|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
31-03-2008, 21:30 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Nov 2007 Yaş: 41
Mesajlar: 1.044
Tecrübe Puanı: 18 |
"Şampiyonluğa inanıyorum" Eski menajerimiz Ali Gültiken, kulübümüzde birçok kişinin isteği ve desteğiyle göreve getirildiğini belirterek, "Ancak sonra Başkan Yıldırım Demirören'in kafasında benim değil, başka bir ismin olduğunu, ancak o kişiyi, çeşitli nedenlerden dolayı o dönem içerisinde getiremediğini anladım. Görevi ben bırakmadım. Yurt dışından aldığım hocalık teklifleri vardı. Bana yola devam edeceğimizi söylediler ve bu teklifleri geri çevirdim. Transfer dönemi ve kamp bittikten sonra bir gece yarısı karar değişikliğiyle böyle bir durumla karşılaştım" dedi. Ali Gültiken, Futbol Extra Dergisi'nde yer alan röportajında, siyah-beyazlı kulüpte göreve geldiği dönemde görüşmelerini dönemin 2. Başkanı Murat Aksu ile yaptığını belirterek, "Yönetimden de birçok kişinin isteğiyle, desteğiyle göreve getirildim. Ama sonra Başkan Yıldırım Demirören'in kafasında benim değil, başka bir ismin olduğunu, ancak o kişiyi, çeşitli nedenlerden dolayı o dönem içerisinde getiremediğini anladım. Görevi ben bırakmadım. Yurt dışından aldığım hocalık teklifleri vardı. Bana yola devam edeceğimizi söylediler ve bu teklifleri geri çevirdim. Transfer dönemi ve kamp bittikten sonra bir gece yarısı karar değişikliğiyle böyle bir durumla karşılaştım. Demirören bana kulüpte başka görev teklif etti ama kabul etmedim" ifadelerini kullandı. Menajerlik görevi için Başkan Demirören'in kafasında başka bir ismin bulunduğunu dile getiren Gültiken, "Sezon içinde de Başkan'ın bu düşüncesini bazı yerlerde seslendirdiğini biliyorum. Ama bu kamuoyuna yansımadı. Çok samimi olarak söylüyorum, geri dönüp baktığım zaman içim bu konuda çok müsterih. Hem kulübün mali yapıları içerisinde görevimi maksimum yaptığım için hem de sportif başarı adına takımı getirdiğimiz yer açısından, takımın değerinin geldiği nokta açısından, takım içinde hiçbir sorun yaşatmadan bu işi tamamladığım için mutluyum" diye konuştu. Ali Gültiken, Beşiktaş'ta geçen 1.5 yıllık menajerlik döneminden memnun olduğunu söyleyerek, "Geçen süreyi kazanç olarak görüyorum. Çünkü büyük kulüpler sadece takımlardan ibaret değil. Futbolcu, yönetici, taraftar, medya gibi bir sürü boyutu var. Bunun organizasyonu ve iç dengelerin oluşturulması konusunda birçok şey öğrenmiş oluyorsunuz. Ben Beşiktaş'ta geçen 1.5 yılım için çok memnunum" dedi. Göreve yaptığı ilk sezonda elde edilen sonuçların büyük bir başarı olduğunu savunan Gültiken, "Göreve geldiğimde bir teknik adam vardı ve devam ediyordu. Transferler de yapılmıştı. Kadronun tamamına yakını değiştirilmiş, yeni bir ekip oluşturulmuş ve geniş kapsamlı bir gençleştirme gerçekleştirilmişti. Kamuoyuna 'Geleceğe dönük bir kadro oluşturduk, bu sene yapılanma dönemi, önümüzdeki senelerde başarı yakalamak istiyoruz' diyorsunuz. Böyle bir söylemle yola çıkıyorsunuz. Siz de menajer olarak bu projenin başına geçiyorsunuz. Bana göre ilk sezonumuzda hedef sadece yeniden yapılanma olsa da önemli sonuçlar aldık. Süper Kupa ve Türkiye Kupası'nı kazandık, Şampiyonlar Ligi'ne katılma hakkını elde ettik. O kadro yapabileceklerinin maksimumunu gerçekleştirmiştir. Ben o günün şartlarına göre alınan sonuçların büyük bir başarı olduğunu düşünüyorum" şeklinde konuştu. "TIGANA İSTESEYDİ GÖREVİNİ SÜRDÜRÜRDÜ" Ali Gültiken, 'Beşiktaş yönetiminin, Tigana ile devam etmeme düşüncesini siz daha öncesinden hiç fark ettiniz mi?' sorusuna ise, "Ben hem yönetimle hem Tigana ile 24 saat beraber yaşayan biri olarak böyle bir şeyin olmadığını açıkça söyleyebilirim. Biliyorsunuz, bu olayda kararı veren yönetim değil, Tigana'nın kendisi olmuştur. Bu kararı kendisi aldı ve açıkladı. Sadece, açıkladığı dönemde şampiyonlar ligi hedefi devam ediyordu ve başkan da kendisinden bu konuda bir talepte bulundu. Başkan, bu karar açıklandıktan sonra bunun takım üzerinde hocanın etkisini azaltacağı düşüncesiyle kendisinden sezon sonu değil de hemen görevi bırakmasını istedi. Onun öncesinde hocanın görevi bırakmasıyla ilgili bir düşünce ve görüşme olmadı. Çünkü biliyorsunuz, çok güçlü ve önümüzdeki sezonda devam edecek bir mukavelesi vardı. Kendisi isteseydi bir yıl daha devam ederdi" cevabını verdi. Göreve geldikten sonra sadece Ricardinho'nun transfer edildiğini hatırlatan Gültiken, "'Bu transfere Tigana karşı geldi' filan denildi, ama yalan. Ben de o görüşmede vardım. Tigana Ricardinho'ya 'Evet' deyince futbolcu getirildi" ifadelerini kullandı. Ali Gültiken, görevde olduğu sürenin transfer döneminde özellikle stoper bölgesinde çok çalışma yaptıklarını belirterek, "Fakat bu konuda yönetimin 1 milyonlar civarında veya bonservisi elinde stoper bulma talebiyle yola çıkmamız bizi zorladı. Juventuslu Legrottaglie'yi ya da Erik Hagen, Anderson, Mastroviç veya Ruben Gonzalez'den birini alabilirdik. Yine Bolton'dan Baye vardı. Ama bütçenin kısıtlı olması ve bazılarını da hocanın istememesi nedeniyle alamadık. Oyuncular içinde izlenmeyenlerden biri de Diatta'ydı. Bonservisinin elinde olması transferinde etkili oldu. Bir de Ertuğrul Hoca, gerektiğinde yedek oturabilecek bir oyuncu olmasından dolayı onu tercih etti. Başkan, Milli Takım'da oynayan dört defans oyuncusunun üçünün, yani İbrahim Toraman, İbrahim Üzülmez ve Gökhan Zan'ın bizim oyuncularımız olduğunu, gelecek stoperin oyunculardan birini yedek düşürebileceğini, bunun da sıkıntıya yol açabileceğini söylemişti. Bunun üzerine Hoca da böyle karar verdi" şeklinde konuştu. Fenerbahçe'den transfer edilen kaleci Rüştü ile Mehmet Yozgatlı'nın, teknik direktör Ertuğrul Sağlam'ın çok istemesi nedeniyle Başkan Demirören tarafından transfer edildiğini söyleyen Gültiken, sezon sonunda Beşiktaş'ın şampiyon olacağını ileri sürerek, "Bu takımın başarılı olacağına inandığımı, bu konuda şüphem olmadığını, en önemli şeyin bu oyuncuların ve bu takımın arkasında durmak olduğunu, onların güvenlerini kazanıp desteklemek gerektiğini söyledim. Doğru yönetildiği takdirde sezon sonunda bu takımın şampiyon olacağına inanıyorum" diye konuştu. "ERTUĞRUL SAĞLAM BAŞKANIN TERCİHİYDİ" Ali Gültiken, Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam'ın Başkan Demirören'in tercihi olduğunu belirterek, "Direkt olarak Başkan Demirören'in gerçekleştirdiği, kararını kendisinin verdiği bir projeydi" ifadesini kullandı. Görevden alındıktan sonra Beşiktaş taraftarının kendisini tribüne çağırması ve Sinan Engin'e tepki göstermesini nasıl yorumladığının sorulması üzerine Gültiken, "Bu görevde sadece bir yönetici olarak bulunmadım. Kulübün geçmişinden gelen, ben ve benim misyonumdaki insanlar için söylüyorum, bizler Beşiktaş'ta bir değişimi gerçekleştirmiş ve belki de kulübün son 50 senesine baktığınız zaman en başarılı olan isimleriz. En büyük başarılara biz imza atmışız, kupalar kaldırmışız. Futbol dışında da örnek olmuş insanlarız. Bu olayı böyle değerlendirmek gerek. İnsanlar bu reaksiyonu gösterirken, kendilerine de bir şeyler yapılmış gibi hissettiler içlerinde. Dediğim gibi, profesyonel yerlerde değişim olur ama şekil ve şartların uygun olması gerekir. Bir gecede, sonuçları düşünülmeden alınan ve sabah uygulanan kararların neticeleri de maalesef yıkıcı sonuçlara sebep olabiliyor. Bu benim ve Del Bosque'nin konusunda alınan kararların sonuçlarına baktığınızda daha net ortaya çıkıyor. Del Bosque'yi altı ay çalıştırıp bu çalışma karşılığında ona 15 milyon dolar ödemekle karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Ve sonuçları da oldukça ağır oluyor" diye konuştu. Ali Gültiken, siyah-beyazlı kulüpte bazı isimlere kızgın olduğunu, ama hiç kimseye karşı kırgınlığının bulunmadığını kaydederek, "Kızgınlıklar olabilir ama hiç kimseye kırgın değilim. Kızgınlığım, duygu olarak Beşiktaş sevgisinin önüne hiçbir zaman geçememiştir. Olay itibariyle kızgın olabilirsiniz ama ben Beşiktaş camiasının sahiplerinden bir tanesiyim. Geriye dönüp baktığınız zaman, üzerinde hak iddia edebilecek insanlardan bir tanesiyim. Onun için bu camia benim, bizim. Benim gibi milyonlarca insanın. Ben bu camiaya sıkıntı getirebilecek hiçbir şeyin içinde olmayacağım. Benim böyle bir temel felsefem var. Yaşadığımız müddetçe Beşiktaş bizim hayatımızda hep olacak. Bugün olmaz yarın olur, yarın olmaz öbür gün olur" ifadelerini kullandı. Bundan sonra kariyerini teknik adam olarak sürdürmek istediğini kaydeden Gültiken, "Beşiktaş'ta menajerlik yapmış olmam, diğer kulüplerde de yapacağım anlamına gelmez. Beşiktaş bizim evimiz. Oradan böyle bir teklif geldiğinde hayır deme şansınız olmuyor. Ancak bundan sonra futbolun içinde teknik direktör olarak bulunacağım. Menajerliği ise sadece Milli Takım ya da Beşiktaş için düşünebilirim" şeklinde konuştu.
__________________ | ||
|
04-04-2008, 20:05 | #5 | ||
Üyelik tarihi: Oct 2007 Yaş: 39
Mesajlar: 4.096
Tecrübe Puanı: 21 | ahh be ali seninde başıunı yaktılar bizimde ! | ||
04-04-2008, 20:32 | #6 | ||
1903-1984-2008 Üyelik tarihi: Oct 2007 Yaş: 40
Mesajlar: 10.250
Tecrübe Puanı: 32 | Katılıyorum. | ||
04-04-2008, 20:58 | #8 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Aug 2007
Mesajlar: 529
Tecrübe Puanı: 17 | allah aşkına gs feneri yenecek de o onunla berabere kalacak da beşiktaşın şampiyonluk hayaline bakın kendi evinde eziklere yenil sonra bekle ki gs ezikleri yensin daha da acısı anadolu takımı sivas gs yi yensin sonra senin sivasla yapacağın maçta sivas favori gösterilsin YA BEN NEYLEYİM böyle şampiyonluğu YAZIKLAR olsun inanan inansın benim gözümde bu senenin şampiyonu SİVAS spordur adamlar şehirden toplanan parayla ancak bir otobüs alıyor futbolcular bizimkilerin aylık kazancını 1 sezonda kazanıyor çıkıp aslanlar gibi herkese kafa tutuyor, bizim takım futbolcuları belediye maçına 500 araçlık konvoyla gidiyor yıllık milyon dolarlar alıyor çıkıp belediyeye kendi evinde fenere yeniliyor.
__________________ ___Beşiktaş bir Gerillanın Hayata İtirazıdır.__ ___Susarsa ÇATIŞMA, Konuşursa SAVAŞ,___ ___Yazarsa DESTAN, Severse Devrim OLUR.__ | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |