|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
27-03-2006, 16:11 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Feb 2006 Yaş: 45
Mesajlar: 2.079
Tecrübe Puanı: 21 |
'Hep amatör ruhun öldüğünden, aşırı profesyonelleşmeden, endüstriyel futboldan şikâyet eder dururuz. Futbolcuların para için oynadığından, forma aşkının olmadığından vs... Dün akşamki maçtan sonra Ali Sami Yen'de yaşananlar her şeyin bu kadar da kötü olmadığını, bazı özel futbolcuların hâlâ bu ruhu yaşayabildiklerini gösterdi bizlere. Evet Tuncay Şanlı'dan bahsediyoruz... Tuncay, dün yaptıklarınla Fenerbahçe Taraftarının kalbiyle ömür boyu mukavele yaptın... Helal olsun sana, helal olsun!!!' Yukarıdaki satırlar 'Fenerbahçe taraftarının resmi sitesi' ya da kısaca antu.com'dan bire bir alıntıdır. Metnin manşeti ise 'Sen dün gece mukaveleni kalbimizle yaptın'dır. T.Ş.'nin (24) olay anındaki heyecan ve iştahını belgeleyen bir videoklip de mevcuttur sitede. İtiraf etmeliyim ki, manşet bir şarkıya ilham verecek kadar şiirsel, metin T.Ş.'yi (24) gönüllerin tahtına oturtmuş. Peki ne olmuş da taraftarı, T.Ş.yi (24) bağrına basmak ihtiyacı duymuş, sahiplenmiş ve kalpten nişan vermiştir. Evet, Fortiz derbisinden sonra söz konusu 'oyuncu' taraftarına koşmuş onlarla tur sevincini paylaşmıştır. Diyalog şu şekilde gelişmiştir; T.Ş.(24): - Bir baba hindi Fener taraftarı korosu: - Hey Allah T.Ş. (24): - Cim Bom'a bindi Fener taraftarı korosu: - Hey Allah T.Ş.(24): - Cim Bom'dan indi, Kartal'a bindi... Şu satıra dek bir yorum yoktur, ahkâm yoktur bir ileti vardır sizlere; yaşanmış bir olay tıpkı şarkıdaki gibi 'Yaşandı bitti saygısızca.' Son zamanlarda ve son sezonlarda futbolu sevmek yüzünden yaşadığım, tüm saflığıma hatta iyi niyetime rağmen paylaşmak zorunda kaldığım utancın mutasyona uğradığı andır. An itibarıyla pek değerli ve 'adaletli' medyamızın, futbolun ahlak masası Aziz Yıldırım'ın, sahaya atılan şişelerden dolayı federasyonu GS'nin sahasının kapatılması için ihbar etmekle ağlaşan yöneticilerin, 'sağduyulu' İhsan Topaloğlu'nun FB TV'sinin, işin ilginç yanı nedense anti-Fener sevdasına düşmüş Lig TV'nin bile görmezden geldiği ya da belki daha kötüsü makul ve 'normal' saydıkları bir olay: Milli Takım'ın yıldızı bir futbol 'değer'inin asırlık çınarlar Beşiktaş ve Galatasaray'a açıkça adice ahlaksızca küfür ettiği, buram buram popülist, akla zarar, anlama ve ahlaka eziyet amigoluk şovu. Elimi vicdanıma koyarak söylüyorum ki İsviçre-Türkiye maç bitiş düdüğünü takip eden iki dakikalık cinnet anında ya da yıllar önce Paskal Nuuma'nın gol sevincini 'kendisiyle' paylaştığını gördüğüm anda hissettiğim utanma duygusuyla eşdeğerdir. Kendisi artık bir ahlak suçlusu olarak T.Ş. (24) olarak anılacaktır da, peki ne değişecektir? Kocaman bir hiç. Milli Takım'da oynamaya, bahisçi Gökdeniz ile paslaşmaya gollere ve 'zaferlere' imza atmaya devam edecek. Belki âdet edindiği üzere kuru bir özür dileyecek ya da özüre zorlanacak. Babalar pırıl pırıl çocuklarına T.Ş. formaları almaya devam edecek. Çocuklar ona özenecek; ona öykünerek onun gibi olmak isteyecekler ve korkarım O'nun gibi, O'nun kadar ve o denli olacaklar. Söz konusu olay bendenizi ayrıca sendeletmiştir. İki hafta önceki 'Beşiktaşlı ve Tuncay Şanlı' yazımdan ötürü tüm okurlarımdan okumazlarımdan Radikal gazetesinin otuzaltı santimetrekaresinden, kalbimden, iyi niyetimden, saflığım hatta aptallığımdan, Hasan Şaş'tan baştan sona her güzel futbolseverden alfabetik sırayla özür dilerim. Nihat Özdemir kendi ifadesiyle 'Nefesini tutmuş GS'ye ne ceza verileceğini merakla bekliyor' ya ben de aynı iştahla merak ediyorum. Ne Fener yönetimi ve başkanı, ne federasyon disiplin komitesi, ne medyadan bir beklentim var. Sadece üç değerli Fenerli'nin duygularını merak ediyorum; şeytan Rıdvan, Hasan Ali Atasoy ve Hiko. * * * Artiz Kupası şimdiden T.Ş.'nin; Fortiz Kupası kimin olur bilmem, kupaların ve 'yıldız'ların değer kaybı ortada. Mazisinde Lefter ve bir dolu efsanesi, medyasında İslam Çupi gibi ölümsüz bir duayeni varolan, savaş yıllarındaki moral katkılarıyla Beşiktaşlı Atatürk'ün sempatisini kazanmış, yüzüncü onur yılına hazırlanan büyük Fenerbahçe camiası fakirin ekmeğine umut sürer diyelim ve annelerden dileyelim; bugün doğan hiçbir çocuğa Tuncay adı konmasın. Çünkü Tuncay bir hindiymiş. yoruma gerek varmı bilmiyorum buyrun arkadaşlar | ||
|
28-03-2006, 15:40 | #6 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 35
Mesajlar: 1.610
Tecrübe Puanı: 20 | Süper bir yazı vallahi.Bundan sonra Feridun Düzağacın ın her yazısını okuyacagım.Gercekten cok dogru ve akıcı yazmıs.Bir baba hindi heeey Allah Tuncay a eziklere bindi.....
__________________ Dünya üzerinde yok böyle bir aşk..En büyük Aşk Beşiktaş… | ||
29-03-2006, 11:08 | #9 | |||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 39
Mesajlar: 395
Tecrübe Puanı: 19 | Alıntı:
__________________ YILLARCA KAHROLSAK DERTTEN KEDERDEN!! BILSEKKI KELLEMIZ KOPAR BEDENDEN!! ASKIMIZ HARBIDEN HEMDE DERINDEN!! ASLA VAZGECMEYIZ BESIKTAS SENDEN!! Okumam yazmam yoktur imza icin parmak bassam | |||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |