Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Madencilik

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 06-02-2007, 08:31   #1
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
3213 Sayılı Maden Kanunu Değişiklik Tasarısı

3213 Sayılı Maden Kanunu Değişiklik Tasarısı Hakkında

DEĞERLENDİRME RAPORU


TMMOB JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
TMMOB ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI
TMMOB KİMYA MÜHENDİSLERİ ODASI TMMOB METALURJİ MÜHENDİSLERİ ODASI

TMMOB ORMAN MÜHENDİSLERİ ODASI TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI


12 MAYIS 2002

TASARININ DEĞERLENDİRİLMESİ


MADDE 1 : 4.6.1985 tarih ve 3213 sayılı Maden Kanununun 2 inci maddesindeki değişiklik uygun bulunmamıştır.
GEREKÇE: Taş Ocakları Nizamnamesi kapsamındaki bazı madenler Maden Kanunu kapsamına alınarak kanun kapsamı genişletilmiştir. Ancak Taş Ocakları Nizamnamesi varlığını hala sürdürmektedir. Taş Ocakları Nizamnamesi kaldırılmadığından düzenleme yeterli değildir. Taş Ocakları Nizamnamesi kaldırılmalıdır.
MADDE 2: 4.6.1985 tarih ve 3213 sayılı Maden Kanununun 5 inci maddesindeki değişiklik uygun bulunmamıştır.

GEREKÇE: Ruhsatların kolayca bölünmesine olanak sağlanması madencilik yaparak para kazanmak yerine saha kapatıp satarak para kazanma yolunu seçenlere çok daha iyi fırsat sağlayacak ve çıkarlarına çıkar katacaktır. Maden Ruhsatı alacaklarda teknik kapasite ve yeterlilik aranmaması madenciliğimizin cılız kalmasının en önemli etkenlerinden biridir.

ÖNERİ: 4.6.1985 tarih ve 3213 sayılı Maden Kanununun 5 inci maddesi aynen kalmalıdır.

MADDE 3: 4.6.1985 tarih ve 3213 sayılı Maden Kanununun 7. maddesi hakkındaki değişiklikler uygun bulunmamıştır.

GEREKÇE: Tasarıdaki; orman, ağaçlandırma, milli parklar, tarım alanları, su havzaları, mera alanları, sulak alanlar, sit alanları ve karasularında, madencilik faaliyetlerinin hangi kriterlere göre yürütüleceği ilgili bakanlıkların uygun görüşü alınarak Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelik ile belirlenir hükmü son derece sakıncalıdır. Böyle bir hüküm madencilik çalışması adına kamu yararı ve idari yargı kararlarını hiçe sayacak ve bu husus içinden çıkılmaz kargaşa ve sorunlara yol açacaktır. Son sözün Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına verilmesi ve bu alanlarda madencilik mantığı öne alınarak düzenleme yapılması, her biri ayrı uzmanlık isteyen konularda uzman olmayan kişilerin karar vermesi telafisi imkansız zararlar verebilecektir. Madencilik uzmanı için, sit alanı, su havzası vs madenciliği engelleyen hususlardır. Tersinden ise madencilik su alanlarını kirleten, sit alanlarını bozan bir uğraştır.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 06-02-2007, 08:31   #2
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Daha önce, Yabancı Sermaye Derneği tarafından gündeme getirilen Endüstri Bölgeleri Yasa Tasarısı’nın 2.maddesi “Endüstri bölgelerinde yapılan yatırımlarda 3194 sayılı İmar Kanunu , 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu , 2872 sayılı Çevre Kanunu , 3202 sayılı Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun , 3213 sayılı Maden Kanunu ile 1580 sayılı Belediye Kanunu'nun 15 nci maddesinin ikinci fıkrasının 12 numaralı bendi hükümlerinin uygulanmayacağı, 4325 sayılı Kanunda olağanüstü hal bölgesinde yapılan yatırımlar için öngörülen teşvik tedbirleri , endüstri bölgelerinde yapılan yatımlar hakkında da uygulanır. Bu bölgeler içinde kalan özel mülkiyet konusu arazi ve arsaların , yatırım faaliyetlerine tahsisi amacıyla Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü'nce 4.11.1983 tarihli ve 2942 sayılı Kanunun 27 nci maddesi hükümlerine göre acele kamulaştırma yapılabilir. Endüstri bölgelerinin kurulması için gerekli arazi temini ve alt yapı ile ilgili giderler Sanayi ve Ticaret Bakanlığı bütçesine bu amaçla konulacak ödenekten karşılanır. Bu ödeneğin harcanmasında 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu , 832 sayılı Sayıştay kanunu ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümleri uygulanmayacağı, hüküm altına alınmıştır.” şeklindeydi. Bu yolla YASED’in isteği karşılanmış olmaktadır. Diğer yandan, yine yasa yapma tekniği bakımından, bahsedilen alanlar kendi kanunlarına tabi olup, bu alanlarda ayrıca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın düzenleme yetkisi olabilir mi? Oldukça sakıncalı bir madde.

Tasarıdaki “... faaliyet sahiplerinin başvurusu üzerine onbeş gün içinde ilgili kurumlarca gerekli izin, onay ve ruhsatlar verilir. ....” cümlesi ile YASED tarafından hazırlanan tasarının Yatırım İzni başlıklı 4. maddesindeki; Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü, yabancı sermayeli kuruluşların endüstri bölgelerinde yatırım izni başvurularını talep tarihinden itibaren 15 iş günü içerisinde cevaplandıracağı. Bu süre zarfında cevaplandırılamayan taleplerin kabul edilmiş sayılacağı önerisine uygun şekilde YASED’in isteğine paralel bir düzenleme getirilmektedir. Türkiye’de bürokratik işlemlerin uzun olduğu bir an için kabul edilse bile bir çok sahanın ruhsatı yabancı firmalarca kapatılmasına rağmen işletmeye geçilmemektedir. Bu bize bürokratik işlemlerin çokluğu nedeniyle yabancı sermayenin gelmediği iddiasının doğru olmadığını göstermektedir. Diğer yandan işlemlerin geciktirilmesi idari açıdan suçtur. Kanunla süre verilmesi uygun değildir.

  Alıntı ile Cevapla
Alt 06-02-2007, 08:31   #3
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Paragraf tasarıdan çıkarılmalıdır.

Tasarıdaki“,Verilmiş ruhsatlara dayalı olarak Devletin gözetim ve denetimi altında yürütülen madencilik faaliyeti, yürütülmekte olan faaliyetin niteliğinin gerektirdiği bilimsel ve teknik çözümlere riayet edilmesi koşuluyla engellenemez” hükmü hukuka aykırıdır.

Metinde, ilk okuyuşta, yürütülen faaliyetlerin niteliğinin gerektirdiği bilimsel ve teknik çözümlere riayet edilmesi koşulunun sınırlayıcı faktör olarak öne çıkarıldığını düşündürecek anlam bulunmakta ise de, dikkatli okuyunca ve cümlenin yapısı irdelenince faaliyetin bilimsel ve teknik çözümlere riayet edilmesi koşuluyla dahi engellenemeyeceği anlamı daha kuvvetli olarak ortaya çıkmaktadır. Madde idari yargı sistemini etkisiz kılmaya yöneliktir. Ayrıca bilimsel ve teknik şartlara riayet edilmesinin kamu yararına olmadığı durumlarda söz konusudur.

Paragraf tasarıdan çıkarılmalıdır.

Yine bu madde ile getirilen Bilimsel ve Teknik Komisyon idarenin yargıdan kaçmasını sağlamaya yöneliktir ve Anayasaya aykırıdır. Komisyonun yapısı karşılaşılabilecek tüm sorunları –sağlık, çevre, TÜBİTAK’da uzmanı bulunmayan alanları gibi- çözecek nitelikte değildir. Bergama’daki gelişmelerin tecrübesi ile hazırlandığı anlaşılan tasarı tamamen yabancı sermayenin talepleri doğrultusunda hazırlanmıştır. Bu, Bergama’daki gelişmelerin ve altın üzerinden yürütülen propagandanın aslında ülkemiz madenlerinin talana açılması için laboratuvar özelliği taşıdığı iddiasının ispatı olmaktadır.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 06-02-2007, 08:32   #4
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Parağraf tasarıdan çıkarılmalıdır.

