|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
01-02-2007, 17:04 | #1 | ||
Kıdemli Kartal Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 40
Mesajlar: 5.868
Tecrübe Puanı: 24 |
Ankaraspor Teknik Direktörü Aykut Kocaman, gelecekle ilgili hedefi olmadığını, kendisi için bugün yapılması gerekenlerin önemli olduğunu belirterek, ''Hiçbir hedefim yok. Eğer hedefin bugün değilse ve bugün birşeyler yapamıyorsan, 5 yıl sonra 'Çok büyük hayallere sahipti ama...' olursun'' dedi. Futbol Federasyonu'nun aylık dergisi Tam Saha'da röportajına yer verilen Aykut Kocaman, ''Bundan sonraki hedefleriniz neler. 3-5 sene sonra Aykut Kocaman nerede olacak?'' biçimindeki soruya verdiği yanıtta, ''Hiçbir hedefim yok. Şu anda başında bulunduğum Ankaraspor'un, bulunduğu yerden daha ileriye gitmesindeki dişlilerden birisi olabilirsem kendimi mutlu sayacağım'' diye konuştu. Konuşmaktan çok birşeyler yapmaya önem verdiğini ifade eden Kocaman, şunları kaydetti: ''Dilin kemiği yok, herşeyi söyleyebilirsiniz. 'Beş sene sonra hedefim Milli Takım, Fenerbahçe' diye birşey yok. Eğer hedefin bugün değilse ve bugün birşeyler yapamıyorsan, 5 yıl sonra 'Çok büyük hayallere sahipti ama...' olursun. Yolumu uzattığını biliyorum ama süslü laflar ederek, 'Misyonu, vizyonu ne geniş' dedirtmek bana aykırı geliyor. Bugün Ankaraspor'da görev aldım. Takımın ve kulübün gelişiminde bir dişli olabilirsem en büyük hedefime ulaşmış olacağım. Bunu başardıktan sonra başka birşey olur mu? Su yolunu bulur diyorum. En büyük hedefim hep tercih eden antrenör olarak gidebilmek. Allah göstermesin, tersi olduğu zaman benim adıma sona gelinmiş olur.'' PARREIRA VE METİN TÜREL Kocaman, teknik adamlık yaşamına yön verirken en çok, Fenerbahçe'de forma giydiği yıllarda sarı-lacivertli ekibi çalıştıran Parreira ve teknik direktör Metin Türel'den etkilendiğini söyledi. Bu yöndeki bir soruyu yanıtlayan Kocaman, ''Bir başkası olmaya çalışırsanız zaten baştan mağlupsunuz'' biçimindeki bir ifadeyle başladığı açıklamasını şöyle sürdürdü: ''Ellbette etkilendiğim hocalarım oldu. 1 sezon yardımcılığını yaptığım Metin Türel'in saha çalıştırıcılığı son derece iyiydi. Bir de beni en verimli dönemlerimden birinde oynatmayan Parreira var. İşin bu tarafını o kişiyle ilgili görüşlerimin samimiyetini vurgulamak için söylüyorum. Oynayana da oynamayana da aynı mesafedeydi. Tüm oyuncularına karşı aynı sevimlilikte ya da sevimsizlikte görünüyordu. Kafasında bir oyun vardı ve o oyunu oynatmaya uğraşıyordu. Ağır eleştiriler almasına rağmen, her zaman karşımıza çıkıp 'siz benim söylediklerimi yapın, dışarıdan gelen seslerle ilgilenmek benim işim' dedi. Bu da bizim işimizi yapmamız konusundaki konsantrasyonumuzu artırdı. Futbola ve oyunculara bakışıyla beni etkileyen Parreira'ydı ama antrenörlük mesleğiyle ilgili olarak Metin Türel'in katkısı büyüktür.'' ''FAL BAKILARAK GÖREVE GETİRİLİYORSUNUZ'' Türkiye'de yerli teknik adamlara verilen şansla ilgili bir soruyu yanıtlayan Kocaman, yerli çalıştırıcıların hep sıkıntılı günlerde hatırlandığını ifade ederek sitem etti. Oğuz Çetin, Rıdvan Dilmen ve Rıza Çalımbay gibi isimler hatırlatılarak yöneltilen soruya Kocaman, ''Onlar, yüzde bir şansa sahip oldukları bir ortamda başarıya ulaşabilselerdi şansları daha yüksek olabilirdi. Ama sadece 1996'da Galatasaray'da Fatih Terim ve Beşiktaş'ta Rasim Kara doğru bir sezonda ve doğru bir şekilde göreve başladı. Bunun dışında yerli çalıştırıcılar hep sıkıntılı ve problemli dönemlerde görevlendirildi. Sezona başlama şansınız yok ki. Başlasanız bile bir ayağınız topal. '3 hafta sonra gider, 5 hafta sonra gider' diye fal bakılarak göreve getiriliyorsunuz'' diye konuştu. ''100 GOL ATMAK HİÇ KOLAY OLMAZDI'' Kocaman, Fenerbahçe formasıyla 103 golle şampiyon oldukları sezonun hatırlatılması üzerine, bugünkü ligde bu sayıya ulaşmanın hiç de kolay olmayacağını kaydetti. Kocaman, özelte şöyle konuştu: ''103 gollü takıma gelince, bütün lig tarihi boyunca 1 kez geldi. O takımı yapabilmek, yakalayabilmek bütün antrenörlerin hayali zaten. Şiir gibi, akıcı oynayan bir takım yapabilmek. Tabii ona yakın takımlar da olmuştur mutlaka ama dediğim gibi öyle bir takım 1 kez geldi. Buradan hareketle kendime 'O takım bugünkü liglerde yer alsaydı ne olurdu?' sorusunu da soruyorum. Öyle 100 gol atabilmek hiç de kolay olmazdı. O takımın sol beki Şenol Ustaömer bile 6 gol atmıştı. Benim gollerimin 7-8 tanesi de onun asistlerinden gelmişti. Ama bugünün kademeli, daha sert ve fizik gücün yükseldiği futbolunda onları yapabilmek hiç de kolay değil.''
__________________ iLk ÇıĞLıĞıM SoN NeFeSiM TeK AşKıM BEŞİKTAŞ'ım.... HeRşEyİn BiR sOnU vAr AmA BEŞİKTAŞ SeVgİsİnİn AsLa...! | ||
|
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |