Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Felsefe

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 22-01-2007, 09:30   #1
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Siyaset Felsefesi

SİYASET FELSEFESİ


Siyaset felsefesinin ne olduğunu anlamak için Leo Strauss’un ünlü konferansında (“Siyaset felsefesi nedir?; 1992”) dile getirdiği iki tuzaktan korunmak gerekir.

Birinci yanılgı siyaset felsefesini felsefenin, siyasetin özel alanında genel felsefenin problemlerinin ya da kavramlarının yer değiştirmesiyle oluşmuş “ek” bir dalı yapmaktır. Bu fikir, önce hem düşünceye hem olguya bağlı bir engelle karşılaşır “genel felsefe” ya da metafizik tarihiyle siyaset felsefesi tarihi arasındaki açık sapma.

Gerçekten de ilk planda, bir siyaset felsefesi tarihi yazmak isteniyorsa, belli başlı bölümlerinin ve eklemlenmelerinin genel felsefe tarihininkiyle aynı olamayacağı düşüncesini reddetmek zor gözükmektedir. Antikite bağlamında Platon
ve Aristoteles , her iki durumda da aynı derecede önemli bir yere sahiptirler kesinlikle ama çeşitli helenistik filozoflar söz konusu olduğunda aynı şeyi söylemek o kadar mümkün değildir; buna karşılık modern felsefede sapmalar son derece belirgindir: Descartes ya da Husserl gibi önemli filozoflar temelleri olan bir “felsefe siyaseti” bırakmamışlardır (onların siyasal düşüncelerini yeniden yapılandırmak mümkün olsa da bu gerçek değişmez) ve Makyavel, Montesquieu ya da Rousseau gibi önemli siyaset felsefecileri özellikle saf bir felsefe yapma kaygısı içinde olmamışlardır (bununla birlikte büyük bir hayranlık ve ilgi çekmişlerdir). Kesinlikle rastlantısal olmayan bu durum gerçekten siyaset felsefesinin önemli bir özelliğidir: siyaset felsefesi özel bir sorundan doğar ve onunla yaşar: felsefe hem temel olan hem felsefi bir temeli olmayan ama dünyanın ya da “doğal” yaşamin ontolojik ya da fenomenolojik sorununa indirgenemeyen sorular soran insan yaşaminin bir boyutu arasindaki ilişki sorunu
.

Siyaset felsefesinin problemleri ona kendiliklerinden geliştirilmiş ve çelişkili argümanlar üreten insan topluluklarinin yaşami araciligiyla verilmiştir ve bu durum, bir yandan düşünceye sadece sistematik tutarlilik zorlayiciliklari olmayan özel zorlayiciliklar empoze ederek önyansimali bir deneyim araştirmasini bir sorunsal yapar.

Ikinci yanilgi bakişimlidir ve siyaset felsefesini, genel olarak “siyasal düşünce”yle karıştırarak ve onun kendi mantığını “siyasal düşünceler mantigi” üstüne oturtarak, sitede zaten yaygın olan fikirlerin basit bir biçimlendirilmesi gibi görmekle ilgilidir. Bu noktada siyaset ve deneyim ya da tüm öteki düşünce alanları için aynı şey söz konusudur; felsefe bu biçimsel zorlamalarla ve özellikle de onu besleyen ‘telos’la ilginç hale gelir: gerçek anlamda ancak ilkelerin tartışılmasıyla, bu tartışmada doğrudan ya da dolaylı biçimde “total” gerçeklik sorusu sorulduğunda ortaya çıkar (iddiaların radikal bir eleştirisinin ya da gerçek söylemin hayallerinin paradoksal biçimi altında olsa da).

Dolayısıyla siyaset felsefesi öncelikli olarak sitenin “gerçek” siyasetinde gerçekten var olan deneyim ve düşüncelerle gerekli, aşilmaz ve belirsiz biçimde sorunsal bir ilişkiyle belirginleşir. Yaşam dünyasiyla olan bu temel ilişkinin sonucu spekülasyon olasiliklarini önceden sinirlamaktir: problemlerini siyasete veren ve böylelikle siyaseti siyasetin ortak önlayişini destekleyen anlayişlari ve kavramlari arasinda minumum bir süreklilige zorlayan siyasetin kendisidir.

Öte yandan burada filozof özel bir “siyasal” konum içinde yer alır ve onun bu konumunun temelinde, özelliğinin ortak düşünce ve argümanları aştığı varsayılan evrensel içerikli bir söylem iddiasında olması yatar; filozof ve site arasındaki sürekli gerilim buradan doğar ve bu gerilimin bütünüyle yok edilmesi mümkün değildir; gerçekten de felsefenin amacı yaygın inançların ya da sağduyunun geçerliliğini doğrulamak ve meşrulaştırmak olsa da bu proje her zaman aşırı ya da sert bir iddianın işareti gibi gözükebilir çünkü en azından kendi meşruiyetini göz önünde bulundurma bağlamında bir bilinç eksikliği Önvarsayımı söz konusudur.

Dolayısıyla siyaset felsefesinin basit bir olumsuz tanımı (siyaset felsefesi genel felsefenin basit bir uygulaması değildir, var olan “siyasal düşünceler”in sistemleştirilmesi de degildir) bu temel özelliklerin bazilarinin belirlenmesi için yeterlidir. Çünkü felsefi-olmayanla gerekli bir ilişki kurar, siyaset felsefesi her zaman özel çikarsamali ve yurttaşlikla ilintili bir baglama baglidir: philosophia perennis burada “bağlamsalcı” bir biçim altında var alabilir ancak.

Siyaset felsefesi genel bir destekten yararlanan düşüncelere dayandığından klasik felsefe ve “sağ duyu” ilişkisi sorusuna özel bir içerik kazandirir sadece akademik bir sorun olabilecek şey felsefe ve site arasindaki sürekli gerilimin nedeni durumuna gelir. Site için siyaset felsefesinin varligi, tarafli olmak istemediginden daha radikal olabilecek bir tartişma olasiligi yaratir; filozof için siyasal sorunlarin tartişilmasi, onun sadece teorik özellikler taşimayan ama ayni zamanda onun özel etkinligini de dikkate alan öteki insanlarla ilişkisi konusunda özel bir düşünceyi gerekli kilar.

Dolayisiyla siyaset felsefesinin özgünlügü, bir yandan felsefeyi felsefi olmayan yaşama çok güçlü bir biçimde baglarken, felsefenin kendisini teorik ve pratik temel bir sorun yapmasi olgusuna baglidir. Dolayisiyla ancak filozof ve site arasindaki ilişkinin bazi önemli figürleri örnegi araciligiyla anlaşilabilir. Özellikle burada temel sorunlar ayni zamanda en önemli sorunlardir: felsefenin doguşu, “modern” dönüşüm ve çagdaş düşünce içindeki yeri. Dolayisiyla biz de “sokratik” felsefenin getirdiği problemden hareket edip, daha sonra felsefenin modern dünyayla -kısmen felsefenin eseri olan-kurduğu özel ilişkiler üstünde duracağız.

Filozof ve toplulukFelsefenin Yunanistan’da doğduğu ve klasik biçimini Atina’da Sokrates, Platon ve Aristoteles ’le aldığı söylenirken felsefenin ortaya çıkışı ve Grek Sitesinde ve özellikle de Atina demokrasisinde ortaya çıkan siyasal özgürlük arasındaki ilişki açıklığa kavuşturulur. Ama bu tarihsel bağ hem temel hem sorunsaldır. Gerçekten de, bir yanda felsefenin doğuşu geleneğin, mitin ve tüm dinsel ve siyasal otoritelerin ve de bunlara bağlı yaşam biçimlerinin sarsılması sonucunu doğurmuştur ve demokrasi de özellikle bu köklü değişimden doğmuştur.

Logos’u ya da doğayı sitenin “pozitif” düzeniyle karşitlaştirabilmek için her şeyden önce miras alinan siyasal düzenlerin biçimlerinin tartişilmasinin meşru olmasi ve din ve gelenek otoriteleri dişinda bir otoriteye dayanmasi gerekir. Buna karşilik site ve felsefe arasindaki ilişkiler her zaman tartişma yaratmiştir ve siyaset felsefesinin kurucusu Sokrates de kendisi hakkinda açilan davanin bir iftiraya ya da bir yanliş anlamaya dayandigi söylenemeyecek olsa da Atina demokrasisinin en büyük kurbani olmuştur; gerçekten de onun ögretisi bazi açilardan Atina rejiminin meşruiyeti için bir tehdit gibi görülebilir.

Sokrates’in çok açık yurtsever tavrı söz konusu değildir burada çünkü (belki öğrencisi Platon’un tersine) kendisi örnek bir yurttaşti; Atina’nın girişmiş olduğu savaşlara katılmış, çocuklarını vatanı için feda etmiş, demos’a sadece onun yapmış olduğu yasaları savunmak için karşı çıkmıştır ve bazı antidemokratik aristokratlarla (Kritias ve Alkibiades gibi) ilişkiler kurduysa da yıkıcı komplolara katılmış olabileceği konusunda kesin bilgiler yoktur elde.

Bununla birlikte Sokrates’in öğretisinde hem demokrasiyle hem de genel olarak Site’yle uyuşmayan birşeyler vardir; gerçekten de Sokrates, her şeyden önce her özel düşüncenin kesin karakterini ortaya çikarmakla kalmaz: muhataplarini kendileriyle çelişkiye düşürerek fikrin siyasal tartişma ve kararlara temel oluşturamayacagini gösterir; ve bu da büyük sofist tarafindan yeniden ele alinan ve kuramsallaştirilan yurttaşlarin evrensel siyasal yetenegi Atina postulatini ortadan kaldirir (bkz. Platon, Protagoras); ayrica daimon referans ve felsefi bilgiyi israrla savunmasiyla (bilginin sinirlarinin bilinmesi olarak) sitenin ve dinsel örgütlenmesinin aslinda eksik oldugu düşüncesini öne sürer. Böylece Platon’un Sokrates öğretisini birçok bakımdan radikalleştirmiş olduğu mümkünse de bu öğreti her halükarda Atina demokrasisinin kabul edebileceği çizginin sınırında kalmıştır

Sokrates’in yaşami ve ögretisi, dolayisiyla, içerigi siyaset felsefesi açisindan çok önemli çifte bir ders verir: felsefenin konusu, ortak siyasal deneyim dişinda, başka hiçbir yerde bulunmaz; bu, yaygin tartişmalar araciligiyla açiklanmiştir ve ayrica Kriton ’da (Sokrates, Platon’un bu diyalogunda, kendisini yurttaşlarinin mahkum ettigi ölüm cezasi nedeniyle kaçmaya razi etmek isteyince Atina yasalarini gösterir) görüldügü gibi filozof kendisini egiten ve yasalariyla koruyan siteye olan borcunu görmezlikten gelemez.

Öte yandan ise filozof basit bir ortak bilinç ve ortak anlayişla yetinemez çünkü onlardan daha farkli gerekçeler ileri sürer ve çünkü düşüncesi kismen geçerli kaliplarin arkasinda gizlenmiştir (L. Strauss, 1989, N. B. s. 45-46): bu ayni zamanda şu anlama gelir: filozof, siyasal düzeni onaylasa da siteye tam anlamiyla sadik degildir, site iyi kötü adil ve dolayisiyla felsefenin gerekliliklerine uygun bir düzen saglamiş olsa da durum degişmez. Felsefe ve siyaset arasindaki karişik ve ayni zamanda siyaset felsefesinde de var olan bu ilişki siyaset sorunu alaninda iki karşit çözüme yol açar ve bunlari Platon ve Aristoteles araciligiyla örneklemek uygun olur.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 19-02-2007, 16:17   #2
ยŦยк
 
Constantin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

paylaşım için teşekkürler
Constantin Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın

« Sofistler | Seneca »

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 11:41 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580