|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
Haberler Bu Bölümde Gündem Yaratan Haberler Tartışılır. |
| LinkBack | Seçenekler | Stil |
14-12-2007, 23:28 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2007 Yaş: 43
Mesajlar: 8.401
Tecrübe Puanı: 25 |
Fazıl Say: Türkiye'yi terk edebilirim Ünlü piyanist, "İslamcılar güç kazandı, azınlıkta kaldık. Tüm bakan eşleri türbanlı. Türkiye rüyalarımız öldü. İleride ülkeden ayrılabilirim" dedi Ünlü besteci ve piyanist Fazıl Say, Türkiye'deki İslamcıların güç kazanması nedeniyle Türkiye'yi terk edebileceğini açıkladı. Fazıl Say Paris'te, Almanya'da yayımlanan sol-liberal eğilimli 'Süddeutsche Zeitung' gazetesinin sorularını yanıtlarken, "Türkiye rüyalarımız kısmen öldü. Tüm bakan eşleri türban takıyor. İslamcılar zaten kazandı. Biz yüzde 30, onlar ise yüzde 70. Başka yere taşınmayı düşünüyorum" dedi. Gazete, keman ustası Renaud Capuçon ve Fazıl Say'la Paris'te röportaj yaptı. Röportajda, Capuçon'un, Fazıl Say'a İsviçre'nin Zürih kentine taşınmasını önerdiği yazıldı. Fazıl Say ise, konserler nedeniyle devamlı seyahat ettiği için Lozan'ı daha çok beğendiğini, ancak havalimanının kente 1.5 saat uzak olmasını bir dezavantaj olarak gördüğünü belirtti. Say soruları yanıtlarken şunları söyledi: "Hemen değil ama, ileride Türkiye'den ayrılmayı düşünüyorum. Biz artık azınlıkta kaldık, dışlanıyoruz. Çankaya'daki davete bile beni çağırmadılar. Böyle giderse, bir kızım var, onu da alır yurtdışına giderim." Fazıl Say, Avrupa Komisyonu tarafından 2008 yılı kültürlerarası diyalog elçisi olarak görevlendirilmişti.
__________________ | ||
|
15-12-2007, 04:50 | #4 | ||
Optik bArikAtı Üyelik tarihi: Oct 2006
Mesajlar: 1.729
Tecrübe Puanı: 20 | ezik olduğun için sevmiyorum seni ne yaparsan yap ezik olacaksınız... | ||
17-12-2007, 15:56 | #6 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Apr 2007
Mesajlar: 1.845
Tecrübe Puanı: 20 | Fazıl Say’ın isyanı ALMAN Süddeutsche Zeitung Gazetesi’nin haberini okuyunca hemen Fazıl Say’ı aradım. Ünlü piyanistimizin konserleri için yurtdışında olduğunu öğrendim. Kısa bir süre sonra aradı. Alman gazetesine verdiği "Türkiye’den ayrılmayı düşünüyorum" demecini sordum. "Doğru, gerçekten de düşünüyorum" dedi. Canım sıkıldı. Ünlü piyanistin ülkesini ne kadar sevdiğini biliyordum. Sırf "ay yıldızlı" pasaportla dolaşabilmek için sürekli vize işkencesine katlanıyordu. Oysa dünyada birçok ülke kendisine pasaport vermek için sıraya girmişti. "Hiçbirinin teklifini kabul etmedim. Ben Türk’üm, konserlerim için Türk pasaportuyla dünyayı dolaşmak istiyorum" demişti. * * * Beş kıtada her yıl 140 konser veriyor Fazıl Say. İstanbul’daki evinde yılda topu topu 4 gece yatabiliyor. Onun Floransa Müzik Festivali’nin final sanatçısı olarak ünlü "Piazza della Signoria" meydanında verdiği ve 20 bin kişinin izlediği konserini anımsadım. O gece bir Türk olarak büyük gurur duymuş, Fazıl’a gösterilen olağanüstü ilgi beni çok duygulandırmıştı. Konser bitiminde insanlar onu dakikalarca alkışlamışlardı. Telefondaki sesinden üzüntüsünün ne kadar büyük olduğunu anladım. Ülkesi için endişeliydi. Gazeteye ve bana söyledikleri onun ruh halini yansıtıyordu: "Bizim Türkiye rüyamız öldü. Tüm bakan eşleri türban takıyor. İslamcılar zaten kazandı, biz yüzde 30 onlar yüzde 70. Bizi dışlıyorlar. Çankaya’daki davete bir sürü ıvır zıvır adamları çağırdılar, beni çağırma gereği bile duymadılar. Bu iş böyle devam ederse kızımı da alıp bir başka ülkeye yerleşeceğim." Sonra da sordu: "Doğru değil mi bu söylediklerim?" * * *Kaç yazı yazdım, "Türkiye’nin yetiştirdiği ama sayısı pek fazla olmayan dünya çapındaki sanatçılarımızla ilgilenmek gerekir" diye. Tanıdığım bakanlara söyledim. Cumhurbaşkanının, başbakanın ilgilenmesi için uyarıda bulundum. Aldırmadılar bile. Bir iktidarın dünya görüşü ne olursa olsun, sanata, sanatçıya bu kadar duyarsız davranmaya hakkı yoktur. Laik demokratik cumhuriyet ilkelerine, çağdaşlığa ters düşen gelişmeler insanların ruhlarında çöküntülere neden oluyor. Sanatçılar ise bundan çok daha fazla etkileniyorlar. Ülkedeki tersine gidiş Fazıl Say’ ı bu noktaya getirdi. Birçok sanatçımız da aynı ruh hali içinde. Kimi yurtdışında kalışlarını uzatıyor, kimi oralara yerleşmek için hazırlıklar yapıyor. Türkiye talihsiz bir dönemden geçiyor. Toplumun günlük yaşam özgürlüğü ciddi şekilde tehlikede. Laik, demokrat, çağdaş kafalı insanları içine alan cendere giderek daralıyor. Hemen her alanda dünya çapında insan yetiştirmede verimli bir toplum değiliz. Hiç değilse kendi çabalarıyla yetişen insanları kaybetmeyelim. Ülkeyi yönetenler bilsinler ki, hepsi gelip geçecek ve hepsi unutulacak. Ama Fazıl Say’lar dünya var oldukça yaşayacak
__________________ Türküler Sustu , Halaylar Durdu Hüzün Geldi Baş köşeye kuruldu Yoruldu Yüregim , Yoruldu | ||
17-12-2007, 21:36 | #8 | ||
Can't Forget Üyelik tarihi: Sep 2007 Yaş: 35
Mesajlar: 6.226
Tecrübe Puanı: 29 | defol git ulan arkandan üzülen senin gibi olsun islamcı ülkeyiz tabii ki öyle kalacaz...yürüüüüüüüüüüüüüüüüüüü ÇARŞI FAZILA KARŞI
__________________ ŞafakLa Tanış Saya Saya Biter Mi ? ANTALYA / Gazipaşa İLçe Jandarma KomutanLığı Şafak:253 | ||
18-12-2007, 17:18 | #9 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | Defol git ya.. Çok büyük yıkım sensiz biz naparıs sora..
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |