![]() | |
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Oyun Alanı | Ajanda | Arama | Bugünkü Mesajlar | Forumları Okundu Kabul Et XML | RSS | |
|
![]() | #1 | ||
Dişi Kartal ![]() Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 35 ![]() | Kokain bağımlılığı Tarihçe * Kokain, Güney Amerika’da yetişen Eritroksilon Koka bitkisinden elde edilen bir alkaloiddir. * Yerliler, eski dönemlerden beri bunun yapraklarını uyarıcı etkisi için çiğnerler. * Bugün kötüye kullanılan kokain (kokain alkoloidi) ilk kez 1860’da izole edildi. * Lokal anestetik olarak kullanılmaya başlandı. 1800’lerde bir çok hastalığın tedavisi için kullanıldı. * 1880 ve 1990’larda kokaine çok değer verilirdi. Papa Leo XII, Sigmund Freud, Jules Verne, and Thomas Edison gibi bir çok ünlü isim tedavide kullanımını önerdi. 1914’de uyuşturucu olarak sınıflandırıldı. * Coca-cola orjinal olarak kokain içermekteydi ve 1888’de ‘‘yorgunluğu geçiren içecek’’ olarak reklam yapıyordu. Coca-cola daha sonra kokaini içeriklerinden çıkarmış ve yerine kafein koymuştur. Kokain (argodaki adıyla KOK ya da KAR) bağımlılık potansiyali en yüksek ve en tehlikeli maddelerden biridir. Beyaz bir tozdur. Kokainin tek dozu bile fiziksel bağımlılık yapabilir! Crack (Krek) Kokain Serbest baz, KREK, kokainin en güçlü formudur. Dumanı içe çekilerek kullanılır. Rock (RAK) da denilen kullanıma hazır formda satılır. 1-2 kullanım bile aş erme duygusu yapabilir. Saldırganlık yapabilir. Kokain kullanım yolları: 1. Burna çekme(snorting) En sik kullanılan yoldur. Populer metod bir ayna üzerinde çizgiler yapmakve bir çubuk ya da rulo yapılmış banknot ile çekmektir. 3 dk’da etki eder. 2. Enjeksiyon (Shooting) Daha risklidir. Kokain suda eritilip enjekte edilir. 20 sn’de etki eder. Enjekte edilen madde saf ve steril olmadığı için risklidir. İğne paylaşımı Hepatit B ve C (sarılık) ve AIDS dahil enfeksiyon riski getirir. Her iki madde de (kokain ve krek) enjekte edilebilir. 3. Dumanını içe çekme (Smoking): Beyne kokaini göndermenin en hızlı yolu budur. Krek (rak) formu bu yolla kullanım içindir. 10 sn’den kısa bir sürede etki eder. En kolay bağımlılık yapan yol da budur.
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
![]() | ![]() |
![]() | #2 | ||
Dişi Kartal ![]() Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 35 ![]() | Kombine tehlike: Kokaetilen Kokain ile alkol kullanımı birlikte olduğunda her bir maddenin verdiği zarar riski ekleniyor. İnsanlar, bilmeden bedenlerinde karmaşık bir kimyasal deney yapıyorlar. İnsan karaciğeri bu iki maddeyi birleştirerek ‘cocaethylene’ (kokaetilen) denilen bir madde üretir. Bu, kokainin öforizan etkisini arttırırken ani ölüm riskini de yükseltir. MİTLER VE GERÇEKLER Yüksek sınıfın kullandığı elit bir madedir/ Kokain ve krek her sosyoekonomik seviyede kullanılmaktadır. Kokainin yan etkisi yoktur/ Tremor (titreme), konvülzyon (sara nöbeti), enfeksiyon, kalp krizi, inme, psikoz ve ani ölüme neden olabilir. Kokaine bağımlı olmak için uzun süre gerekli/ Birkaç kullanımla bile olabilir. Performans düzeyini arttırır/ Kronik kullanım performansı ileri derecede düşürür. Bağımlılık yapmaz/ Bağımlılık riski çok yüksektir. Birçok insan bırakmak için profesyonel yardıma ihtiyaç duyar. Sadece enjekte edilirse bağımlılık yapar/ Bütün kullanim formları bağımlılık yapar. Dumanını çekmek enjekte etmek kadar bağımlılık yapıcıdır. Kullanım sıklığı Kokain kullanımında, Amerika’da son yıllarda düşüş vardır. Ancak bağımlı sayısı yıllar içinde oldukça sabit kalmıştır. Krek kısmen kokainin yerini almıştır. Etki mekanizması Dopaminin, dopamin taşıyıcısı tarafından geri alımının engellenmesi.
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
![]() | ![]() |
![]() | #3 | ||
Dişi Kartal ![]() Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 35 ![]() | Etki süresi ve şekli Kokainin etkileri hemen hissedilir ve 30-60 dk gibi kısa bir süre devam eder. Bağımlıların, etkiyi devam ettirmek için ard arda kullanmaları gerekir. Etkisi kısa olmasına rağmen metabolitleri kan ve idrarda 10 gün kalır. Beyindeki etkisi PET (pozitron emisyon tomografisi) bulguları: Mezolimbik D2 nöronal aktivite azalması. Aş erme sırasında mezolimbik dopamin sisteminin aktivasyonu. PET bulguları bıraktıktan sonra 1 yıl devam eder. Tamamen normale dönme olduğu ise şüphelidir.
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
![]() | ![]() |
![]() | #4 | ||
Dişi Kartal ![]() Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 35 ![]() | Kokain kullanımının ruhsal belirtileri *Yükselme (coşku) hissi ile birlikte aşağıdakilerden en az biri olur - Düşük dozlarla zihinsel ve fiziksel performansta artış - Öfori (neşe) ve enerji artışı - Hiperaktivite (hareketlilik) - Afektif (duygusal) küntleşme, yorgunluk, üzüntü ya da sosyal geri çekilme - İnsanlarla daha fazla birlikte olma, konuşkanlık - Kişilerarası ilişkilerde duyarlılık - Anksiyete, gerginlik ya da öfke (ajitasyon, irritabilite) - Uyanıklık hali - Grandiyosite (kendini büyük görme) - Kalıplaşmış yineleyici davranışlar - Yargılama bozukluğu - Tehlikeli olabilecek cinsel davranış Kokain kullanımının fiziksel belirtileri (aşağıdakilerden en az 2 tanesi olur) - Taşikardi (kalp hızında artış) - Pupiller dilatasyon (göz bebeklerinde genişleme) - Kan basıncında yükselme - Terleme ya da titreme - Bulantı ya da kusma - Kilo kaybı - Psikomotor ajitasyon (davranışlara yansıyan huzursuzluk hali) - Kas zayıflığı, solunumun baskılanması, göğüs ağrısı ya da kalpte ritm bozukluğu (aritmi) - Konfüzyon, epileptik (sara) nöbet, disknezi, distoni ya da koma. - Algı bozukluğu (varsanı) eşlik edebilir. İstenmeyen etkiler - Burunda konjesyon ( dolgunluk), inflamasyon, kanama, ülser, perforasyon (delinme) - Dumanı çekme ile bronş ve Akciğerde harabiyet - Damardan kullanım ile mikrop kapma, emboli, AIDS geçisi - Minör nörolojik etkiler: akut distoni, tik, migren tipi başağrısı - Kalp üstüne etkileri: Miyokard enfarktüsü (MI), aritmi, kardiyomiyopati - Beyin damarları üstüne etkileri: Nonhemorajik serebral infarkt (beyin damarlarında tıkanma), TIA (geçici iskemik atak) - Epileptik nöbet (sara): Acil başvuruların %3-8’ini oluşturur. - Ani ölüm: özellikle ‘‘speedball’’ (kokain ve eroin bir arada) ile ölüm riski fazladır. Kokain Yoksunluğu Belirtileri Kullanımdan 30-60 dakika sonra depresyon ( “crash” ) - Disforik duygudurumu (anksiyete, çabuk sinirlenme) - Yorgunluk - Canlı, hoş olmayan rüyalar - Uykusuzluk ya da aşırı uyuma - İştah artışı - Durgunluk ya da huzursuzluk ve sinirlilik Kokain Yoksunluğunun Seyri * Hafif-orta derecede kullanımda, yoksunluk belirtileri 18 saat sürer * Ağır kullanımda ise yoksunluk tablosu 1 hafta kadar sürer. * Yoksunluk belirtileri kokaini bıraktıktan sonraki 2.-4. günler arasında en fazladır. Bazen haftalarca, aylarca sürer * Kokain bırakıldığında kokain için aş erme en belirgin duygudur. * Kokain bırakıldığında intihar riski ortaya çıkar ya da artar. * Kokain bağımlıları, kokaini bıraktıklarında alkol, sakinleştirici ilaçlar, uyku ilaçları, benzodiyazepin gibi ilaçlarla yoksunluk belirtilerinden kurtulmaya çalışırlar. Kokain bağımlılarının kokaini bıraktıktan sonra yeniden başlama nedenleri 1. Dürtüsel davranış (%37) 2. Sosyal baskı (%10) 3. Riskin çok az olduğunu düşünme (%10) 4. Mutlu ve heyecanlı hissetme (%10) 5. Gergin hissetme (%10) 6. Depresyonda olma (%10) 7. Aş erme (kokain için şiddetli arzu duyma) (%7) 8. Diğerleri (%6) Kimin kokain kullandığından süphelenmeli? * Kişilikte açıklanamayan değişiklikler * Huzursuzluk ve sinirlilik * Konsantrasyonda (dikkati toplamada) bozulma * Kompulsif (tekrarlayıcı) davranış * Şiddetli uykusuzluk * Kilo kaybı * İş ve evde görevlerini yerine getirememe * Artan borçlar ve bunları ödeyememe (kokainin pahalı olması ve iş veriminin düşmesi nedeniyle) * İş yerinde sık sık ortadan kaybolma (kokainin etki süresi kısadır ve bağımlıları sık kullanmak zorunda kalır) * Nazal konjesyon (burunda tıkanıklık ve iç kısmında kızarıklık) Kokainmanlarda görülen diğer psikiyatrik hastalıklar Kokain bağımlılarında diğer psikiyatrik rahatsızlıklar sık görülür. Tedavi için başvuran kokainmanlarda psikiyatrik hastalık sıklığı (RDC ile) Şimdiki % Geçmiş % Herhangi bir psikiyatrik bozukluk 55.7 73.5 Affektif bozukluklar 44.3 60.7 Anksiyete bozukluğu 15.8 20.8 Şizofreni 0.3 1.3 Alkolizm 28.9 61.7 Antisosyal kişilik bozukluğu 7.7 7.7 Kokaine bağlı psikotik bozukluk - Paranoid hezeyanlar ve hallusinasyonlar kullanıcıların %50’sinde görülür. - Doz, kullanım süresi ve kişisel duyarlılığa bağlı olarak gelişir - Damardan kullananlar ve krek kullanıcılarında daha sıktır. - Erkeklerde daha sıktır. - En sık görülen belirti paranoid hezeyanlardır. - İşitsel hallusinasyonlar sıktır. Görsel ve taktil hallusinasyonlar (ör. formiksayon) seyrek görülür. - Tuhaf cinsel davranışlara ve intihara yol açabilir. Tedavi * Kokainmanların kendiliğinden tedaviye başvurması seyrektir. * Kokain bağımlılarının en önemli problemi kokain için “aş erme”dir. * Negatif pekiştirme için sosyal, psikolojik, biyolojik stratejiler tedaviye katılmalıdır. * Dopaminerjik agonistler (Amantadin, Bromokriptin) aş ermeyi azaltabilir. * Trisiklik antidepresanlardan Bupropion ve antiepileptiklerden Karbamezapin’in de etkili olduğuna işaret eden çalışmalar varsa da bu husus kesin değildir. * Immünoterapi (kokain antikoru oluşturan aşı) ile ilgili çalışmalar vardır. * Psikostimülanlar (Ritalin vb.) kokain bağımlılığının altında yatan bir dikkat eksikliği sendromunun olduğu vakalarda yararlı olabilir, ancak bu ilaçlar da bağımlılık yapabildiği için dikkatli olunmalıdır. __________________
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
![]() | ![]() |
![]() | #5 | ||
Dişi Kartal ![]() Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 35 ![]() | mani bipolar bozukluk İki Uçlu Duygulanım - MANİ- İki uçlu duygulanım bozukluğu ( bipolar afektif bozukluk,PMD,manik depresif bozukluk) ne demektir? Kişinin bazı dönemlerde çökkünlük (depresyon) dönemleri yaşaması ile birlikte ,kimi zamanlar da taşkınlık (mani) ya da bunun daha hafif bir sekli olan hipo mani dönemlerinin görülmesi ile seyreden bir psikiyatrik bozukluktur Mani nasıl bir durumdur? Kişinin her zamanki normal halinden farklı olan ve sürekli bir şekilde aşırı neşeli,(her şeye gülüp, kimseyi umursamadan şarkılar,oyunlar,danslar etme gibi) ya da yerinde duramayacak şekilde gergin(bazen aşırı öfkeli, saldırgan, küfürlü konuşma gibi) ve kendini yükseklerde gören bir duygu durumu vardır. Bu dönem sırasında aşağıdakilerden en az üçü bulunmaktadır: · Kişinin kendine verdiği değer aşırı derecede abartılıdır,(grandiyozite),ses tonu aşırı güvenli bir şekildedir. Bu durumda kendini çok güçlü,güzel,özel yeteneklere sahip,Peygamber ya da Tanrı gibi hissedebilmektedir. · Uyku hiç yok gibidir,hiç uyumadan günlerini geçirebilir. · Her zamanki halinden çok daha fazla konuşmaktadır. O kadar hızlı ve sürekli konuşmaktadır ki konuşması sırasında araya girmeniz çok zordur. · Düşünceleri adeta birbiri ile yarışmaktadır. Konudan konuya atlar,belli bir konu üzerinde duramaz. · Dikkatini belli bir yerde toplayamaz ve dikkati önemsiz ,konu dişi nesnelere takılır. · Belirli bir amaca yönelik olarak sosyal ortamlarda,iste ,okulda ya da cinsel aktivitede artış vardır.(Aniden seyahatler yapma, önceki normal halinden farklı olarak daha çekici görünmek için renkli, parlak, aksesuarları bol ve daha açık saçık ,kendinden beklenmeyecek tarzda giyinme, toplum içinde ve ibadethanelerde ibadetlerinde diğerlerini rahatsız edici derecede aşırı artışlar gibi.) · Önemli zararlar oluşturabilecek zevk verici etkinliklere, sonucunu düşünmeden girme (eşya ya da para dağıtma,gereksiz ve fazla harcamalar ,anlamsız yatırımlar yapma, aşırı hızlı araç kullanma,cinsel ilişkide sınır tanımama gibi) Bu durum kişinin mesleki yaşamı ve sosyal ilişkilerinde önemli bozulmaya yol açmaktadır. Kendine ya da başkalarına zarar vermesini önlemek için ya da psikotik özelliklerin varlığında ( kişinin kendisini peygamber hissedip Allah tan emir aldığını düşünmesi ya da gizli bir takım güçleri olduğuna inanıp,ispata çalışma gibi inanılmaz fikirler ve eylemler)hastaneye yatırmak gerekmektedir İki uçlu bozukluk hangi yaşlarda baslar? Ergenlik öncesi nadir görülen bu bozukluk erkelerde ortama 18 , kadınlarda 20 yaşta başlamakta, 60 yaş sonrası nadir görülmektedir. İki uçlu bozuklukta kadın ve erkekler açısından farklılıklar var midir? Kadın ve erkeklerde yaklaşık eşit oranda görülmektedir. İlk atak erkeklerde mani,kadınlarda ise depresyon seklindedir. Kalıtımın rolü var mıdır? Birinci derece akrabalarda bu bozukluğun bulunması halinde risk %25, anne ve babanın her ikisinde birden bulunması halinde risk % 50-75 ‘ lere yükselmektedir İki uçlu bozukluk niçin önemlidir ? - intihar olayları yüksek bir oran tutmaktadır - alkol ve madde kullanım bozuklukları da eslik etmektedir. - eğitim,mesleki ve sosyal alan , evlilik hayatında sorunlara yol açmaktadır. - anti sosyal davranışlar ile suça eğilim artmaktadır. - hızlı döngülü ( bir yıl içinde 4 ve daha fazla hastalık atağının olması) ya da aşırı hızlı döngülü ( saatler ya da ünlerle değişen çok sayıda atağın varlığı) hal oluşabilmekte bu da çok yıpratıcı olmaktadır. - yeme bozuklukları,sosyal fobi ve panik bozukluk gibi kaygı bozuklukları da eslik edebilmektedir. Hastalığın gidişini kötü etkileyen özellikler: - Erken ya da geç yaşta başlangıç - atak sayısının ve hastanede yatış sayısının çokluğu __________________
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
![]() | ![]() |
![]() | #6 | ||
Dişi Kartal ![]() Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 35 ![]() | MİGREN Baş Ağrıları Yaşamının herhangi bir döneminde baş ağrısından yakınmayan insan yoktur. Ancak baş ağrılarını iki şekilde değerlendirmek gerekir. Birincisi çeşitli hastalıkların bulgusu olarak baş ağrısı, ikincisi ise başlı başına bir hastalık olarak baş ağrısı. Birinci gruptaki baş ağrıları genellikle gözlerden, kulak, burun, boğaz hastalıklarından, dişlerden kaynaklanan baş ağrılarıdır. Genellikle bu tür baş ağrılarının teşhis ve tedavisi daha kolaydır. Baş ağrılarını şu şekilde sınıflandırmak mümkündür: Migren tipi damarsal baş ağrıları, Gerilim baş ağrısı, Kombine yani damarsal ve gerilim baş ağrısının birlikte bulunuşu, Migren dışı damarsal baş ağrısı, Psikiyatrik nedenlere bağlı baş ağrısı, Kafa içinde inflamasyona bağlı baş ağrısı, Gözden, kulaktan, dişlerden, burun ve sinüslerden kaynaklanan baş ağrıları, Boyundaki yapılardan kaynaklanan baş ağrıları.
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
![]() | ![]() |
![]() | #7 | ||
Dişi Kartal ![]() Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 35 ![]() | Migren Migrenin Belirtileri Nelerdir? En sık rastlanan belirti, hafiften başlayarak çok şiddetli, zonklayıcı karaktere dönüşen baş veya boyun ağrılarıdır. Ağrı genelde (ama her zaman değil) başın bir tarafında olur ve en az bir kaç saat devam eder. Ağrı geçtikten sonra migren hastası kendini genellikle yorgun ve bitkin hisseder. Bazen de bir mutluluk duygusu taşıyabilir. Diğer belirtiler (bu belirtiler baş ağrısından önce veya baş ağrısı esnasında olabilir): Kabızlık veya ishal Sinirlilik Mide bulantısı ve / veya kusma Işığa karşı duyarlılık Gürültüye karşı duyarlılık Kokulara karşı duyarlılık Kafa derisinde hassasiyet Kan damarlarında gözle görülebilen genişleme Boyun ve / veya omuz ağrısı veya tutukluğu Vücudun uç noktalarında (eller, ayaklar) ağrı, sızı Dokunma hissinde azalma Aura dönemi ( Genelde klasik migrende ağrı başlangıcından önce) belirtileri: Görme duyusunda bozukluklar - Kör noktalar - Işık noktaları görme - Görme duyusunun tünel gibi olması Görme ve duyma ile ilgili halusinasyonlar (yanılsamalar) - Zikzak şekilleri görme - Gelin teli şeklinde görüntüler Vücudun bazı bölgelerinde uyuşma Kulak çınlaması Konuşma bozuklukları Başka duyular ile ilgili bozukluklar Diğer sık rastlanan belirtiler: Karın şişliği Üşüme, el ve ayaklarda soğukluk Esneme Ağız kuruluğu Vücutta su toplanması Terlemede artış Burun akması Sık idrara çıkma Açlık – tatlı yeme isteği veya iştahsızlık Konsantrasyon bozukluğu, dikkatin azalması, düşüncede yavaşlama Kelime bulma güçlüğü, konuşurken takılma Durgunluk, donukluk bazen de aktivitede aşırı artış Kalp atışlarının hızlanması Yüksekten başı dönme Migreni Başlatan Etkenler Nelerdir? Migrenin fizyolojik nedenleri ne olursa olsun, pek çok migren hastası, migreni başlatan bazı faktörler tespit etmişlerdir. Bu faktörler her migren hastası için farklılıklar göstermekle birlikte en sık ifade edilenleri şunlardır: Çevresel faktörler: - Yükseklik değişiklikleri - Hava kirliliği (ozon ve sis) - Parlak güneş ışığı veya lamba ışığı - Flüoresan ışıklar veya titreyen herhangi bir ışık (örneğin; tavan vantilatörlü odalar, jaluzi içinde süzülen güneş ışığı, bilgisayar monitörleri) - Saçın kuyruk şeklinde sıkıca bağlanması veya saç tokaları - Yüksek ve devamlı gürültü (örneğin; bebek ağlaması, vantilatör sesi, güç kaynaklarının sesi, yankılanan koridorlar vs.) - Parfümler - Kuvvetli diğer kokular ve kimyasal maddeler: Kumaş boyası, duvar boyası, çöp kokusu, araba egzoz dumanı vs. - Hava durumundaki değişiklikler (basınç farklılıkları, nemde farklılık, hava sıcaklığında değişiklik, kuvvetli rüzgar, kasırga) - Havasız ortamlar - Mevsimsel değişiklikler (sonbahar ve ilkbahar en kötü zamanlardır)
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
![]() | ![]() |
![]() | #8 | ||
Dişi Kartal ![]() Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 35 ![]() | Cacophony - Rosemary El'Hage Yiyecek ve içecekler: - Alkol ( özellikle kırmızı şarap) - Sentetik tatlandırıcılar - Kafein ( fakat bazı hastalarda migreni azaltır) - Hindistan cevizi ve hindistan cevizi yağı ( güneş losyonları da dahil) - Narenciye - Çin yemekleri - Hazır çorbalar - Hazır peynir tozu maddeleri - Soya proteini ve soya sosları - Baharat ve hazır soslar - Et terbiyesi için hazır soslar - Bira mayası - İçlenmiş şarküteri ürünleri - Hazır, yağsız kavrulmuş fındık ve fıstık - Bazı patates cipsleri - Peynir suyu - Zeytinyağı - Turşular - Tuz - Ekşi krema veya yoğurt - Soğan, Domates, Ispanak, Taze bezelye, Patlıcan, Fasulye gibi sebzeler - Kızartmalar - Deniz ürünleri - Tavuk ciğeri - Yiyeceklerde kullanılan boya maddeleri ( özellikle kırmızı) - Buğday ürünleri - Muz, Kivi, Mango, Ananas, Kırmızı erik, Çilek gibi bazı meyveler - Çikolata - Mısır - Papaya Davranış kalıpları: - Öğün atlama - Fazla uyuma veya uyku eksikliği - Temizlik maddeleri veya kokulu deterjanlar - Uçak yolculukları - Doğum kontrol hapları - Sigara ve diğer tütün ürünleri - Su kaybı - Kadınlarda hormonal değişiklikler ( migrenler adet öncesi, adet esnasında veya adetin sonunda artabilir ve genellikle hamileliğin üçüncü ayından sonra yok olur) - Oruç tutmak, fazla karbonhidratı bir anda almak gibi kan şekerinin düşmesine neden olan durumlar - Fiziksel travma - Başa basınç uygulama ( fakat bazen migreni azaltır) - Uyku düzeninde değişiklik - Stres, özellikle stresin birden yok olması ( hafta sonu baş ağrısı sendromu) İlaçlar dışında neler migren ağrısını azaltmakta yardımcı olur? Esas yöntem ,karanlık ve sessiz bir odada uyumak gibi görünmekte. Bazıları için fonda hafif bir müzik veya gürültüsüz bir TV kanalının olması daha rahatlatıcı olabilir. Diğer önleyici yöntemler:
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
![]() | ![]() |
![]() | #9 | ||
Dişi Kartal ![]() Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 35 ![]() | Akupunktur - Soğuk hava veya duş - Egzersiz - Boyun arkasına sıcak kompres - Saf oksijen - Baş ve boyun masajı - Duş: Bir kaç dakika sıcak sonra soğuk sonra tekrar sıcak duş. - Ayakları sıcak suya sokma - Kusma - Başa buz kompresi - Başın bir tarafına sıcak, diğer tarafına buz kompresi yapmak __________________
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
![]() | ![]() |
![]() | #10 | ||
Dişi Kartal ![]() Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 35 ![]() | Narsistik kişilik Aşağıdakilerden en az besinin varlığı ile erişkinliğin erken dönemleri de başlayan , üstünlük hisleri, beğenilme ihtiyacı ve kendini başkasının yerine koyamayıp, insanlara uygun yaklaşımlarda bulunamama ile seyreden bir rahatsızlıktır. 1-Kendisinin başkalarından çok daha önemli olduğu duygusu içindedir. ( gösterdiği başarıları , sahip olduğu becerilerini çok daha olağanüstü olarak görüp, yeterli bir temeli olmamasına karsın çok değerli ve yüksek bir şahsiyet olarak bilinmeyi bekler.) 2- Düşünceleri ,hayalleri büyük bir güç, engin bir deha, kusursuz bir güzellik ve mükemmel , sonsuz sevgi üzerinedir. 3-Özel, benzeri olmayan biri olup, kendisini ancak çok zeki ve ustun nitelikli kişilerin anlayabileceğini düşünür ve sadece bu kişilerle ilişki kurup, dostlarını bu kişilerden seçmeyi düşünür. 4-Çevresindekiler tarafından çok beğenilmeyi bekler. 5-Hak ettiği duygusu içindedir. Sahsına özel, başvuran diğer kişilerden farklı bir tedavi uygulanacağı düşünceleri ve davranışları içindedir. 6-Diğer insanlarla karşılıklı ilişkilerinde bencilce, çıkar düşünerek hareket eder. Başkalarının zaaflarından yararlanıp, hedeflerine ulaşmayı gözetir. 7-Kendini diğer kişilerin yerine koyup, onların hissettikleri , düşündükleri ya da ihtiyaçları konularını anlamaya ve bunlara saygı duymaya isteksizdir. 8-Genellikle başkalarının başarıları, yaptıkları , değerleri ve onların genel olarak varlıklarını kıskanabilirler. Diğerlerinin de kendilerini kıskandığını düşünürler. 9-Kendini beğenmiş, ukala ve küstahça tutumlar içine girerler. Kendilerinin çok önemli , vazgeçilemez oldukları seklinde bir düşünce içerikleri vardır. Halk arasında"Büyük dağları ben yarattım" denen tavırlar içindedirler, gösterişçi ve kendini metheden konuşma ve davranışlar içindedirler. Bunların karşılığında bekledikleri ilgi, övgü , hayranlık ifadeleri ile karsılaşmadıklarında hayrete düşüp, hayal kırıklığı ve mutsuzluk dönemleri yasayabilirler. Başkalarının da kendi başarılarındaki katkısını gözardı edip, onları hesaba katmazlar. Otorite ya da üst düzey kişilerle ilesin kurmak için çabalayıp, bağlantı kurdukları bu kişilere abartılı nitelikler atfederler. Bu şekilde kendilerini de bu kişilerden varsayarlar. Daima bir kurumun en yetkilisi ( başhekim, profesör, mudur, komutan, işveren vs.) gibi en yetkili ile iletişime geçip, diğerlerinin fikirlerine aldırmazlar. Devamlı olarak birselde ne kadar iyi oldukları, oradakilerin kendilerini nasıl el üstünde tutup, değer verdiği, sevgi ve saygıyla karşılandığı üzerinde düşünürler. Çevrelerinden sürekli övgü, alkış beklerler. Sıra beklemek, izin istemek, yol vermek onların sözlüğünde olmayan kavramlardır. Çünkü kendilerine göre hersele hakları vardır ve daima bir öncelikleri olduğu düşüncesi içindedirler. Başkalarından bu konularda destek ve yardim göremediklerinde öfkelenirler. Başkalarını kendi isleri ve keyfi için köle gibi kullanabilir, yakın çevrelerini üst düzey ya da kendilerini pohpohlayacak kişilerden seçerler (en güzel ,en tanınmış kişiyle görünmek, arkadaşlık etmek, bu amaçla o tur kişilerin bulunduğu sosyal klüp, derneklere girip,faaliyetlerde bulunmak gibi). Diğer kişilerin içinde bulundukları durumlar konusunda aşağılayıcı, eleştirici, ilgisiz ve hafife alır bir tavır sergilerken, kendinin karsılaştıklarını derinlemesine aktarmaya çalışarak cifte standart uygulayabilirler. Herkesin başarısına haset edip, onların hiç birsele layık olmadıkları, kendilerinin de isterlerse kolayca onu yapabileceklerini düşünürler. Kendilerine yapılan en ufak yapıcı eleştiri ya da düzeltme,ekleme ve öneri bu kişileri ağır bir şekilde yaralayabilir. Bu durumda küçük duşmuş, mahvolmuş ,ortada bırakılmış hissedebilirler. Bu durumda aniden hiddetlenip, kırıcı olabilirler. Bunlardan ötürü sosyal ilişkileri bozuk olup başarıları devamlı olamaz. Başkaları ile yarışma gerektiren islerde yenilme riski nedeniyle ,bu islere karsı isteksizlikleri is ve sosyal hayatta beklenen düzeyin altına düşmelerine yol açabilir. Birlikte bulunabilen rahatsızlıklar: -Majör depresyon -Distimi -Anoreksia nervosa -Madde kullanım bozukluğu -Kişilik bozuklukları ( histrionik, borderline, antisosyal, paranoid k.b.) Kimlerde görülebilmektedir: Vakaların yarıdan çoğunu erkekler oluşturmaktadır. Toplumda % 1 den daha az oranda görülmektedir. Tedavi: Bireysel psikoterapi uygulanmalıdır. Tedavide kişiliğe ait abartılı beklentiler, düşünceler ve davranışların uygun ve gerçekçi olanlarla değişimi, kişiler arası yaklaşımların düzeltilmesi ve kırılgan yapı üzerinde çalışılır. __________________
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
![]() | ![]() |
![]() |
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
| |
![]() | ![]() |