![]() |
abartmayın ! |
Bu mesajim Besiktas taraftarina.. : "DUSUNUN BI, AVRUPANIN EN IYI LIGLERINDE SERGEN GIBI KAPRIS YAPAN KAC TANE FUTBOLCU VAR?? ADAM TUM SEZON 10 resmi MAC OYNUYOR... BØYLE NAZLI FUTBOLCULAR TARIHDE KALDI!! HAGI 35 YASINDA TURKIYEDE ULKESINI TEMSIL EDEN BIR LEJONERDI, SUPERLIGDE 13 GOL, 14 ASSIST YAPMIS, VEDE ULKEMIZE UEFA KUPASINI KAZANDIRMISTI,,, (SERGEN NE B.. YAPA BILDI?? KENDI FUTBOLUNA SAYGISI BILE OLMADI, KALDI KI BESIKTASA, ADAM 33YASINDA AYAKTA ZOR DURUYOR)!!!! FAZLA DUYGUSAL OLMAYIN, VEDE GERCEKLERI GØRUN!!!! |
[quote=sinansal]Bu mesajim Besiktas taraftarina.. : "DUSUNUN BI, AVRUPANIN EN IYI LIGLERINDE SERGEN GIBI KAPRIS YAPAN KAC TANE FUTBOLCU VAR?? ADAM TUM SEZON 10 resmi MAC OYNUYOR... BØYLE NAZLI FUTBOLCULAR TARIHDE KALDI!! HAGI 35 YASINDA TURKIYEDE ULKESINI TEMSIL EDEN BIR LEJONERDI, SUPERLIGDE 13 GOL, 14 ASSIST YAPMIS, VEDE ULKEMIZE UEFA KUPASINI KAZANDIRMISTI,,, (SERGEN NE B.. YAPA BILDI?? KENDI FUTBOLUNA SAYGISI BILE OLMADI, KALDI KI BESIKTASA, ADAM 33YASINDA AYAKTA ZOR DURUYOR)!!!! FAZLA DUYGUSAL OLMAYIN, VEDE GERCEKLERI GØRUN!!!![/quot Arkadaşım Hagi kupayı cincona kazandırdı ülkemize diil hem bize ne.Ayrıca avrupada nazlanan 50 tane topçu sayarım sana ve sonuncusu burası Türkiye |
Tartışılması gereken asıl konu nedir???? Sevgili arkadaşlar, çok uzun süreden beri yazışmalarınızı takip ediyorum. Hepimiz bir aşk için buradayız, sanırım bunu anlatırken yada fikirlerimizi paylaşırken bazı yanlışlıkları beraberimizde sürüklüyoruz. Sizleri okurken bazı zamanlarda şaşırmıyorum da değil. Bizleri farklı camialardan insanlar okusa sanırım büyük BEŞİKTAŞ'ımızla, ilgili farklı kanaatlere ulaşır. Buarada yazarken şunu unutmayalım hepimiz farklı düşüncelere sahip olabiliriz. Önemli olan bu düşünceleri karşı tarafa mutlak surette kabul ettirmek değil, bu düşüncelerin içinden BEŞİKTAŞ'ımıza en büyük faydayı nasıl sağlıyacağımızdır. Lütfen bu konuya BEŞİKTAŞ'lı duruşu içinde saygı gösterelim... Gelelim esas konumuza.... Konuşmaların içinde uzun zamandır çözüme kavuşturamadağımız bir Sergen ve Tümer çekişmesidir gidiyor...Bütün yorumları tek tek incelerseniz, tek amaç BEŞİKTAŞ'ımızın başarılı olabilmesi.. Aslen yorum yazan herkesin sorgulaması gereken BEŞİKTAŞ etikleri değilmidir? Sanki bizler konunun dışına çıkıp farklı bir noktadan yaklaşarak çözüm aramaya çalışarak sonuca ulaşacağımızı düşünüyoruz... Benim düşünceme görede yanılıyoruz... Bu sorun çok uzun zamandır BEŞİKTAŞ'ımızın içinde var... Sorumlusuda ne yazık ki bizleriz... İstisnasız hepimiz... Yorumumu okurken ne diyor bu diyenler olacak eminim.... Nedir tartıştığımız? Sergen ve Tümer gitmeli mi? Gitmemeli mi? Giderse ne olur? Gitmezlerse ne olur? Gerçekte tartışmamız gerekenler bunlar mı olmalı? Ya da gerçeklere ulaşmak için bizlerde var olan eksik ya da yanlış bakış açısını değiştirmelimiyiz? Camia olarak son donemlerde çok mutlu olamadığımız aşikar... Hedefimiz başarılar kazanmak ki bu her zaman boyle.. Aslada değişmeyecek... Fakat bizlere yıllarca hizmet etmiş Sergen'den ve başarılı donemler geçirmiş olan Tümer'den vazgeçemiyoruz.... Vefa ve BEŞİKTAŞ'lılıktan bahsediyoruz... Bu insanların bizlere uzun sureli ve başarılı hizmetlerinden, efsane olduklarından, bizim için sembol olan bu sporcuları kaybetmememiz gerektiğinden bahsediyoruz...... Bahsediyoruz bahsetmesine de..... Yanılıyoruz..... Kendimizi kandırıyoruz belkide..... Bu isimlerim sembollüğü önemlidir ve hizmetleride... Hizmetlerinin karşılığını da almışlardır, hem maddi; hemde bizim onlara verdiğimiz sevgiyle.... Buraya kadar olan hersey normaldir.... Sergen'in gönderileceği haberi çıktığından beri, camiamız içinde ki farklı iki görüş adeta çarpışmaktadır... Gitmeli..... hayır susun kalmalı..... ama o efsane... o sembol.... hayır istikrarsız... kendine oynuyor... hemde şişman.... Lütfen burada durun.... kulaklarımdan hiç çıkmayan ve hiçte çıkmayacak olan ve benim kapalı tribüne bir daha hiç adım atmamamı sağlayan şu korkunç tezahurata geri donun ve kulaklarınızı kabartın...... "Ahmet dursun, SÜLEYMAN gitsin"..... "Ahmet dursun, SÜLEYMAN gitsin"..... Başarısızlık var diye; bizi mutlu edemiyorlar diye kapalı tribünden yükselmeye başlıyan ve tribünlerin büyük bölümünde yankılanan bu haykırışlarda gitsin denilen SÜLEYMAN, şu dönemde tartıştığımız isimlerden daha az mı semboldür? BEŞİKTAŞ'ımıza bu isimlerden daha az mı hizmet etmiştir? Böylesi bir vedayı yada böyle vefasızca gönderilmeyi hak etmiş midir? Ve esas sorum büyük BEŞİKTAŞ taraftarı bir sembolün gidişine, belkide BEŞİKTAŞ'lılık değerlerinin gidişine nasıl bir tepki vermiştir? Bu konuda sessiz kalıp bu gidişe ses çıkartmayan bir çok BEŞİKTAŞ'lı bugun vefa'yı ve sembollüğü konuşmaktadır... Herkes bu fikrini karşısındakine kabul ettirme peşindedir.... Sevgili BEŞİKTAŞ'lılar....O formayı 1 dakikalığına bile giyse, hatta hiç ter bile akıtmasa, benim yönetimim tarafından tercih edilmiş bir sporcu benim içinde sizler içinde, o kutsal formayla sevgimizi asla esirgemeyeceğimiz, hayatımızın her anında kan bağıyla bağlıymışçasına birlikte olacağımız birisi haline gelir... Bu nedenle bu insanlardan vazgeçmek zordur...Hatta her an bizlerle olmalıdırlar.... Büyük BEŞİKTAŞ'ımıza verebilecekleri bir seyler oldugu müddetçe sahalarda, salonda, havuzda yada BEŞİKTAŞ forması nerede yarışıyorsa orada.... Fiziksel olarak verecekleri bittiğinde ise; gerçekten