Ne hikmetse Beşiktaş’ın şampiyonluk ya da herhangi bir Avrupa Kupası maçı öncesi olağanüstü hazırlıklar, muhteşem atmosferlere rağmen yüzü bir türlü gülmüyor. Ali Bilgin’den sağ bek, Gökhan Gönül’den stoper ve gerisi veteranlardan oluşan bir takıma karşı, hedefine bu kadar yaklaşmışken bu skorun sebebi ne?
Dedik ya; taraftar vazifesini, yönetim de elinden geleni yapmış. Biraz da takımın oynaması gerekmez mi? Şampiyonluğu yakaladığınız anda malı götüreceksiniz, itibarı da siz yapacaksınız futbolcu kardeşlerim. Tribün sadece sevinecek, takımıyla gurur duyacak ama dün gece yoktunuz. Denizli, Eskişehir maçının en iyi oyuncusu Cisse’yi kulübeye çekmişse de rakibin yarısı yok. Antep’ten gelen netice karşısında, senin gol atman lazım ama golcün ceza alanında yok. Bobo kenarlara gelmekten golü unuttu, çünkü top alamadı, neden? Sivok ara gazı. İleriye değil, önce mutlaka geriye dönüyor. Benim bildiğim, futbol ileriye oynanır. Bu mağlubiyete kılıf olarak görüp yazmıyorum. Oldum olası Yunus Yıldırım’ı tutmuyordum, dün de tutmadım. Fenerbahçe’nin 12. adamı gibiydi. Penaltı vermek ayıp değil. Sadece şunu söylüyorum, son dakikada Volkan’ın Holosko’ya yaptığı hareket ceza sahası dışında olsaydı, faul çalmayanı döverlerdi. Ceza sahasında olduğu halde ne halt etmeye vermiyorsun faulü. Buna sığınmıyorum, Beşiktaş istemedi. Dünkü görüntüyle de zaten hak etmedi.
Yemen Ekşioğlu