Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Sağlık Tıp

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 03-02-2007, 21:38   #1
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Fiziksel Hastalıklar ve Depresyon..

Fiziksel Hastalıklar ve Depresyon
Tıbbi Tedaviler Sürerken Psikolojik Yardım





Giriş :


Fiziksel hastalıkların, ciddiyetine ve süresine de bağlı olarak depresyona neden olduğunu biliyoruz. Özellikle yatarak tedaviyi gerektiren ya da tedavisi mümkün olmayan hastalıklar söz konusu olduğunda, depresyon hemen hemen kaçınılmaz olarak ortaya çıkıyor.










Fiziksel hastalıklar sonucu ortaya çıkan depresyonda, doğrudan hastalığa ve tedavide kullanılan ilaçlara bağlı biyokimyasal ve fizyolojik faktörlerle birlikte, psikolojik ve çevresel faktörler de rol oynar. Son yıllarda, psikoneroimmünolojinin (psikoloji/ruh bilimi, neroloji/sinir bilimi ve immünoloji/bağışıklık sistemibilminin oluşturduğu disiplin) araştırma konularını oluşturan bu faktörlerin başlıcaları, hormonal, nütrisyonel, elektrolit ve endokrin bozukluklardır. Öte yandan fiziksel hastalık hastanın vücut imajını, özgüvenini, kimliğini, yaşam amaçlarını, ego bütünlüğünü, sosyal ailesel ve çevresel ilişkilerini olumsuz etkileyerek depresyon gelişimine yol açar.

Fiziksel hastalık, ruhsal yapının derinliklerindeki baskılanmış psikolojik çatışmaları yüzeye çıkarır ve kişinin, hastalığını algılama ve anlamlandırma biçimine gore, değişik düzeyde bir kayıp tepkisine yol açar. Psikodinamik açıdan, kayıp algısı ve eşlik eden özgüven azalması, öfke ve isyan duygusu, depresyon gelişiminde merkezi rol oynar. Depresyonun oluşumunda fiziksel hastalığın niteliği, hastalığın ve etkilerinin hasta tarafından nasıl algılandığı kadar, hastanın hastalığını kabullenebilme düzeyi, psikolojik, fizyolojik ve davranışsal olarak hastalığıyla başetme biçimi, çevre destek sistemleri de rol oynar.

Epidemiyoloji :

Epidemiyolojik çalışmalar, fiziksel hastalıklarda, % 12-36 oranında depresyon geliştiğini ortaya koymaktadır. Yatarak tedavi gören tıbbi hastalıklardaki araştırmalarda % 30 oranında orta şiddette depresyon, % 11 oranında major depresyon oranı sıklığı bildirilmektedir .

Yatan hastalarda depresyon sıklığının daha fazla olması, fiziksel hastalığın ciddiyeti yanında, kullanılan ilaçların ve tedavinin bağışıklık sistemini, endokrin sistemini ve sinir sistemini daha fazla etkileyebilmesine, tedavi ortamına eşlik eden koşullayıcı faktörlere ve stres faktörlerinin şiddetine ve süresine de bağlıdır.

Depresyon birçok fiziksel hastalıkla ve tedavide kullanılan birçok ilaçla birlikte görülebilir :

