Çarşı'ya hayır kampanyası!

[alperenkartal]

ishakbjk´isimli üyeden Alıntı

ewt bak bu dogru 99 dogruyuda avrupalılar görur

avrupalılar 8-0 yenildiğimizimi daha çok anarlar yoksa o türbün şovunumu.

eğer şöylşe bir soru soracak olursan 8-0 yenilmemizi çarşımı istedi. istemedi ama bu yönetim var çarşının yüzündendir. çünkü yönetime geçen sene sivas maçında tüm türbünler istifa diye bağırırken bağıranlara küfür eden çarşı grubuydu. eğer yönetim hala buradaysa çarşı grubunun yüzünden.
----------tipello.net - i am not referring you, i just DO recommend it.

[ishakbjk]

alperenkartal´isimli üyeden Alıntı

avrupaya 8-0 yenildik diyemi daha çok anılacağız yoksa bu gösteriylemi.

ayrıca şöyle bir soru sorabilirsin çarşı mı 8-0 yenilin dedi. demedi ama çarşı olmasaydı böyle olmazdı. bu yönetim varsa çarşı yüzündendir. geçen sene sivas maçında tüm türbünler istifa diye bağırırken, çarşı, bağıranlara küfür ediyordu.
----------tipello.net - i am not referring you, i just DO recommend it.

8-0 maglubiyeti çarşı almadı takım aldı ama 2-1 galibiyetide çarşı aldı herkes biliyorkı 2-1 yendıgımız maçta o taraftar öyle olmasaydı o maçı yenemezdık

[ozlem]

KAPALININ TAM ORTASINDA MAC SEYREDIYIRUM.3 SENEDIR ORDAYIM.CARSI GRUBU DEDIGINIZ KAPALININ TAM ORTASINDAKI GRUP BU HAFTA RUSTUYU ISLIKLAMADI .FUTBOLCUYU YUHLAYAN TARAFTAR DEFOLSUN GITSIN DIYE BAGIRDI .SIZLER DISARIDAN YAPILAN HER KOTULUGU CARSIYA IHALE ETMETI MARIFETMI SAYIYORSUNUZ BIZLER BIZI ZAYIFLATMAK ISTEYEN BJK NIN EN KUVETLI YANI OLAN TARAFTARINI SINDIRMEK ISTEYENLER LE 25 YILDIR SAVASIYORUZ.AMA ICIMIZDEKILERINDE B OYUNLARA GELMESINE UZULUYORUZ.ARKADASIM BIZ HER DEPLASMANDA KALE ARKASINDAYIZ BEKLERIZ.ACIK TRIBUN KAPALI TRIBUN FARKETMEZ.BILMEDIGIN ICIN YORUM YAPIYORSUN HERHALDE.DENIZLIYE GELDE GOR KAC SAAT OTOBUSTE YOLCULUKYAPIYORUZ KALE ARKASINDA NASIL BAGIRIYORUZ.SAATLERCE AYAKKABILARIMIZIN ICINE KADAR ARAYACAKLAR DIYE DONA RAK BEKLIYORUZ.ANLIYACAGIN CARSI BIR RUHTUR.BESIKTASLININ RUHUDUR.

[ozlem]

ayrıca carsı grubu sıvas macına kufretmedı .yetr yıldırım demır oren dıye carsı bagırdı.hatta olaya klasık epırısınıde katarak.kahrolsun mılangaz yasasın dogalgaz dıye bagırdı.arkadasım once kapalınınortasında mac seyretmenı tavsıye edrım o zaman kımın ne bagırdıgını anlarsın.bız herseyı cok net goruyoruz

[uMuT TaCiRi]

Çok savunduğun Serdar Bilgili
sayın Serdar Bilgili, zaman zaman çeşitli yayın organlarına verdiği demeçlerde, artık Beşiktaş'ın maçlarını izlemediğini, hatta BJK adını dahi duymak istemediğini belirtiyor. Halen Beşiktaş Jimnastik Kulübü üyesi olan birinin, üyesi bulunduğu kulübün adını duymak istememesi ilginç bir çelişki yaratıyor. Anlaşılan Sayın Bilgili, hayli meşgul ya da hep söylediği gibi BJK'yi aklından ve hayatından öylesine çıkarmış ki, kulüp üyesi olduğunu dahi unutmuş. Bu yüzden Sayın Bilgili'ye Beşiktaş Jimnastik Kulübü üyesi olduğunu hatırlatalım ve fazla meşguliyet veya unutkanlık yüzünden yazamadığı istifa mektubunu da onun için hazırlayalım dedik. İstifa mektubunuz hazır Sayın Serdar Bilgili, size sadece imzalamak ve gerekli yere iletmek kalıyor...[/i][/b]
Beşiktaş Jimnastik Kulübü Yönetim Kurulu Başkanlığı'na,Akaretler-İstanbul
Fırsat buldukça basın kuruluşlarına da beyan ettiğim üzere;Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı yapmış olduğum Beşiktaş JK'yı unuttum. Aklımdan çıkardım. Maçlarını izlemiyor, sonuçlarını dahi takip etmiyorum. Hatta Beşiktaş'ı hayatımdan öylesine çıkardım ki, adını bile duymak istemiyorum.Kaldı ki, Beşiktaş nedeniyle tüm işlerimi aksattım. Beşiktaş'ı ve başkanlığımı kişisel iş ve ilişkilerimde hiç kullanmadığım gibi, ömrümün en değerli zamanını bu kulübe verdim.
Kırgınım, bana küfrettiler başkanlıktan istifa ettim. Küstüm. Zaten elimden tutup beni kulübe getiren Süleyman Seba da benimle konuşmuyor. Üstelik birçok kongre üyesi, söylediğim sözler nedeniyle tüzüğümüzün 30.madde c fıkrası b bendinde yazılı "...... üyelerin onur ve saygınlığına zarar verici, küçük düşürücü ve benzeri davranışlarda bulunmak"
amir hükmü karşısında disiplin kuruluna verilmem gerektiğini de söylüyormuş.Aslında tüzük hükümlerine göre hareket edilirse 30.Madde c fıkrası d bendinin uygulanarak, "......eleştiri sınırları dışında kulübü küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliği taşıyan beyanlarla Beşiktaş toplumuna zarar verecek faaliyetlerde bulunmak" tanımına uygun hareket ettiğimden bahisle disiplin kuruluna sevkimin daha uygun olacağını düşünüyorum.
Ama ben zaten Beşiktaş defterini kapattım. Bu nedenle disiplin kuruluna sevkime gerek yoktur.
Tüm bu belirttiğim nedenler karşısında gerek Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın gerek Dernekler Kanunu'nun ve gerekse tüzüğümüzün 8. maddesi k fıkrası'nın bana verdiği hakkı kullanarak, aklımdan çıkardığım, bana çok şey kaybettiren Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nün üyeliğinden istifa ediyorum.
Gereğinin yapılmasını arz ederim....
Kalbi çok kırıkmış Beşiktaş'a ve Beşiktaş camiasına Sayın Bilgili'nin. Çok kırgın olduğu için, Beşiktaş'tan uzak duruyormuş. Başkanlığını kişisel ilişkilerinde hiç kullanmamış, aksine büyük kayıpları olmuş...
(28 Mart 2005 günü Hürriyet Gazetesi'nde Nurten Erk ile yapmış olduğu söyleşiden alıntılar.)
Beşiktaş ya da Beşiktaş Camiası adına bizim görüş beyan etmemiz doğru olmaz belki ama aslında Sayın Bilgili'den konuyla ilgili görüş almak istedik ancak sorularımızı cevaplandırmadı- Aktif Beşiktaşlılar'ın kalbi tüm gerçek Beşiktaşlılar gibi kocaman yerli yerinde durur her zaman konu Beşiktaş olunca. Üstelik bizdeki yürek mangal gibidir.
Aktif Beşiktaşlılar, başkanlık da yapmış olsa, hiçbir gerçek Beşiktaşlının Beşiktaş'a ve Camiamız’a kalbim kırık deme hakkı olmadığını düşünüyor, camiadaki insanlardan bir kısmına olan kırgınlıklarını Bilgili'nin şahsi problemi olarak algılıyor, Beşiktaş'tan uzak durmasını kırgın olmasıyla açıklamasına gülüyor, camiadaki insanların haklı tepkilerinden çekindiği için Beşiktaş'tan uzak durduğunu gözlemliyor, Beşiktaş başkanlığını şahsi işleri için kullanmadığı söylemine inanmıyor, kendisini Türkiye'ye hatta dünyadaki birçok kişi ve kuruluşa tanıtan Beşiktaşımıza karşı 100. yılın Başkanı sıfatını daha dikkatli ve duyarlı taşıması gerektiğini düşünüyoruz. Yurt dışındaki firmalarla ortaklık yapan binlerce kişi ve kuruluş varken, Hürriyet Gazetesi'nin ekonomi sayfasında nerdeyse tam sayfa röportajının yayımlanmasını, devlet makamına kravatsız çıkabilme cesaretini, hiçbir şey almadığım dediği Beşiktaşımıza borçlu olduğunu çok iyi biliyoruz.
Sayın Serdar Bilgili, sizi Beşiktaş Camiamıza takdim eden, sizi yönetim kuruluna alan Onursal Başkanımız Süleyman Seba'yı çok kırdınız, sizi hiçbir zaman affetmediğini, affetmeyeceğini biliyoruz. Siz ki, mabedimiz olan İnönü'de bizlere, taraftarımıza eliyle malum hareketi yapan teknik direktörden, başkanından ve camiasından özür dileyerek, kendinizi, taraftarımızı ve Beşiktaşımızı suçlu ilan ettiniz. Bu da yetmiyormuş gibi, yaptığı hareketin fotoğrafı hafızalarımıza kazınmış olan bu kişiye teknik direktörlük teklif ettiniz. Geçen sene kaçırdığımız ya da ellerimizle Fenerbahçe'ye hediye ettiğimiz şampiyonluğun en büyük sorumlusu sizsiniz. Umarız ilerleyen zamanlarda bu işin perde arkasını tüm spor camiası ve taraftarımız öğrenir. Süleyman Seba'ya yapılanları duymazdan gelip, kendinize edilen, edildiğini iddia ettiğiniz küfürleri bahane ederek, en olmayacak zamanda başkanlığı kaçar gibi bırakarak, yerinize gelecek yönetime doğru düzgün transfer yapmalarına olanak vermeyerek, bu senenin de kaybedilmesinde, bu sene de amaçsız kalınmasında en büyük etkenlerden birisiniz. Bütün bunlardan sonra sayın Bilgili; ASIL BİZ SANA KIRGINIZ, KIZGINIZ HEM DE ÇOK..... Son olarak da SEN UZAK DUR Başkan, BİZ DURAMIYORUZ..... ÇÜNKÜ BİZ BEŞİKTAŞLIYIZ. Hem de sonuna kadar.

Şimdi kim olursa olsun hangi Allah'ın kulu olursa olsun çArşı kelimesini ağzına alınca DESTUR çeksin!!!çArşı ismini kimse taşıyamaz çArşı ismini taşımış olman için emek vermen lazım.Biz ne gibi bir emek verdik bizim ne haddimiz çArşı yı ağzımıza almak.Şimdi ki tribün gençliği asarım keserim ben çArşı yım havaları bilmiyorlar ki çArşı asmaz kesmez.Bu tip insanlar yüzünden yani çArşı maskesi altına girmiş insanlar çArşı ya zarar veriyorlar.çArşı bir ruhtur asla bedene ingirgenmez.Sıradan bir insan için, ÇARŞI denince akla ilk gelen, bir bölgenin, bir ilin yada bir ilçenin alışveriş yapılan yeri olarak algılanır. Oysa o bölge, il ya da ilçede ÇARŞI denince aklına BEŞİKTAŞ ÇARŞI’ mı sorusunu soran mutlaka birileri çıkar.
Çoğu aklı başında insan sempatiyle bakar ÇARŞI’ya, kendisinin ifade edemediği toplumsal yaralara parmak basması hoşuna gider çünkü.
Bir bakarsınız, KUTSAL değerlere sahip çıkar.
Bir bakarsınız, ULUSAL değerlere sahip çıkar.
Bir bakarsınız, EMEĞE sahip çıkar.
Birde bakarsınız insana, insani değerlere ve dünya ya sahip çıkar.
Bu nedenledir ki fb lisi gs lisi yada diğerleri ayrım yapmadan kendilerinden bir şeyler bulur.
ÇARŞI felsefesi bir kağıda dökülemez ya da kanunla belirtilemez, oldukça heterojendir, etki-tepki günün şartlarına uygun olarak gelişir. Özünde ise tüm ezilenlerle mazlumlarla birliktedir.
Henüz kimliğini, kişiliğini ve insanlığını yitirmemiş insan iken bu değerleri ortaklaştıran ve dile getirerek gündemi işgal eden bu unsurlar tabii ki birilerini rahatsız etmektedir.
Biliyorlar;
Egemenler için “kontrollü muhalif olmak” diye bir deyim vardır. Birde kontrolsüz muhalif vardır işte ÇARŞI bu kontrolsüzler içine girmektedir. Sorunda burada başlamakta “egemenler” tarafından insanların içindeki bu dayanışma ruhunu imha edebilmek tüm kontrol dışı yasal yada gayrı yasal ilişkilerin bitirilmesi gerekmektedir.
Devletler bunun için vardır, kanunlarda…
Tröslerde, tekellerde ve bunların uygulanması için hizmet veren işbirlikçilerde…
Amaç insanları yalnızlaştırarak güçsüz olduğuna inandırmak…
Bu devirde;
Mabetteki 40.000 deli dünyayı mı değiştirecek ?
Bazıları için evet, bazıları için de bu kendiliğindenci ve disiplinsiz topluluk için hayırdır.
Muhalif olmak, aslında insanlara alternatifleri sunduğu için egemenlerin düşmanı olmak için yetmektedir...Karşılıksız; BEŞİKTAŞ sevgisi…
İnsan sevgisi…
Doğa sevgisi…
Ve nihayetinde onurlu yaşam biçimi tercihidir…
Bu nedenledir ki ÇARŞI’yı dört bir koldan imha etme çalışması yoğunluk kazanmıştır.
Kontrol edilemeyen bir gönül birlikteliği ve dayanışma ruhu, işte birileri bundan rahatsızlık duyduğu için çok eski (bizde yeni) bir yöntemi hayata geçirmeye çalışmaktadır.
Böl, parçala, yönet…Amaç, ÇARŞI’yı kontrollü muhalefet yapmak…
Aramızda daha evvel de aynı fikirde olmadığımız insanlar vardı ve hala var. Bu birilerinin ekmeğine yağ sürmemeli ve içimizden birileri bunun için gayret sarf etmemelidir…
Çarşı kapalının ortasında sıralanan bir grup değildir.Çarşı,yüreğinde Beşiktaş aşkını hissseden herkestir.Çarşı bir bir ruhtur.BEŞİKTAŞ ve çArşı sevdalılarına çamur atan anlayışlar attıkları çamurun bataklığında bir bir utanmadan sırıtıyorlar..Çarşı Bir Ruhtur olmayanda anlamayanda yaşamayanda zaten yoktur......
Ne güzel bir söz,ne güzel bir deyim,Çarşı üzerine yapılan spekülasyonlara,hayatı yaşayanlarca verilmiş bir cevap.Bakıyorum sitelerde Çarşı hakkında birileri ileri geri konuşma hakkını kendinde bulabiliyor,insan eleştirebilir sorabilir ama itham edecek şekilde sorup sorguluyamaz.Çarşı adına hareket eden,Beşiktaş tribünlerini temsil edenler de nihayetinde insan,hata herkes içindir,herkes hata yapabilir,eksik davranabilir,yanlış yapabilir.Ama bu asla geneli veya yanış yapan kişinin tüm yaptıklarını unutturup bağlamaz.
Bugün de zor bir süreçten geçen,federasyonun emir erlerince katledilen,futbol borsasının direktifleriye fb gs kapışmasına kurban edilen bir camianın tek dik duran gücü Çarşı yıpratılmak isteniyor.Biliyorlar ki onların oyununu bozacak ve hesap soracak tek güç Beşiktaş taraftarıdır.Yönetim menejer gelip geçicidir ve teferruattır.Canı yana ama hesabı soracak olan da taraftardır.O nedenle taraftarı dağıtmak bölmek bertaraf etmk için endüstriyel canavar hareket halindedir.
Dün tribünleri gördük,protestolard kimse müdahale etmedi..yaşı Çarşının kurulduğu yıllrda 3-5 olan,sabahlamaları ondan bundan duyan gençler bile tribüne laf atıyor yazıyor çiziyor.Beşiktaşın kavgası sokaklarda tribünlerde deplsamanlarda spor segilerde verilirken evlerinde güvenli saatleri bekleyip ardından maça gelenler de dil uzatmaya çalışıyor,ayıptır...
Beşiktaşa ve Beşiktaşlıya saygısı olanlar,taraftara bir kelam bile etmemeli,edemez..
çArşı 30 senedir canlar verilmişte bu zamanlara gelinmiştir!

[/size]

[PascaL_NoumA_21]

rakiplerimiz avrupa kupaları oynuyo bize güç bakımından bize fark attılar biz hala kendi kendimizle uğraşıyoruz zor takımımızın işi çok zor

[alperenkartal]

ozlem´isimli üyeden Alıntı

KAPALININ TAM ORTASINDA MAC SEYREDIYIRUM.3 SENEDIR ORDAYIM.CARSI GRUBU DEDIGINIZ KAPALININ TAM ORTASINDAKI GRUP BU HAFTA RUSTUYU ISLIKLAMADI .FUTBOLCUYU YUHLAYAN TARAFTAR DEFOLSUN GITSIN DIYE BAGIRDI .SIZLER DISARIDAN YAPILAN HER KOTULUGU CARSIYA IHALE ETMETI MARIFETMI SAYIYORSUNUZ BIZLER BIZI ZAYIFLATMAK ISTEYEN BJK NIN EN KUVETLI YANI OLAN TARAFTARINI SINDIRMEK ISTEYENLER LE 25 YILDIR SAVASIYORUZ.AMA ICIMIZDEKILERINDE B OYUNLARA GELMESINE UZULUYORUZ.ARKADASIM BIZ HER DEPLASMANDA KALE ARKASINDAYIZ BEKLERIZ.ACIK TRIBUN KAPALI TRIBUN FARKETMEZ.BILMEDIGIN ICIN YORUM YAPIYORSUN HERHALDE.DENIZLIYE GELDE GOR KAC SAAT OTOBUSTE YOLCULUKYAPIYORUZ KALE ARKASINDA NASIL BAGIRIYORUZ.SAATLERCE AYAKKABILARIMIZIN ICINE KADAR ARAYACAKLAR DIYE DONA RAK BEKLIYORUZ.ANLIYACAGIN CARSI BIR RUHTUR.BESIKTASLININ RUHUDUR.

arkadaş biz dışarıdan gördüğümüze yorum yapmayız ben bizzati 17 yaşlarımda iken çarşı grubunun bulunduğu bölgede takıldım. ne olduklarını gayet iyi biliyorum. 7 seneden beride inönüdeki tüm maçlara gittim. yani 7 senedir kombineli Bjk seyircisiyim. 3 kuşakttan beridirde iyi Bjk taraftarıyız.
neyse kimin ne kadar Bjk olduğu çocuk muhabbeti olur.

dediğin gibi Çarşı grubu sadece deplasmanda kale arkasından bağırır İnönüde öyle birşey olursa Hüsne güreli gibi duayen bir yöneticeye ana avrat küfür eder, başkanına küfür eder falan...

geleceği görmek için dünyayı izlemek gerek ne zaman duygusallıktan vazgeçicez o zaman güzel futbol izleyeceğiz...

----------tipello.net - i am not referring you, i just DO recommend it.

[alperenkartal]

ozlem´isimli üyeden Alıntı

ayrıca carsı grubu sıvas macına kufretmedı .yetr yıldırım demır oren dıye carsı bagırdı.hatta olaya klasık epırısınıde katarak.kahrolsun mılangaz yasasın dogalgaz dıye bagırdı.arkadasım once kapalınınortasında mac seyretmenı tavsıye edrım o zaman kımın ne bagırdıgını anlarsın.bız herseyı cok net goruyoruz

arkadaş ben geçen seneden bahsediyorum anlaşılan sen her maça gitmiyorsun hani sivasın 10 tane net gol pozisyonuna girdiği ama 1-0 yenildiğimiz. hani yeni açık ve numaralı türbününe küfür ettiğiniz ve çıkışta saldırdığınız maçı diyorum. maç çıkışı kendi Türbününe saldıran dünayada tek grup Çarşıdır sanırımn.
----------tipello.net - i am not referring you, i just DO recommend it.

[alperenkartal]

uMuT TaCiRi´isimli üyeden Alıntı

Çok savunduğun Serdar Bilgili
sayın Serdar Bilgili, zaman zaman çeşitli yayın organlarına verdiği demeçlerde, artık Beşiktaş'ın maçlarını izlemediğini, hatta BJK adını dahi duymak istemediğini belirtiyor. Halen Beşiktaş Jimnastik Kulübü üyesi olan birinin, üyesi bulunduğu kulübün adını duymak istememesi ilginç bir çelişki yaratıyor. Anlaşılan Sayın Bilgili, hayli meşgul ya da hep söylediği gibi BJK'yi aklından ve hayatından öylesine çıkarmış ki, kulüp üyesi olduğunu dahi unutmuş. Bu yüzden Sayın Bilgili'ye Beşiktaş Jimnastik Kulübü üyesi olduğunu hatırlatalım ve fazla meşguliyet veya unutkanlık yüzünden yazamadığı istifa mektubunu da onun için hazırlayalım dedik. İstifa mektubunuz hazır Sayın Serdar Bilgili, size sadece imzalamak ve gerekli yere iletmek kalıyor...[/i][/b]
Beşiktaş Jimnastik Kulübü Yönetim Kurulu Başkanlığı'na,Akaretler-İstanbul
Fırsat buldukça basın kuruluşlarına da beyan ettiğim üzere;Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı yapmış olduğum Beşiktaş JK'yı unuttum. Aklımdan çıkardım. Maçlarını izlemiyor, sonuçlarını dahi takip etmiyorum. Hatta Beşiktaş'ı hayatımdan öylesine çıkardım ki, adını bile duymak istemiyorum.Kaldı ki, Beşiktaş nedeniyle tüm işlerimi aksattım. Beşiktaş'ı ve başkanlığımı kişisel iş ve ilişkilerimde hiç kullanmadığım gibi, ömrümün en değerli zamanını bu kulübe verdim.
Kırgınım, bana küfrettiler başkanlıktan istifa ettim. Küstüm. Zaten elimden tutup beni kulübe getiren Süleyman Seba da benimle konuşmuyor. Üstelik birçok kongre üyesi, söylediğim sözler nedeniyle tüzüğümüzün 30.madde c fıkrası b bendinde yazılı "...... üyelerin onur ve saygınlığına zarar verici, küçük düşürücü ve benzeri davranışlarda bulunmak"
amir hükmü karşısında disiplin kuruluna verilmem gerektiğini de söylüyormuş.Aslında tüzük hükümlerine göre hareket edilirse 30.Madde c fıkrası d bendinin uygulanarak, "......eleştiri sınırları dışında kulübü küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliği taşıyan beyanlarla Beşiktaş toplumuna zarar verecek faaliyetlerde bulunmak" tanımına uygun hareket ettiğimden bahisle disiplin kuruluna sevkimin daha uygun olacağını düşünüyorum.
Ama ben zaten Beşiktaş defterini kapattım. Bu nedenle disiplin kuruluna sevkime gerek yoktur.
Tüm bu belirttiğim nedenler karşısında gerek Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın gerek Dernekler Kanunu'nun ve gerekse tüzüğümüzün 8. maddesi k fıkrası'nın bana verdiği hakkı kullanarak, aklımdan çıkardığım, bana çok şey kaybettiren Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nün üyeliğinden istifa ediyorum.
Gereğinin yapılmasını arz ederim....
Kalbi çok kırıkmış Beşiktaş'a ve Beşiktaş camiasına Sayın Bilgili'nin. Çok kırgın olduğu için, Beşiktaş'tan uzak duruyormuş. Başkanlığını kişisel ilişkilerinde hiç kullanmamış, aksine büyük kayıpları olmuş...
(28 Mart 2005 günü Hürriyet Gazetesi'nde Nurten Erk ile yapmış olduğu söyleşiden alıntılar.)
Beşiktaş ya da Beşiktaş Camiası adına bizim görüş beyan etmemiz doğru olmaz belki ama aslında Sayın Bilgili'den konuyla ilgili görüş almak istedik ancak sorularımızı cevaplandırmadı- Aktif Beşiktaşlılar'ın kalbi tüm gerçek Beşiktaşlılar gibi kocaman yerli yerinde durur her zaman konu Beşiktaş olunca. Üstelik bizdeki yürek mangal gibidir.
Aktif Beşiktaşlılar, başkanlık da yapmış olsa, hiçbir gerçek Beşiktaşlının Beşiktaş'a ve Camiamız’a kalbim kırık deme hakkı olmadığını düşünüyor, camiadaki insanlardan bir kısmına olan kırgınlıklarını Bilgili'nin şahsi problemi olarak algılıyor, Beşiktaş'tan uzak durmasını kırgın olmasıyla açıklamasına gülüyor, camiadaki insanların haklı tepkilerinden çekindiği için Beşiktaş'tan uzak durduğunu gözlemliyor, Beşiktaş başkanlığını şahsi işleri için kullanmadığı söylemine inanmıyor, kendisini Türkiye'ye hatta dünyadaki birçok kişi ve kuruluşa tanıtan Beşiktaşımıza karşı 100. yılın Başkanı sıfatını daha dikkatli ve duyarlı taşıması gerektiğini düşünüyoruz. Yurt dışındaki firmalarla ortaklık yapan binlerce kişi ve kuruluş varken, Hürriyet Gazetesi'nin ekonomi sayfasında nerdeyse tam sayfa röportajının yayımlanmasını, devlet makamına kravatsız çıkabilme cesaretini, hiçbir şey almadığım dediği Beşiktaşımıza borçlu olduğunu çok iyi biliyoruz.
Sayın Serdar Bilgili, sizi Beşiktaş Camiamıza takdim eden, sizi yönetim kuruluna alan Onursal Başkanımız Süleyman Seba'yı çok kırdınız, sizi hiçbir zaman affetmediğini, affetmeyeceğini biliyoruz. Siz ki, mabedimiz olan İnönü'de bizlere, taraftarımıza eliyle malum hareketi yapan teknik direktörden, başkanından ve camiasından özür dileyerek, kendinizi, taraftarımızı ve Beşiktaşımızı suçlu ilan ettiniz. Bu da yetmiyormuş gibi, yaptığı hareketin fotoğrafı hafızalarımıza kazınmış olan bu kişiye teknik direktörlük teklif ettiniz. Geçen sene kaçırdığımız ya da ellerimizle Fenerbahçe'ye hediye ettiğimiz şampiyonluğun en büyük sorumlusu sizsiniz. Umarız ilerleyen zamanlarda bu işin perde arkasını tüm spor camiası ve taraftarımız öğrenir. Süleyman Seba'ya yapılanları duymazdan gelip, kendinize edilen, edildiğini iddia ettiğiniz küfürleri bahane ederek, en olmayacak zamanda başkanlığı kaçar gibi bırakarak, yerinize gelecek yönetime doğru düzgün transfer yapmalarına olanak vermeyerek, bu senenin de kaybedilmesinde, bu sene de amaçsız kalınmasında en büyük etkenlerden birisiniz. Bütün bunlardan sonra sayın Bilgili; ASIL BİZ SANA KIRGINIZ, KIZGINIZ HEM DE ÇOK..... Son olarak da SEN UZAK DUR Başkan, BİZ DURAMIYORUZ..... ÇÜNKÜ BİZ BEŞİKTAŞLIYIZ. Hem de sonuna kadar.

Şimdi kim olursa olsun hangi Allah'ın kulu olursa olsun çArşı kelimesini ağzına alınca DESTUR çeksin!!!çArşı ismini kimse taşıyamaz çArşı ismini taşımış olman için emek vermen lazım.Biz ne gibi bir emek verdik bizim ne haddimiz çArşı yı ağzımıza almak.Şimdi ki tribün gençliği asarım keserim ben çArşı yım havaları bilmiyorlar ki çArşı asmaz kesmez.Bu tip insanlar yüzünden yani çArşı maskesi altına girmiş insanlar çArşı ya zarar veriyorlar.çArşı bir ruhtur asla bedene ingirgenmez.Sıradan bir insan için, ÇARŞI denince akla ilk gelen, bir bölgenin, bir ilin yada bir ilçenin alışveriş yapılan yeri olarak algılanır. Oysa o bölge, il ya da ilçede ÇARŞI denince aklına BEŞİKTAŞ ÇARŞI’ mı sorusunu soran mutlaka birileri çıkar.
Çoğu aklı başında insan sempatiyle bakar ÇARŞI’ya, kendisinin ifade edemediği toplumsal yaralara parmak basması hoşuna gider çünkü.
Bir bakarsınız, KUTSAL değerlere sahip çıkar.
Bir bakarsınız, ULUSAL değerlere sahip çıkar.
Bir bakarsınız, EMEĞE sahip çıkar.
Birde bakarsınız insana, insani değerlere ve dünya ya sahip çıkar.
Bu nedenledir ki fb lisi gs lisi yada diğerleri ayrım yapmadan kendilerinden bir şeyler bulur.
ÇARŞI felsefesi bir kağıda dökülemez ya da kanunla belirtilemez, oldukça heterojendir, etki-tepki günün şartlarına uygun olarak gelişir. Özünde ise tüm ezilenlerle mazlumlarla birliktedir.
Henüz kimliğini, kişiliğini ve insanlığını yitirmemiş insan iken bu değerleri ortaklaştıran ve dile getirerek gündemi işgal eden bu unsurlar tabii ki birilerini rahatsız etmektedir.
Biliyorlar;
Egemenler için “kontrollü muhalif olmak” diye bir deyim vardır. Birde kontrolsüz muhalif vardır işte ÇARŞI bu kontrolsüzler içine girmektedir. Sorunda burada başlamakta “egemenler” tarafından insanların içindeki bu dayanışma ruhunu imha edebilmek tüm kontrol dışı yasal yada gayrı yasal ilişkilerin bitirilmesi gerekmektedir.
Devletler bunun için vardır, kanunlarda…
Tröslerde, tekellerde ve bunların uygulanması için hizmet veren işbirlikçilerde…
Amaç insanları yalnızlaştırarak güçsüz olduğuna inandırmak…
Bu devirde;
Mabetteki 40.000 deli dünyayı mı değiştirecek ?
Bazıları için evet, bazıları için de bu kendiliğindenci ve disiplinsiz topluluk için hayırdır.
Muhalif olmak, aslında insanlara alternatifleri sunduğu için egemenlerin düşmanı olmak için yetmektedir...Karşılıksız; BEŞİKTAŞ sevgisi…
İnsan sevgisi…
Doğa sevgisi…
Ve nihayetinde onurlu yaşam biçimi tercihidir…
Bu nedenledir ki ÇARŞI’yı dört bir koldan imha etme çalışması yoğunluk kazanmıştır.
Kontrol edilemeyen bir gönül birlikteliği ve dayanışma ruhu, işte birileri bundan rahatsızlık duyduğu için çok eski (bizde yeni) bir yöntemi hayata geçirmeye çalışmaktadır.
Böl, parçala, yönet…Amaç, ÇARŞI’yı kontrollü muhalefet yapmak…
Aramızda daha evvel de aynı fikirde olmadığımız insanlar vardı ve hala var. Bu birilerinin ekmeğine yağ sürmemeli ve içimizden birileri bunun için gayret sarf etmemelidir…
Çarşı kapalının ortasında sıralanan bir grup değildir.Çarşı,yüreğinde Beşiktaş aşkını hissseden herkestir.Çarşı bir bir ruhtur.BEŞİKTAŞ ve çArşı sevdalılarına çamur atan anlayışlar attıkları çamurun bataklığında bir bir utanmadan sırıtıyorlar..Çarşı Bir Ruhtur olmayanda anlamayanda yaşamayanda zaten yoktur......
Ne güzel bir söz,ne güzel bir deyim,Çarşı üzerine yapılan spekülasyonlara,hayatı yaşayanlarca verilmiş bir cevap.Bakıyorum sitelerde Çarşı hakkında birileri ileri geri konuşma hakkını kendinde bulabiliyor,insan eleştirebilir sorabilir ama itham edecek şekilde sorup sorguluyamaz.Çarşı adına hareket eden,Beşiktaş tribünlerini temsil edenler de nihayetinde insan,hata herkes içindir,herkes hata yapabilir,eksik davranabilir,yanlış yapabilir.Ama bu asla geneli veya yanış yapan kişinin tüm yaptıklarını unutturup bağlamaz.
Bugün de zor bir süreçten geçen,federasyonun emir erlerince katledilen,futbol borsasının direktifleriye fb gs kapışmasına kurban edilen bir camianın tek dik duran gücü Çarşı yıpratılmak isteniyor.Biliyorlar ki onların oyununu bozacak ve hesap soracak tek güç Beşiktaş taraftarıdır.Yönetim menejer gelip geçicidir ve teferruattır.Canı yana ama hesabı soracak olan da taraftardır.O nedenle taraftarı dağıtmak bölmek bertaraf etmk için endüstriyel canavar hareket halindedir.
Dün tribünleri gördük,protestolard kimse müdahale etmedi..yaşı Çarşının kurulduğu yıllrda 3-5 olan,sabahlamaları ondan bundan duyan gençler bile tribüne laf atıyor yazıyor çiziyor.Beşiktaşın kavgası sokaklarda tribünlerde deplsamanlarda spor segilerde verilirken evlerinde güvenli saatleri bekleyip ardından maça gelenler de dil uzatmaya çalışıyor,ayıptır...
Beşiktaşa ve Beşiktaşlıya saygısı olanlar,taraftara bir kelam bile etmemeli,edemez..
çArşı 30 senedir canlar verilmişte bu zamanlara gelinmiştir!

[/size]

tüm yazını okumadım ama bir insan için anasımı daha önemlidir yoksa Bjk kulübümü. eğer şerefli bir insana, bir insan topluluğu, anasına küfür ederse Bjk'yi de siler çarşıyıda. naçizane görüşürüm.

ben serdar bilgili şu bakımdan savundum başarılı olmuş bir yönetimin küfür yememesi gerekirdi. onun çok iyi bir Bjk li olması veya az Bjk li olması gerekli değil. benim için başarılı ise ben desteklerim. nasıl Osmanlı'nın Osmanlı olduğu zamanlar yönetimde bulunan başka ırktan insanları desteklediği gibi...


----------tipello.net - i am not referring you, i just DO recommend it.

[uMuT TaCiRi]

Eğer okumadıysan savunduğun şeyi savunmanın bir alemi yok....