Ramazan Ateş -şiirleri

[NuraN]

Bir Zamanlar
Hani gözlerin vardı,
Gözüme baktıkca ışıl ışıl yanardı.
Hani saçların vardı,
Dokundukca tel tel uzardı.

Hani ellerin vardı,
Değdikce ellerime titrerdi.
Hele o dudakların,
Öpüşmeyi isterdi.

Hani yüreğin vardı,
Kıpır kıpır kıpırdardı.
Dilinse kulağıma,
Sevğiyi fısıldardı.

Hani sen vardın,
Bir bütün olarak.
Seni seviyorum derdin,
Hemde bas bas bağırarak.
Nerdesin?
__________________

[NuraN]

Bittiğimi Görüyorum
Saymadım kaçıncı oldu,
Kırdığım aynalar.
Yalnız umutlarımı değil,
Gözyaşlarımı da bitirdim.

Dili olsa konuşsa,
Yumrukladığım duvarlar,
Sadece yüreğimi değil,
Ellerimi de kırdım.

Geceler şahit bana,
Uykusuz kaldığıma.
Sadece yumruklarımı değil,
Dişlerimide sıktığıma.

Yaşayan ölü gibi,
Delimiyim, divane mi?
Gözlerimle gördüm ben,
Gün be gün öldüğümü,

[NuraN]

Bizi Bitirdi Gurbet
Genç iken gurbete geldim,
Gelin bakın neler gördüm.
Saç ağardı, diş döküldü,
Yaşayan ölüye döndüm.

Umut dolu gelmiştim ben.
Ne hayeller kurmuştum ben.
Bilinmiyor hiç önceden,
Çıra gibi yanıp söndüm.

Ne huzur var nede para,
Kapanmıyor derin yara.
Söz geçmiyor çocuklara,
Dilim var ben lala döndüm.

Halden anlayanın yok,
Yok derdine dermanın yok.
Eşin dostun sırdaşın yok.
Har idim, ateştim söndüm.

Sıla akıldan çıkmıyor,
Öyle burnumda tütüyor,
Hasret ömür tüketiyor.
Kuruyan ağaca döndüm,
Yaşayan ölüye döndüm.

[NuraN]

Borçlusun
Ülkücünün ülkücüye,
Borcu vardır bilmelisin.
Öz kardeşin olmasada,
Onu candan sevmelisin.

Selam sevgi hürmet ona,
Toz kondurma candaşına.
Sana sahip olan odur,
Destek ol sen gardaşına.

Ülkümüzü büyütelim,
Davamızı yüceltelim,
Bu dava emanet bize,
Hem sevelim, sevdirelim.

Aç kalanın varsa ara,
Ülküdaşın koyma dara.
Bu gün ona yarın sana,
Gönüldaş ol ülküdaşa.

Allah yolun açık etsin.
Kutlu davan hep sevilsin.
Unutma hiç şehitleri,
Dua et ruhlarına varsın,
Tanrı Türkleri Korusun. (amin)

[NuraN]

Boş Yere
Ne beklemenin faydası var,
Ne de ağlamanın artık.
Ne yaptığını bilmiyorum ama,
Bildiğim bir şey var,
Gelmiyorsun.

Yollarına gül döksemde faydasız,
Ağlamak, dil dökmekte çaresiz.
Sevmek yetmedi, ölmek faydasız.
Anladığım bir şey var,
Gelmiyorsun.

Uzun uzun yazsam sanki ne çıkar?
Bundan sonra ölsem sanki ne çıkar?
Gelmediğine artık emin oldum da,
Öğrettiğin yeni bir şey daha var,
Sevmiyorsun.

[NuraN]

Böyle Olmalı
Ben, elini ellerimde isterim,
Gözlerini, gözlerimde isterim.
Uzaktan uzaga olmuyor öyle,
Ben ki seni, canlı sevmek isterim.

Çıra gibi hasretinle yanarken,
Geldin diye hayaline dalarken,
Gözleriyin ta dibine girerken,
Ben ki seni, canlı sevmek isterim.

Tenim senin tenin ile buluşsun,
Yönüm senin yönün ile buluşsun.
Ben susayım, arzularım konuşsun,
Ben ki seni, canlı sevmek isterim.

Ellerimde sıcak elin olursa,
Gözlerimse ta hedefi bulursa,
Nefes almaz, kalbim bile durursa,
Ben ki seni, işte öyle severim,
Ben ki seni, canlı sevmek isterim.

