryüs Profesör Emin Onat'a, Hannover Technische Hochschule' nin 125 nci yıldönümü münasebetiyle seçtiği 6 yabancı ilim ve sanat adamı arasından fahri doktorluk payesi verildi.

1954'te milletvekili seçildi. 1957 yılına kadar bu hizmeti yaptı. 1957 seçimlerine girmeyerek milletvekilliğinden ayrıldı ve Mimarlık Fakültesi'ndeki görevine döndü.
Emin Onat'ın akademik kariyeri dışında, başta Anıtkabir olmak üzere İstanbul Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakülteleri, İstanbul Adalet Sarayı, İTÜ Merkez Binası (Taşkışla), Uludağ Sanatoryumu, Ankara Emniyet Sarayı gibi birçok eserleri vardır.

Emin Onat, 17 Temmuz 1961'de geçirdiği bir kalp krizi sonucu İstanbul'da vefat etmiştir.



Click the image to open in full size.2. Orhan Arda (1911- )

19 Mayıs 1911'de Selanik'de doğdu. İlk, orta, lise öğrenimini İstanbul'da yaptı. 1936'da Yüksek Mühendis Mektebi'nden mezun oldu. 1938'de mezun olduğu yüksek okulun İnşaat Şubesi'ne asistan olarak atandı. 1 Mart 1941'de Anıtkabir için açılmış olan uluslararası yarışmaya Profesör Emin Onat ile birlikte katıldı ve birincilik aldı.

1944'te Yüksek Mühendis Mektebi'nin üniversite haline gelmesiyle Mimarlık Fakültesi Bina Bilgisi Doçenti ünvanını aldı. Bu tarihten itibaren 10 Kasım 1953 tarihine kadar geçen zamanda bir taraftan büro mesaisini yürütürken, gerektiğinde üniversitedeki görevinden de izinli olarak şantiye çalışmalarına katıldı.

1960'da İTÜ Mimarlık Fakültesi ikinci Bina Kürsüsü profesörlüğüne atandı. Bir süre sonra aynı kürsünün başkanlığına getirildi. İTÜ Mimarlık Fakültesi Çevre Analizi ve Endüstrileşmiş Bina Tasarımı Kürsüsü profesörlüğü görevinde bulundu.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 12:56   #282
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
İNŞASI VE ÖZELLİKLERİ

ANITKABİR'İN İNŞASI VE ÖZELLİKLERİ

A. ANITKABİR'İN TEMELİNİN ATILIŞI
Anıtkabir'in inşaasının başlaması ve kamulaştırılma çalışmaları için ilk aşamada, 1 Haziran 1944 tarihinde Bayındırlık Bakanlığına 1.000.000 TL. ödenek tahsis edildi.
Şartnameye göre, yarışmayı kazanan projenin uygulanması ve kontrolü haklarının eser sahibine ait olması nedeniyle, 4 Temmuz 1944 tarihinde Bayındırlık Bakanlığı, Prof. Emin Onat ve Doç. Orhan Arda ile sözleşme imzaladı. Bu tarihlerde, Rasattepe ve civarının ilk ağaçlandırma çalışmalarına başlandı. Bayındırlık Bakanlığı, 4 Eylül 1944 tarihinde birinci kısım inşaatı ihaleye çıkardı. Birinci kısım inşaat, Rasattepe'nin toprak tesviyesi ile Aslanlı Yolun istinat duvarlarının yapılmasını ihtiva ediyordu. İnşaatın kontrol mühendislik hizmeti Bayındırlık Bakanlığı Yapı ve İmar İşleri Reisliği'ne verildi ve şantiye binası olarak rasathane binası kullanıldı.

Click the image to open in full size.
Mozole altı galeri tonozlarının inşaatı

Anıtkabir'in inşaatına 9 Ekim 1944 günü saat 10.00'da görkemli bir temel atma töreni ile başlandı. Törene Başbakan Şükrü Saraçoğlu, bakanlar ve kalabalık bir davetli topluluğu katıldı. Bayındırlık Bakanı Sırrı Day, törende şu konuşmayı yaptı.
"Aziz Başbakanım, değerli arkadaşlanm,

Türk Milleti 1938 yılında Kasım'ın 10 ncu günü en kıymetli evladı Atatürk'ü kaybetmişti. Bunun acısı milletimizin kalbinde bütün tazeliği ile ebedidir. Ancak bizi teskin eden, kuvvet ve kudretimizi sağlayan iki mazhariyetimiz vardır. Biri Atatürk'ün ebedi varlığının, inkılapçı ruhunun daima içimizde ve aramızda olduğuna inancımız, biri de cumhuriyetimizin, milletimizin ve partimizin başında aziz milli şefimiz İnönü'nün bulunuşudur. Gerçekten, bu iki büyük kuvvet etrafında birleşen milletimiz, yaratılan büyük eseri korumak, büyütmek ve ileri medeniyet seviyesine varmak için hızla ve imanla çalışmakta, inkılabımız daha çok ileri merhalelerine varmaktadır.

Hep biliriz ki, Atatürk, kendisini hatırlatmak için bir anıta, bir abideye ihtiyacı olmayanlardandır. Türkiye Cumhuriyeti, maddi manevi bütün varlığı ile Atatürk'ün büyük ve yıkılmaz anıtıdır. Ancak kendi hislerimizi tatmin ve minnettarlığımızı ifade etmek ve en kutsal bir ziyaretgahı kurmak içindir ki Anıtkabir'in inşası o felaket gününden beri kararlaşan bir amacımız olmuştur.

Bu ehemmiyetle yapıya başlamak için, lüzumlu hazırlıklar devamlı çalışmalarla ikmal edildi. Bugün ilk kazmanın vurulmasından itibaren inşaat devresine geçmiş olunacaktır. Bu hizmetin kendisine emanet edilmesini büyük bahtiyarlık bilen Bayındırlık teşkilatının bütün dikkat ve gayretini harcayarak ve muhtaç olduğu yardımlarınıza mazhar olarak muvaffak olacağına eminim.

Başvekilimizin isabetli rehberliği, kıymetli ve devamlı alaka ve yardımları, işlerimizin başarısı için bize daima cesaret ve emniyet vermektedir. Kendilerine bu vesile ile tekrar şükranlarımı sunmak için müsaadelerini rica ederim. Sözlerime son verirken Atatürk'ün büyük adını bir daha hürmetle anar, milli şefimiz İnönü' nün başımızda daima var ve mesut olmasını candan dilerim."

Bayındırlık Bakanının bu konuşmasından sonra Yapı ve İmar İşleri Başkanı Sırrı Sayarı'nın inşaat hakkında teknik bilgileri sunmasını müteakip temele ilk kazmayı Başbakan Saraçoğlu vurdu. Sonra sırası ile bakanlar, generaller ve törene katılan kuruluş temsilcileri de temel kazılmasına sembolik olarak katıldılar.


Anıtkabir inşasının başlaması nedeniyle Bayındırlık Bakanı, Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'ye şu telgrafı gönderdi:

"Büyük Reisicumhur,

Anıtkabir'in inşasına bugün Başvekilimizin uğurlu eli ile başlandı. Kendisine bu kutsal işin emanet edilmesiyle bahtiyarlık duyan Bayındırlık camiası eserin yüksek ilham ve iradeleri dairesinde en kısa zamanda ve en başarılı şekilde bitmesi için bütün gayretleri ile çalışacağına itimat buyrulmasını en derin tazim hisleri ile arz eder, ellerinizden öperim." "Sırrı Day Bayındırlık Bakanı"
Cumhurbaşkanı İsmet İnönü de başarı dileklerini sunan şu cevabı telgrafı gönderdi:

"Sırrı Day, Bayındırlık Bakanı Ankara

Anıtkabir'in temeli atılması münasebetiyle yazdığınız tel için çok teşekkür ederim. Anıtkabir'in yüksek mevzuuna layık tarihi bir eser olması için milletimizin gösterdiği dikkat, eserin mümkün olduğu kadar süratle bitirilmesini candan temenni ettirmektedir. Sebatlı ve devamlı çalışma ile Bayındırlığımızın tam bir başarısını tebrik ettiğim gün kendimi bahtiyar sayacağım. "İsmet İnönü Cumhurbaşkanı"
Hükümet, inşaat başladıktan bir süre sonra 1 Kasım 1944 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisine Anıtkabir inşaatı için ödenek tahsisine yetki isteyen bir kanun tasarısı sundu. Bu tasarıya göre, 1945-1949 yıllarını kapsayan dönem için her yıl 2.500.000 TL. nı aşmamak üzere 10.000.000 TL. na kadar geçici taahhütlere girme yetkisi hükümete veriliyordu. Kanun tasarısının mecliste görüşülmesi esnasında söz alan Bayındırlık Bakanı, "Anitkabir için gerekli arazinin kamulaştırılmasının tamamlandığını, ancak halen incelenmekte olan ve genişletilmesi düşünülen inşaat projesinin kabulü halinde bir kısım arazinin daha kamulaştırılmasına ihtiyaç duyulacağını, bu maksatla ek ödenek talep edilebileceğini" açıkladı. Genel Kurulca, birinci maddesinin daha açık bir şekilde ifade edilmesi için tasarı Bütçe Encümenine sevk edildi. Bütçe Encümeninde gerekli değişiklik yapılarak 22 Kasım 1944 tarihinde Meclis Genel Kurulu'nda tartışmaya açıldı. Genel Kurul'da söz alan Trabzon Milletvekili Mithat Aydın, "Anıtkabir proje yarışmasının, dünyanın bunalımlı bir dönemine rastladığı, bu yanşmaya değerli profesörlerin katılımının sağlanamadığını, fakat bir Türk projesinin kabul edilmiş olmasının övünülecek bir durum olduğunu" belirterek 10.000.000 TL. ödeneğin tahsis edilmesinin yerinde olacağını ifade etti. Kanun, 283 milletvekilinin oyları ile 22 Kasım 1944 tarihinde kabul edildi. Aşağıdaki maddelerden oluşan 4677 no.lu kanun 4 Aralık 1944 tari-hinde yürürlüğe girdi.

1. Anıtkabir inşaatı için, senelik ödeme miktarı 2.500.000 TL. yi geçmemek ve her yıl bütçesine konacak parayla ödenmek üzere 10.000.000 TL. ye kadar, 1945-1949 yıllarında geçici taahhütlere girişmeye Bayındırlık Bakanı ve faizleriyle birlikte bu miktarı geçmemek üzere bono ihracına Maliye Bakanı yetkilidir.

2. Bu kanun tarihinden geçerlidir.

3. Bu kanun hükmünü icraya Bayındırlık ve Maliye Bakanları görevlidir.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 12:57   #283
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

B. ANITKABİR'İN İNŞAAT EVRELERİ VE PROJEDE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

Anıtkabir'in inşaatının dört aşamada tamamlanması planlandı, yapımına 9 Ekim 1944'de başlandı ve 1 Eylül 1953'de bitirildi.
Click the image to open in full size.
Tandoğan' dan Rasattepe arazisinin görünüşü
1. Birinci Kısım inşaat :

Toprak tesviyesi ve Aslanlı Yolun istinat duvarlarının yapılmasını kapsayan birinci kısım inşaatın yapımı, 9 Şubat 1944'de müteahhit Yüksek Mühendis Hayri Kayadelen'e ihale edildi 3 Mayıs 1945'de Prof. Emin Onat, Yapı ve İmar İşleri Başkant Sırrı Sayan ve Anıtkabir Kontrol Şefi Ekrem Demirtaş tarafından "Anıtkabir İnşaatı Çalışma Programı" hazırlandı. Buna göre, Aslanlı Yol bölümünün denge ve dayanıklılık araştırmaları Yüksek Mühendis Ali Kranti, temel sistemin belirlenmesi ve zemin gerilimlerinin incelenmesi Prof. Hamdi Peynircioğlu tarafından yapıldı. Birinci kısım inşaata 9 Ekim 1944 tarihinde başlandı ve Ekim 1945'de tamamlandı.
Click the image to open in full size.
Arazide yapılan tesviye çalışması
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 12:57   #284
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

2. İkinci Kısım İnşaat : Mozole ve yardımcı binaların yapılmasını kapsayan ikinci kısım inşaatı, 29 Eylül 1945'de Rar-Türk Limited Sosyetesi'ne ihale edildi.
Click the image to open in full size.
Aslanlı yol istinat duvarının batı cephesi

Anıtkabir yapısının temel ve inşa durumunu incelemek üzere 12 Şubat 1946'da Bayındırlık Bakanlığında yapılan toplantıda, Anıtın yapılacağı Rasattepe'nin temel bakımından yapılan incelemesinde, Anıtkabir inşaatı için elverişli olduğu ve mimari projede belirtildiği gibi bu yerde yapılmasına teknik bir engel olmadığı kararlaştınldı. Bunun yanında, üst yapının zemine vereceği basıncın azaltılması, yer sarsıntılarına karşı dayanıklılığın arttırılması, esnekliğin ve yekpareliğin sağlanması maksadı ile "kombine kagir ve betonarme" bir sistemle inşa edilmesinin uygun olacağı, binanın bütün statik hesaplarında, depremin etkilerinin gözönünde tutulacağı bu toplantıda kararlaştırıldı.

Bayındırlık Bakanlığında 13 Şubat 1946 tarihinde yapılan ikinci bir toplantıda, inşaatın kagir ve betonarme yapı sistemine göre, temel basıncının azaltılması gözönünde tutularak, statik hesapları yapacak olan mühendis ve Bayındırlık Bakanlığı yetkililerinin görüşleri de alınarak, esas kitlenin ileride büyük değişikliklere uğramayacağı düşüncesi ile bir temel projesi hazırlanması kararlaştırıldı. 1947 yılı sonuna kadar, mozolenin temel kazısı ve izolasyonu bitirilmiş, her türlü çöküntüleri engelleyecek olan 11 metre yüksekliğinde betonarme temel sisteminin demir montajı bitirilme aşamasına gelmişti. Aynca, yardımcı binalardan bir bölümü ile giriş kuleleri de bitirilmek üzereydi. Yollann toprak düzenlemesinin önemli bir kısmı yapılmış, bir kısım yollann kaplamaları, fidanlık tesisi, arazi tesviyesi, park içi yollar, ağaçlandırma çalışmaları ve arazinin sulama sisteminin büyük bir bölümü tamamlandı. Bütün bu işler için 4.000.000 TL. harcandı. İkinci kısım inşaatı yüklenen müteahhit firma, yapılacak işlerin ihale bedelinin % 20' sini aştığını ve bunun iş programındaki süre içinde planlanan işlerin bitirilmesinin mümkün olmadığını belirtmişse de Bayındırlık Bakanlığınca bu iddia yersiz bulundu.
Click the image to open in full size.
Arazide sondaj çalışmaları
Müteahhit firma, projenin 1 Şubat 1946'da tadil edilmesi nedeniyle kullandıkları beton ve demir miktarının ilk keşiflere göre daha fazla olduğunu, bunun sonucu olarak zarar ettiğini ileri sürerek Bayındırlık Bakanlığından fiat farkı talep etti. Bakanlıkça bu talep başlangıçta uygun görülerek 240.000 TL. fiat farkı ödenmesi düşünüldü ve konu iki kez Danıştay Başkanlığına incelettirildi. Ancak, Danıştay 7 Temmuz 1947 tarihlİ sözleşmeye göre idarenin proje üzerinde her türlü tadilatı yapmaya yetkili olmasından dolayı müteahhit tarafından talep edilen fiat farkının ödenmesine imkan olmadığına karar verdi ve durum müteahhite bildirildi.


Click the image to open in full size.
Mozolede kalıp ve beton çalışmaları

Müteahhit firma, bir yandan sözleşme hükümlerine göre işe devam etmekle birlikte söz konusu anlaşmazlık nedeniyle 1949 yılında Bayındırlık Bakanlığı aleyhine 2.000.000 TL. lık bir tazminat davası açtı. Dava, Bayındırlık Bakanlığı lehine sonuçlandı. Karar müteahhit firmaya bildirilirken, iddiasının devam etmesi halinde sözleşmenİn iptal edileceği ve yeni bir ihale açılacağı da ifade edildi. Müteahhit ile olan anlaşmazlığı duyan Yüksek Öğretim gençliği büyük bir coşku ile gönüllü olarak Anitkabır inşaatında çalışmaya başladı.

1944 yılında kabul edilen 4677 sayılı kanunla Anıtkabir inşaatına tahsis edilen 10.000.000 TL. lık ödeneğin, 1 Mart 1950 gün ve 5581 sayılı kanunla 24.000.000 TL. na yükseltilmesinden sonra ikinci kısım inşaat hızlandırıldı.

Başbakanlıkça, 1 Şubat 1950 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına sunulan ek ödenek talebi ile ilgili kanun tasansının gerekçeleri şu şekilde özetlenebilir:
Click the image to open in full size.
Mezar odasının beton zemini
"Asırlara intikal edecek anıtın, 4677 sayılı kanunla verilen 10.000.000 TL. lık ödeneğe istinaden keşif bedeli üzerinden ihalesi yapılmıştır. İnşaatın 31 Aralık 1949 tarihinde bitirilmesi kaydı ile 29 Eylül 1945'de sözleşme yapılarak işe başlanmıştır. Anıt projeleri kagir olması esasma göre hazırlanmışken, yapılan sondajlar sonucunda çok ağır olan bu kitle için temel zeminin yeter derecede uygun bulunmayışı, statik hesaplann düzenlenmesinde son zamanlarda memleketimizde sık sık meydana gelen deprem etkilerinin daha emniyetli bir şekilde dikkate alınmasını zorunlu kılmıştır. İstanbul Teknik Üniversitesi profesörlerinin de katıldığı bir komisyon tarafından yapılan incelemeler sonucunda, kitlenin hafifletilmesi ve bağlantılı olabilmesi için son kagir sistemi yerine, betonarme iskeleti ve içi dışı taştan olan bir sisteme göre inşa edilmesine karar verilmiştir.
Gerek bu sistem değişikliği gerek anlaşmanın yapılması sırasında fiatların düşmeye doğru gösterdiği eğilim dolayısıyla diğer büyük işler gibi, Anıtkabir de değişen fiat esası üzerinden ihale edilmiş ise de, bu zaman içinde fiatlarda tahminlerin üzerinde yükselmeler olması, diğer taraftan yeniden bir bölüm arazinin daha kamulaştırılmasına gerek görülmesi nedeniyle, bu yapının bütün ayrıntılan ile bitirilmesi için 14.000.000 TL ek ödeneğe ihtiyaç olduğu tespit edilmiştir. 1950 yılı sonuna kadar, Anıtkabir'in ara kati, yardımcı binalar çatıya kadar, müze ve kabul kısımlannın birinci kata kadar olan kaba işleri, Aslanlı Yol ve giriş kuleleri inşaati bitirilecektir. Bundan sonra ise;
1. 65.000 metrekarelik sahanın kamulaştınlması.

2. Mozole'de ara kattan yukarı kısmın inşaatı.

3. Yardımcı binaların kaba kısımlarının bitirilmesi.

4. Binaların her türlü kaplama, doğrama, tesisat ve süsleme işleri ile döşemelerinin yapılması.

5. Parkın toprak işleri, istinat duvarların, yolların ağaçlandırılması ve her çeşit tesisatin ikmali yapılacaktır."

Dönemin Bayındırlık Bakanı Şevket Adalan 3 Mart 1950'de, Anıtkabir ikinci kısım inşaatının kaba işlerinin yıl içinde tamamlanacağını Başbakanlığa bildirdi. Ek ödenek tahsis edilmesi sonucunda, devam eden diğer inşaat işleri ile birlikte kabartma, heykel ve Şeref Holü'nde yapılacak işlerin de tespit edilmesi gerekiyordu. Bunun için; Milli Eğitim Bakanlığı, Ankara Üniversitesi ve Türk Tarih Kurumu üyeleri ile Bayındırlık Bakanlığı temsilcisi ve proje mimarlarından oluşacak bir komisyonun görevlendirilmesi kararlaştırıldı. İkinci kısım inşaat 8 Ağustos 1950'de tamamlandı.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 12:58   #285
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

3. Kısım İnşaat
Anıtkabir üçüncü kısım inşaatı; anıta çıkan yollar, Aslanlı yol ve Tören meydanının taş kaplama işleri, mozole üst döşemesinin taş kaplanması, merdiven basamaklarının yapılması, lahit taşının yerine konması ve tesisat işlerinin yapılmasını kapsıyordu. Üçüncü kısım inşaatı, 12 Eylül 1950' de Amaç Ticaret A.Ş. ne ihale edildi. İhale bedeli 2.800.000 TL. idi.
Click the image to open in full size.
Giriş Merdivenlerinin Yapımı


Click the image to open in full size.
Aslanlı yoldan, Tören meydanındaki çalışmaların görünüşü
Click the image to open in full size.
Tören meydanının traverten kaplama çalışmaları
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 12:58   #286
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

4. Dördüncü Kısım İnşaat :

Anıtkabir dördüncü kısım inşaatı; Şeref Holü'nün döşemesi, tonozlar alt döşemeleri ve Şeref Holü çevresi taş profilleri ile saçak süslemelerinin yapılmasını kapsıyordu. Dördüncü kısım inşaat müteahhit Muzaffer Budak'a ihale edildi.


Click the image to open in full size.
Mozole içi betonarme karkası

Anıtkabir inşaarının daha ucuz maliyetle ve süratle bitirilebilmesinin mümkün olup olmadığını araştınp sonuçlarını bir raporla hükümete arz etmek üzere, Bayındırlık Bakanlığı Müsteşarı Muammer Çavuşoğlu başkanlığında, Prof. Paul Bonatz, Prof. Sedat Eldem, Prof. Emin Onat ve Doç. Orhan Arda'dan oluşan komisyon 20 Kasım 1950 tarihinde toplandı. Komisyonda oluşan görüşler şu şekilde özetlenebilir :
Click the image to open in full size.
Mozole önü merdivenleri kazısı
1. En büyük tadil şekli, bugünlerde bitmek üzere olan Şeref Holü'ndeki platformu, taşla kaplayarak üzerine konacak lahitle (sarkofaj) yetinmektir. Bu kış inşaatı yapıp, yan binaları bitirdikten ve meydanları düzenledikten sonra, asıl mozole kısmının kaldırılması düşünülse de ortak kanaatimizce bu durum Ulu Önderin kişiliğine uygun düşmez ve lahitin bu muazzam saha üzerinde yalnız başına konulması ile hiçbir zaman yüce bir etki sağlanamaz.

2. İkinci düşünce, esas platform üzerindeki lahitten başka, sadece dış kolonlar sırasının ve bunları bağlayan kornişlerin inşasıyla yetinmektir. Bu durumda da anıtta beklenen ağırlık ve asalet sağlanamayacaktır. Haliyle, gelecekte abideyi eski plan ve projelere göre tamamlama imkanı vardır. Fakat komisyon yarım kalmış veya geçici bir eser yaratak fikrinde olmayıp, planın basitleşmesine rağmen, elde edilecek sonucun kesin sonuç olması kanaatindedir.
Click the image to open in full size.

Güney-Batıdan Anıtkabir inşaatının genel görünüşü
3. Üçüncü düşünce, Mozole'nin kolonat üstünde yükselen kısmının kaldırılması meselesidir. Bu düşünce iki noktada incelenebilir. a. Bu kısmın kaldırılmasından sonra, binanın dış görünüşü nasıl olacaktır?
b. İç etkisi ne durum alacaktır?


1/100 ölçekli maket üzerinde yapılan incelemeler, yapı mahallinin incelenmesi ve şehrin çeşitli noktalarından bu görünüşün kontrol edilmesiyle komisyonumuz, dış görünüş itibariyle kolonat üstündeki kitlenin yükselişinin muhakkak lüzumlu olmadığı neticesine oy birliği ile varmıştir. Hatta bu şekilde anıt daha asil bir karakter kazanabilir. Bu itibarla kolonat üzerindeki kitlenin kaldınlması anıtın güzelliğini bozacak bir değişiklik değildir.
İç görünüş itibariyle esaslı bir değişiklik icap etmektedir. Şeref Holü'nün alçak bir tavanla örtülmesi, mevcut projedeki yüksek hacmin verdiği ulvi etki yanında çok zayıf kalırdı. Bu nedenle iç mimarinin değişmesi gerekmektedir. Bu durum, üstü açık bir şekilde mimari unsurlarla çevrelenmiş bir tarzda teşkil edilecek olursa bunun neticesinde eski yüksek hacme ihtiyaç duyulmayacaktır. Eğer hükümet bu şekli uygun görür, programdaki kapalı bir Şeref Salonundan vazgeçerek lahidin açıkta ve etrafı duvarla çevrili mezar odası içinde bulunması fikrini kabul ederse, anıt çok daha sadeleşmiş bir vaziyet alacaktır. Asıl mezar, platformun bir kat aşağısında bir mahalde ve topraktadır. Büyük granit lahdin ciddiyeti ve asaleti her mevsimde ve her türlü hava tesirlerine maruz, gece gündüz gök kubbenin altında bulunmasıyla azalmayacaktır. Komisyon üyeleri, anıt mimarları da dahil olduğu halde, bu şekilde değişik tesir ve güzellikte bir anıt yaratılacağı kanaatindedirler.
Planlann bu şekilde tadiliyle inşa edilecek hacmin azalması ve inşaatın sadeleşmesi zamandan ve maliyetten önemli tasarruflar sağlayacaktır.
Komisyon raporu Bakanlar Kurulunda incelenerek kabul edildi. Bayındırlık Bakanı, bu tadil şekli ile Anitkabir'in Kasım 1952'de bitirilebileceğini ve böylece iki sene kazanılmış olacağını, ayrıca da inşa ve kamulaştırma bedelinden de 7.000.000 TL. na yakın bir para tasarruf edileceğini 30 Aralık 1950 tarihinde yaptığı basın toplantısında açıkladı.

Prof. Emin Onat bir makalesinde inşaatta yapılan dördüncü tadil şeklini şöyle açıklamıştır.

"4 Aralık 1951 tarihinde hükümet, Şeref Holü'nün ikinci projedeki 28 metrelik yüksekliğini azaltarak, yapı müddetinden bir tasarruf temin etmek imkanının mevcut olup olmadığını mimarlara sordu. Yaptığımız çeşitli maketler ve etütler sonucunda bu yüksekliğin, kolonatı yükselterek azaltılabileceği sonucuna vardık ve Şeref Holü'nü taş bir tonoz yerine, bir betonarme tavan ile örterek bunu temin etmenin mümkün olduğunu gördük. Bu hal tarzı esasen deprem bakımından büyük zorluklarla karşılaştığımız taştan tonoz yapının teknik mahzurlarını da ortadan kaldırıyordu."

Hükümet, mimarların bu görüşüne katılarak mozolenin üzerinde Milli Mücadele ve Türk inkılabını canlandıran kabartmaların yer alacağı çepeçevre dört duvardan oluşan ikinci kattan vazgeçerek, projeyi bugünkü şekli ile uygulamıştır.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 12:59   #287
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
MİMARİ ÖZELLİKLERİ

MİMARİ ÖZELLİKLERİ

TRAVERTENLER

Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Polatlı ve Malıköy'den getirilen beyaz travertenler kulelerin iç duvarlarında, Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesine bağlı Kumarlı mevkiinden getirilen beyaz travertenler, heykel grupları, aslan heykelleri ve mozole kolonatlarında kullanılmıştır.Kayseri'nin Boğazköprü mevkiinden getirilen siyah ve kırmızı travertenler ise toplantı alanı ve kulelerin zemin döşemelerinde kullanılmıştır. Çankırı'ya bağlı Eskipazar'dan getirilen sarı travertenler, Şeref Holü'ne çıkan merdivenlerin sağında ve solundaki zafer kabartmaları, bütün Şeref Holü dış duvarları, Tören Meydanını çevreleyen kolonatlar ve arkadlı bölüm kolonatlarında kullanılmıştır. İkinci kısım inşaatın müteahhit firması Rar-Türk Limited Sosyetesine, san travertenleri Eskipazar îstasyonu'na yaklaşık 5 Km. uzaklıktaki Budaklar Köyü civarındaki taş ocaklarından çıkartabilmesi için Çankırı Valiliğinden 2 Eylül 1944 tarihinde yazı gönderilmiştir. 31 Ekim 1945 tarihinde de müteahhit firmaya bu taş ocaklarından gerekli miktarda taş çıkarılması için, Çankırı ilinden alınan ruhsat verilmiştir. (Belge:16) înşaat müteahhitliği, Bayındırhk Bakanlığı Yapı ve îmar Başkanlığı'na traverten taşlannın teşekkülleri itibariyle içlerinde delikler olduğunu, örnek olarak şantiyeye getirilen yüzey üzerinde delik gözükmeyen travertenlerde, işlenmeye başlandıktan sonra delikler çıktığını ve bazılarında da yüzey dışında gözüken deliklerin yontulma sırasında kaybolduklarını 3 Kasım 1948 tarihinde bildirmiştir. Traverten taşına ait şartnamede açıklanan deliksiz olma şartı, gerek taşın yapısını, gerekse gösteriş bozacak şekilde bulunanları kapsamaktadır. Bunun üzerine başkanlık, durumu yerinde incelemek için Jeolog Doktor Erwin Lahn'i Eskipazar'a göndermiştir. Dr. Lahn görüşlerini belirttiği raporda, travertenin tabiati gereği delikli olacağını ve bu taşın normal bir traverten olduğunu açıklamıştır. (Belge:17) Haymana'dan getirilen beyaz travertenle bütün merdivenler ve Aslanlı Yol ile Tören Meydanı döşemeleri inşa edilmiştir. Kayseri'den getirilen bej travertenler ise Mozole kolonatlan üzerinde lento (kiriş) taşı olarak kullanılmıştır.

MERMERLER

Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Çanakkale'den getirilen krem, Hatay'dan getirilen kırmızı ve Adana'dan getirilen siyah renkte mermer ile Şeref Holü'nün zemini inşa edilmiştir. Afyon'dan getirilen kaplan postu mermer, Bilecik'ten getirilen yeşil renkte mermer ile Mozole Şeref Holü'nün iç yan duvarları kaplanmıştır. Şeref Holü'ne konulacak lahit taşı için Adana'nın Osmaniye ilçesindeki Gavur dağlarından kesilen iki adet yekpare taş Ankara'ya getirilmiştir. Bu taşlar, Kayserili Hacı Mustafa Kuranel'in taş ocağında 25.000 TL. ye yaptınlmıştır. Her bir taşın ağırlığı 40 tondur. (41) Afyon'dan getirilen beyaz mermer ile lahit mekanının yan duvarları inşa edilmiştir. Şeref Holü iç duvarlannda kullarnlan yeşil mermer, Bilecik'in 23 Km. uzağında Hasandere köyü civarında bulunan, bir şahsa ait taş ocağından elde edilmiştir. (Belge : 19) Dördüncü kısım inşaatın müteahhiti Muzaffer Budak'tan alınan 2 Ağustos 1952 tarihli dilekçede, Bilecik yeşil mermeri ile yapılacak olan Şeref Holü iç kaplamalarının projede belirtildiği gibi ortalama 24 cm. kalınlığında yapılmasında, dayanıklılık bakımından bir zorunluluk görülmemesi, ocağın verimsizliği ve uzun zamana ihtiyaç göstermesi göz önüne alınarak bir sıra 20-25 cm., bir sıra 5 cm. olmak üzere inşası istenmiştir. (Belge : 20) Rar-Türk Limitet Sosyetesi inşaatta kullanılması gerekli olan traverten ve mermerlerin; su emme, basınç, donma ve diğer deneylerini îstanbul Teknik Üniversitesi laboratuvarlarında 25 Nisan 1947'de yaptırmıştır. Bu deneyler sonucunda, taş ve mermerlerin basınç ve suya dayanıklı, donma ve sıcak su deneylerinde ise çatlaklık ve döküntü olmadığı sonucuna varılmıştır.
DİĞER MALZEMELER

Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Anıtkabir'in inşasında, Karabük Demir-Çelik Fabrikalarından getirilen çubuk demir kullanılmıştır. (Belge : 22) Sivas Çimento Fabrikası tarafından bloke edilen çimentonun, Anıtkabir'in yapımında kullanılmak üzere Rar-Türk Şirketi'ne verilmesine müsaade edilmiştir. (Belge:23) Anıtkabir'de kullanılacak kum ve çakılın sağlanması için, Rar-Türk Şirketi'ne Ankara ili sınırlan içindeki Esenkent ve Sincan köyü civarında Çubuk Çayı yatağında 1946-1949 yılları arasında dört ocak ayrılmıştır. (Belge : 24) Dördüncü kısım inşaatta, ithal malı "Germania" marka Alman Portland çimen-tosu kullanılmıştır. (Belge:25) îkinci kısım inşaatin sorumluluğunu alan müteahhit, yardımcı binaların çatı kaplamalarında, 2 mm kalınlığında 100 ton kurşun levhayı Almanya'dan ithal etmiştir. (Belge:26) Bronzdan 12 adet aplik meş'ale, Ankara Erkek Teknik Öğretmen Okulu atelyelerinde Temmuz 1953 tarihinde yapılmıştır. (Belge:27) Şeref Holü'ndeki lahit arkasındaki büyük pencere, bütün bronz kapı ve parmaklıklar, Nisan 1954 tarihinde îtalya Milano'dan Veneroni î. Preziati Şirketi'nce gönderilmiştir. (Belge : 28)

Click the image to open in full size.
Şeref Holü Büyük Giriş Kapısı
Click the image to open in full size.
Şeref Holü İçindeki Meşale
Click the image to open in full size.
Kule İçindeki Meşale
__________________
Click the image to open in full size.

Konu HandaN tarafından (19-04-2008 Saat 12:10 ) değiştirilmiştir..
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 13:00   #288
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

HEYKEL ve KABARTMALAR
Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Anıtkabir'in yapımı istenilen duruma gelince, Başbakanlıktaki komisyona bağlı yeni bir komisyon daha kuruldu. Komisyon; Yapı ve îmar îşleri Başkanı Selahattin Onat, Türk Tarih Kurumu'ndan Prof. Halil Demircioğlu, Ankara Üniversitesi'nden Prof. Ekrem Akurgal, proje mimarlarından Doç. Orhan Arda ve Anıtkabir înşaatı Kontrol Şefi Yüksek Mimar Sabiha Güreyman'dan oluşmuştu. Bu ikinci komisyonun görevi; Anıtkabir'de yapılması düşünülen heykel ve kabartmalann konuları ile anıtın çeşitli yerlerine yazılacak yazıların tespiti idi. 3 Mayıs 1950 tarihinde toplanan komisyon üyeleri, üzerinde çalışılacak konuların hem çok yönlü, hem de çok önemli olduğunu ileri sürdüler ve bu kurulun uzman kişilerle genişletilmesini kararlaştırdılar. Böylece komisyona yeni üyeler de katıldı. (Belge:29) Bayındırlık Bakanlığında, yeni üyelerin de katılmasıyla 31 Ağustos 1951 tarihinde bir toplantı daha yapıldı. Bu toplantıya katılan yeni üyeler; Prof. Ahmet Hamdi Tanpınar, Prof. Rudolf Belling, Prof. A. Afetinan, Prof. Enver Ziya Karal, Doç. Kemali Söylemezoğlu, Prof. Emin Barın, Milli Eğitim Bakanlığı temsilcisi Kamil Su, Faik Reşit Unat ve Enver Behnan Şapolyo, Bayındırlık Bakanlığı temsilcisi Müsteşar Muammer Çavuşoğlu ile proje mimarı Prof. Emin Onat'tı. Komisyon toplantida şu kararları aldı. "1. Anıtkabir'e konulacak heykel, kabartma ve yazıların konuları, Atatürk'ün Kurtuluş Savaşındaki hayatı ve Türk înkılaplarından seçilecektir. 2. Anıtkabir'in çeşitli yerlerine yazılacak yazıların seçilmesi için bir alt komisyon kurulmuştur. (42) Bu komisyon, hazırlayacağı raporu, iki ay içinde Bakanlığa sunacaktır. 3.Komisyon, heykel ve kabartmalar hakkında sanatçılara üslup yönünden direktifler vermeğe kendini yetkili görmemiştir. 4. Heykel ve kabartmaların konularını tespit için Prof. Ahmet Hamdi Tanpınar, Prof. Ekrem Akurgal, Prof. Belling, Doç. K. Söylemezoğlu'ndan meydana gelen bir küçük komisyon daha kurulmuştur. Bu komisyon toplantılarına, Anıtkabir'in mimarları da katılacaklardır." (Belge : 30) Komisyon, çalışmalarını kısa bir zamanda bitirerek vardığı sonucu bir raporla üst kurula sundu. Genişletilmiş komisyon bu raporun ışığında, 1 Eylül 1951'de özet olarak aşağıdaki şu kararları aldı. "1. Anıtkabir'de yapılacak heykel ve kabartmalar, yapının mimari özelliklerine uygun olacaktır. Kabartmalar, istenilen konuyu olduğu gibi (fotoğraf gibi) dile getirmeyecek, olayın özünü ifade edecek temsilî (allegorik) eserler olacaktır. 2. Kulelere yapılacak kabartmalar (rölyefler) ise bu kulelere verilen adlara göre, Atatürk'ün şerefli hayatını ve Kurtuluş Savaşı tarihini, büyük çizgileri (ana hatları) ile hatırlatacaktır. Bu eserleri işleyen sanatçılar, Atatürk'ün hayatına ait belgelerden faydalanacaklardır. 3. Aslanlı Yol başında, giriş yerinin sağında ve solunda iki heykel grubu bulunacaktır. Heykel gruplannın ana konuları, Türk Milletinin ve Atatürk'ün kurtardığı ve yetiştirdiği nesillerin, O'nun ölümünden duyulan derin acıları ifade edecek nitelikte olacaktır. Bu heykel grupları, Ata'nın aziz naaşını ziyaret edecekleri, O'nun yüce katına saygı ile girmeğe hazırlayacaktır. 4. Aslanlı Yol'un iki yanında, büyük çizgileri ile kuvvet ve sükünet telkin eden stilize 24 aslan heykeli bulunacaktır. Bu heykeller, altlıklar üzerine oturmuş ve yatmış olacaktır. Bu aslanlarda yatay durum esastır. 5. Şeref Holü'ne çıkan merdivenin iki yanına, iki kabartma kompozisyonu işlenecektir. Bunlardan biri, 1683'de Viyana'da başlayan savunma savaşlarımızın
sonuncusu olan Sakarya Meydan Savaşını, ikincisi tarihimizin acıklı olaylarına son veren Başkomutanlık Meydan Savaşını temsil edecektir. Sanatçılar, bu panoların birincisi için Atatürk'ün "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. 0 satıh, bütün vatandır....", Başkomutanlık Meydan Savaşı için de "Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir ileri" emrinden ilham ve fikirler almalıdırlar. 6. Şeref Holü'nün iki yan duvarına, büyük, iki alçak kabartma yapılacaktır. Bu kabartmalann ana konuları Atatürk devrimleridir. Bu kabartmalar, çalışmanın, kendine güvenin, kendisini aydınlıkta bilmenin, kısaca canlı ve yeni bir hayata kadın, erkek birlikte doğuşumuzun ifadesi olacaktır. (43) 7. Şeref Holü'ne giriş kapısının iki tarafına, Atatürk'ün Türk Gençliği'ne Hitabı ile Cumhuriyetin 10 ncu Yıl Nutku yazılacaktır. 8. Anıtkabir'deki on kuleye şu adlar verilmiştir. - Hürriyet Kulesi - îstiklal Kulesi - Mehmetçik Kulesi - Zafer kulesi - Müdafaa-i Hukuk Kulesi - Cumhuriyet Kulesi - Barış Kulesi - 23 Nisan Kulesi - Misak-ı Millî Kulesi - înkılap Kulesi Bu kulelerin gerek kabartmaları, gerekse kitabe yerlerine yazılacak yazılar bu isimlere göre seçilecektir."

Click the image to open in full size.
Kadın Heykel Grubu

Click the image to open in full size.
Erkek Heykel Grubu

Click the image to open in full size.
Müdafaa-i Hukuk Konulu Kabartma
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 13:00   #289
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

TÜRK MİMARİSİ ve ANITKABİR
Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Türk mimarlığında 1940-1950 yılları arası, "İkinci Ulusal Mimarlık Dönemi" olarak adlandırılmaktadır. Bu dönem içinde meydana gelen olaylar mimarlığı da etkilemiştir. Bu olaylar içinde, 1938 yılında Atatürk'ün ölümü ve 1939 yılında başlaması sayılabilir. "İkinci Ulusal Mimarlık Dönemi"ne girerken bu olayların anıtsal yönü ağır basan, simetriğe önem veren, taş malzemeyi yeğleyen büyük boyutlu binalar belirli bir yoğunluğa ulaşmıştır. Bu yıllarda Türk mimarları iklim koşullarına geleneksel mimarlıkla ilişkili yerli malzeme ve işçilikle yapı üretmenin gerekliliği üzerinde duruyorlardı. Bir bölümü ise, devletin mimarları yönlendirme isteğinin olmayışını eleştirmekte, yetkili kurumlarca bunun oluşturularak gelecek kuşakların da bu doğrultu da yetişmelerinin sağlanmasını uygulamaların denetlenmesini istemekteydi. Oysa başta Atatürk olmak üzere o dönemin yöneticileri çağdaş, bilimsel temellere dayalı bir uluşçuluktan yanaydılar.
İkinci Ulusal Mimarlık Döneminde mimarlık eğitimi yapan kurumlar gittikçe örgütlenerek etkinliklerinin arttırmışlardır. Türk mimarların yarışmalara katılımı artmıştır. Dış ve iç etkilerle beslenen duygusal düzeyde gelişen bu akım, savaş ve benzeri koşulların değişmesiyle etkilerini yitirmiştir. Bu dönemden günümüze bir çok yapı ulaşmıştır. Bunların başında Anıtkabir gelmektedir. Bu boyutlarda olmamakla birlikte, başta Ankara ve İstanbulda olmak üzere bir çok kamu yapılarında bu dönemle ilgili örneklere rastlanmaktadır.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


LinkBacks (?)
LinkBack to this Thread: http://besiktasforum.net/forum/ataturk-kosesi/5689-ataturk-kosesi/
Mesaj Yazan For Type Tarih
Atatrk Kesi [Arşiv] - Sayfa 2 - Beikta Forum ( 1903 - 2008 ) Taraftarn Sesi !. This thread Refback 08-03-2008 22:46

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 17:02 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580