|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Oyun Alanı | Ajanda | Arama | Bugünkü Mesajlar | Forumları Okundu Kabul Et XML | RSS | |
08-04-2006, 11:05 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 44
Mesajlar: 1.189
Tecrübe Puanı: 20 |
Kulüp sembolleri nasıl doğdu? Milyonlarca taraftarın gönül verdiğimiz kulüplerin adlarıyla bütünleşen hayvanların sembol haline gelmesinin ilginç öyküleri var. Kulüpler ile özdeşleşen hayvan figürleri taraftarların gönlünde özel bir yer tutuyor. Kulüp flamalarında, taraftar yayınlarında internet sitelerinde, hediyelik eşyada kullanılan semboller, yeri geldiğinde takımı ateşleyen slogan, yeri geldiğinde rakibe üstünlüğün adı oluyor. Beşiktaş ile bütünleşen "Karakartal"ın sembolleşme öyküsü kulüp tarihçesine göre şöyle gelişir: "1940-41 sezonuna gençleştirilmiş ve yenilenmiş kadrosuyla giren siyah-beyazlılar, haftalar ilerledikçe puan farkını açar ve ligdeki liderliğini sürdürür. Bitime 5 hafta kala rakip Süleymaniye'dir. 19 Ocak 1941 Pazar günü Semih Duransoy'un hakemliğini yaptığı maçta Beşiktaş, Şeref Stadı'nda o sezonun bütün karşılaşmalarında olduğu yine muhteşem bir oyun ortaya koyar. Maçın ikinci yarısının ortalarında Beşiktaş farklı önde olmasına rağmen rakip kaleye bitmek tükenmek bilmeyen hücumlar gerçekleştirmektedir. İşte o sıralarda Beşiktaş'ın akın yönü olan Şeref Stadı'nın Atatürk panosu bulunan tarafındaki tribününden bir ses yükselir: "Haydi Kara Kartallar. Hücum edin Kara Kartallar". Şeref Stadı'nı dolduran binlerce taraftar ve maçı takip eden gazeteciler, çınlayan sesle donup kalmıştır. Son derece isabetli bir benzetmedir o anda yapılan. O sezon rakiplerini ezip geçen Beşiktaşlı futbolcuları "Kara Kartal"dan, oynadıkları futbolu "Kara Kartal gibi hücum etmek"ten başka bir şekilde tarif etmek mümkün değildir. Tribünlerden gelen sesin sahibi Mehmet Galin isimli bir balıkçıdır. 6-0 biten maçın ardından, Beşiktaş'ın sembolü "Kara Kartallar" olmuştur.
__________________ İsimsiz Korkuları Katmadık Yüreğimize , SimSiyah BemBeyaz DoğruLarı YaŞaDıK ÖLümüNe.. ************************************************************************************************************** JuNeEiGhT.. | ||
|
08-04-2006, 11:58 | #2 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 46
Mesajlar: 3.343
Tecrübe Puanı: 22 | Alıntı:
__________________ vatan toprağı kutsaldır, kaderine terk edilemez. M.K.Atatürk edenin ..... | ||
08-04-2006, 23:24 | #3 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 44
Mesajlar: 1.189
Tecrübe Puanı: 20 | haberim yoktu kardeşim özür dilerim, silelim başlığı o halde..
__________________ İsimsiz Korkuları Katmadık Yüreğimize , SimSiyah BemBeyaz DoğruLarı YaŞaDıK ÖLümüNe.. ************************************************************************************************************** JuNeEiGhT.. | ||
08-04-2006, 23:46 | #4 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 42
Mesajlar: 2.393
Tecrübe Puanı: 26 | Yok kardeşim bence silme.... Güzel bi konuya değinmişsin.. Şimdi gerçek hangisi???????? Ben bunu eziklere karşı oynadığımız ve 0-0 biten maçla birlikte gelen Kara Kartal yakıştırmasını biliyorum. Sanırım tam maç boyunca 76 kez sağlam akın etmişiz ve taraftarların Kartallar gibi saldırıyor sözüyle geldiğini biliyorum.. Walla bunu basından okudum.. Şimdi ikilemde kaldım bak, çelişki oldu... Hangisi doğru????? Yoksa yine herzamanki gibi Basın Masın Traş olayımı!!!
__________________ Etikete Gerek Yok EskiLer Bizi Tanır .! Konu havali_cocuk tarafından (08-04-2006 Saat 23:51 ) değiştirilmiştir.. | ||
08-04-2006, 23:50 | #5 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 42
Mesajlar: 2.393
Tecrübe Puanı: 26 | Kara Kartallar Ünvani Nereden Geldi? 1932-33 sezonunda Istanbul Amatör Ligi'nin bitmesine bir hafta kalmisti. Son maç Besiktas ile Fenerbahçe arasindaydi. Bu maç sampiyonu belirleyecekti. Fenerbahçe Besiktas'tan iki puan öndeydi. Dolayisi ile bir beraberlik Fenerbahçe'yi sampiyon yapmaya yetecekti. Besiktas ise mutlaka kazanmaliydi. Futbolu Besiktas'a getiren Seref Bey (soldaki resimde görünen) son zamanlarda yakalanmis oldugu hastaligin neticesinde her geçen gün eriyip gidiyordu. Ancak Seref Bey'in ömrü o önemli maçi görmeye vefa etmedi. Bedeni hastaliga daha fazla dayanamayan Seref Bey genç yasta hayata veda etti. Maçtan bir gün önce de topraga verildi. Tarih 16 Haziran 1933'dü. Final maçi oynananacak ve de sonunda ya Besiktas ya da Fenerbahçe sampiyon olacakti. Sahaya çikmadan önce Besiktas soyunma odasinda herkesin Seref Bey'in ölümü nedeni ile büyük bir üzüntü içinde oldugu görülüyordu. O sirada Hakki (Yeten) sessizligi bozarak arkadaslarina kendilerine gelmelerini söyledi. Eger Seref Bey hayatta olsaydi onun kendilerinden tek isteyeceginin bu maçi kazanmalari olacagini hatirlatti. Bunun üzerine Besiktas'li futbolcular Seref Bey'e layik olacak bir oyun ortaya koymak üzere and içerek sahaya ciktilar. Besiktas tarihinde ilk kez sahaya bu maçta simsiyah formalarla çikmisti. O matemin simgesiydi. Seref Bey'in kaybedilisinin acisini yansitiyordu. Maç basladi. Fenerbahçe defansta kaliyor, bir puan için oynuyordu. Besiktas ise atak üstüne atak gelistiriyor ve gol atmak için yükleniyordu. Oyunun 24'üncü dakikasiydi. Nazim'in Fenerbahçe filelerine gönderdigi top tüm Besiktas'lilari ayaga kaldirmisti. Ancak hakem golü geçersiz saydi. Oyunun büyük bölümü Fenerbahçe yari alaninda ve kalesi önünde oynandi. Ancak gol olmadi ve maç basladigi gibi 0-0 bitti. Bu sonuçla Fenerbahçe sampiyonluga uzanmisti. Maçtan sonra konusanlar ligi ikinci sirada bitirmesine ragmen Besiktas'i öve öve bitiremiyorlardi. - Ne takimdi öyle! - 90 dakika içinde tam 66 kez akin yaptilar! - Kartallar gibi saldirdilar. - Evet. Aynen kara kartallar gibi... Iste o siyah formalardan ve müthis futboldan sonra Besiktas sampiyonluga ulasamamisti ama büyük bir ünvan almıştı.
__________________ Etikete Gerek Yok EskiLer Bizi Tanır .! | ||
10-04-2006, 07:35 | #7 | |||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 46
Mesajlar: 3.343
Tecrübe Puanı: 22 | Alıntı:
__________________ vatan toprağı kutsaldır, kaderine terk edilemez. M.K.Atatürk edenin ..... | |||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
| |