Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Sağlık Tıp

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 03-02-2007, 22:12   #1
Yardımcı Admin
 
Meric - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Günümüzün bilinmeyen hastalığı Metabolik Sendrom…

Beslenme Danışmanı ve Diyetisyen Banu Kazanç ve Endokrin ve Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Kubilay Karşıdağ son zamanlarda Türkiye’de de ön planda tutulan ve önemi vurgulanan Metabolik Sendrom ile ilgili soruları yanıtlıyor. İnsulin Direnci Sendromu olarak da bilinen bu sendrom, çeşitli nedenlerle ortaya çıkarak, toplumda çok sık görülen ve sıklığı giderek de artar bir hastalık… İşte Metabolik Sendrom nedir, belirtileri nelerdir, tedavisi mümkün müdür?gibi soruların cevaplarını…

Metabolik Sendrom Nedir?
İnsulin Direnci Sendromu ya da Sendrom X adlarıyla da bilinen Metabolik Sendrom, vücutta şeker ve insulin dengesindeki bir bozukluk sonucu kan yağlarında artış, bel çevresinin fazlalaşmasıyla ön planda olan kilo fazlalığı, tansiyon yüksekliği ve şeker dengesizliği başta olmak üzere aynı anda birçok organda çeşitli sorunlarla kendini gösteren, toplumda çok sık görülen ve sıklığı giderek artan bir hastalıktır.
Metabolik Sendrom tanısı nasıl konulur?
Metabolik Sendrom’un 4 temel öğesi vardır: Bel çevresinin fazlalığı, trigliserid düzeyinin yüksekliği, kötü huylu (LDL) kolesterol düzeyinin yüksekliği, kan basıncının yüksekliği ve kan şekerinin olması gereken rakamların üzerinde bulunması. Bunlar arasında olmazsa olmaz faktör ise bel çevresinin yüksek oluşudur. Son olarak 2005 yılının Nisan ayında Uluslararası Diyabet Federasyonu tarafından Berlin’de düzenlenen “1. Uluslararası Metabolik Sendrom Kongresinde”, Metabolik Sendrom tanı kriterlerine son şekli verildi. Buna göre;
Bel çevresinin erkeklerde 94 cm, kadınlarda 80 cm’den fazla bulunmasına ek olarak aşağıda belirtilen 4 faktörden ikisinin varlığı tanı koymak için yeterli kabul edildi
Trigliserid düzeyinin 150 mg/dl’dan fazla oluşu veya bunu sağlamak için bir ilaç kullanılıyor olması…
HDL-Kolesterol düzeyinin erkeklerde < 40 mg/dL, kadınlarda < 50 mg/dL oluşu veya bunu sağlamak için bir ilaç kullanılıyor olması
Büyük tansiyonun 130 mmHg veya küçük tansiyonun 80 mmHg düzeyine eşit veya üzerinde olmaları veya daha önce hipertansiyon tanısı konulup ilaç kullanılıyor olması
Açlık kan şekerinin 100 mg/dl üzerinde bulunması veya daha önce tip 2 diyabet tanısı konulmuş olması…
Yeni tanı kriterlerinde en çarpıcı değişiklik bel çevresi için daha önce erkeklerde belirtilen 102, kadınlarda 88 cm rakamlarının değişmesidir. Bel çevresinin varlığı toplumdan topluma farklılık gösterir. Bir Çinli ile İsveçlinin fiziki yapısı aynı olamaz. O nedenle her toplum için bel çevresi belirlenip, kriterler ona uygunluk gösterecek şekilde düzenlenmelidir. Ülkemizde bu konuda yapılmış kabul edilebilir bir çalışma olmayıp, Avrupa için belirlenmiş, yukarıda belirlenen rakamlar kabul edilmektedir.

Nasıl oluşur?
Genetik eğilimi olan kişiler metabolik sendrom gelişimine karşı daha fazla yatkındırlar. Eğer kişinin ailesinde kilo fazlalığı, tansiyon yüksekliği, kan yağlarında dengesizlik gibi sorunlar var ve çevresel faktörler de eklendiyse Metabolik Sendrom gelişmesi kaçınılmazdır. Burada mutlaka vurgulanması gereken, sendromun ortaya çıkmasını belirleyen en önemli faktörün çevresel faktörler olduğudur. Çevresel faktörler denildiğinde iki kavram akla gelir:
1. Harcanabileceğinden çok daha fazla kalorijenik ve vücut yapısına uygun olmayan gıda alımı
2. Egzersiz yokluğu veya yetersizliği.
Bu iki faktör bir araya geldiğinde, genetik uygunluk yoksa bile Metabolik Sendrom oluşabilir. Başka bir açıdan bakıldığında, genetik açıdan riskli bir kişi düzenli egzersiz yapıyor ve sağlıklı besleniyorsa Metabolik Sendrom gelişmeyebilir.
Sıklığı nedir?
Tüm dünyadaki verilere bakıldığında sıklığın yüzde 25-35 arasında değiştiğini söylemek mümkün. Toplumun hareketliliğine ve yeme biçimine göre oranlar değişebiliyor. Örnek vermek gerekirse Çin’de düşük, ama aynı Çinli Amerika’daki yaşam şartlarına uyduğunda oran birdenbire değişiyor. Aynı şekilde Okyanusya bölgesinde “Vahşi, medeniyetin girmediği” bölgelerde oran son derece düşük, ancak “Batı yardımı alan, medeni” bölgelerde oldukça yüksek. Özetle Metabolik Sendrom sıklığı yaşam stili ile çok yakın bir ilişki gösteriyor.
Ülkemizde farklı çalışmalar yapılmış olmakla birlikte en etkin çalışmanın METSAR olduğu söylenebilir. Bir önceki kriterler temel alınarak yapılan bu çalışmada en dikkati çeken sonuç, kadınlarda Metabolik Sendrom riskinin daha fazla oluşudur. Türkiye genelinde yüzde 35 olan Metabolik Sendrom sıklığı erkeklerde yüzde 28.8, kadınlarda yüzde 41.1’dir.
Çalışmada dikkati çeken sonuçlardan biri de, ilerleyen yaşla birlikte metabolik sendrom sıklığının artmasıdır. 20-29 yaş grubunda yüzde 10’lar civarında seyreden risk, 30-39 yaş grubuna gelince yüzde 30’lara çıkıyor. 40-49 yaş grubunda her iki kişiden biri Metabolik Sendrom tanımına uyuyor. Sonraki yaş gruplarında ise yüzde 60’lar civarında görülme oranı var. Yaş grupları tablosu ayrıntılı değerlendirildiğinde, kadınların erkeklere göre daha az risk altında olduğu yaşlar sadece 20-29 diliminde. Yıllar geçtikçe risk faktörü her üst yaş diliminde daha da belirginleşerek hep kadının aleyhine çalışıyor. Bu sonuçlar kadınların yaşam stillerini çok ciddi bir şekilde gözden geçirmeleri gerektiğini söylüyor.
Tedavisi var mıdır?
Metabolik Sendromun en etkili tedavisi önlemektir. Bir hastalığın maddi-manevi en ucuz, başarılı ve etkin tedavisinin onun oluşmasını engellemek olduğunun en iyi örneklerinden biri Metabolik Sendrom Önleme Çalışmalarıdır. Henüz hiçbir hastalık belirtisinin ortaya çıkmadığı riskli kişiler en erken evre Metabolik Sendromu olan kişiler olarak kabul edilmelidir. Bu dönemde yapılan ayrıntılı laboratuar tetkikleri insuline karşı vücutta direnç olduğunu gösterir. Bu evrede yapılacak işlem egzersiz, yaşam stilini düzeltme ve tıbbi beslenme tedavisidir. Egzersiz söz konusu olduğunda ayrıntılı- karışık programlar yapmak zor, pahalı ve bir zaman sonra terk edilecek yaklaşımlardır. Günde 30-45 dakika ara vermeksizin devam eden yürüyüşler tüm gereksinimi karşılayacak kadar yeterlidir.
İlerleyen evrelerde basit laboratuar tetkiklerinde düzensizlik, hafif tansiyon ve kan şekeri düzensizliği belirdikçe, bu tedbirlere ek olarak ilaçların kullanımı düşünülebilir. Daha geç evreler organ sorunlarının başladığı, özellikle kalp-damar hastalıklarının, şeker hastalığının yaşamı tehdit eden boyutlara ulaştığı dönemlerdir. Su safhaya gelindiğinde yalnızca yaşam stil değişikliği yetersiz kalacaktır. O nedenle kan yağlarının düşürülmesi, şeker düzeyinin ayarlanması, tansiyonun düzenlenmesi gibi ilaçla yapılan tedaviler devreye girecek, bazen bunlar da yetersiz olup anjioplasti, stent, by-pass gibi girişimlerin de uygulanması gerekebilecektir
__________________


http://img81.imageshack.us/img81/9771/topmain8dd3mg5.jpg
Meric Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-02-2007, 15:55   #2
ยŦยк
 
Constantin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

teşekkürler
Constantin Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 18:37 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580