Hakan Can : Bir Tatlı Hayaldi | | Son 7 senede 1 UEFA, 1 Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu kazanan, dünya futboluna Mourinho ile birlikte 7-8 de büyük futbolcu sunan Porto ile deplasmanda grup finali oynamak zordu. Liverpool hezimetine rağmen, grup çıkma şansını sürdürmek ne kadar büyük başarıysa da iki kulübün futbol kültürü arasındaki fark, maçın hemen başında göze çarpıyordu. İki takım da alan savunması yapıyor, ancak Beşiktaşlı futbolcular yüzünü dönemezken, Porto ilk 8 dakikada Kartal’ın ceza alanına 8 top sokuyordu. Bobo topa iki kez temas etmemişken, Rüştü, Siyah-Beyazlı takımın topla en çok buluşan futbolcusu oluyordu.
Delgado’nun kaleci Helton’un kolay kurtardığı şutu ve Tello’nun Bobo vuramadan defans oyuncusu tarafından uzaklaştırılan ortası dışında Beşiktaşlılar hiç etkili olamazken, Bosingwa ve Sektioui’nin şutlarını kurtaran Rüştü devleşiyordu.
Devre bitecek, Porto gerilecek, risk alacak Beşiktaş bir gol bulacak, belki de turu atlayacaktı. Ali Tandoğan’ın büyük hatası ve iki ülke arasındaki futbol farkı hayallerimizi de aldı götürdü. 46 ve 47’de fırsatlar geldi. Serdar ve Cisse gol atmayı beceremedi. Rüştü, Quaresma’nın kafasını bir kez daha mükemmel kurtardı. Ama bir sonraki pozisyonda, Beşiktaş’ın bütün futbolcuları kadar değeri olan Quaresma bu kez, tecrübeli kalecimizi çaresiz bıraktı. Siyah-Beyazlılar’a da görev olarak çok çalışmak kaldı.
İki kişiyle sıkıştırılan Tello en kötü oyunlarından birini oynarken, Burak yoktu! Devre arası bir hücuma, bir defansa iki üstün kaliteli takviye yapılmazsa Beşiktaş’ın işi zor. |