Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Kitap Özetleri

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 02-11-2008, 15:00   #1
Banned
 
er1903 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Cemil Meriç - Bu Ülke

Cemil Meriç Üstadımızın Ünlü Eseri Bu Ülke'nin Özeti


“Nazım imkanlarını araştıran düşünce: Hatalarını bağışlatmak için musikinin yardımına muhtaç; musikinin yani veznin, kafiyenin' (s.15) .

'İzimler idrakimize giydirilen deli gömlekleri' (s.23) .

'Vatanlarını yaşanmaz bulanlar, vatanlarını 'yaşanmazlaştıranlardır ' (s.24) .

'Emanetleri ehline tevdi ediniz ' (s.27) .

'Genç düşünce dergilerde kanat çırpar' (s.28) .

'Suçluyu affeden hakim, kendini mahkûm etmiş olur' (s.31) .

'Namık Kemal: ' Barika-i hakikat müsademe-i efkardan doğar' diyor (s.39) .

'Yaşayanları yönetenler ölülerdir' (s.40) .

'Koca bir asrı, birkaç haramzade evladına bakarak mahkum edemeyiz. Bir çağı bütünüyle kötülemek, bütünüyle yüceltmek kadar yanlış ' (s.49) .

'Yükseliş devrinde aydın, toplumun herhangi bir ferdidir; zevkleri ile, zilletleri ile, mukaddesleri ile. Ne imtiyazı vardır, ne imtiyaz peşindedir' (s.52) .

'Türk düşünce tarihi, ülkesiyle göbek bağını koparan bir intelijansiyanın dramı' (s.55) .

'Osmanlı, ikbal ve ihtişam devrinde, mecus-u menhus'a da, onun sahte peygamberine de iltifat etmez. Mutlak hakikate erişen, batılı neden merak etsin' (s.62) .

'Mağlubiyet nedir? Başkasının şahsiyetini kabul ve iradesine tabi olmak' (s.74) .

'İslamiyet'in temel mefhumu: Eşitlik, bu bir amaç değil, bir hak' (s.89) .

'Bir kelimeyle: Dinsizlik, Batının yükselen sınıfları için ne kadar hayırlıysa, bizim için o kadar meşumdur; onlar için ilerleyiş; bizim için çözülüş ifade eder' (s.96)

“ İnanç asildir. Medeniyetler onun eseri.” (s.98)

'Yunan edebiyatı bir fuhuş edebiyatı. Dufour, altı ciltlik 'Fuhuş Tarihi'nin beş yüz sayfalık birinci cildini bu edebiyata ayırır… Juvenalis gibi ahlakçıları bile yüzünüz kızarmadan okuyamazsınız' (s.101) .

'Sefalet ve yalnızlık: Dehanın ezeli yoldaşları' (s. 103) .

'Yığın hâle hükmeder, büyük adam istikbâle' (s.l 10) .

'Hadis: 'Kendini tanıyan, Rabbini tanır' diyor' (s. 125) .

'Her şahıs tasavvurlarını kendi lisanı üzere kurup da sonra başka lisana tercüme ettiği gibi, her millet vakaları kendi tarihine göre tertip edip, öteki tarihleri ona kıyasla bulur... Yani her millet kendi tarihini muhafazaya mecburdur diyor Cevdet Paşa' (s.127) .

'Cinayete ses çıkarmayan, câninin suç ortağıdır' (s. 133) .

'Büyük yazar içinden gelen sesi olduğu gibi haykırandır. Kelimeleri kullanırken avamın hoşuna gidip gitmeyeceğini düşünmez. Derin bir düşünceyi anlamak, o düşünceyi kavradığımız anda derin bir düşünceye sahip olmaktır' (s. 144) .

'Kendisini yığın haline getiren bir millet payidar olamaz. Tek kaygısı para olan bir yığın yaşayamaz. Düşünceyi küçümsüyoruz… ' (s.146) ,

'Olgunlaşmak, kalbin daha hassas, kanın daha sıcak, zekanın daha işlek, ruhun daha huzurlu olması demektir' (s. 146) .

'Okumak, iki ruh arasında âşikane bir mülakattır' (s.148) .

'Okumak, içimizdeki meçhul alemin kapılarını açan bir anahtar' (s. 149) .

'Okuduklarını tahlil etmeyen, daha önce okuduklarıyla karşılaştırmayan, her an kendi kafasını kullanmayan zekasını mahveder' (s.151) .

'Ruh, yazının icadından beri ölümsüz. Kaya homurdanır, mermer gülümser, konuşan yalnız kitap' (s.155) .

'Kabiliyet ile dehayı şöyle ayırıyor Schopenhauer: Kabiliyet, belli bir hedefe başkalarından daha ustaca ok atmak; deha, oklarını, başkalarının bakışlarıyla dahi ulaşamayacağı bir hedefe saplamak' (s.163) .

'Bir adamı tanımak için düşüncelerini, acılarını, heyecanlarını bilmemiz lazım, hiç değilse' (s.171) .

'Din, bir susuzluk, sonsuza karşı duyulan özlem. Bilgi değil, aşk' (s.173) .

“ Ulu çamlar fırtınalı diyarlarda yetişirmiş' (s. 177) .

'Tarihsiz toplumların büyük sanatı olamaz' (s. 179) .

'Yanıldığını kabul etmek, yeni bir hakikatin fethiyle zenginleşmektir' (s. 193) .

'Boş kubbeleri sonsuzluğu¬muzla doldurmak, sonsuzlaşmaktır' (s.206) .

'Goethe, 'kendi yağı ile kavrulan dahi yoktur' diyor' (s.209) .

'Dostoyevski: Bir ülke mazisinden kopamaz, kopmamalıdır. Aydın, sınırların ötesinden basmakalıp ıslahat projeleri dileneceğine, halkın içine inmeli' (s.219) .

Cemil Meriç, Bu Ülke, Ötüken Yayınevi, İst. 1976 ilavelerle 3.



BU ÜLKE
(CEMİL MERİÇ)

Bu ülke isimli eserinin şöyle bir toparlayıp özetleyeceğimiz Cemil Meriç, kitaplar hakkında istikbale yollanan mektup, simokin giyen heyecan ve mumyalanan tefekkür olarak tarifte bulunmaktadır. Kütüphaneyi de, bütün çağların, bütün ülkelerin ölümsüzlükleriyle dolu mekan tayin eder ve bu ulular bezmine kabul edilmenin tek şartı liyakattir. Mabede bayağılar giremez ona göre. Cemil Meriç’in tanımladığı bu mabede girmeye layık insanların azlığı nekadar gerçek ise böyle insanların yetişip meyve vermesinin zorluğu da o kadar gerçektir.

20. yüzyıl fikir ve aydınlanma döneminin Türk insanı içinden fikri, askeri ve stratejik deha olarak Atatürk’ü çıkarmasının büyüklüğü kadar, Cemil Meriç gibi edebi ve fikri dehaların da çıkması mabede girmeye layık olanların artması bakımından dikkate şayandır.

Bu özeti hazırlamanın zorluğunu, bir öğrencinin hocası hakkında takdirde bulunmasıyla kıyaslayarak tespit edebilirsiniz. Cemil Meriç gibi bir üstadın ifadelerinin bizim ifadelerimizle ne kadar hacimli bir metinler dizisine dönüşeceği müphemdir. Bir sanat galerisinde bulunan resim eserlerini, başka bir mekanda bulunan birisine metinlerle izaha çalışmak tadını bilmeyene balı anlatmak gibidir. Bizim de üstadın “Bu ülke”sini anlatmamız bir üstadın fırçalarından çıkmış resmi kelimelerle anlatmak gibi olacaktır.

Okurken “Ne güzel kitap!” diye tanımladığınız bir kitap hakkında “Bunu daha önce hiç düşünmemiştim ama, galiba doğru” veya “Belki şimdi anlayamıyorum, birkaç gün sonra anlarım” şeklinde önce okuyucunun teslimiyetinin gerekliliğini bildiriyor yazar. Sonra anlamak ve sonra hüküm.
Yazarın gerçekten değeri varsa, düşüncesini bir hamlede kavrayamazsınız. Söylemek istediklerini birden söylemez yazar. Söylemek de istemez. Cemil Meriç’in yazılarını okurken de yazarın belirttiği şekilde siz onun söylemek istediklerini, sislerin arkasında şekillenmekte olan siluetin heyula gibimi olacağını ya da masal ülkesinin büyüleyici güzelliklerinin mi ortaya çıkacağını okudukça anlarsınız. Sislerin arkasında cisimlerin ortaya çıktığını görürsünüz, fakat bu cisimler kah cam gibi net, kah fludur. Fotoğrafçının kimyayı kullanarak sanat yaptığı gibi... Aynı zamanda bu sis aralanırken cesursunuz ve meraklısınızdır. Altın bulmaya ümitli simyacı gibi. Kayayı kıracak, madeni eriteceksiniz.

Yazar, entellektüel hayatı üzerinde etki yapan kitaplardan söz etmiş. Belki bizlere geleceğe silinmez izler kazıyabilen bir kalemin ortaya çıkışını anlatmak için. Rıza Tevfik’in “Kamus-u Felsefi”si, Selim Sırrı’nın “Terbiye-i Bedeniye Nazariyatı”, İbrahim Ethem’in “Terbiye-i İrade”sini kaderini tayin eden kitaplar olarak tanıtıyor. Suç ve Ceza baştan sona okumuş olduğu ve çevirdiği ilk yabancı kitap. Bu kitabı anlarken Şemsettin Sami’nin Kamus’unu karanlıkta fener olarak kullandığını da belirtiyor yazar.

Cemil Meriç’in yazılarında önce karşınıza yalnız, tedirgin ve küstah bir adam ortaya çıkar. Kendini üvey evlat olarak görür bu cemiyette. Şahsiyetini bu düşman çevrede şekillendirir. 1940’lara kadar yazılarını ukalaca bulur. Çıraklık dönemim dediği 50 yaşına kadar düşünceyi Batı düşüncesi olarak bilir. Buna Batının gözüyle dünya düşüncesi de diyebiliriz. Dilini unutan bir nesli gördükçe kahroluyor Cemil Meriç bu çıraklık döneminde. Öğretmenlik yaparken Batı düşüncesini tanıtmak için çırpınıyor. Ya Batılı olacağız, ya da Batı kültürünün azat kabul etmez sömürgesi.

Onun bu dönem yazılarında ırk olarak Türk olduğundan Türkçülüğü seçtiği ve yeni bir arayış ve yeni bir bütünleşme ümidi gördüğüne dayanarak Türkçü yazar niteleyebilirdiniz. Belki de Marks’ı tanımaya çalıştığı dönemlerde, Marksist olarak köşeye sıkıştırıldığını anladığında, ruhi buhranlarından bir sığınak, bir kaçış, bir yaşama gerekçesi gördüğü Marksizm’e sarıldığını görüp Marksist sanabilirdiniz onu. Ve sonra Sosyalizm. Hatta, sevimsiz ve aptal bir dünyaya meydan okuyacağı bir kale olarak gördüğü Ateizm. Ve maddecilikle gerdeğe girmeden kısa bir flört.
__________________
Click the image to open in full size.
er1903 Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 08:19 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580