Bu Ertuğrul ne iş yapar! (Fatih Türker) | | AYLARDIR kafama takılıp duruyor da... Hep kendi kendime “Hadi” diyorum... “Genç... İstikbali var... Kurtlar sofrasına yeni düşmüş... Yanlışlar içinde kavrulup giden bir takımda doğruyu bulmaya çalışıyor... Ses etmeyelim!..” Ama ben böyle dedikçe... Futbolculuk yıllarından bu yana “istikrar” etiketiyle ortalıkta dolanan bu Ertuğrul kardeşimiz, bırakın Beşiktaş’ı, şunu, bunu... Artık kendine zarar vermeye başladı ki.. Benim buradan bakınca, en acı olan yanı da budur!.. Koca Beşiktaş kulübü, transfer yapıyor... Hocanın ağzını bıçak açmıyor... Yönetim onla pazarlıkta, bunla el sıkışmada... Ertuğrul’dan “çıt” yok... Yönetimde canı sıkılan, gidip bir futbolcuya yapışıyor... Teknik Direktör Sağlam, sağa sola bakınıyor... Ve bu sessiz sedasız adamın sesi, takım içerisinde “küstüm ben ona” dediği futbolculara çıkıyor... Birileri atılıyor, satılıyor... Talimat Ertuğrul Hoca’dan... Birileri alınıyor, getiriliyor... “Yorum yok” Ertuğrul Hoca’dan!.. * * * Dün, Beşiktaş takımı Kayseri’de 2-0 kaybetmiş... Kaybeder... Ama futbolun F’sini oynamamış!.. Maç bitmiş, “ahkam kesme” vakti gelmiş... Ertuğrul Hoca sanırsınız aklını peynir ekmekle yemiş!.. “Zemin çok kötüydü... Futbolcularımın beklemediği kadar kötüydü... Ayakta duramadık...” İyi de Hoca... Sen zaten Kayseri’den geldin!.. Sen zaten o sahanın her santimetrekaresini bilen adamsın!.. Niye çocukları hazırlamadın?.. “Teknik kapasiteleri yüksek futbolculardan kurulu bir takımız... Böyle zeminlerde oynayamıyoruz!..” İyi de Hoca... Bu takım kurulurken “Yaz ligi” için kurulmadı ki!.. Sen Hoca değil misin?.. Çıksaydın ortaya “Bana kışın ayakta kalacak adam alın” deseydin!.. “Kayserisporlular bu maçı kazanmayı bizden çok istedi!..” İyi güzel de Hoca... Şimdi buradan ne çıkarmamız gerekiyor?.. Ya “Senin futbolcuların kazanmayı istemedi” anlamını çıkaracağız ki... O zaman da yine sana dönüp “Sen ne iş yaparsın?.. Neden futbolcularını, bir maçı kazanmayı isteyecek kadar motive edemezsin?” diyeceğiz... Ya da “Kayserisporlular çok istedi, sen de kıyamadın, maçı verdin!!!” anlamını çıkaracağız... O zaman da “Birader sen hayır kurumu musun?..” diyeceğiz... Hep beraber güleceğiz!.. AMA SEN HARİÇ!.. Sen sakın gülme Ertuğrul Hoca... Sen sen ol... Beşiktaş’ın başında “Beşiktaş’ın teknik direktörü gibi” dur... Gönlün kırılmasın, yüreğin burulmasın diye içine espriler filan katıp yazdım bu yazıyı... Gülmen için değil!.. Sen bu nüktelere gülersen... Bir gün koca Beşiktaş camiası bavulun elinde yürürken arkandan gülecek!.. Ben o gün çok üzülürüm... |