Tasarıdaki “Bu madde hükmüne tabi yerlerde izinsiz madencilik faaliyetinde bulunulduğunun tespiti halinde işletme ruhsat harcı kadar idari para cezası verilir ve izinsiz alanlardaki faaliyetler durdurulur. Tekrarında bu ceza bir önceki cezanın iki katı olarak alınır. Uygulanan para cezası kanunun 13 üncü maddesi hükümlerine göre tahsil edilir” hükmü de sakıncalıdır. Çünkü, üçüncü ve devam eden izinsiz faaliyetlerde ne yapılacağı belirtilmemiştir. İzinsiz çalışmayı ve başkalarının (bilhassa bor sahalarının) ruhsat sahalarına tecavüzü özendirecek niteliktedir. Ayrıca kanun hükmüne tabi olan yerlerde izinsiz olarak madencilik yapanlara uygulanacak para cezasının işletme ruhsat harcı kadar olması izin alarak yapanların ödediği harç miktarı ile aynı olduğundan bu maddeyle izin alarak madencilik yapanlar cezalandırılmaktadır.

ÖNERİ: 2’ci paragraf Orman, ağaçlandırma, milli parklar, tarım alanları, su havzaları, mera alanları, sulak alanlar, sit alanları ve karasularında, madencilik faaliyetlerinin hangi kriterlere göre yürütüleceği ilgili bakanlıklar ve Bakanlıkça beraber çıkarılacak yönetmelik ile belirlenir şeklinde,

Son paragraf izinsiz madencilik faaliyetinde bulunanlar için kamu malına zarar vermekten kovuşturma açılır ve 12.madde hükümleri uyarınca işlem yapılır şeklinde düzenlenmelidir.

MADDE 4: 4.6.1985 tarih ve 3213 sayılı Maden Kanununun 9. maddesinde yapılan değişiklik yeterli bulunmamıştır.

Tasarıda; Madencilik yatırımları,işletmenin bulunduğu bölgeye bakılmaksızın kalkınmada öncelikli yörelere sağlanan tüm teşviklerden yararlandırılır. .... ayrıca
“a) Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren her yıl ilgili madencilik faaliyetlerinden elde ettikleri yıllık hasılatın % 5 i vergiye esas matrahlardan rezerv tüketim payı olarak indirilir.
“b) Madenlerin limanlara veya bunları işleyen tesislere naklinde, taşıma tutarının % 5 si kadarı vergiye esas kârından indirilir.”
“c) gelir ve kurumlar vergisine tabi maden işletmelerinin, bu faaliyetleri ile ilgili iş yerlerinde elde ettikleri kazançları yatırım dönemi dahil işletmeye geçiş tarihinden itibaren beş vergilendirme dönemi gelir ve kurumlar vergisinden muaf tutulur.
Bu kazançlar hakkında; 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 25’ inci maddesi ikinci fıkrası ile 193 sayılı Gelir vergisi Kanununun 94!üncü maddesinin (6) numaralı bendinin (b) alt bendi hükümleri uygulanmaz.”
(c) bendinde belirtilen gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin beş vergilendirme dönemi sonunda, bu işyerlerinden elde ettikleri kazançları üzerinden hesaplanan gelir ve kurumlar vergisinden aşağıda belirtilen oranlarda indirim yapılır:
50 den az işçi çalıştıranlarda % 30
50-200 arasında işçi çalıştıranlarda % 40
201 ve daha yukarı işçi çalıştıranlarda % 60’dır.”
  Alıntı ile Cevapla
Alt 06-02-2007, 08:32   #5
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

“d) Yer altı madencilik faaliyetlerini yürüten gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri .... Sosyal sigortalar Kanununun 72 ve 73’üncü maddeleri uyarınca prime esas kazançları üzerinden tahakkuk ettirilecek primlerin işveren hissesi Devlet Hakkından mahsup edilir.”
“e) Madencilik sektöründe kullanılan elektrik fiyatlarına en düşük tarife uygulanır.”
“f) Ruhsat sahalarında yapılacak Araştırma ve Geliştirme (AR-GE) çalışmaları teşvik edilir”
teşviklerinin uygulanacağı belirtilmektedir.

Madenlerin limanlara taşınmasında teşvik uygulanması, ham olarak ihracatı teşvik anlamına geldiğinden yanlış bir uygulama olacaktır. Tersine ham cevher satışı yasaklanmalıdır. Madenlerin yurt içinde işlenmesi ve nihai mamul üretime giden sürecin içerde tamamlanması esas alınmalıdır. “veya bunları işleyen tesislere” ibaresinin neyi ifade ettiği de açıklanmaya muhtaçtır. Maden yurt dışında işlenecekse nakliye giderleri teşvik kapsamına alınacak mıdır?

Beş yıl boyunca kurumlar vergisi ve gelir vergisi alınmayacaksa, (daha sonra oldukça düşük oranda alınacaksa) diğer yandan cevher ham olarak ihraç edilecekse, devlet hakkı sigorta primine mahsup edilecekse ülkenin kazancı ne olacaktır? Bilhassa yabancı firmalar bakımından, ucuz hammadde kaynağı olmaktan öte gidilemeyecektir. Teşvik edilen üretimin artması ise, aşırı üretim nedeniyle fiyatların düşmesi ülke menfaatlerine aykırı olacaktır.

Maden aramalarında AR-GE çalışmalarının teşvik edilip madenciliğin diğer aşamalarında AR-GE’nin teşvik dışı bırakılması, ancak YASED mantığı ile mümkündür.

ÖNERİ : Ham cevher ihracatı yasaklanmalıdır. Kırılarak, öğütülerek, mamüllerin bünyesine giren madenlerin ihracı mümkün olmalı ve buna ilişkin esaslar ayrıca düzenlenmelidir. Bu şekilde ihraç konusu yapılan madenler teşvik uygulaması kapsamından çıkarılmalıdır. Ara mamül ve/veya mamül olarak zenginleştirilmiş ve rafine vb gibi işlenmiş şekilde ihracı yapılan madenlerin içerde değerlendirilmesini sağlayacak teşvik tedbirleri ele alınmalıdır. Mevcut tasarının mantığından tamamen ayrılan yeni bir teşvik sistemi geliştirilmesi gerektiğinden, daha sonra çok yönlü bir çalışma ile yeniden düzenlenmek üzere bu madde tasarıdan çıkarılmalıdır.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 06-02-2007, 08:32   #6
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

MADDE 5: 4.6.1985 tarih ve 3213 sayılı Maden Kanununun 10. maddesinde yapılan değişiklikler uygun bulunmamıştır.

GEREKÇE : Kanun maddesinin üçüncü fıkrasında yapılan değişiklikle teknik elemanlara verilen cezaların bağlı oldukları meslek odalarına bildirilmesi hususu çıkarılmıştır. Oysa kanun kapsamında çalışmakta olan teknik elemanların meslek odalarına üyelik zorunluluğu ve bu üyeliğin takibi anayasamız gereğince ilgili meslek odalarına görev olarak verilmiştir. Bu anlamda idarece verilen “teknik elemanın bu kanun nezdinde yapacağı beyanlar bir yıl süreyle geçersiz sayılır” cezasının uygulanabilirliği için gereği yapılmak üzere ilgili meslek odalarına bildirilmesi gerekir.

Anayasanın 168. maddesinde. “Tabii servetler ve kaynaklar Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Bunların aranması ve işletilmesi hakkı Devlete aittir. Devlet bu hakkını belli bir süre için gerçek ve tüzel kişilere devredebilir.” denildikten sonra “gerçek ve tüzel kişilerin uyması gereken şartlar ve müeyyideler kanunda gösterilir” hükmü getirilmiştir.

Yapılan düzenleme ile suiistimal durumlarında bile ruhsatın iptali ortadan kaldırılmış olmaktadır. Maden Kanununun 13. ve 29. maddelerinde düzenlemelere uygun olarak çalıştığı halde sadece teminatın yatırılmaması durumunda bile ruhsat iptaline gidilirken “gerçek dışı, yanıltıcı, kanun hükümlerinin icraatını engelleyen, haksız surette hak iktisap eden veya hak iktisabına sebep olan ruhsat sahipleri için hak iptaline gidilmeyip sadece parasal ceza verilmesi hukuk ilkelerine aykırıdır.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 06-02-2007, 08:32   #7
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

ÖNERİ: Bu kanunun hükümlerine göre yapılan teknik ve mali konulardaki beyanların ve yetkili kişilerce tanzim edilen rapor ve projelerin gerektirdiği işlemlere, bunların içeriğindeki bilgilerin aksi tespit edilinceye kadar, devam edilir.

Genel Müdürlük tarafından yapılan inceleme sonucunda beyanlarda hata ve noksanlıkların tespiti halinde ruhsat sahibine tespit edilen hata ve noksanlıkların giderilmesi için 2 aylık süre tanınır. Talep halinde, teminat % 50 artırılarak 1 ay daha ek süre verilebilir. Bu sürede gerekli düzeltmeler yapılmaz ve belgeler verilmezse beyan geçersiz sayılır ve teminat madencilik fonuna irad kaydedilerek 1 aylık süre daha tanınır. Ruhsat sahibince bu sürenin sonuna kadar hata ve noksanlıklar giderilmez ve yeni teminat yatırılmaz ise sahadaki faaliyetler, bunlar yerine getirilene kadar durdurulur.

Genel Müdürlük tarafından yapılan inceleme sonucunda yapılan beyanlarda gerçek dışı, yanıltıcı ve kanunun hükümlerinin yürütümünü engelleyici durumların tespiti halinde beyan geçersiz sayılır. Ruhsat sahibine gerekli düzeltmeyi yapması için 2 aylık süre tanınır. Bu sürede gerçeğe uygun olarak belge verilmemesi veya düzeltme yapılmaması halinde teminatın tamamı irad kaydedilerek teminat beş katına çıkarılır ve 1 aylık bir süre daha tanınır. Bu süre içinde de yeni teminatın yatırılmaması, belgelerin verilmemesi veya gerekli düzeltmelerin yapılmaması hallerinin herhangi birinin vukuunda ruhsatname iptal edilir. Süresi içinde gerekli düzeltmeler yapılmış olsa bile mali ve teknik belge düzenleyerek bu duruma sebebiyet veren elemanlar gerekli bilgilerle birlikte, kuruluş kanunları çerçevesinde gereği yapılmak üzere ilgili meslek odalarına bildirilir. Mali ve teknik belge düzenlemekten sorumlu olan bu elemanların, aynı fiili ikinci kez tekrarlarında, fiilin belirlendiği tarihten itibaren 1 yıl süre ile bu kanun nezninde yapacakları beyanlar geçersiz sayılır. Bu husus bağlı oldukları ilgili meslek odalarına ve ilgililere bildirilir. Bu fıkraya göre haksız olarak maden üretimi sağlayanlar için 12 inci madde hükümleri uygulanır.

Beyanlara, raporlara ve projelere dayalı olarak haksız biçimde hak iktisabına gidilmesi halinde iktisap edilen hak iptal edilir.

Ruhsat sahibi Genel Müdürlüğe verilen bütün beyanlardan veya hiç beyanda bulunmamaktan dolayı sorumlu olup tüm beyanları imzalamakla da yükümlüdür. Mali konularda belge düzenleyerek beyanda bulunan elemanlar ise kendi beyanlarından sorumludurlar. Teknik elemanlar ise sadece ihtisas sahibi oldukları konularda beyanda bulunabilirler ve beyanlarından sorumludurlar. Teknik elemanlarca hazırlanan belge, rapor ve projelerin geçerli sayılabilmesi için, imzaları bulunan teknik elemanların kayıtlı oldukları odalarca vize edilmesi şartı aranır.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 06-02-2007, 08:32   #8
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

MADDE 6: 4.6.1985 tarih ve 3213 sayılı Maden Kanunun 12. maddesinin beşinci. fıkrasından sonra eklenen fıkra uygun bulunmamıştır.

GEREKÇE: 12. Maddeye eklenen ilk iki fıkra maddenin değiştirilmeyen fıkralarıyla çelişkili bir durum yaratmaktadır.

Maddenin birinci fıkrasında belirtilen şartlara uygun olmayan şekilde cevher naklinde bulunanlara cevherin o günkü rayiç bedelinin beş katı ceza uygulanmakta iken eklenen fıkraya göre sevk edilen cevherin rayiç bedeli üzerinden devlet hakkının 10 katı ceza uygulanır denmektedir. Bu duruma göre yapılacak işlemler arasında çelişkili bir durum meydana gelmektedir. Tek suça karşı iki farklı ceza tanımlanmıştır.

Maddenin halen yürürlükte olan ikinci maddesinde maden hakkı olmadan üretim yapanlara devlet malına karşı işlenmiş fiil cezası uygulanmakta iken yeni eklenen ikinci fıkra ile bu durumla çelişik ve caydırıcı niteliği azalan bir cezai hüküm getirilmektedir. Bu durumda kanun yapısına aykırı ve birbirleriyle çelişik fıkralardır.

ÖNERİ: Her türlü maden nakliyatının sevk fişi ile yapılması mecburidir. Bu usule aykırı olarak nakledilen madene mülki amirliklerce geçici olarak el konur ve düzenlenen tutanak Cumhuriyet Savcılığına gönderilir Mahkemece usulsüz sevkıyat yaptığı sabit görülenlere, nakledilen madenin rayiç fiyatı ile tespit edilen değerinin 5 katı ağır para cezası verilmesine hüküm olunur ve bu bedel irad kaydedilir. Mahkeme kararına göre cezanın ödenmesi halinde el konulan maden sahibine iade edilir. Bu durumda maden hakkı sahibinin teminatı irad kaydedilir.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 06-02-2007, 08:32   #9
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Yerinde yapılan denetim ve kontrol sonucunda da birinci fıkraya aykırı şekilde maden sevkıyatının yapıldığı tespit edildiği takdirde birinci fıkra hükümleri uygulanır.

Maden ruhsat haklarına dayalı olmaksızın, izinsiz olarak maden çıkaran veya sevk edenler hakkında birinci fıkradaki usulle tespit edilen değerin 5 katı ağır para cezasına hükmolunur. Tespit edilen maden müsadere edilerek satılır ve satış bedeli irad kaydedilir. Müsadere imkanı bulunmayan madenin rayiç değeri ilgililerden tahsil edilerek irad kaydedilir. Bu şekilde maden çıkarılması ayrıca Devlet malına karşı işlenmiş fiil sayılır.

Sevk fişi ile ilgili hususlar hazırlanacak yönetmelikte belirtilir.

MADDE 12:4.6.1985 tarih ve 3213 sayılı Maden Kanununun 26. maddesi ile ilgili değişiklikler uygun bulunmamıştır.

GEREKÇE: Düzenlemenin ikinci fıkrası genel gerekçelerle çelişmektedir. Şöyle ki; değişiklik yapılan maddelere gerekçe olarak “ruhsat alanlarının uzun süre atıl kalmasını önlemek, bu alanların aranarak yeni maden sahalarının bulunabilmesine imkan sağlamak, mücbir sebep olmaksızın uzun süreler atıl kalmasını önlemek” olarak belirtilmiştir. Oysa üçüncü fıkrada ruhsat sahibi üretime geçmeksizin ruhsat sahasını ruhsat süresince elinde tutarak atıl kalmasını sağlayacaktır. Ayrıca, madenleri aynı anda, bir çok alanda üretime açılması ekonomik olmayabilir. Üretim fazlalığı fiyatların düşürülmesini gerektirir ki, bu durum iç piyasa açısından olumlu, ihracat açısından olumsuzdur. Her madenin kendine özel pazarı olup, kontrollü bir şekilde üretim kaçınılmazdır. MTA tarafından aramalar tamamlandıktan sonra, ülke maden stokunun nasıl değerlendirileceği, uluslar arası piyasaların geniş çaplı bir etüdünden sonra ele alınmalı ve bir Ana Plan hazırlanmalıdır. Bu plan dahilinde İşletme izni verildikten sonra üretime geçiş ve sonrası sıkı bir şekilde takip edilmelidir.

ÖNERİ: İlk işletme izni, 24.üncü maddeye göre projenin Genel Müdürlüğe verilmesi üzerine işletme ruhsatı ile birlikte verilir. İşletme ruhsatlı sahalarda işletme projesi esaslarına göre faaliyetlere başlanması ve sürdürülmesi esastır. İşletme izninin veriliş tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde ruhsat sahibi işletme projesi kapsamında faaliyetlere başlamak zorundadır. Ruhsat sahibi Maden Kanunu dışındaki gerekli diğer izinleri alamaması halinde bu süre 1 yıl daha uzatılır. Bu süre içinde de faaliyete başlanılmadığı takdirde teminat irad kaydedilerek ruhsat fesh edilir.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 06-02-2007, 08:33   #10
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

MADDE 14: 4.6.1985 tarih ve 3213 sayılı Maden Kanununun 28. maddesi hakkındaki değişiklik uygun bulunmamıştır.

GEREKÇE: Özellikle havza madenciliğinin yapıldığı kamu sahaları ile geniş alanlara sahip olan bor sahalarının bilimsel yöntemlerle aranması beş yıl içerisinde tamamlaması mümkün değildir. Bu durum DPT tarafından hazırlanan Birinci Bor Arama Master Projesinde de belirtilmiştir.

Maddenin gerekçesinde belirtilen kamuya ait atıl sahalarının değerlendirilmesinin ise herhangi bir dayanağı bulunmamaktadır. Çünkü kamunun elinde bulunan sahalarda kamu kuruluşları tarafından yapılan arama çalışmalarında bulunan diğer madenler rödevans yöntemiyle özel sektör aracılığı ile üretime açılarak değerlendirilmektedir. Atıl sahalar değerlendirilecek diye tüm sahaların çok kısa sürede ve plansız olarak üretime açılması fiyatları düşüreceği gibi, rekabet sebebiyle daha verimli bölümlerin alınıp, maliyet avantajından yararlanma yoluna gidileceğinden maden kaynaklarımız optimum faydayı sağlayacak şekilde kullanılmayacaktır. Yabancı sermaye ve özel sektörün bor sahalarında yaptığı selektif üretim nedeniyle, tenörü yüksek alanların alınarak düşük alanların bırakıldığı ve rezervin çok kötü bir şekilde kullanıldığı devletleştirme neticesinde görülmüştür. Tüm sahaları bir an önce üretime açalım mantığı ülke menfaatlerine değildir ve uluslar arası sermayenin beklentilerine uygundur.

Bu değişiklik ile kamunun elinde bulunan büyük ve verimli sahalar, özellikle de bor, kömür vb sahalar belirli çıkar grupları tarafından gizlice ele geçirilmeye çalışılmaktadır.

ÖNERİ: İlk paragrafdaki “yeni bir proje ile işletme izin talebinde bulunulmaması halinde” kısmı çıkarılarak, bunun yerine, “ruhsata konu maden zuhuru söz konusu ise işletme izin sınırının genişletilmesi, ikinci maden ise bulunan maden için ruhsat talep edilmemesi halinde” ibaresi eklenmelidir.
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 20:32 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580