Depresyon ağır enfeksiyonları takip edebilir. Enfeksiyonu ortadan kaldırmak için harekete geçen bağışıklık sisteminin hücreleri tarafından salınan sitokinler, merkezi sinir sistemine gerekli bilgileri taşırlar. Merkezi sinir siteminin bağışıklık sisteminin süreçlerini düzenleme ve denetleme faaliyetleri kapsamında, çevresel sinir sisteminin tepkileri ile birlikte, stres tepkileri de ortaya çıkar. Stres tepkileri, şiddetlerine ve sürelerine bağlı olarak depresyonun ortaya çıkışını etkilerler. Bu etkileşim, aynı şekilde tersinden de geçerlidir. Yani, bedendeki biyokimyasal ve fizyolojik süreçlerle, bağışıklık sistemi, merkezi sinir sitemi, davranışlar ve psikolojik süreçler arasında karşılıklı bir etkileşim söz konusudur. Psikoneroimmünoloji alanındaki son çalışmalar bu ilişkiler üzerine yoğunlaşmıştır. Hem tüberküloz hastalığının kendisi hem de tedavide kullanılan ilaçlar depresyon nedenidir. Toksik metabolik etkiler veya SSS infeksiyonlarına bağlı olarak depresyon ortaya çıkabilir. Akut enfeksiyoz hepatite sekonder karaciğer disfonksiyonunun toksik metabolik etkileri, delirium ve koma öncesi bir sendroma yol açabilir. Parkinson, alzheimer, romatizma, diabet, şeker hastalığı, ankilozan spondilit, kalp-damar hastalıkları ve kanser gibi hastalıklar ile ağır cerrahi müdahaleler, kemoterapi ve ışın tedavileri depresyonun ortaya çıkmasına neden olabilir.

Depresyonun Klinik Görünümü :

Fiziksel hastalıklarda ortaya çıkan depresyon;

Fiziksel hastalıklarda depresyon tanısı koymak için çeşitli görüşler geliştirilmiştir. Major depresyon tanısı koyabilmek için dört ana yaklaşım biçimi tanımlanmıştır.
  • Kapsayıcı (inclusive) yaklaşım
  • Etyolojiye yönelik yaklaşım
  • Yerine koyucu (substituve) yaklaşım
  • Hariçte tutan (exclusive) yaklaşım
Bu yaklaşım biçimlerinden geliştirilen substitusyon yaklaşımında vejetatif semptomların yerine somatik olmayan semptomlar konulmuştur :

  • İştahsızlık veya belirgin kilo kaybı yerine yüzde ve vücut postüründe depresif görünüm.
  • İnsomnia veya hipersomnia yerine sosyal çekilme veya konuşmada azalma.
  • Enerji kaybı, yorgunluk yerine kendine acıma veya pessimism.
  • Düşünme ve konsantrasyon kapasitesinde azalma yerine çevredeki olaylara yanıtsızlık
Fiziksel hastalıklarda depresyon tanısında en yaygın kullanılan ölçek Cavanaugh’un geliştirdiği ölçektir.

Tıbbi hastada major depresif hastalık tanısında Cavanaugh kriterleri:

Aşağıdakilerden en az beşinin 2 haftadan fazla devam ediyor olması (semptomlardan en az biri veya ikisi olmalı)

(Fiziksel hastalıkla ilişkili somatik belirtileri dikkate alma)

  • 1- Yaygın ve sürekli depresif duygu durumu

    2- Hemen hergün ve yaklaşık gün boyu devam eden ilgi alanları ve etkinliklere dönük yaygın ilgi ve zevk duygusu azalması (özellikle insanlar arası ilişkide ilgi azalması)

    3- Değersizlik duyguları (kişi durumu hakkında değil, kendisi hakkında kötü hissetmektedir) veya uygunsuz suçluluk duyguları (hastalığı işlediği yanlışlıklar için ceza gibi algılama).

    4- Tekrarlayıcı ölüm düşünceleri (ölüm korkusu değil), belli bir planı içermeyen intihar düşünceleri veya intihar girişimi.

    5- Organik mental bozukluk, hastalık ve tedavi yöntemlerine bağlı açıklanamayan düşünce ve dikkatli odaklaştırmada azalma, kararsızlık.

    6- Hemen hergün psikomotor retardasyon veya ajitasyon (sadece huzursuzluk veya yavaşlama değil)

    7- Hasta, yeterli olmasına rağmen tedaviye katılmıyor, tıbbi durum düzelmesine rağmen kendini iyi hissetmiyor veya tıbbi durumun el verdiğinden daha alt düzeyde işlevsellik gösteriyorsa. Afektif ve kognitif belirtilerle ilişkili ve orantılı olarak.

    8- Kilo kaybı veya kilo artması (% 5)

    9- İnsomni veya hipersomni (hemen hergün)

    10- Yorgunluk veya enerji kaybı (fiziksel hastalık veya tedavilere bağlı olmayan bu kriter yatan yada terminal hastalarda kullanılmamalıdır).
Depresyon tanısında esas alınabilecek çekirdek afektif ve kognitif belirtiler şöyledir:

  • Başarısızlık duyguları
  • İlgi kaybı
  • Cezalandırma hissi
  • İntihar düşünceleri
  • Karar verme güçlüğü
  • Ağlama hali
  • Haz yetisinin kaybı (anhedonia)
Fiziksel hastalıklarda depresyon yaygın olmakla birlikte çoğunlukla tanınmaz, geç tanınır, ya da uygun tedavi edilmez. Tanınmamasında rol oynayan faktörler:

Hekime ilişkin faktörler;

  • 1- Eğitim ve bilgi eksikliği

    2- Psikiyatriye ilişkin stigma

    3- Hastanın emosyonel durumunu yeterince dikkate almama

    4- Somatik semptomların hepsinin fiziksel hastalıkla bağlantılı yorumlama

    5- Depresyon gelişimini beklenir algılayıp, tedavi gereksinim ve potansiyelini dikkate almama.

    6- Hastalıklara ve tedaviye ilişkin psikososyal faktörleri yeterince değerlendirmeme.
Hastaya ilişkin faktörler:

  • 1- Somatizasyonun yaygın kullanımı

    2- Aleksitimi ve afektif farkında oluşluğun azalması

    3- Ruhsal hastalıklara ilişkin stigma ve etiketlenme korkusu
Hastalığın Tedavisini Etkileyen Unsurlar :

Fiziksel hastalıklarda gelişen depresyon, hastanın uyumunu, tedavi ile ve tedavi ekibi ile olan işbirliğini, bağışıklık sistemini etkileyerek tedaviye yanıtını, yaşam kalitesini, hastalığın seyrini olumsuz etkiler.

Fiziksel hastalıklarda ortaya çıkan depresyonda, biyokimyasal mekanizmalar, psikolojik tepkiler, algısal süreçler, psikososyal ortam ve bunların karşılıklı etkileşimi rol oynar. Bir anlamda fiziksel hastalıklarda gelişen depresyon, psikobiyolojik son ortak yoldur. Tedavi ortamı ve bu ortamın hasta tarafından algılanma biçimi, tedavi ortamına eşlik eden diğer çevresel faktörler, tedavi yöntemleri, psikolojik ve çevresel destek faktörleri, hastanın depresyonla fiziksel, sosyal ve psikolojik boyutlarda başetme biçimi ve sahip olduğu kişisel donanım, hem hastalığın hem de depresyonun altedilmesinde önemli faktörlerdir.

Fiziksel Hastalığın Tedavisine İlişkin Öneriler :

  • İnsanın fiziksel, ruhsal ve sosyal bir varlık olduğu unutulmamalıdır. İnsan bedeninin fizikokimyasal özellikleri, onun boyutlar üstü ruhsal özünün, fizikososyal bir çevrede tezahürü (belirmesi) olduğu gerçeği kabül edilmeden gerçekçi bir şekilde anlaşılamaz. İnsan, ruhsal mekanının en ince etkinlikleriyle, fiziksel mekanının en kaba etkinliklerinin bir bütünüdür. Dolayısıyla, hastalık süreçleri de, tedavi süreçleri de bu bütünlük içinde anlaşılmaya çalışılmalıdır. - İnsanın fiziksel, ruhsal ve sosyal bir varlık olduğu unutulmamalıdır. İnsan bedeninin fizikokimyasal özellikleri, onun boyutlar üstü ruhsal özünün, fizikososyal bir çevrede tezahürü (belirmesi) olduğu gerçeği kabül edilmeden gerçekçi bir şekilde anlaşılamaz. İnsan, ruhsal mekanının en ince etkinlikleriyle, fiziksel mekanının en kaba etkinliklerinin bir bütünüdür. Dolayısıyla, hastalık süreçleri de, tedavi süreçleri de bu bütünlük içinde anlaşılmaya çalışılmalıdır.
  • Hasta, hastalığı konusunda yeterli ölçüde bilgilendirilmelidir. Bu hem kişisel bir haktır, hem de kişinin hastalığı ile gerektiği ölçüde mücadele edebilmesi için şarttır. Günümüzde, bazı ağır ya da tedavisi mümkün görülmeyen hastalıklarda hekimlerin genel eğilimi, hastaya, hastalığının tanısı ve seyri konusunda doğru bilgi vermeme yönündedir. Hastanın acı çekmemesi, hastalığından olumsuz etkilenmemesi ve onun iyiliği adına yapılan tamamen saçma ve hemen terkedilmesi gereken bir uygulamadır. Hastaya, kendi mücadele yöntemlerini ve araçlarını belirleyebilmesi, ihtiyacı olan her türlü donanıma sahip olabilmesi için gerekli her türlü bilgi verilmeli ya da bilgiye ulaşma olanakları sağlanmalıdır. Gerekiyorsa hasta psikolojik destek gruplarına ya da grup terapilerine alınmalıdır.
  • Hasta yakınları, hastalık, hastalığın seyri, sonuçları, hastaya ve kendilerine nasıl yardım edebilecekleri, neleri yapıp, nelerden uzak durmaları konusunda bilgilendirilmelidir. Ağır hastalıklarda ya da tedavisi mümkün görünmeyen hastalıklarda, hasta yakınları da depresyon riskiyle karşı karşıyadırlar. Hasta yakınları, hastalığın özelliklerinin dikkate alındığı bir eğitimden geçirilmeli, gerekiyorsa, bireysel ya da grup terapileri gibi psikolojik destek hizmetlerinden yararlandırılmalı, destek gruplarına alınmalıdırlar.
  • Fiziksel hastalığın tedavisiyle görevli tıp hekimleri de başta depresyon olmak üzere, fiziksel hastalıklara eşlik edebilecek psikolojik sorunlar konusunda yeterli ölçüde bilgilendirilmelidir. Yapılan bazı araştırmalar, tıp hekimlerinin depresyon belirtilerini tanıma ve anlamada çok yetersiz kaldıklarını göstermektedir. Tedavinin olumlu yönde seyredebilmesi için hekim, hastalığın psikososyal yönleri konusunda da bilgilenmelidir.
  • Fiziksel hastalığın tedavi edildiği ortam, mümkün olabildiğince hastalığın gelişmesine değil, tedaviye destek olabilecek şekilde düzenlenmelidir. Psikolojik etkileri olumsuz bir ortam, tedavinin seyrini de olumsuz yönde etkileyecektir. Tedaviye ya da tedavi ortamına eşlik eden bazı eşyalar, uygulamalar ve rutinler, olumsuz bir koşullayıcıya dönüşerek, tedaviyi olumsuz yönde etkileyebilmektedir.
  • Sadece tedavi ortamı ve hastanın fiziksel çevresi değil, sosyal çevresi ve sosyal ilişkileri de tedaviyi olumlu yönde destekleyecek şekilde düzenlenmeye çalışılmalıdır. Hasta, dostları, arkadaşları ve yakınları ile yeterli sıklıkta ve yapıcı ilişkiler kurmaya ve mevcut ilişkileri sürdürmeye teşvik edilmelidir. Hastanın, hekimin uygun gördüğü ve izin verdiği işleri ve diğer etkinlikleri yapmasına engel olunmamalı, gerekiyorsa bu konuda teşvik edilmelidir.
  • Hastanın, tedavi ortamı, tedavi yöntemi, tedavi süreçleri ve hekimle ilgili kaygıları mümkün olabildiğince giderilmeye çalışılmalıdır.
  • Mikroplar, virüsler ve toksinler, nasıl vücudumuzun dengesini bozarak normal işlevlerini yerine getirmesini engelleyebiliyorsa, duygusal ve zihinsel toksinler olarak adlandırabileceğimiz olumsuz duygu ve düşünceler de, öncelikle bağışıklık sistemimizi, sonra da hastalıkla mücadele etme yeteneğimizi ve gücümüzü olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle, hastanın, bu toksit duygu ve düşüncelerden arınması ve uzak durması gerekmektedir. Bunun için kişi, sadece hastalığı konusunda değil, bedensel ve ruhsal varlığı, bu varlığın iç ve dış dinamikleri, yaşam, yaşamın anlamı ve yaşamı düzenleyen yasalar konusunda da mümkün olabildiğince bilgilenmesi gerekmektedir. Böylece, mevcut potansiyellerinin farkına varıp, onları kendi lehine geliştirebilir, kendini olumlu yönde motive edip, hastalıkla mücadele imkanlarını genişletebilir. Bir hastalığın altedilmesi için sadece metabolizmik bir güç ve enerji yeterli değildir, yeterli bir ölçüde ruhsal bir güce ve enerjiye de ihityacı vardır.
  • Sadece hasta açısından değil, hekim ve tedavi sürecinde yer alan diğer sağlık çalışanları açısından da tedavi ortamı, tedavi ve çalışma koşulları, fiziksel ve sosyal çevre iyileştirilmelidir. Hekimler ve diğer görevliler birer robot gibi çalışmaktan kurtarılmalıdır. Akıl almaz hasta sayılarıyla ve dayanılmaz iş yüküyle çalışan hekimlerden, sağlıklı bir tedavi sürecini yürtmeleri beklenemez. Hekimler ve sağlık çalışanları, meslekiçi eğitimleri ve sosyal ortamlarının iyileştirilmesi konusunda desteklenmelidir. Bugünkü sağlık sistemi içerisinde, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının da önemli ölçüde psikolojik destek çalışmalarına ihtiyacı vardır.
Günümüz sağlık sistemindeki genel eğilim, fiziksel hastalıkların farmokolojik yöntemlerle, ışın tedavisi, kemoterapi ve cerrahi tedavi gibi yöntemlerle tedavi edilebileceği ve edilmesi gerektiği yönündedir. Ancak, muazzam ve takdire şayan başarılara rağmen sonuç ortadadır.

Bir çok hastalık ancak geçici olarak tedavi edilebilmekte, bir süre sonra tekrar nüksetmektedir. Bir çok hastalık tedavi edilememekte ancak hastalık süresi uzatılabilmektedir. Bir çok hastalığın tedavisinde kullanılan ilaçlar vücudu zehirlemekten ve vücudun doğal savunma mekanizmalrını yıkmaktan başka bir işe yaramamaktadır. Ehvenişer olarak uygulanan, ışın tedavisi, kemoterapi ve cerrahi müdahalelerden elde edilen sonuçlar ise herkesin malumudur. Diğer nedenlerin yanında, hastalık sürelerinin uzaması nedeniyle ömrün uzatılmış olması bir başarı sayılabilir mi? Can kayıplarının yanında muazzam ekonomik kayıplara da neden olan bu sağlık anlayışı ve tutumu, bir insanlık sorunu olarak öncelikle hekimlerin olmak üzere, hepimizin önünde durmaktadır. Buna rağmen, ilaç sanayi devlerinin muazzam pazarlama harcamaları ve sağlık sektörünün bir can pazarına dönüşmüş olması nedeniyle bu durum değiştirilememektedir.

Farmokoloji, genbilim ve tıbbın diğer alanlarındaki gelişmelerin daha da hızlanacağına inanmakla birlikte, koruyucu hekimliğin gelişmesi ve yaygınlaşması konusunda herkes zerine düşeni yerine getirmelidir. Vücudun doğal savunma sistemini harekete geçirecek doğal yöntemler ve tedavi unsurları öncelikle kullanılmalıdır. Hastalık ortaya çıktığında, semptomların giderilmesine yönelik bir sağlık anlayışından, hastalık nedenlerinin ortaya çıkmasına izin vermeyecek, sağlıklı ve doğal yaşama becerisini geliştirmeye yönelik bir sağlık anlayışına hemen geçilmelidir.

Depresyonun Tedavisine İlişkin Öneriler :

Yukarıdaki önerilere ilave olarak şu önerilerde bulunabiliriz :

  • Depresyon tanısı almışsanız, konunun uzmanı bir profesyonelle, bu sorunu halledebilmeniz konusunda birlikte çalışın ve aksatmadan, kesintiye uğratmadan ve ümitsizliğe kapılmadan uzmanın önerilerini izleyin.
  • Depresyon ve başa çıkma yöntemleri konusunda mümkün olduğunca bilgilenin.
  • Danışmanınızın ya da hekiminizin yardımıyla, kendi başa çıkma yöntemlerinizi ve araçlarınızı belirleyin ve mümkünse bunları yazılı hale getirin.
  • Fiziksel ve sosyal çevrenizi ihtiyaçlarınız doğrultusunda yeniden düzenleyin. Olumsuz uyaranları ortadan kaldırın, olumlu ve destekleyici uyaranları eklemeye çalışın.
  • Başa çıkma yöntemlerinizi geliştirebilmeniz ve uygulayabilmeniz için kendinizi tanımanız, potansiyellerinizi ve sınırlarınızı bilmeniz gerekir. Bunun için kendini tanıma çalışmaları yapın.
  • Olumsuz düşünce ve duyguları olumlularıyla değiştirmek için hangi taktik ve pratikleri uygulayacağınıza karar verin ve bunları taviz vermeden uygulamaya çalışın.
  • Yatma, kalkma ve uyku alışkanlıklarınızı düzenlemeye çalışın. Düzenli uyku için pratikler tesbit edin ve uygulayın.
  • Bağışıklık sisteminizin güçlenmesi çok önemli. Bunun için beslenmenize dikkat edin. Doğal besinler dışındaki yiyecek ve içeceklerden uzak durun.
  • Kafeinli içeceklere, alkollü içeceklere, uyuşturucu ve sakinleştirici haplara güçlü bir istek duyabilirsiniz. Bunlardan mutlaka uzak durmalısınız.
  • Sağlığınızın ya da hastalığınızın elverdiği ölçüde, bedeninizi, bağışıklık sisteminizi güçlendirecek, endokrin sistemi ve hormonal sistemi düzenleyecek, enerji sisteminizi dengeleyecek bir egzersiz sistemi (mutlaka bir uzmanın yardımıyla) tesbit ederek, istikrarlı bir şekilde uygulayın. Günde 2 kez uygulayacağınız, 15-20 dakikalık bir egzersiz alışkanlığı, sorununuzun halli konusunda önemli bir adımdır.
  • Eğer mümkünse, sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez uygulayacağınız, 10-15 dakikalık meditasyon çalışması, tedavinin bir diğer önemli adımıdır. Meditasyon uygulamasıyla hem kendinizi daha iyi hissedeceksiniz, hem de içsel dinamiklerinizi daha kolay bir şekilde harekete geçirebileceksiniz.
  • En güçlü zehir kuşkusuz ümitsizlik ve karamsarlıktır. Depresyon söz konusu olduğunda bu daha zorlayıcı bir durumdur. Bunun bilinicinde olarak, bunlardan uzak durmalı, inancınızı korumak, ümidinizi ve iyimserliğinizi güçlendirmek için taktikler geliştirmelisiniz.
  • Kendimizi, kendimiz için bir engel değil, bir dost edinebilmeyi öğrenebiliriz
__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 25-02-2008, 19:32   #2
 
berkezircan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

emeğe saygı cok saol kardesim icin gerekliydi
__________________
Lütfen forum kurallarını okuyunuz..
berkezircan Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 12:38 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580