|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
Makaleler Medya dan Beşiktaşımız ile ilgili Köşe Yazılarının Tartışıldığı Platform. |
| LinkBack | Seçenekler | Stil |
31-08-2008, 14:26 | #1 | ||
Yardımcı Admin Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 39
Mesajlar: 23.645
Tecrübe Puanı: 10 |
Ligin ilk maçında Antalya'da yaşanan olaylar, 'Piyangodan çıkan Federasyon Başkanı Mahmut Özgener'in' havada kaldığının belgesidir. Ortada hiç bir tahrik yok. Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin orada. Beşiktaş Başkanı'na 'çirkin' bir saldırı yapılıyor. Taş, çakmak, su şişesi... Kentin valisi, emniyet müdürü, Antalyaspor Başkanı, ilgili ne kadar kişi varsa 'ilgisiz' seyrediyor. Asıl rezalet tepede. Yani Federasyon Başkanı'nda... Bu güne kadar bekledik. Yeni başkan; Altay'dan tecrübeli. O da ne! Ses seda yok. Eğer Özgener çıkıp anında, "Benim bir kulüp başkanıma, hem de şeref tribününde nasıl saldırı yapılır" diyerek Antalyaspor'a en ağır cezayı kesemedi. Yüreği, cesareti yetmedi... Yani başkan diyor ki, "Bıçak, hatta silah varsa, çekip başkanı vurun!.." Bunun başka anlamı olabilir mi? Ve işin daha da ayıbı PFDK lütfedip bir maç saha kapama cezası verebilmiş. En hafifiyle en az 5 hafta kapatacaksın. Yetmez. İlke imza atıp, başkana yapılan saldırının olduğu tribüne ilk yarı boyunca seyirci almayacaksın. Bak o zaman bundan sonra böyle bir çirkinlik yaşanabiliyor mu? Bu Türk Futbolu adına bir milat olabilirdi. Fakat başkan ne etliye dokunabildi, ne sütlüye. Başkanlardan devam edelim. Bu ülkede 'Kulüpler Birliği' adı altında bir kurum var. Hani istediğinde Federasyon Başkanı'nı değiştirme gücü olan. Naklen yayınları belirleyen, bir çok ilke imza atabilme yeteneğinde bir güç. Tepesinde de, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım oturuyor. Bırakın bir açıklama yapmayı, yazılı deklarasyon yayınlamaktan bile ürktüler. Yahu, böyle bir durumda başkana sahip çıkılmayacak da, ne zaman çıkılacak acaba. Şundan adım gibi eminim. Eğer aynı olay Yıldırım'ın başına gelseydi, ortalık toz duman olurdu. Ve elbette geri kalan diğer 15 kulüp başkanı... Hadi başkanlar olaydan haberdar değil! Biraz da çuvaldızı kendimize batıralım. TSYD Genel Başkanı Esat Yılmaer, İstanbul Şubesi'nden Naci Arkan ve bizler de 'es' geçtik. Ayıp ettik. Yazıklar olsun bizlere de... Bu kadar eleştiriden sonra bir tebrik de saldırıya maruz kalan Yıldırım Demirören'e. Maçın hemen ardından, "Bir kaç kendini bilmezin yaptıklarını Antalyaspor camiasına mal etmek doğru olmaz" açıklaması için. İşte Fair-Play ruhu. Anlayana... Topbaş'ın eseri Ligin üç büyük takımı İstanbul'dan. Ayrıca her klasmanda fazlaca kentin temsilcisi var. Belediye Başkanı Kadir Topbaş, halkın paralarını Belediye takımına aktardı. Teknik ekip ve futbolculara trilyonlar aktı, akıyor. Oysa, daha semt sahası olmayan binlerce mahalle var. Tenis kortu görmeyen çocuklar. Atletizm pisti ile tanışmayan gençler. Ok atmayı ancak Malkoçoğlu filmlerinden izleyebilenler... Bir de çıkıp, "Olimpiyatlara talibiz" diyebiliyorsunuz. Utanmadan, sıkılmadan. Olimpiyat ruhuna en büyük baltayı Topbaş ve ekibi vurdu. Amatör branşlar yerine, paraları; belediye işçilerinden başka taraftarı olmayan, takıma saçtı. Pekin'den önce kendi çöplüğümüze bakalım. Fanatik Gazetesi yazarı Orhan Yıldırım'ın köşe yazısı
__________________ | ||
|
31-08-2008, 18:38 | #3 | ||
İMansız_26 Üyelik tarihi: Nov 2007
Mesajlar: 2.893
Tecrübe Puanı: 20 |
Böyle başkanlık olmaz olsun Ligin ilk maçında Antalya'da yaşanan olaylar, 'Piyangodan çıkan Federasyon Başkanı Mahmut Özgener'in' havada kaldığının belgesidir. Ortada hiç bir tahrik yok. Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin orada. Beşiktaş Başkanı'na 'çirkin' bir saldırı yapılıyor. Taş, çakmak, su şişesi... Kentin valisi, emniyet müdürü, Antalyaspor Başkanı, ilgili ne kadar kişi varsa 'ilgisiz' seyrediyor. Asıl rezalet tepede. Yani Federasyon Başkanı'nda... Bu güne kadar bekledik. Yeni başkan; Altay'dan tecrübeli. O da ne! Ses seda yok. Eğer Özgener çıkıp anında, "Benim bir kulüp başkanıma, hem de şeref tribününde nasıl saldırı yapılır" diyerek Antalyaspor'a en ağır cezayı kesemedi. Yüreği, cesareti yetmedi... Yani başkan diyor ki, "Bıçak, hatta silah varsa, çekip başkanı vurun!.." Bunun başka anlamı olabilir mi? Ve işin daha da ayıbı PFDK lütfedip bir maç saha kapama cezası verebilmiş. En hafifiyle en az 5 hafta kapatacaksın. Yetmez. İlke imza atıp, başkana yapılan saldırının olduğu tribüne ilk yarı boyunca seyirci almayacaksın. Bak o zaman bundan sonra böyle bir çirkinlik yaşanabiliyor mu? Bu Türk Futbolu adına bir milat olabilirdi. Fakat başkan ne etliye dokunabildi, ne sütlüye. Başkanlardan devam edelim. Bu ülkede 'Kulüpler Birliği' adı altında bir kurum var. Hani istediğinde Federasyon Başkanı'nı değiştirme gücü olan. Naklen yayınları belirleyen, bir çok ilke imza atabilme yeteneğinde bir güç. Tepesinde de, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım oturuyor. Bırakın bir açıklama yapmayı, yazılı deklarasyon yayınlamaktan bile ürktüler. Yahu, böyle bir durumda başkana sahip çıkılmayacak da, ne zaman çıkılacak acaba. Şundan adım gibi eminim. Eğer aynı olay Yıldırım'ın başına gelseydi, ortalık toz duman olurdu. Ve elbette geri kalan diğer 15 kulüp başkanı... Hadi başkanlar olaydan haberdar değil! Biraz da çuvaldızı kendimize batıralım. TSYD Genel Başkanı Esat Yılmaer, İstanbul Şubesi'nden Naci Arkan ve bizler de 'es' geçtik. Ayıp ettik. Yazıklar olsun bizlere de... Bu kadar eleştiriden sonra bir tebrik de saldırıya maruz kalan Yıldırım Demirören'e. Maçın hemen ardından, "Bir kaç kendini bilmezin yaptıklarını Antalyaspor camiasına mal etmek doğru olmaz" açıklaması için. İşte Fair-Play ruhu. Anlayana... Topbaş'ın eseri Ligin üç büyük takımı İstanbul'dan. Ayrıca her klasmanda fazlaca kentin temsilcisi var. Belediye Başkanı Kadir Topbaş, halkın paralarını Belediye takımına aktardı. Teknik ekip ve futbolculara trilyonlar aktı, akıyor. Oysa, daha semt sahası olmayan binlerce mahalle var. Tenis kortu görmeyen çocuklar. Atletizm pisti ile tanışmayan gençler. Ok atmayı ancak Malkoçoğlu filmlerinden izleyebilenler... Bir de çıkıp, "Olimpiyatlara talibiz" diyebiliyorsunuz. Utanmadan, sıkılmadan. Olimpiyat ruhuna en büyük baltayı Topbaş ve ekibi vurdu. Amatör branşlar yerine, paraları; belediye işçilerinden başka taraftarı olmayan, takıma saçtı. Pekin'den önce kendi çöplüğümüze bakalım. Orhan YILDIRIM..
__________________ | ||
31-08-2008, 18:49 | #4 | ||
Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 42
Mesajlar: 2.393
Tecrübe Puanı: 26 | Evet (Şundan adım gibi eminim. Eğer aynı olay Yıldırım'ın başına gelseydi, ortalık toz duman olurdu.) Evet kesinlikle doğru söylüyorsun bu olay azizenin başına gelseydi ortalık nolurdu... Ve birde şu var (Bu kadar eleştiriden sonra bir tebrik de saldırıya maruz kalan Yıldırım Demirören'e. Maçın hemen ardından, "Bir kaç kendini bilmezin yaptıklarını Antalyaspor camiasına mal etmek doğru olmaz" açıklaması için. İşte Fair-Play ruhu. Anlayana...) Ne desem bilmiyorum ki, bi yandan fair-play bir yandan da bunlara bunların anlıyacağın ağızdan konuşsaymış diyorum.. Aslında kim takar fair-play'i.. Bence onların anlayacağı ağızdan konuşsaymış daha doğru olurmuş. Gerçi bizim yöneticilerde bunu iyi beceremiyor ya neyse
__________________ Etikete Gerek Yok EskiLer Bizi Tanır .! | ||
31-08-2008, 19:15 | #5 | ||
gurbetci kartal Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 44
Mesajlar: 4.604
Tecrübe Puanı: 23 | bu orhan yildirimi hic sevmem ama ilk defa dogru seyleri yazmis noktasindan virgulune kadar hepsi dogru
__________________ Allah(c.c) bir kulunu severse o kulun nesi yok? Allah (cc) bir kulunu sevmesse o kulun nesi var ? hz.Ali (r.a) | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |