Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Taraftar > Atatürk Köşesi

Atatürk Köşesi Büyük Beşiktaşlı Mustafa Kemal Atatürk ve Atamız Hakkında Herşey.

Cevapla
 
LinkBack (1) Seçenekler Stil
Alt 18-04-2008, 12:54   #1
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Click the image to open in full size.
Sanatçının Eserini Açıklaması :

Anıtkabir projesinin nasıl meydana getirildiğini Prof. Emin Onat şöyle açıklamıştır :

"Atatürk'ün başardığı devrimlerin en önemlilerinden biri, şüphesiz bize, geçmişin gerçek değerini göstermek olmuştur. Osmanlı devri şereflerle dolu bir devir olmakla beraber, itiraf etmek gerekir ki skolastik ruhun hüküm sürdüğü kapalı bir alemden ibaretti. Gerçekte ise tarihimiz, bir zamanlar Ziya Gökalp'in "Ümmet devri" dediği bir içe kapanmış medeniyetten ibaret değildi. Akdeniz milletlerinden birçoğu gibi, tarihimiz binlerce yıl önceye gidiyor. Sümerlerden ve Hititlerden başlıyor ve Orta Asya'dan Avrupa içlerine kadar birçok kavimlerin hayatlarına karışıyor, Akdeniz medeniyetinin klasik geleneğinin en büyük köklerinden birini teşkil ediyordu. Atatürk, bize bu zengin ve verimli tarih zevkini aşılarken, ufuklarımızı genişletti. Bizi ortaçağdan kurtarmak için yapılmış hamlelerden en büyüğünü yaptı. Gerçek geçmişimizin ortaçağ değil, dünya klasiklerinin ortak kaynaklarında olduğunu gösterdi.

Gerçek milliyetçiliğin, içe kapanmış bir ortaçağ gelenekçiliğinden asla kuvvet almayacağını, onun yalnız ortak ve eski medeniyet köklerine inmekle canlanabileceğini anlattı. Avrupalılaşmakla, medenileşmekle, millileşmenin aynı şey olduğunu, bundan iyi hangi fikir ifade edebilirdi ?

Bunun içindir ki biz, Türk milletinin skolastikten uyanma, Ortaçağ'dan kurtulma yolunda yaptığı devrimin Büyük Önder için kurmak istediğimiz anıtın, O'nun getirdiği yeni ruhu ifade etmesini istedik. Bu ruh, milletin içinden geçtiği medeniyetlerden birine ait, ölümlü bir ruh olamazdı. Atatürk'ün dehası bize gösterdi ki, dünyanın en büyük medeniyeti olan Sümer medeniyeti, Türkler tarafından yaratılmıştır. 0 önce Akdeniz medeniyetinin temeli olduğu gibi, zamanımızda, dünya medeniyetinin köklerini aynı yerde bulacaklardır. İşte bunun içindir ki batılılaşma yolunda en büyük hamlemizi yapan Ata'nın Anıtkabirini, bir sultan veya veli türbesi ruhundan tamamen ayrı, yedibin yıllık bir medeniyetin, rasyonel çizgilerine dayanan klasik bir ruh içinde kurmak istedik.

Uzun yıllar dayanabilecek yapılar kurulmak istenilirse tabiatın vergisinden başka bir şeye gitmemek gerekir. Ancak tabiatın taşıdır ki vakar ile ihtiyarlar. Bu itibarla anıtın taştan yapılması düşünülmüştür. Anıtın mimari kuvveti her taraftan görünüşün aynı olması ile husule geleceğinden, bu nokta gözönünde tutulmuş, binanın dışının bir maske halinde olmayıp, içinin bir ifadesi olarak yaratılması önemle dikkate alınmıştır.

Atatürk'ün Lahdi'ni ihtiva eden Şeref Holü, dış mimariden kuvvetle görünecek ve abideye etki verecek şekilde bütün kitle arasından yükseltilmiştir. Bu holün etrafı birinci katta müzelerle Atatürk'ün hatıralarıyla sarılmıştır. Abide, meydandan merdivenler vasıtası ile altı metre kadar yükseltilmiş bir platform üzerine oturtulmuş, zemin kapalı ve küçük pencereli masif bir duvar şeklinde tutularak, bunun üzeri, Ankara'nın güneşli ikliminde büyük ışık ve gölge kontrasları yapacak taş kolonlarla çevrilmiştir. Programda istenen, uzaktan görünüşteki azamet ve kudret ifade edilmiştir. Kolonadın üzerinden taşan ve tabutu andıran kitlenin dış duvarları İstiklal Savaşı ve büyük Türk İnkılabını canlandıran rölyeflerle süslenmiştir.

Anıtın doğu girişi, Aslanlı Yolun başındadır. Bu yolun başlangıcında iki nöbetçi ile kuvvetlendirilmiş olan giriş kısmına, dört metre yüksekliğinde merdivenle çıkılır. Anıtın doğu girişi burasıdır. İhata duvarlarının anıtın altına alınması sayesinde ona, her taraftan yüksek kaide teşkil edilmiş ve Rasattepe ifadesi kuvvetli olmayan, yumuşak bir tepe olmaktan kurtarılarak, burası bir çeşit yüksek kale haline getirilmiştir.

Anıtın tepe üzerine yerleştirilmesinde, birbirini dikine kesen iki kuvvetli mihver esas olarak alınmıştır. Bu mihverlerden biri, Ankara Kalesi'nden, diğeri Büyük Millet Meclisinden geçer. Birincisi, kale karekteriyle başlangıçtaki hamleyi temsil ederek şehrin siluetinden kıymetli bir varlık alırken, diğerinin uzandığı istikamet bu inkılabı koruyanların ve sürdürenlerin bulunduklan yeri, Çankaya'yı göstermektedir. Bu iki mihverin birleştiği mahal, Tören Meydanının mimari merkezini teşkil ettiği kadar, başlangıç ile devamın heyecanına sürükleyen bir mevki olarak bu tekatu (kesişme) hal kazandırmaktadır.

Şeref antresinden girilince, 180 metre uzunluğunda bir platform vardır. Bunun iki tarafına dört sıra kavaklar dikilmiştir. Bu vakarlı methal, herkesi sükünete ve ciddiliğe davet edecektir. Buradaki yürüyüş esnasında, tazim ziyaretine hazırlayan bir atmosfer yaratılması düşünülmüştür. Bu Aslanlı Yolun sonunda döşemeli bir ön avlu vardır. Bu avlunun üç tarafı taş ayaklıklı bir galeri ile çevrilidir. Bu taş avlunun giriş istikametinden Bakanlıklar, Çankaya ve Meclis görülmektedir.

Avlunun sol tarafında kale istikametinde, Anıtkabir'in platformuna götüren geniş bir merdiven başlamaktadır. Buradan Şeref Holü'ne gidilir. Esas abideye gelmeden önce ziyaretçinin ruhunda uyanmakta olan sabırsızlık ve vecdi meydana getiren hazırlık ve bekleme devresi burada son bulmaktadır. Bu açık merdivenin üstünde çok dik şekilde, büyük taş ayaklı galeri ile çevrilmiş bir Şeref Holü yükselmektedir.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 12:57   #2
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

B. ANITKABİR'İN İNŞAAT EVRELERİ VE PROJEDE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

Anıtkabir'in inşaatının dört aşamada tamamlanması planlandı, yapımına 9 Ekim 1944'de başlandı ve 1 Eylül 1953'de bitirildi.
Click the image to open in full size.
Tandoğan' dan Rasattepe arazisinin görünüşü
1. Birinci Kısım inşaat :

Toprak tesviyesi ve Aslanlı Yolun istinat duvarlarının yapılmasını kapsayan birinci kısım inşaatın yapımı, 9 Şubat 1944'de müteahhit Yüksek Mühendis Hayri Kayadelen'e ihale edildi 3 Mayıs 1945'de Prof. Emin Onat, Yapı ve İmar İşleri Başkant Sırrı Sayan ve Anıtkabir Kontrol Şefi Ekrem Demirtaş tarafından "Anıtkabir İnşaatı Çalışma Programı" hazırlandı. Buna göre, Aslanlı Yol bölümünün denge ve dayanıklılık araştırmaları Yüksek Mühendis Ali Kranti, temel sistemin belirlenmesi ve zemin gerilimlerinin incelenmesi Prof. Hamdi Peynircioğlu tarafından yapıldı. Birinci kısım inşaata 9 Ekim 1944 tarihinde başlandı ve Ekim 1945'de tamamlandı.
Click the image to open in full size.
Arazide yapılan tesviye çalışması
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 12:57   #3
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

2. İkinci Kısım İnşaat : Mozole ve yardımcı binaların yapılmasını kapsayan ikinci kısım inşaatı, 29 Eylül 1945'de Rar-Türk Limited Sosyetesi'ne ihale edildi.
Click the image to open in full size.
Aslanlı yol istinat duvarının batı cephesi

Anıtkabir yapısının temel ve inşa durumunu incelemek üzere 12 Şubat 1946'da Bayındırlık Bakanlığında yapılan toplantıda, Anıtın yapılacağı Rasattepe'nin temel bakımından yapılan incelemesinde, Anıtkabir inşaatı için elverişli olduğu ve mimari projede belirtildiği gibi bu yerde yapılmasına teknik bir engel olmadığı kararlaştınldı. Bunun yanında, üst yapının zemine vereceği basıncın azaltılması, yer sarsıntılarına karşı dayanıklılığın arttırılması, esnekliğin ve yekpareliğin sağlanması maksadı ile "kombine kagir ve betonarme" bir sistemle inşa edilmesinin uygun olacağı, binanın bütün statik hesaplarında, depremin etkilerinin gözönünde tutulacağı bu toplantıda kararlaştırıldı.

Bayındırlık Bakanlığında 13 Şubat 1946 tarihinde yapılan ikinci bir toplantıda, inşaatın kagir ve betonarme yapı sistemine göre, temel basıncının azaltılması gözönünde tutularak, statik hesapları yapacak olan mühendis ve Bayındırlık Bakanlığı yetkililerinin görüşleri de alınarak, esas kitlenin ileride büyük değişikliklere uğramayacağı düşüncesi ile bir temel projesi hazırlanması kararlaştırıldı. 1947 yılı sonuna kadar, mozolenin temel kazısı ve izolasyonu bitirilmiş, her türlü çöküntüleri engelleyecek olan 11 metre yüksekliğinde betonarme temel sisteminin demir montajı bitirilme aşamasına gelmişti. Aynca, yardımcı binalardan bir bölümü ile giriş kuleleri de bitirilmek üzereydi. Yollann toprak düzenlemesinin önemli bir kısmı yapılmış, bir kısım yollann kaplamaları, fidanlık tesisi, arazi tesviyesi, park içi yollar, ağaçlandırma çalışmaları ve arazinin sulama sisteminin büyük bir bölümü tamamlandı. Bütün bu işler için 4.000.000 TL. harcandı. İkinci kısım inşaatı yüklenen müteahhit firma, yapılacak işlerin ihale bedelinin % 20' sini aştığını ve bunun iş programındaki süre içinde planlanan işlerin bitirilmesinin mümkün olmadığını belirtmişse de Bayındırlık Bakanlığınca bu iddia yersiz bulundu.
Click the image to open in full size.
Arazide sondaj çalışmaları
Müteahhit firma, projenin 1 Şubat 1946'da tadil edilmesi nedeniyle kullandıkları beton ve demir miktarının ilk keşiflere göre daha fazla olduğunu, bunun sonucu olarak zarar ettiğini ileri sürerek Bayındırlık Bakanlığından fiat farkı talep etti. Bakanlıkça bu talep başlangıçta uygun görülerek 240.000 TL. fiat farkı ödenmesi düşünüldü ve konu iki kez Danıştay Başkanlığına incelettirildi. Ancak, Danıştay 7 Temmuz 1947 tarihlİ sözleşmeye göre idarenin proje üzerinde her türlü tadilatı yapmaya yetkili olmasından dolayı müteahhit tarafından talep edilen fiat farkının ödenmesine imkan olmadığına karar verdi ve durum müteahhite bildirildi.


Click the image to open in full size.
Mozolede kalıp ve beton çalışmaları

Müteahhit firma, bir yandan sözleşme hükümlerine göre işe devam etmekle birlikte söz konusu anlaşmazlık nedeniyle 1949 yılında Bayındırlık Bakanlığı aleyhine 2.000.000 TL. lık bir tazminat davası açtı. Dava, Bayındırlık Bakanlığı lehine sonuçlandı. Karar müteahhit firmaya bildirilirken, iddiasının devam etmesi halinde sözleşmenİn iptal edileceği ve yeni bir ihale açılacağı da ifade edildi. Müteahhit ile olan anlaşmazlığı duyan Yüksek Öğretim gençliği büyük bir coşku ile gönüllü olarak Anitkabır inşaatında çalışmaya başladı.

1944 yılında kabul edilen 4677 sayılı kanunla Anıtkabir inşaatına tahsis edilen 10.000.000 TL. lık ödeneğin, 1 Mart 1950 gün ve 5581 sayılı kanunla 24.000.000 TL. na yükseltilmesinden sonra ikinci kısım inşaat hızlandırıldı.

Başbakanlıkça, 1 Şubat 1950 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına sunulan ek ödenek talebi ile ilgili kanun tasansının gerekçeleri şu şekilde özetlenebilir:
Click the image to open in full size.
Mezar odasının beton zemini
"Asırlara intikal edecek anıtın, 4677 sayılı kanunla verilen 10.000.000 TL. lık ödeneğe istinaden keşif bedeli üzerinden ihalesi yapılmıştır. İnşaatın 31 Aralık 1949 tarihinde bitirilmesi kaydı ile 29 Eylül 1945'de sözleşme yapılarak işe başlanmıştır. Anıt projeleri kagir olması esasma göre hazırlanmışken, yapılan sondajlar sonucunda çok ağır olan bu kitle için temel zeminin yeter derecede uygun bulunmayışı, statik hesaplann düzenlenmesinde son zamanlarda memleketimizde sık sık meydana gelen deprem etkilerinin daha emniyetli bir şekilde dikkate alınmasını zorunlu kılmıştır. İstanbul Teknik Üniversitesi profesörlerinin de katıldığı bir komisyon tarafından yapılan incelemeler sonucunda, kitlenin hafifletilmesi ve bağlantılı olabilmesi için son kagir sistemi yerine, betonarme iskeleti ve içi dışı taştan olan bir sisteme göre inşa edilmesine karar verilmiştir.
Gerek bu sistem değişikliği gerek anlaşmanın yapılması sırasında fiatların düşmeye doğru gösterdiği eğilim dolayısıyla diğer büyük işler gibi, Anıtkabir de değişen fiat esası üzerinden ihale edilmiş ise de, bu zaman içinde fiatlarda tahminlerin üzerinde yükselmeler olması, diğer taraftan yeniden bir bölüm arazinin daha kamulaştırılmasına gerek görülmesi nedeniyle, bu yapının bütün ayrıntılan ile bitirilmesi için 14.000.000 TL ek ödeneğe ihtiyaç olduğu tespit edilmiştir. 1950 yılı sonuna kadar, Anıtkabir'in ara kati, yardımcı binalar çatıya kadar, müze ve kabul kısımlannın birinci kata kadar olan kaba işleri, Aslanlı Yol ve giriş kuleleri inşaati bitirilecektir. Bundan sonra ise;
1. 65.000 metrekarelik sahanın kamulaştınlması.

2. Mozole'de ara kattan yukarı kısmın inşaatı.

3. Yardımcı binaların kaba kısımlarının bitirilmesi.

4. Binaların her türlü kaplama, doğrama, tesisat ve süsleme işleri ile döşemelerinin yapılması.

5. Parkın toprak işleri, istinat duvarların, yolların ağaçlandırılması ve her çeşit tesisatin ikmali yapılacaktır."

Dönemin Bayındırlık Bakanı Şevket Adalan 3 Mart 1950'de, Anıtkabir ikinci kısım inşaatının kaba işlerinin yıl içinde tamamlanacağını Başbakanlığa bildirdi. Ek ödenek tahsis edilmesi sonucunda, devam eden diğer inşaat işleri ile birlikte kabartma, heykel ve Şeref Holü'nde yapılacak işlerin de tespit edilmesi gerekiyordu. Bunun için; Milli Eğitim Bakanlığı, Ankara Üniversitesi ve Türk Tarih Kurumu üyeleri ile Bayındırlık Bakanlığı temsilcisi ve proje mimarlarından oluşacak bir komisyonun görevlendirilmesi kararlaştırıldı. İkinci kısım inşaat 8 Ağustos 1950'de tamamlandı.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 12:58   #4
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

3. Kısım İnşaat
Anıtkabir üçüncü kısım inşaatı; anıta çıkan yollar, Aslanlı yol ve Tören meydanının taş kaplama işleri, mozole üst döşemesinin taş kaplanması, merdiven basamaklarının yapılması, lahit taşının yerine konması ve tesisat işlerinin yapılmasını kapsıyordu. Üçüncü kısım inşaatı, 12 Eylül 1950' de Amaç Ticaret A.Ş. ne ihale edildi. İhale bedeli 2.800.000 TL. idi.
Click the image to open in full size.
Giriş Merdivenlerinin Yapımı


Click the image to open in full size.
Aslanlı yoldan, Tören meydanındaki çalışmaların görünüşü
Click the image to open in full size.
Tören meydanının traverten kaplama çalışmaları
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 12:58   #5
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

4. Dördüncü Kısım İnşaat :

Anıtkabir dördüncü kısım inşaatı; Şeref Holü'nün döşemesi, tonozlar alt döşemeleri ve Şeref Holü çevresi taş profilleri ile saçak süslemelerinin yapılmasını kapsıyordu. Dördüncü kısım inşaat müteahhit Muzaffer Budak'a ihale edildi.


Click the image to open in full size.
Mozole içi betonarme karkası

Anıtkabir inşaarının daha ucuz maliyetle ve süratle bitirilebilmesinin mümkün olup olmadığını araştınp sonuçlarını bir raporla hükümete arz etmek üzere, Bayındırlık Bakanlığı Müsteşarı Muammer Çavuşoğlu başkanlığında, Prof. Paul Bonatz, Prof. Sedat Eldem, Prof. Emin Onat ve Doç. Orhan Arda'dan oluşan komisyon 20 Kasım 1950 tarihinde toplandı. Komisyonda oluşan görüşler şu şekilde özetlenebilir :
Click the image to open in full size.
Mozole önü merdivenleri kazısı
1. En büyük tadil şekli, bugünlerde bitmek üzere olan Şeref Holü'ndeki platformu, taşla kaplayarak üzerine konacak lahitle (sarkofaj) yetinmektir. Bu kış inşaatı yapıp, yan binaları bitirdikten ve meydanları düzenledikten sonra, asıl mozole kısmının kaldırılması düşünülse de ortak kanaatimizce bu durum Ulu Önderin kişiliğine uygun düşmez ve lahitin bu muazzam saha üzerinde yalnız başına konulması ile hiçbir zaman yüce bir etki sağlanamaz.

2. İkinci düşünce, esas platform üzerindeki lahitten başka, sadece dış kolonlar sırasının ve bunları bağlayan kornişlerin inşasıyla yetinmektir. Bu durumda da anıtta beklenen ağırlık ve asalet sağlanamayacaktır. Haliyle, gelecekte abideyi eski plan ve projelere göre tamamlama imkanı vardır. Fakat komisyon yarım kalmış veya geçici bir eser yaratak fikrinde olmayıp, planın basitleşmesine rağmen, elde edilecek sonucun kesin sonuç olması kanaatindedir.
Click the image to open in full size.

Güney-Batıdan Anıtkabir inşaatının genel görünüşü
3. Üçüncü düşünce, Mozole'nin kolonat üstünde yükselen kısmının kaldırılması meselesidir. Bu düşünce iki noktada incelenebilir. a. Bu kısmın kaldırılmasından sonra, binanın dış görünüşü nasıl olacaktır?
b. İç etkisi ne durum alacaktır?


1/100 ölçekli maket üzerinde yapılan incelemeler, yapı mahallinin incelenmesi ve şehrin çeşitli noktalarından bu görünüşün kontrol edilmesiyle komisyonumuz, dış görünüş itibariyle kolonat üstündeki kitlenin yükselişinin muhakkak lüzumlu olmadığı neticesine oy birliği ile varmıştir. Hatta bu şekilde anıt daha asil bir karakter kazanabilir. Bu itibarla kolonat üzerindeki kitlenin kaldınlması anıtın güzelliğini bozacak bir değişiklik değildir.
İç görünüş itibariyle esaslı bir değişiklik icap etmektedir. Şeref Holü'nün alçak bir tavanla örtülmesi, mevcut projedeki yüksek hacmin verdiği ulvi etki yanında çok zayıf kalırdı. Bu nedenle iç mimarinin değişmesi gerekmektedir. Bu durum, üstü açık bir şekilde mimari unsurlarla çevrelenmiş bir tarzda teşkil edilecek olursa bunun neticesinde eski yüksek hacme ihtiyaç duyulmayacaktır. Eğer hükümet bu şekli uygun görür, programdaki kapalı bir Şeref Salonundan vazgeçerek lahidin açıkta ve etrafı duvarla çevrili mezar odası içinde bulunması fikrini kabul ederse, anıt çok daha sadeleşmiş bir vaziyet alacaktır. Asıl mezar, platformun bir kat aşağısında bir mahalde ve topraktadır. Büyük granit lahdin ciddiyeti ve asaleti her mevsimde ve her türlü hava tesirlerine maruz, gece gündüz gök kubbenin altında bulunmasıyla azalmayacaktır. Komisyon üyeleri, anıt mimarları da dahil olduğu halde, bu şekilde değişik tesir ve güzellikte bir anıt yaratılacağı kanaatindedirler.
Planlann bu şekilde tadiliyle inşa edilecek hacmin azalması ve inşaatın sadeleşmesi zamandan ve maliyetten önemli tasarruflar sağlayacaktır.
Komisyon raporu Bakanlar Kurulunda incelenerek kabul edildi. Bayındırlık Bakanı, bu tadil şekli ile Anitkabir'in Kasım 1952'de bitirilebileceğini ve böylece iki sene kazanılmış olacağını, ayrıca da inşa ve kamulaştırma bedelinden de 7.000.000 TL. na yakın bir para tasarruf edileceğini 30 Aralık 1950 tarihinde yaptığı basın toplantısında açıkladı.

Prof. Emin Onat bir makalesinde inşaatta yapılan dördüncü tadil şeklini şöyle açıklamıştır.

"4 Aralık 1951 tarihinde hükümet, Şeref Holü'nün ikinci projedeki 28 metrelik yüksekliğini azaltarak, yapı müddetinden bir tasarruf temin etmek imkanının mevcut olup olmadığını mimarlara sordu. Yaptığımız çeşitli maketler ve etütler sonucunda bu yüksekliğin, kolonatı yükselterek azaltılabileceği sonucuna vardık ve Şeref Holü'nü taş bir tonoz yerine, bir betonarme tavan ile örterek bunu temin etmenin mümkün olduğunu gördük. Bu hal tarzı esasen deprem bakımından büyük zorluklarla karşılaştığımız taştan tonoz yapının teknik mahzurlarını da ortadan kaldırıyordu."

Hükümet, mimarların bu görüşüne katılarak mozolenin üzerinde Milli Mücadele ve Türk inkılabını canlandıran kabartmaların yer alacağı çepeçevre dört duvardan oluşan ikinci kattan vazgeçerek, projeyi bugünkü şekli ile uygulamıştır.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 13:00   #6
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

HEYKEL ve KABARTMALAR
Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Anıtkabir'in yapımı istenilen duruma gelince, Başbakanlıktaki komisyona bağlı yeni bir komisyon daha kuruldu. Komisyon; Yapı ve îmar îşleri Başkanı Selahattin Onat, Türk Tarih Kurumu'ndan Prof. Halil Demircioğlu, Ankara Üniversitesi'nden Prof. Ekrem Akurgal, proje mimarlarından Doç. Orhan Arda ve Anıtkabir înşaatı Kontrol Şefi Yüksek Mimar Sabiha Güreyman'dan oluşmuştu. Bu ikinci komisyonun görevi; Anıtkabir'de yapılması düşünülen heykel ve kabartmalann konuları ile anıtın çeşitli yerlerine yazılacak yazıların tespiti idi. 3 Mayıs 1950 tarihinde toplanan komisyon üyeleri, üzerinde çalışılacak konuların hem çok yönlü, hem de çok önemli olduğunu ileri sürdüler ve bu kurulun uzman kişilerle genişletilmesini kararlaştırdılar. Böylece komisyona yeni üyeler de katıldı. (Belge:29) Bayındırlık Bakanlığında, yeni üyelerin de katılmasıyla 31 Ağustos 1951 tarihinde bir toplantı daha yapıldı. Bu toplantıya katılan yeni üyeler; Prof. Ahmet Hamdi Tanpınar, Prof. Rudolf Belling, Prof. A. Afetinan, Prof. Enver Ziya Karal, Doç. Kemali Söylemezoğlu, Prof. Emin Barın, Milli Eğitim Bakanlığı temsilcisi Kamil Su, Faik Reşit Unat ve Enver Behnan Şapolyo, Bayındırlık Bakanlığı temsilcisi Müsteşar Muammer Çavuşoğlu ile proje mimarı Prof. Emin Onat'tı. Komisyon toplantida şu kararları aldı. "1. Anıtkabir'e konulacak heykel, kabartma ve yazıların konuları, Atatürk'ün Kurtuluş Savaşındaki hayatı ve Türk înkılaplarından seçilecektir. 2. Anıtkabir'in çeşitli yerlerine yazılacak yazıların seçilmesi için bir alt komisyon kurulmuştur. (42) Bu komisyon, hazırlayacağı raporu, iki ay içinde Bakanlığa sunacaktır. 3.Komisyon, heykel ve kabartmalar hakkında sanatçılara üslup yönünden direktifler vermeğe kendini yetkili görmemiştir. 4. Heykel ve kabartmaların konularını tespit için Prof. Ahmet Hamdi Tanpınar, Prof. Ekrem Akurgal, Prof. Belling, Doç. K. Söylemezoğlu'ndan meydana gelen bir küçük komisyon daha kurulmuştur. Bu komisyon toplantılarına, Anıtkabir'in mimarları da katılacaklardır." (Belge : 30) Komisyon, çalışmalarını kısa bir zamanda bitirerek vardığı sonucu bir raporla üst kurula sundu. Genişletilmiş komisyon bu raporun ışığında, 1 Eylül 1951'de özet olarak aşağıdaki şu kararları aldı. "1. Anıtkabir'de yapılacak heykel ve kabartmalar, yapının mimari özelliklerine uygun olacaktır. Kabartmalar, istenilen konuyu olduğu gibi (fotoğraf gibi) dile getirmeyecek, olayın özünü ifade edecek temsilî (allegorik) eserler olacaktır. 2. Kulelere yapılacak kabartmalar (rölyefler) ise bu kulelere verilen adlara göre, Atatürk'ün şerefli hayatını ve Kurtuluş Savaşı tarihini, büyük çizgileri (ana hatları) ile hatırlatacaktır. Bu eserleri işleyen sanatçılar, Atatürk'ün hayatına ait belgelerden faydalanacaklardır. 3. Aslanlı Yol başında, giriş yerinin sağında ve solunda iki heykel grubu bulunacaktır. Heykel gruplannın ana konuları, Türk Milletinin ve Atatürk'ün kurtardığı ve yetiştirdiği nesillerin, O'nun ölümünden duyulan derin acıları ifade edecek nitelikte olacaktır. Bu heykel grupları, Ata'nın aziz naaşını ziyaret edecekleri, O'nun yüce katına saygı ile girmeğe hazırlayacaktır. 4. Aslanlı Yol'un iki yanında, büyük çizgileri ile kuvvet ve sükünet telkin eden stilize 24 aslan heykeli bulunacaktır. Bu heykeller, altlıklar üzerine oturmuş ve yatmış olacaktır. Bu aslanlarda yatay durum esastır. 5. Şeref Holü'ne çıkan merdivenin iki yanına, iki kabartma kompozisyonu işlenecektir. Bunlardan biri, 1683'de Viyana'da başlayan savunma savaşlarımızın
sonuncusu olan Sakarya Meydan Savaşını, ikincisi tarihimizin acıklı olaylarına son veren Başkomutanlık Meydan Savaşını temsil edecektir. Sanatçılar, bu panoların birincisi için Atatürk'ün "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. 0 satıh, bütün vatandır....", Başkomutanlık Meydan Savaşı için de "Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir ileri" emrinden ilham ve fikirler almalıdırlar. 6. Şeref Holü'nün iki yan duvarına, büyük, iki alçak kabartma yapılacaktır. Bu kabartmalann ana konuları Atatürk devrimleridir. Bu kabartmalar, çalışmanın, kendine güvenin, kendisini aydınlıkta bilmenin, kısaca canlı ve yeni bir hayata kadın, erkek birlikte doğuşumuzun ifadesi olacaktır. (43) 7. Şeref Holü'ne giriş kapısının iki tarafına, Atatürk'ün Türk Gençliği'ne Hitabı ile Cumhuriyetin 10 ncu Yıl Nutku yazılacaktır. 8. Anıtkabir'deki on kuleye şu adlar verilmiştir. - Hürriyet Kulesi - îstiklal Kulesi - Mehmetçik Kulesi - Zafer kulesi - Müdafaa-i Hukuk Kulesi - Cumhuriyet Kulesi - Barış Kulesi - 23 Nisan Kulesi - Misak-ı Millî Kulesi - înkılap Kulesi Bu kulelerin gerek kabartmaları, gerekse kitabe yerlerine yazılacak yazılar bu isimlere göre seçilecektir."

Click the image to open in full size.
Kadın Heykel Grubu

Click the image to open in full size.
Erkek Heykel Grubu

Click the image to open in full size.
Müdafaa-i Hukuk Konulu Kabartma
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 13:00   #7
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

TÜRK MİMARİSİ ve ANITKABİR
Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Türk mimarlığında 1940-1950 yılları arası, "İkinci Ulusal Mimarlık Dönemi" olarak adlandırılmaktadır. Bu dönem içinde meydana gelen olaylar mimarlığı da etkilemiştir. Bu olaylar içinde, 1938 yılında Atatürk'ün ölümü ve 1939 yılında başlaması sayılabilir. "İkinci Ulusal Mimarlık Dönemi"ne girerken bu olayların anıtsal yönü ağır basan, simetriğe önem veren, taş malzemeyi yeğleyen büyük boyutlu binalar belirli bir yoğunluğa ulaşmıştır. Bu yıllarda Türk mimarları iklim koşullarına geleneksel mimarlıkla ilişkili yerli malzeme ve işçilikle yapı üretmenin gerekliliği üzerinde duruyorlardı. Bir bölümü ise, devletin mimarları yönlendirme isteğinin olmayışını eleştirmekte, yetkili kurumlarca bunun oluşturularak gelecek kuşakların da bu doğrultu da yetişmelerinin sağlanmasını uygulamaların denetlenmesini istemekteydi. Oysa başta Atatürk olmak üzere o dönemin yöneticileri çağdaş, bilimsel temellere dayalı bir uluşçuluktan yanaydılar.
İkinci Ulusal Mimarlık Döneminde mimarlık eğitimi yapan kurumlar gittikçe örgütlenerek etkinliklerinin arttırmışlardır. Türk mimarların yarışmalara katılımı artmıştır. Dış ve iç etkilerle beslenen duygusal düzeyde gelişen bu akım, savaş ve benzeri koşulların değişmesiyle etkilerini yitirmiştir. Bu dönemden günümüze bir çok yapı ulaşmıştır. Bunların başında Anıtkabir gelmektedir. Bu boyutlarda olmamakla birlikte, başta Ankara ve İstanbulda olmak üzere bir çok kamu yapılarında bu dönemle ilgili örneklere rastlanmaktadır.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 13:09   #8
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Kadın Heykel Grubu

Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Click the image to open in full size.


İstiklal kulesinin önünde, ulusal giysiler giymiş üç kadından; kenardakiler bereketli topraklarımızı simgeleyen buğday başaklarından oluşan ve yere kadar uzanan kalın bir çelenk tutmaktadır. Soldaki kadın, ileri uzattığı elindeki kapla Atatürk'e Tanrıdan rahmet dilemekte, ortadaki kadın eliyle yüzünü kapatmış ağlamaktadır. Heykel grubu Hüseyin Özkan'ın eseridir.




Erkek Heykel Grubu

Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Click the image to open in full size.


Hürriyet Kulesi'nin önünde üç erkek heykelinden oluşan bu grupta, sağdaki erkek başında miğferi ve kalın kaputu ile Türk askeri, yani Mehmetçik, onun yanında elinde kitabıyla Türk gençliği ve aydın insanı, biraz gerisinde ise yerel kıyafetlerle Türk Köylüsü temsil edilmiştir. Heykel grubu, Hüseyin Özkan'ın eseridir.
__________________
Click the image to open in full size.

Konu HandaN tarafından (19-04-2008 Saat 12:12 ) değiştirilmiştir..
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 13:10   #9
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Aslanlı Yol

Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Click the image to open in full size.


Anıtkabir'e Tandoğan kapısından girildiğinde Barış Parkı içerisinde uzanan yoldan Aslanlı Yol başındaki 26 basamaklı geniş merdivenlere ulaşılır. Merdivenin hemen başında karşılıklı olarak İstiklâl ve Hürriyet kuleleri ile üçlü kadın ve erkek heykel grupları yer almaktadır. Ziyaretçileri Atatürk'ün yüce huzuruna hazırlamak için yapılmış olan 262 m. uzunluğundaki yolun iki yanında oturmuş pozisyonda 24 aslan heykeli bulunmaktadır. Anadolu'nun eski uygarlıklarından Hititler' de ve Türk mitolojisinde kudreti simgeleyen aslanlar, Türk Milletinin birlik ve bütünlüğünü temsilen çift yapılmışlardır. Aslanlar Türk Ulusu'nun kuvvet ve kudretini simgelemektedir. Heykeller Hüseyin Özkan'ın eseridir.



Tören Meydanı

Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Click the image to open in full size.


Aslanlı yolun sonunda yer alan tören meydanı 129 x 84.25 metre boyutlarındadır. 15 bin kişi kapasiteli olup, zemini; siyah, kırmızı, sarı ve beyaz renkte traverten taşlardan oluşan 373 adet halı ve kilim deseniyle bezenmiştir.




Click the image to open in full size.

Click the image to open in full size.

Click the image to open in full size.

Mehmetçik Kulesi

Aslanlı yolun bitiminde sağda yer alan kulenin dış yüzeyinde, cepheye gitmekte olan Mehmetçik ile elini asker oğlunun omzuna atmış, onu vatan için savaşa gönderen anne tasvir edilmiştir. Kabartma Zühtü Müridoğlu'nun eseridir. Kulenin duvarlarında Atatürk'ün Mehmetçik ve Türk kadınları hakkında söylediği özlü sözler yer almaktadır. Kulenin içerisinde ise; Sinevizyon Salonu bulunmaktadır. Sinevizyon Salonu’nda Atatürk ve Anıtkabir konulu gösterimler yapılmaktadır.

Kulenin dış yüzeyinde yer alan kabartmada; cepheye gitmekte olan Mehmetçiğin evinden ayrılışı ifade edilmektedir. Bu komposizyonda, elini asker oğlunun omuzuna atmış onu vatan için savaşa gönderen hüzünlü, fakat gururlu anne tasvir edilmiştir. Kabartma Zühtü Müridoğlu'nun eseridir.
Kulenin duvarlarında Atatürk'ün Mehmetçik ve Türk kadınları hakkında söylediği özlü sözler yer almaktadır:

· "Kahraman Türk eri Anadolu savaşlarının anlamını kavramış, yeni bir ülke ile savaşmıştır." (1921)
· "Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir ulusunda Anadolu köylü kadının üstünde kadın çalışmasından söz etmek imkânı yoktur." (1923)
· "Bu ulusun çocuklarının özverileri, kahramanlıkları için ölçü birimi bulunamaz."
Kulenin içinde; Anıtkabir ve Atatürk ile ilgili çeşitli kitaplar ve hediyelik eşyalar ziyaretçilere sunulmaktadır.

Anıtkabir Kitaplığı

Click the image to open in full size. Click the image to open in full size.
Click the image to open in full size.


Mehmetçik ve Zafer Kuleleri arasında yer alan; Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi Komutanlığı Karargâhı içindeki birimde Anıtkabir Kitaplığı bulunmaktadır. Atatürk, Milli Mücadele ve İnkılâplar konulu Türkçe ve yabancı dillerde kitapların bulunduğu bir “ihtisas kitaplığı” olarak, her kesimden araştırmacı ve okuyucuya hafta içi hizmet vermektedir.
__________________
Click the image to open in full size.

Konu HandaN tarafından (19-04-2008 Saat 12:15 ) değiştirilmiştir..
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 18-04-2008, 13:32   #10
hüngürella
 
HandaN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Zafer Kulesi

Click the image to open in full size.

Click the image to open in full size.

Kulenin duvarlarında Atatürk'ün en önemli üç zaferinin (Conkbayırı Muharebesi, Sakarya Meydan Muharebesi, Başkomutanlık Meydan Muharebesi) tarihi ve zaferle ilgili özlü sözleri yazılıdır. Kule içinde Atatürk'ün naaşını taşıyan top arabası sergilenmektedir.
__________________
Click the image to open in full size.
HandaN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


LinkBacks (?)
LinkBack to this Thread: http://besiktasforum.net/forum/ataturk-kosesi/5689-ataturk-kosesi/
Mesaj Yazan For Type Tarih
Atatrk Kesi [Arşiv] - Sayfa 2 - Beikta Forum ( 1903 - 2008 ) Taraftarn Sesi !. This thread Refback 08-03-2008 22:46

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 19:31 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580