[NuraN]

Bu Bayramda Ben,
Ben bile benden uzakta,
Uzaktayım bu bayramda.
Ruhum yorgun beden hasta,
Boşluktayım bu bayramda.

Çare diye görünmüyor,
Umut diye sarılmıyor,
Aranmıyor, sorulmuyor,
Yokluktayım bu bayramda.

Eşim dostum gelenim yok.
Kardeş, anne, pederim yok.
Ben nerdeyim haberim yok,
Çıkmazdayım bu bayramda.

Rabbim sabır versin bana.
Çıldırmama az kalsada,
Böyle geçmez geçmez ama,
Çaresizim bu bayramda.
Kimsesizim bu bayramda.

[NuraN]

Bu Dava
Bu dava bir pınardır,
İçmesini bilene.
Bu yolda huzur vardır,
Duymasını bilene.

Bu yolun engeli çok,
Çilesi acısı çok,
Bu dava kutlu dava,
Yardımcı Allah ona.

Bozkurtta derler bize,
Şanımız büyük bizim,
Üç hilal sembolümüz,
Başbuğ’dur liderimiz.

Bu yolda ölmek varda,
Geriye dönmek asla,
Yolundan dönenlere,
Güvenmeyiz bir daha.

Müslüman Türk’üz elbet,
Bununla gurur duyduk,
Türk-İslam davasıdır,
Beşbin de şehit verdik.

Allah’ın izni ile,
Yürüyelim hedefe.
Türk-İslam bayrağını,
Çekelim biz her yere.

[NuraN]

Bu Gece Doğum Günümdü
Gözlerimi kapattım, uzandım geriye,
Hayal de, rüya de, ne dersen de,
Bir dağ evindeyiz, dışarda fırtına ve kar,
Umurumda mı sanki fırtına, elimde sevdiğimin elleri.

Gülüyoruz, konuşuyoruz, içerisi sımsıcak,
Karlar düşüyor cama, hafif bir uğultu var dışarda,
Uzaktan kurt ulumaları geliyor,
Biz mutlu, biz neşeli, gözlerimiz gülüyor.

Bana anılarını anlatıyor, okul yıllarının,
Anlatırken gözlerinin içi gülüyor,
İnci gibi dişleri parlıyor, öyle mutlu ki,
Dışarda bora, dışarda fırtına, kimin umurunda ki?

Bazen bir çocuk gibi dizlerime yatıyor,
Saçlarını okşuyorum, sıkıyorum burnunu, çenesini,
Bazen birden kalkıp sarılıyor boynuma,
Öpüşüyoruz, gözlerime dikiyor gözlerini.

Susuyoruz zaman zaman, gözlerimiz konuşuyor,
Gözlerimizin ışığında yüreklerimiz buluşuyor.
Dünya umurumda değil fırtınalar kopsun,
Duygularım, mutluluğun dorugunu yaşıyor.

Şömine yanıyor, içerisi sıcak, hafifde bir müzik,
Bizlerse sarmaş dolaş, tek beden, tek vücut,
Öylece sabah oluyor, yatak dağınık biz yorgun,
Bir ömre bedel, o geçen bir tek gün.

İçim ürperdi birden, kendimi yokladım,
Ne bir dağ evindeyim, nede elimde eller,
Yalnız oda, soğuk yatak, tek dostum geceler.
Bu gece doğum günümdü, böyle geçmiş saatler.

[NuraN]

Bu Kaçıncı Pişmanlığım
Bir tek tatlı sözüne,
Bir tek güzel gözüne,
Tebessümlü yüzüne,
Aldandım.

Meğer yalanmış sözün,
Sahte bakarmış gözün.
Çok yapmacıkmış yüzün,
Bilemedim.

Sıcak gelmişti sözün,
Güzel gelmişti gözün.
Tatlı gülmüştü yüzün,
Aldanmışım.

Meğer rol yapmışşın,
Meğer hor bakmışşın,
Meğer, meger, ah ahhh...
Bilemedim.

Uyandım ama şuram acıyor,
Aklıma geldikce uykum kaçıyor.
Nasıl aldandım, aklım şaşıyor,
Pişmanım.

Pişmanım, neye yarıyacaksa.
Pişmanım, gönlüm uslanacaksa.
Giden zaman gelecekse,
Yaşanan acılar bitecekse,
Pişmanım, iş işten geçti ama yinede pişmanım.