BEŞİKTAŞ aşkını bizim gibi yaşıyorlarsa, bizler gibi MABED'te, yolda, evde,vapurda......her yerde yaşamalılar... BEŞİKTAŞ'ımızın ilk onursal başkanı, BEŞİKTAŞ'lılığı ile ilgili biraz akıl sahibi olan hiç kimsenin tartışamıyacağı, Baba Hakkı bile son maçında ıslıklanmıştır.... Bu taraftarın ondan vazgeçmesi mi demektir? Onu sevmemesimidir? Onu sembol olark kabul etmemesi midir? Hiç bir BEŞİKTAŞ'lı boyle büyük bir BEŞİKTAŞ'lıyı ıslıklamak istemez.... O da bir insandır... Sporcu olarak verebileceği herşeyi BEŞİKTAŞ'ımıza vermiş ve sizlerle bizlerin bulunduğu sahnede yerini almıştır.... Tıpkı verebileceklerini veren herkesin gitmesi gerektiği gibi.... Bizler BEŞİKTAŞ'lılık duruşunu, Beşiktaş'lılık etiğini fark etmeliyiz.... Bunların elimizden kaybolmasını engellemeliyiz.... Bunun arkasında koşmalıyız.... Bu duruşu yaşamalı, yaşatmalı... Dost düşman herkese bunu hissettirmeliyiz.... Lakin bizler bunun yerine bu kalmalı bu gitmeli tartışmasındayız.... Lütfen gerçeğin farkına varalım.... Ben 35 yaşındayım.... Genç KARTALLAR gibi sesim çıkmıyor.... Eskisi kadar bağıramıyorum aralıksız.... 132 desibelde benim sesim mutlak az.... ama ben arkamdan gelen Yavru KARTALLARA destek oluyorum.... Beşiktaş'lılığı, duruşunu, etiklerini anlatıyorum.... İsimlerle, kişilerle işim yok... O tezahuratı yaparken kaybettiklerimizi geri almanın peşindeyim.... Gerçek BEŞİKTAŞ'ımın peşindeyim..... Bu nedenle gitmesi gerekenlerin değil, kalması gerekenlerin değil, etiklerin, yaptığımız yanlışların ve pek tabi ki doğruların tartışılması için vakit ayrılmasından yanayım.... Lütfen bizden gidenleri, kaybettiklerimizi, 100.Yıl formamıza isimlerini yazdıklarımızı düşünün... BEŞİKTAŞ'ımızı seviyorsak, gurur duyuyorsak onların bizlere kattıklarını düşünün.... Şimdi onlar yoklar... Bazıları bizler gibi oldular... Bazıları ne yazık ki hayatta da yoklar.... Fakat BEŞİKTAŞ'ım her zaman var.... Biz yokkende olacak.... Bu nedenle geleceğimize bakalım.... Bizler için ter döken ve ayrılma zamanı gelen herkese teşekkür edelim....Ve sadece değerlerimizi tartışalım.... Hepimiz için geçerli olan tek düşünceyi her an içimizde yaşatalım: BEŞİKTAŞ SEN BİZİM HERŞEYİMİZSİN......... |
onlardan tek farkımız BEŞİKTAŞLI oluşumuz. sen önce BEŞİKTAŞ lılığı öğren |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
mantıgımız varsa bile ne kalbımız ne gonlumuz ne de futbol zekasına guvendımız 10`dan vazgecemiyoruz...bircogumuzun ici sızlıyor Sergen yok artık dedıklerınde.... eser harikasın yaa walla,bu konuda sonuna kadar hak weriorum sana,+1903 |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Türkiye`de Saat: 09:55 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2