karışık bişey işte

[kartal mersin]

fıstık gibi iştee

Fakirlik Zor İş Bea...

Biz fakir bir aileyiz,
evimizde televizyon olmadığı için
sinemeya gider,
elektrik olmadığı için,
güneş enerjisi ile yıkanır,
su olmadığı için,
hazır su kullanırız.
Babam işsiz,
eroinden gelen para ile geçiniyoz.
Annem, biz fakir olmayalım diye
altın biriktiriyor.
Evimizde domates biber olmadığı için,
her gün lokantadan yemek istiyor,
çay şeker yok diye,
nescafe üçü bir arada içiyoruz.
Yatağımız yok diye,
otelde yatıyor,
saatimiz yok diye,
nokia M95 kullanıyoruz.
Fakirlik zor iş bea...

Nükte

Köylü, yeni doğan bir sıpayı!
kucağına almış evine dönerken,
iki ortaokul öğrencisi kendisine takılır ve:

- Hayrola amca, derler.
Oğlunu nereye götürüyorsun böyle?

Adam, kendine yapılan bu terbiyesizliğe,
aldırmamış
görünerek cevap verir:

-- Gittiğiniz okula kaydını yaptıracağım.

Eğer bir gün,
dünyaya ait çok büyük bir derdin olursa
Rabbine dönüp:
"Benim çok büyük bir derdim var"
deme!
Derdine dönüp:
"Benim çok büyük bir Rabbim var"
de!

“ Hiçbir şeye ihtiyacımız yok,
yalnız bir tek şeye ihtiyacımız vardır,
çalışkan olmak.
Servet ve onun doğal sonucu olan
refah ve saadet yalnız ve ancak
çalışkan insanların Hakkıdır “

Bellek kaybı
ABD'de bir kadın,
kocasıyla sevişirken hafızasını kaybetmiş
Acaba,
bizim aklımız da hep belden aşağıda olduğu için mi,
geçmişi anımsayıp,
ondan bir türlü ders almıyoruz?

Agop ile Eleni evlenirler ve
cicim ayları bittikten sonra
Agop her akşam eve gelip
koltuğuna kurulur kurulmaz,
gazeteyi yüzüne çekip,
Eleni'yle hiç ilgilenmez olmuş.

Günlerden bir gün Eleni Agop'tan ilgi
beklentisi ile;
-- "Bre Agoppp!
Mutfağın penceresi bozuldu,
yaparsiinn?"

Agop, gazeteyi yüzünden indirmiş,
gayet sinirli bir şekilde;
--"Niye, ben pencereciiii?"

Ertesi gün Eleni, yine ilgi görmek umuduyla,
-- " Bre Agoppp,
mutfakin musluğu bozuldu
yaparsiinnn?"

Agop;
-- " Niye, ben muslukçiii?"

Bir sonraki gün
-- " Bre Agoppp,
tuvaletin sifoni
bozuldu,
yaparsiinn?"

-- "Niye, ben pokçii?"

Ertesi gün eve gelen Agop,
bir bakmış herşey tamir edilmiş,

-- "Kuzum Eleni bunlari sen yaptinn?"

-- "Yoo.."

-- "E, peki kim yapti?"

-- "E, bilirisin,
kapici Abdurrezzek'in bende gözi vardir,
yaparmisin dedim,
oda dedi yaparim,
ama bi şartla..."

Agop merak içinde
sormuş,

-- " Neymiş?"

Eleni:
-- " E, dedi bana ,
ya benimle yatarsin,
yada bi pasta yaparsın."

Agop rahatlamış,
--" Peki kuzim,[IMG][/IMG]
ne pastasi yaptin?"

Eleni sinirlenmiş;
-- "Niye ben pastaciii?

.

devamı alttaaa

[kartal mersin]

yukardakinin devamıı







En Son Dolandırıcılık Yöntemi…

Evlere kuryelerle, resimde gördüğünüz zarf gönderiliyor ve
karşılığında 10 TL ücret isteniyor.
Kuryeye ne olduğu sorulduğunda kurye;
Maliye’den geldiği ve ne olduğunu bilmediğini söylüyor.
Siz de haliyle, vergilerle ya da cezalarla ilgili bir yazı
olduğunu düşünerek, parayı verip alıyorsunuz.
Zarfı açtığınızda ise, gördüğünüz şey
aşağıdaki Maliye Gazetesi …


Vatandaş kandırılarak ve isteği dışında,
kendisine gazete satılmış oluyor, hem de
10 TL gibi fahiş bir fiyata…
Maliye Bakanlığı ile ilgisi olmayan ve normal
şartlarda çok az kişinin işine yarayan gazete,
“Maliye” etiketi altında, Maliye Bakanlığı’ndan
geliyormuş gibi tüm vatandaşlara pazarlanarak
“kurallara uygun” bir dolandırıcılık daha
gerçekleştirilmiş oluyor…
Hayırlı İşler Türkiye



İki çocuğu olan köy delikanlısı,
askerliğini yapıp da evine döndüğünde,
bakmış karısı Fadime,
üç çocukla bir masanın etrafındalar.
Birden öfkelenip bağırmaya başlamış ;
-- "Abovv..ula kaltak,bu üçüncü
çocuk nerden çıktı?
Askere giderken iki çocuğumuz vardı..
Bu sonuncusu benden olamaz."
Fadime ona gayet sakin cevap verir ;
-- Ne bağırıyorsun?
Sana baba mı diyir??
Oturmuş yoğurdunu yiyir!"




Osmanlı donanmasıyla,
Venedik donanması arasında savaş çıkmış.
Venedik donanmasının komutanı,
Andrea Doria imiş.
Gözcü, Osmanlı donanmasının yaklaştığını
fark edince, hemen Andrea Doria'ya haber vermis :

-Osmanlı yaklaşıyor.
Andrea Doria sormus :
-Kaç gemi var?
Gözcü:
-10-20 kadar.
Komutan hemen emir erini çaığrmış :
-Oglum bana hemen kırmızı gömleğimi getir.
Emir eri şaşırmış :
-Niçin komutanım?
Andrea Doria :
-Savaşırken yaralanacağız.
Kan izi belli olmasin ve de askerlerin
cesareti kırılmasın diye.
Bu arada gözcüden yine ses gelmis :
-Efendim 50 kadar oldular.
Andrea Doria heyecanlanmış ve emir erine
tekrar seslenmiş :

- Gömlegi bosver.
Sen bana kahverengi pantolonumu getir.



Temel askere gitmis.
Mutfakta çalismaya baslamış.
Mutfaga her girdiginde,
buzdolabona selam veriyormuş.
Bir gün komutan sormuş:
-Niye buzdolabına selam veriyorsun?
Temel cevap vermis:

- General Electric



İtiraf 1
6 yaşında,
anasınıfına giden oğlumun
okuldan verilen ödevini yapmasını izliyordum.
Toplama-çıkarma işlemleri yapıyordu.
8-3=? işlemini yaparken akıllı oğlum;
-- ´Şimdi burnumuzda 8 tane sümüğümüz varmış,
3´ünü mendille silmişiz.
Geriye 5 sümüğümüz kalmış.´ diye
çıkarma işlemini yaptı.
Magmaya göndereceğim de ana yüreği
dayanmıyor ne yapayım.
En iyisi, dizimin dibinde sümüklü işlemler
yapmaya devam etsin yavrucak.




İtiraf 2
Sünnetimde kesilen parçayı abim okul bahcesine gömmüş,
çok şükür okudum büyük adam oldum.
Geçenlerde yeğenim sünnet oldu,
annem de kesilen parçayı bana verdi.
"Git İstanbul´da bir üniversiteye göm de
senin gibi okusun torunum" diye.
Bense İstiklal Caddesi'nde arkadaşlarla takılırken
cebimdeki emaneti düşürmüşüm.
Fark ettiğimde Galatasaray Lisesi'nin önünde
deli gibi dönmeye başladım.
Arkadaşlar da soruyor ne arıyorsun diye,
diyemiyorum ki yeğenimin pi.isini düşürdüm diye.
Yeğenimin ilerde İstiklal Caddesi'nde aylak aylak
dolaşacağına mı yanayım,
düştüğüm duruma mı bilemedim.
Açıl magma, emanet orda biliyorum.

--- İstanbulda oturanlar,
başta Zego vatandaşa yarımcı olun,bi zahmet ...




-- Ha Fıstık demiştik değil mi? Buyurun





Ve...

Kimi der KRAL sın
Kimi der YALAN sın
Herkes rahatına baksın
Ben adamına göre adamım


Not: Bazı fıkralar tekrar olsada, umarım ilk defa okumuş gibi,
tekrar keyif vermişlerdir.

[nacgul]

süper

[ÖLÜMÜNEBJK]

r
teşekkürler