|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
Makaleler Medya dan Beşiktaşımız ile ilgili Köşe Yazılarının Tartışıldığı Platform. |
| LinkBack | Seçenekler | Stil |
06-01-2008, 12:28 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Aug 2007 Yaş: 41
Mesajlar: 4.674
Tecrübe Puanı: 21 |
Bugüne kadar ne olmuşsa olmuş. Sevapları, günahları bir kenara bırakıp beyaz bir sayfa açılmalı. Birlik ve beraberlik Beşiktaş’ı mutlaka zafere ulaştırır Ertuğrul Sağlam çok şanslı bir hoca. İstediği oyuncular alınıyor. Taraftarı da önemli çok itici bir güç. Bütün bunları bir araya koyarsak başarı da gelecektir Kabul edelim ki, büyükler arasında en çok sorun yaşayan takım Beşiktaş. Aslında Karakartal'ın yetenekli ve çok yönlü, bol alternatifli oyunculardan oluşan geniş bir kadrosu var.. Ne yazık ki bu kadro beklenilen başarıları bir türlü yakalayamadı. Öyle bir Beşiktaş ki, Avrupa'nın devlerinden biri olan Liverpool'u İnönü Stad'ında adeta perişan ediyor, eze eze yeniyor. Ama aynı takım gidiyor İngiltere'de 8-0 mağlup oluyor. Bu işte bir gariplik var. Liverpool'u yenen takımla, hezimete uğrayan takım arasında ne fark var!.. Sorun nerede ve kimlerde? Beşiktaş bu çelişkinin cevabını bulduğu zaman bana göre her şey yoluna girer. Gelelim mevcut tablonun değerlendirilmesine: Artık Beşiktaş'ın hiçbir mazereti kalmadı. Kesinlikle başarılı olamaya mecburlar. Camia içinde, başkanından teknik direktörüne, futbolcusundan menajerine kadar herkes şapkasını önüne koyup düşünmek zorunda. Alışma devresiydi, "Çok maç yapıyoruz" geyikleri, transfer edilenlerin uyumsuzluğu, hakem hataları ve benzeri mazeretler hiç kimseyi kurtarmaz.. Beşiktaş taraftarı bundan sonra kayıtsız şartsız takımlarını zirvede, şampiyonluk yarışının tam içinde görmek istiyor. Allah için Başkan Yıldırım Demirören her türlü fedakarlığı fazlasıyla yaptı. Böylesine dar bir ortamda Holosko'yu transfer etmek kolay iş değil. Ertuğrul Sağlam çok şanslı hoca, bir dediği iki olmuyor. Her istediği alınıyor. Yanında Sinan Engin gibi çok tecrübeli, iş bitirici bir de menajer de var. Bunlara, büyük itici güç olan Beşiktaş taraftarını da eklersek varın gerisini siz düşünün. Bütün bu avantajları dikkate aldığımızda Kartal'ın "Yüksek uçma" gibi bir mecburiyetinin olduğunu çok rahatlıkla söyleyebiliriz.. Bundan sonra en büyük görev ve sorumluluk teknik direktör Ertuğrul Sağlam'a düşüyor. Sağlam, madem ki Beşiktaş gibi büyük, iddialı bir takımın başında o zaman gereğini yapacak. Hiç kimse ona, buna ya da iyi kötü futbola bakmaz. Maç kazanıyorsan, puanları üçer üçer topluyorsan, zirvede yer alıyorsan, yarışın içinde varsan, sezon sonunda ipi göğüslüyorsan, kralsın demektir.. Camiada herkesin kenetlenmesi, el ele vermesi lazım. Sen-ben kavgalarıyla Beşiktaş bir yere varamaz. Başkan Yıldırım Demirören'i yıpratma pahasına takıma zarar vermek Beşiktaşlılık değildir. Bugüne kadar ne olmuşsa olmuş. Sevapları, günahları bir kenara bırakıp ikinci yarıyla birlikte beyaz bir sayfa açılmalı. Eğer böyle yapılırsa herkesin işi kolaylaşır, birlik ve beraberlik Beşiktaş'ı kesinlikle zafere ulaştırır.. Sonuç olarak, Beşiktaş'ta her şey var. Bu kadro, eldeki futbolcular, doğru yerde ve zamanda, en iyi ve akılcı şekilde kullanılırsa, ikinci yarının en flaş takımı Beşiktaş olur.. | ||
|
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |