özgür_1903 | 14-06-2006 07:48 | Beşiktaş’ın yeni yapılanma içindeki önemli transferlerinden biri Fahri... Teknik direktör Fatih Terim’in de Milli Takım’daki gözdelerinden. Çaykur Rize’de dikkat çeken genç futbolcu, öylesine bir Beşiktaşlı ki, Siyah-Beyazlılar’ın verdiği paranın iki katını teklif edenleri bile elinin tersiyle ittiğini söylüyor. İşte Fahri FANATİK’e yaptığı açıklamalarda oldukça samimiydi. Ve camianın çok şey beklediği Fahri: “Fener’e götürüldüm”
“Futbol yaşantım boyunca üç numara bana sürekli uğur getirdi. Beşiktaş’a geldiğimde de Tayfur aynı formayı giyiyordu. Ancak Tayfur ağabey jübile yapacağı için boştaydı. İmza atıp Rize’ye döndüm. Oradaki yakınlarım, “Eğer 53 giymezsen hakkımızı helal etmeyiz” dediler. Ben de bunun üzerine, doğduğum kentin plaka numarası olan 53 nolu formayı giyme kararı verdim. Yine de sonnuda üç var. İlhan Ekşioğlu tarafından Fenerbahçe’ye götürüldüm ancak, doğma büyüme Beşiktaşlıyım ve şartlar ne olursa olsun öyle kalacağım” “Uğultudan şaşkına döndüm”
“Bonservisim elimde olduğu için birçok kulüpten teklif aldım. Şuna inanın Beşiktaş’tan aldığımının en az iki katı para öneren takımlarımız oldu. Hepsine teşekkür ettim. Ailem de bu konuda bana hiç karışmadı. Evet para çok şey ama herşey değil. Çünkü benim için herşey Beşiktaş demek. İnönü’de oynadığımız maçlarda tüylerim diken diken olurdu. Hele İnönü’de Beşiktaş’ı yendiğimiz son karşılaşmada maç bitse de bir an önce soyunma odasına girsek diye dua ettim. Çnükü uğultudan şaşkına dönmüştüm.” “Şampiyonluk için buradayım”
“100. yılda kulübün yaşadığı şampiyonluğu bu sene Fenerbahçe’nin aynı döneminde yine biz yaşayacağız. Bunun için kendimi hazır hissediyorum. Hayatım boyunca hiç bu duyguyuyu yaşamadım. Ama herşeyin bir ilki var derler. Beşiktaş’taki ilk yılımda bu duyguyu renklerine aşık olduğum kulübün çatısı altında yaşayacağım. Elbette ilerisi için benim de planlarım var. Buradan gideceğim tek yer Avrupa olur. O da kısmat ise tabii. Bundan da önemlisi ara sıra davet edildiğim A Mlili takımda sürekli ve vazgeçilmez bir isim olmak istiyorum. Bunun zorluğunun bilincindeyim ama ben zor işlerim adamıyım.” “Tigana’ya borçluyum”
“Şimdi beni Sergen ile kıyaslayanlar oldu. Önce buna açıklık getireyim. Ben Sergen gibi bir oyuncu değilim. İkimizin farklı özellikleri var. Ben daha çok rakibin oyununu bozan, pres yapan, hem defansa, hem de forvete destek olan bir yapıya sahibim. Ve nerede olsa orada görev yaparım. Zaten Tigana ile transferim öncesi konuştuğumda bana, “Seni sahanın her yerinde bir joker gibi düşünüyorum” dedi. Bu benim oyun stilimin özeti. Bu nedenle Tigana’ya çok şey borçluyum. Transferimde en büyük etken hocanın bana olan güveni ve benim futbol yapımı en iyi şekilde bilmesi oldu.” “Eleştiriler doğru”
“Beşiktaş’a geldiğimde doğal olarak eleştiriler de oldu. Bunlardan kesinlikle gücendiğim olmadı. Normal eleştiriler. Koray ağabey de geldiğinde daha fazla tepki görmüştü. Ama o bunları bir kenara itip futboluna baktı ve ön plana çıktı. Koray’ın burada olması benim için büyük avantaj. Kendisi ile Rize’den oda arkadaşıydık. Şimdi yollarımız burada çakıştı. Ben de en az onun kadar başarılı olacağımı biliyorum. Yoksa gelmezdim. Yeterlilik konusunda kendime güvenim tam. Ve sahadaki hırsım ile bunu göstereceğim.” |