![]() | |
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
![]() | #12 | ||
![]() ![]() Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 41
Mesajlar: 557
Tecrübe Puanı: 20 ![]() | aq dusun dusun boktur isin ne lan cektigimiz.. o futbolcu denen serefsizler 8 golu nasil yiyip uyuyorlar. Paralarini nasil harciyorlar..vicdansiz serefsizler olan bizim gibi sevenlere, gonul verenlere oluyor yeter yaaa.... Kimse BESIKTASTAN ustun degildir. Ruhsuz, kibiliyetsiz serefsizler agzimi actirmayin yaaaa
__________________ siyah beyaz olum yasam... | ||
![]() | ![]() |
![]() | #13 | ||
![]() Üyelik tarihi: Aug 2006 Yaş: 55
Mesajlar: 165
Tecrübe Puanı: 19 ![]() | Kavramları karıştırmayalım, doğru analiz yapalım. Beşiktaş birden fazla olgudan oluşan bir cemiyetin adıdır. Sporcuları, yönetimi, taraftarı çıkarırsanız, geriye tarafı olacağınız, seveceğiniz, başarılarıyla sevinip, başarısızlıklarıyla üzüleceğiniz birşey kalmaz. Kavram bir boşluğa düşer. 1902 yılında Beşiktaş yoktu, ancak onu kuranlar vardı. Bir yıl sonra, o saygın kişiler biraraya gelip bir karar aldılar ve BJK'yı kurdular. O tarihten itibaren, BJK'nın faaliyetleriyle birlikte taraftarı, sevenleri, destekleyenleri oluşmaya başladı. Şimdi gelelim, Beşiktaş'lılık duruşu kavramına. Bu kavram ne yazık ki, mevcut yönetimin profesyonellikten çok uzak tavırları sonucu değerini yitirmiştir. Yıllarca uğraşarak, üzerine titreyerek inşa ettiğiniz bu saygınlık, kendini bilmez bir kaç yöneticinin demeçleri yüzünden bir iki yılda tuzla buz olmuştur. Şimdi benden böyle bir amatörler mangasına destek vermemi mi bekliyorsunuz? Mümkün değil. Futbolculara destek demişsiniz. Kusura bakmayın ama, adına, tarihine, şanına yakışmayan bir şekilde 8 gol yiyerek futbol tarihinin kara sayfalarına geçmiş olan bir takımın futbolcularının böyle bir desteği haketmediğini düşünüyorum. Sporda yenilmek ayıp değildir, ancak böylesine karaktersizce yenilmek, işte o duruşuyla öğünmek istediğimiz Beşiktaş'ın bilinen bütün değerlerine ihanettir. O akşam Anfield Road'da ölüler vardı sahada. Koşmaktan, yürümekten aciz ölüler. Korkak bir taktik yüzünden mahkumiyete terkedilmiş bir Beşiktaş izledim. Esas beni üzen konu, bu 11 kişinin bu mahkumiyeti kabullenmiş halleriydi. Birbiriyle konuşmayan, hatta sahada birbiriyle kavga eden, liderden yoksun, maçın bitmesi için dua eden ruhsuzlar ordusuydu, o akşam Liverpool'da. Ben bunu kabul etmiyorum, arkadaş. 4 yılda 100 milyon dolar harcamışlar, ne bir şampiyonluk, ne de "Helal olsun Beşiktaş'a, takır takır top oynuyo" denen bir futbol var ortada. Ne zaman şöyle arkana yaslanıp, rakibini evire çevire ezen, galibiyetinden emin olduğun bir Beşiktaş seyrettin? Eğer, daha iyi olacağına inanıyorsan, bazen devrim, içinde bulunduğun durumdan daha iyidir. Şimdiki yönetimin hiç bir sözüne güvenim kalmadı, ama eğer gerçekten Sivas maçını kaybedersek gideceklerse, ben kaybetmeleri için dua edeceğim. Gitsinler ki, o örümcek bağlamış kafalarıyla şanlı Beşiktaş'ımın önünü kapatmasınlar. Bizimle alay etmesinler, bizim gururumuzla, haysiyetimizle oynamasınlar, başka bir şey istemiyorum!
__________________ yalnızlık alır götürür, vay beni yazık bana, eller böyledir hep ayırır karışıp sevdalara | ||
![]() | ![]() |
![]() | #14 | |||
![]() Üyelik tarihi: Aug 2007 Yaş: 42
Mesajlar: 4.674
Tecrübe Puanı: 23 ![]() | Alıntı:
çok güzel olur bence.arkayı dönme ve gollrde asla sevinmeme | |||
![]() | ![]() |
![]() | #15 | |||
![]() Üyelik tarihi: Nov 2007 Yaş: 54
Mesajlar: 4
Tecrübe Puanı: 18 ![]() | Sevgili Arkadaşım.... Yazdığım ikinci yazıda ne demek istediğim daha net'ti lakin doğru ifade edememişim sanırım.. Yazdıklarına bazı şeyler söylemek istedim..... Alıntı:
__________________ Lütfen forum kurallarını okuyunuz.. | |||
![]() | ![]() |
![]() | #18 | ||
![]() Üyelik tarihi: Nov 2007
Mesajlar: 8
Tecrübe Puanı: 18 ![]() |
Sevgili dostlar ben 34 yıldır BEŞİKTAŞ için yanıp tutuşan biryim. hatırlıyorum da, bundan 15-20 sene önce bu camianın spor dünyasında, hatta ezeli rakiplerimizde bile çok ayrı bir yeri vardı. BEŞİKTAŞ dediğin zaman asil bir kulüpten bahsedilir idi, asil bir camia akıllara gelirdi. çünkü biz renklilerin sokak arası münakşa ve kavgalarına karışmazdık. çünkü biz onur, haysiyet ve şeref denilen erdemleri ilke bilirdik. çünkü bizim armamızda ay-yıldızın verdiği ağırlığı ve yükümlülüğü yaşardık. peki sonra ne oldu ? zaman değişirken, BEŞİKTAŞIMIZ da değişmeye başladı, özellikle Seba dönemi bittiğinde, ne kendimize has olan tarzımızı koruyabildik, ne de büründüğümüz yeni değerler BEŞİKTAŞA layikti. manşet olmak için, o çapulcu ruhsuz renkli takımlar gibi, popülist bir tutum içine girdik. sanki önemli olan ilkelerimiz değil, zekadan yoksun medyanın baş maymunu olma yoluna girmiştik. bununla birlikte gelen yozlaşma, gruplaşma ve şiddet şanlı BEŞİKTAŞın hem adına leke sürmeye başladı hem de çok tehlikeli karanlık yolları işaret ediyordu. fakat bunlar belirli çevrelerden hep örtbas edildi. gelen giden yönetimler dahil bu gidişata dur denmedi. onun yerine renklilerin patırdı gürültüsüne dahil edildik ve BEŞİKTAŞ o sümsüklerine seviyesine düşürüldü. kimse de fark etmesin diye, gündem hep başka yerlere yönlendirlidi. hem böylece kendi sandalyelerini koruyup kurtardılar hem de olası acizliklerini kaşe edebildiler. hatırlayın dostlar, koskoca BEŞİKTAŞ başkanı kalkıp 3 para etmeyen varlıklarla basında söz düellolarına giriyor, ve 104 yıllık bir kulübü mahalle tayfaları topluluğu haline düşürüyor. zaman zaman hakem, zaman zaman federasyon ve başka zaman yine başka suçlular aranıp bulundu. ve yine hala o başkan koltuğunda oturan kişi BEŞİKTAŞın asıl işleri dışında her yerde dayılık taslıyor, etrafındaki kuklalar da şakşakcılık yapmaktan başka bir işe yaramıyor. gelişmeler ortada. avrupa fiyaskosu aldığımız 8-0 lık hezimetle başlamadı. del bosque davasından tutun, yurtdışından getirdiğimiz 5.sınıf topçulara kadar dayanıyor. belirli çevreler 'kaptan gemiye su sızıyor' dediyse bile, kaptan dürbünü hep kaşka yerlere çevirdi ve 'kara görünmüştür, düğmeye basılmıştır' yalanlarını temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp insanlara yedirdi. ancak kara hiç görünmemişti. o hep kendi hayalindeki kara idi. hep var olan, ama gerçek olmayan. bizler bu takımı en çok şampiyon olduğu için tutmadık. eğer sevgimiz ve inancımız bundan ibaret olsaydı, o zaman real madrid, ac milan gibi takımlar tutardık. bizler armamızda 3 yıldız takılsın diye de 'ölümüne BEŞİKTAŞ' demedik. armamızdaki tek yıldız zaten galaksinin en anlamlısı. ama bizler hep şuna inandık, hep şunu bekledik: EN BÜYÜK BEŞİKTAŞLININ izinden giderken, o formanın ağırlığını, o formayı taşıma gururunu bizlere hisettirin. siyah-beyazı inanarak temsil edin. spor bu, yenersin, yenilirsin, işin burası hiç önemli değil. anack bütün inancınla, bütün sevginle ve herşeyden önemlisi bütün samimiyetinle taşımayacaksan o formayı, ve başkanlığını yaptığın kulübün onurunu taşıyamıyorsan, efendice 'yok arkadaş bu iş bana göre değil' deyip ceketini alıp gideceksin. ve unutmayın: yönetimler gelip geçicidir. BEŞİKTAŞ bakidir. hiçkimse, hiçbir grup ne BEŞİKTAŞtan üstündür ve BEŞİKTAŞın ilkelerini çiğneme hakkına sahip değildir. Sevgiler RAWKİDD
__________________ Lütfen forum kurallarını okuyunuz.. | ||
![]() | ![]() |
![]() | #20 | ||
![]() Üyelik tarihi: Nov 2007
Mesajlar: 2
Tecrübe Puanı: 18 ![]() |
2003-2004 sezonunda yönetime gelebilmek için Beşiktaş'ın başarısızlığa uğraması için çaba gösterenlerin, göreve geldikten sonra yaptıkları ortada. Tartışılması gereken şuan da vereceğimiz desteğin acaba bu kişilerin yaptığı tahribatı durduracak mı ya da daha da artarak devam etmesine mi yol açacak?
__________________ Lütfen forum kurallarını okuyunuz.. | ||
![]() | ![]() |
![]() |
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
![]() LinkBack to this Thread: http://besiktasforum.net/forum/futbol/41521-besiktaslilik-durusu-ve-sivas-maci/ | ||||
Mesaj Yazan | For | Type | Tarih | |
Untitled document | This thread | Refback | 03-03-2008 08:51 |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ![]() |