|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Oyun Alanı | Ajanda | Arama | Bugünkü Mesajlar | Forumları Okundu Kabul Et XML | RSS | |
25-08-2006, 07:33 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 63
Mesajlar: 90
Tecrübe Puanı: 19 |
Özellikle basında son zamanlarda artan bu yönetim-Tigana haberleri(fanatik)camiamızı tahrik eder boyutlara ulaştı,bir hafta önce Tiganaya 10 hafta süre başlığını atanlar,dün de yönetimle aralarında Ricardinhonun ilk takım antremanını basına açmadığı için eleştiri haberini yayınladılar.Bu haberlerin imzasız oluşu dikkat çekti,sanırım medyanın bazı kanatları daldaki meyvayı gördüler ve hamken düşürmek için dalından taşlamaya başladılar bu durum bizde gerginlik yaratmamalı tam tersine gülüp geçmeliyiz,takım yeni oluşmakta ve iyigiden şeylere çomak sokmak için çabalamaktalar,onlar için hüzüncü yılında flaş olan takım daha değerli,yaz boyunca kimler geldi kimler gitti,laguna haberini flaş transfer olarak veren medya Ricardinho ve Delgado transferlerini tam anlamı ile geçiştirdi,oysa uefa resmi sitesi özellikle Ricardinho transferini flaş haber olarak verdi.Medya taraftarı oyunun içine çekmeye çalışıyor,bu oyuna gelmeyelim ve bu sene kurulan(kaşar futbolcuların gönderildiği) pırıl pırıl gençlik ve özveri kokan bizi tekrar üç sene aradan sonra Mabedimize koşa koşa götüren Takımımıza canı gönülden destek verelim,küfürsüz,germeden ve mesaj vermeden. HERKESE SİYAH BEYAZ GÜNLER DİLEĞİ İLE SEVGİLER. | ||
|
25-08-2006, 07:58 | #2 | ||
Kıdemli Kartal Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 39
Mesajlar: 5.868
Tecrübe Puanı: 24 | % 100 katılıyorum zaten biz her zaman desteğimizi yapıyoruz tek yapmamız gereken bu yalan haberlere inanmamak...
__________________ iLk ÇıĞLıĞıM SoN NeFeSiM TeK AşKıM BEŞİKTAŞ'ım.... HeRşEyİn BiR sOnU vAr AmA BEŞİKTAŞ SeVgİsİnİn AsLa...! | ||
25-08-2006, 08:05 | #3 | ||
Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 44
Mesajlar: 584
Tecrübe Puanı: 18 | Bende bu sabah okudum ayar oldum bunlar tam anlamıyla ezik yalakası. Arkadaş çok iyi bir yere değinmiş kesinlikle maçta kimse taşkınlık ve küfür olaylarına yeltenmesin.Yönetim bu kadar çabalamış flaş isimler getirmiş tutupta Tigana'nın işine karışocaklarını hiç sanmıyorum... Ve bütün herkesi fanatik ve fotomaç ve yandaş gazetelerini okumamaya davet ediyorum...
__________________ SEN BENDE BEN ÖLÜRSEM ÖLÜRSÜN SEN ÖLÜRSEN BEN ZATEN ÖLÜRÜM... | ||
25-08-2006, 08:05 | #4 | ||
Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 94
Tecrübe Puanı: 18 | beşiktaşlılık her zaman magrur olmayı ezilene yardım etmeyi bir duruşu simgeler bu simgeler günümüzde gazete sattırmadığı için her zaman medya -kartalımıza hep 3.haber olarak geçecitir varsı öyle olsun biz böyle yaşamayı seviyoruz gazeteler arka sayfalardada verse haberlerimizi biz hakkı yeten lerin torunlarıyız varsı öyle olsun şimdi herşey yolunda gidiyor ya bir çomak sokmasa olmazlar hep bardağın boş yeri işte o kadar | ||
25-08-2006, 09:07 | #5 | ||
Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 46
Mesajlar: 67
Tecrübe Puanı: 18 | Tigana, Kartal'a Masraf Çıkarmıyor19.08.2006 09:58Fransız teknik adam Tigana'nın Beşiktaş'a geldiği günden bu yana kamp yapılan otellerde ekstraları hep cebinden ödediği ortaya çıktı. Bilal Meşe/Milliyet Futbol ve fakirlere yardım etmek Tigana'nın yaşam biçimi... İşine çok sadık, Ümraniye'ye en 'erken' gelenlerden. İşinin yoğunluğu nedeniyle etrafla fazla ilgilenemiyor: "Yaşam biçimim futbol... Sürekli çalışıyorum. Prensiplerimin başında iş geliyor. Bir yere imza attıysam o müesseseye yüzde yüz enerjimi vermek zorundayım. Başka konuları düşünürsem ayıp olur, o müesseseye ihanet olur. Kaldı ki çalışma arkadaşlarıma, futbolculara, personele örnek olmak zorundayım." Ekstralar cepten Tigana'nın bilinmeyen bir yönü var. Kendisi söylemedi, biz araştırdık, bulduk. Beşiktaş'a geldiği günden bu yana kamp yapılan otellerde odasına gelen 'ekstraları' hep cebinden ödüyor, kulübe bir kuruşluk fatura göndermiyor. Örnek, Frankfurt'ta gazetecilere verdiği yemeğin parasını kredi kartıyla öderken tanıklık ettik. Şaşırmadık dersek yalan olur! Onun gözünde Türk futbolu ve Avrupa'daki yerimizi merak ettik; "Potansiyel müthiş, inanılmaz. Ama olması gereken gibi patlama yapamamış, olması gereken yere gelememiş. Bunun da temelinde organizasyon, çalışma, altyapı ve eğitim yatıyor. Sıfırdan başlayacaksınız eğitime. Çok çalışkan bir ülkesiniz. Ben de çalışkanım. Antrenmanlar biter yine çalışırdım. Antrenmanlara ilk ben gelirdim, son giden yine ben olurdum. Bunu yapmadığınız taktirde bir yere gelemezsiniz. Otuz yıl önce Fransa'da biz bunu yaptık. Eğitimle kol - kola olacaksınız. Eğitimde iyi olan futbolda da çok iyi konumlara gelir. İtalya, İspanya ve Fransa. Düşünün 18 yaşında bir futbolcu uluslararası arenalarda üst düzeyde oynayabiliyor. Neden? Altyapısı sağlam da ondan." 'En keyifli olay' Türkiye'ye geldiği günden bu yana Türk futbolunu, Beşiktaş'ı ve diğer takımları da düşündüğünü kaydeden Tigana, "Bunları görmemezlikten gelemem. Genç bir yeteneği alıp Beşiktaş'a ve Türk futboluna kazandırmak dünyanın en keyifli olayıdır. Bu da biz çalıştırıcıların asli görevidir. Genç yaşta alıp futbola kazandırdığım oyuncular belli. Kitaptan öğrendiğim bir şey değil, realite bu. Çok öğrencim oldu, üst seviyede yıllarca futbol oynadılar, oynuyorlar da" ifadelerini kullandı. Laf lafı açıyor, dönüyoruz konuyu spor gündemine oturan Aureilo'nun TC vatandaşı olmasına getiriyoruz: "Babam Malili ama ben Fransız vatandaşıyım. Fransız olarak da bir sorunum yok. Ben bunu yargılamam. Onun kendi düşüncesi, seçim hakkı var, ona saygı duymak gerekir. Kendi çocuğumun da böyle bir tercih yapma özgürlüğü var, karışamam." 'İki farklı dünya' Yazılı ve görsel medya önünde fazla konuşmayı, hatta özel söyleşiler yapmayı pek sevmiyor Tigana. İki ülke medyasına hangi gözle baktığını merak ettik. Sorularımıza gülerek yanıt veriyor: "İki farklı dünyadan bahsediyoruz... Fransa'da medyada çıkan on haberden dokuzu mutlaka doğrudur. Hatta doğru olması şarttır. Onlar işin kaynağına iniyorlar, konfirme ederler, doğruysa yazarlar. Aksi, yayınlanmaz. Düşünün otuz yılda iki dava açtım ve ikisini de kazandım. Türkiye'deki gazeteleri tercüme ettirmiyorum. Bir örnek vermek isterim. Birkaç yıl önce medyanızda benimle ilgili bir takımı çalıştıracağım yönünde haber çıkmıştı. Bu haber üzerine, büyük bir gazeteye mektup yazmak zorunda kaldım ve haberi yalanladım." Beşiktaş'a imza attıktan sonra, yönetim kanadından medya ile ilgili bir uyarı, alıp almadığını da merak ettik. Tigana, "Doğrusu basına dikkat etmem gerektiği konusunda uyarıldım" diye yanıtladı. Futbol bilgisi konusunda her türlü kritiğe açık olduğunu kaydeden Tigana, şöyle devam etti: "İlk geldiğimde oyuncular tarafından büyük bir saygınlıkla karşılanmadım. Ama bunun dışında saygı duyulduğunu hissediyorum. Bilgi ve becerimle saygıyı hakedip, etmediğimi kanıtlamak zorundayım. Yaptığım işe göre saygı duyulmasını istiyorum. İlerlemek istiyorum, ama tek başıma bir şey yapamam. Futbolda mucize yoktur. Üst düzeyde kalanlar ve sürekli çıtayı yükseltenler gerçek profesyonel oyunculardır. Yukarı çıkmanın, yani şampiyon olmanın bir tek şartı vardır, o da inanmaktır, çok çalışmaktır. Aksi taktirde hayal kırıklıkları yaşarsınız." 'Frene basan yok' Oyun disiplininin çok önemli olduğunu, bundan uzaklaşıldığı anda çıldırdığını ifade eden Fransız hoca, "Ekipler sadece hücumü düşünüyorlar. Hücum etmek ve goller atmak iyi. Ancak ya savunma? İşte sorun da burada yatıyor. Örnek... Gazintep maçı, üç oyuncumuz da ileri çıktı, gol arıyorlar, orta alanda ise frene basacak tek oyuncu yok. En küçük ekipte bile böyle bir lüksünüz yoktur. Bunun içindir ki eğitim diye gırtlak patlatıyorum. Futbolcularımın oyun disiplininden uzaklaşmaları beni çıldırtır. Hatta deli eder. Hele hele bunu bilerek yaptıkları anda kendimi kaybediyorum" diyerek konuyu sisteme taşıdı. "Yapmak istediğiniz her türlü sistemi yapar ve uygularsınız. Sisteminiz ne olursa olsun sahada onbire onbirsiniz. Sisteme bağlı kalmayıp, üç ya da iki kişinin yanısıra orta alanda üç kişi de gole soyunursa sistemin özelliği kalmaz." 'Sabır şart' Beşiktaşla iki yıllık sözleşme yenilediği ve bu sürece şampiyonluk sığdırmanın hesaplarını yaptığını vurgulayan Tigana, bunda en büyük faktörün sabır olduğunu söyledi: "Sabırlı olmak şart. Üst olacak, alt olacak. Kadromuza baktığımız zaman şampiyonluk seviyesinde oynamış sadece bir oyuncu var. Bu tecrübesizliği kabullenmek lazım. Bu demek değil ki yukarıya çabuk çıkacağız. Arsenal'i anımsayın, şampiyonlar ligi finali oynadı. 18-19 ve 20 yaşındaki gençlerle bu finali oynadı. Kadromuzdaki gençler ne kadar çabuk adapte olursa, sahaya yeteneklerini yansıtırsa, yukarı çıkışımız daha çabuk olur." Çakmak koleksiyonu Lafı döndürüp, taraftara taşıyoruz... Tigana tribün desteğini anımsattığımız sırada çekmecesini açıyor ve bir sürü çakmak gösteriyor. Yoksa "Yeniden mi sigaraya başladınız?" sorusunu yöneltiyoruz; "Hayır başlamadım... Bunlar benim çakmak koleksiyonum! Fenerbahçe maçından arta kalan hatıralar. O kadar çok çakmak ve bir o kadar da bozuk paralar atıldı ki anlatamam. Hırslı ve istekli oldukları zaman inanılmazlar. Üzüldüğüm şey bu güzelliğe sahaya attıkları yabancı cisimlerle gölge düşürmeleridir. Bu cisimler birimizin başına gelse ne olur? Bunlar futbolun içinde yoktur, olmamalıdır." 'Böyle devam' Tecrübeli hoca, söyleşimizin sonunda Beşiktaş taraftarına ilginç bir mesaj vermeyi de ihmal etmiyor: "Doğrusu Antep maçında, tribünlere hayran kaldım... Son maçta harikaydılar. Bu şekilde bizi cesaretlendirmeye devam etsinler, biz de onlara şampiyonluk hediye edelim. Gerçekten çok güzel bir tabloydu, uzun zamandır böylesini yaşamamıştık. Tribün desteğinin önemini anlatmaya gerek yok. Akıllı bir yol izliyorlar, onlara teşekkür ediyorum. 'Runje'ye kefilim' "Konfirme olmuş bir kalecidir. Her kaleci komik goller yemiştir, yemeye de devam edeceklerdir. Barthez'i anımsayın, o yemedi mi? Dünya Kupası'nda da bunlar oldu. Runje dört yıl boyunca Monaco'da talebemdi. Ona güveniyorum, kefili de benim. Bir maça bakıp, onu yargılamak doğru değil." 'Bilerek yapmadı' "Nobre'ye kızıyorlar, hatta tepki gösteriyorlar. Pozisyona çok yakındım, Nobre faule maruz kalıyor ve kurtulmak için çalışıyor. Bu kurtulma uğraşı içinde bir takım el hareketleri olabiliyor, doğaldır. Eğer Nobre kasıtlı vurmuş olsaydı, bırakın bir başkasını en büyük cezayı ben verirdim." Yengeç burcu Ani tepkiler veren, sert kabuğa sahip kişilerdir. Geçilmesi zor, görünmez bir koruma duvarları vardır. Ancak bu kabuğun altında duygusal ve yumuşak bir kişilik bulunur. Görünmez duvarı ancak karşısındaki kişi iyi tanığı anda kaldırır. Evleri ve aileleri her şeyden önemlidir. Yengeç erkeği için annesinin yeri çok özeldir. İş hayatında kendilerini kanıtlamayı, ön planda tutarlar. Hangi meslekten olursa olsunlar işlerini en iyi şekilde yaparlar ve başarılı olurlar. 'Ronaldinho'yu alırdım' "Çıkıp yönetim kurulu bana açık çek verse, kimi alırım biliyor musunuz? Çok yıldız oyuncu var alınacak, ama Ronaldinho'nun yeri başka. Onu almak isterdim." 'Elbise uğur getirdi' "Gaziantep maçında ilk kez sahaya takım elbiseyle çıktım. Doğrusu uğurlu geldi ve maçı kazandık. Bundan sonra sahaya hep takım elbiseyle çıkacağım." | ||
25-08-2006, 09:13 | #6 | ||
Üyelik tarihi: Jun 2006 Yaş: 42
Mesajlar: 909
Tecrübe Puanı: 18 | çok güzel yazmışsın arkadaşım..medya..şu..bu falan boşverin bunları..biz takıma ve onun oyununa bakmalı ve sonuna kadar destek vermeliyiz..haydi BEŞİKTAŞLILAR COŞTURUN TAKIMI.. hep destek tam destek..
__________________ ALAYINA İSYAN FORZA BEŞİKTAŞ !! | ||
25-08-2006, 15:48 | #7 | |||
Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 42
Mesajlar: 417
Tecrübe Puanı: 18 | Alıntı:
| |||
25-08-2006, 18:05 | #9 | ||
Banned Üyelik tarihi: Jun 2006 Yaş: 39
Mesajlar: 4.250
Tecrübe Puanı: 0 | bu kadrodaki arkadaşlık ortamı üst düzeyde, haftalar ilerledikçe de uyum gelecek, dolayısıyla bu kadronun önüne geçilmesi çok zor bir hal alacak, bunu gören ve kendine akıllı zanneden ezik medya şimdiden faaliyete başladı zaten, ama ayakta dimdik durduğumuz taktirde bunlar boş uğraşlar olarak kalır, zaten şunu şurasında kadronun oturmasına ne kadar kaldı... GELİYORUZ!!! | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
| |