|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
16-08-2007, 17:27 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2007 Yaş: 43
Mesajlar: 8.401
Tecrübe Puanı: 25 |
Yeni Yıldız Serdar Özkan 2002-2003 yılı ve BEŞİKTAŞ'ın şeref dolu 100. yılı kutlanıyor... Teknik direktör bir önceki sezon GALATASARAY'ı şampiyon yapmış, Rumen LUCESCU. Hedef 100. yılda şampiyonluk. Kadroda kimler yok ki; Zago, Amaral, Guinti, Cordoba, Ronaldo, Sergen, İlhan mansız, Tümer, Pascal Nouma. Bu kadronun içinde paftan gelen SERDAR ÖZKAN denen 16 yaşında da bir genç. 28 günlük İsviçre kampındayız, Cenevre tarafında Charmey diye bir kasaba. İdmanlar başlıyor, tempo artıyor derken hazırlık maçları. Basel ile bir hazırlık maçı oynanıyor. 16 yaşındaki Serdar Özkan'da maç kadrosunda. İnanılmaz bir mücadele ediyor ancak herkesin ortak görüş bu çocuğun pişmesi lazım, bu kadroda ona yer verilemez. Karşılaşma sonrası hiç unutmuyorum; Lucescu "İşte benim yıldızım" dedi Serdar için. Ve onu oynayabilmesi için kiralık gönderdi. Beşiktaş'ta oynayamazdı çünkü kadro çok şişikti ve birde tecrübesizdi. Serdar. Buna rağmen 16 yaşındaki futbolcu oynayamasada; kadroda zaman zaman yer buldu. Hatta ve hatta o sene UEFA kupasında çeyrek finale kadar çıkan Beşiktaş'ın, UEFA'ya bildirilen kadrosunda ismi bile vardı. Ancak oynayamadığı için devre arası İstanbulspor'a gönderildi. Sonrasında 2 ligde Samsunspor'da ardından Akçaabatspor'da oynadı. Ertuğrul Sağlam'ın gelmesi ile o da tekrar geldi doğduğu yuvasına. Hemde nasıl geldi? Son anda Antalyaspor'a satılıyordu. Zamanın Futbol Şube Sorumlusu Celalettin Kolot engel oldu ve Serdar'ın Beşiktaş'ta kalmasını sağlamış oldu. Serdar'ı çok seven ve de çok çok iyi tanıyan bir abisiyim. Onu o kadar çok seviyorum ki bende ayrı bir yeri vardır.Hayatında yaşayabileceği en kötü olayları yaşamasına rağmen Futbola dört elle sarılması takdir edilecek bir olay.1999'daki hafızalarımızda kötü anı olarak kalan depremde aile üyelerinden bir kısmını göçük altında kalması onun hayatındaki en kötü bir dönemeçtir.Ve o yılmadan futbol oynamayı sürdürdü ve şu an BEŞİKTAŞ gibi hemde gözlerini açtığı yuvasında 21 NUMARALI FORMASI ile yıldızlaşmaya doğru emin adımlarla ilerliyor. ERTUĞRUL SAĞLAM'ı tebrik etmek lazım, böylesine yetenekli futbolcuları alıp direkt olarak oynatması, onlara güven vermesi daha doğrusu Türk futboluna Beşiktaş adı altında Futbolcu kazandırmasını tebrik etmekten başka birşey yapamayız. Bütün bu anlatıklarımızdan sonra şunu söyleyebiliriz ki; Türk Futbol'una yeni bir Sergen, yeni bir Emre emin adımlarla geliyor. Seni bu ülkede futbol oynatan en alttaki hocandan seni bu arenada korkmadan oynatan Hocan Ertuğrul Sağlam ve Seni 16 Yaşındayken keşfedip Geleceğin Yıldızı diyen Lucescu'ya sonsuz teşşekürler.İnşallah senle beraber veya senden sonra senin gibiler de gelecektir. TAKIM OLMAK Sevgili okurlar birazda Beşiktaş'tan bahsedelim geçen yazımda yazmıştım. Futbolcular taraftara mesaj yolluyor oynadıkları futbolla "Sabredin Geliyoruz"diye. Sheriff maçı kolay geçti. Lige iyi başladı Beşiktaş, skor kısır olabilir ama üstünlük Siyah Beyaz'daydı. Zürih maçına gelince skor 3 yada 4 olabilirdi. Şanssız yenen gol tam bir hakem faciası ama fark etmez Beşiktaş Zürih takımın eleyip Devler ligine kalacaktır. En önemlisi Bakın Fenerbahçe ve Galatasaray'a takım olma yolunda bir gelişme yok. Hep bireysel çabalar ön planda ancak Beşiktaş takım olma yolunda büyük yol katediyor. Ancak takım olursanız başarılı olursunuz. Ertuğrul Sağlam daha göreve gelirken demişti "Herkesin takdir ettiği bir takım olacağız" ve şuan bakıyorum birçok yazar Beşiktaş'ın daha takım olduğunu söylüyor. Az kaldı sevgili Beşiktaşlılar. Güzel günler yakında, ben inanıyor ve güveniyorum. Kimse 2004 yılında olanları unutmadı. Tıpkı 92 -93 sezonun da olanlar gibi. Beşiktaş, tarihinde şerefli ikinciliklerle yaşamasını bilmiş bir kulüp ve bu yüzden; ŞEREFLİ BİRİNCİLİKLERE AZ KALDI.
__________________ | ||
|
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |