Cumhuriyet, düþüncesi hür, anlayýþý hür, vicdaný hür nesiller . ister.
Ey yükselen yeni nesil! Ýstikbal sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk, onu devam ettirecek sizlersiniz.
Cumhuriyet düþüncede, bilgide, saðlýkta güçlü ve yüksek karakterli koruyucular ister.
Cumhuriyet, demokratik idarenin tam ve mükemmel bir ifadesidir. Bu rejim, halkýn geliþimini ve yükseliþini saðlayan, onlardan esirlik, soysuzluk, dalkavukluk hislerini uzaklaþtýran bir yoldur.
Cumhuriyetimizin dayanaðý Türk toplumudur.
Cumhuriyet, fikir serbestliði taraftarýdýr. Samimi ve meþru olmak þartýyla her fikre hürmet ederiz.
Cumhuriyet fazilettir.

AHLAK

Tehdide dayanan ahlak, bir erdemlilik olmadýðýndan baþka, güvenilmeye de layýk deðildir.
Birtakým kuþbeyinli kimselere kendinizi beðendirmek hevesine düþmeyiniz; bunun hiçbir kýymeti ve önemi yoktur.
Bir milletin ahlak deðeri, o milletin yükselmesini saðlar.
Bir millet, zenginliðiyle deðil, ahlak deðeriyle ölçülür.
Saygýsýzlýðýn, saldýrýnýn küçüðü, büyüðü yoktur.
Samimiyetin lisaný yoktur. Samimiyet sözlerle açýklanamaz. O, gözlerden ve tavýrlardan anlaþýlýr.
Medeniyetin esasý, ilerlemesi ve kuvvetin temeli, aile hayatýn-dadýr. Bu hayattaki fenalýk mutlaka toplumsal, ekonomik ve politik beceriksizliði doðurur.
Bir millette, özellikle bir milletin iþ baþýnda bulunan yöneticilerinde özel istek ve çýkar duygusu, vatanýn yüce görevlerinin gerektirdiði duygulardan üstün olursa, memleketin yýkýlýp kaybolmasý kaçýnýlmaz bir sondur.

BAÐIMSIZLIK

Egemenlik, kayýtsýz þartsýz ulusundur.
Ulusal egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karþýsýnda zincirler erir, taç ve tahtlar yanar, mahvolur.
Ýnsaf ve merhamet dilenmekle millet iþleri görülemez; millet ve devletin þeref ve baðýmsýzlýðý elde edilemez, insaf ve merhamet dilenmek gibi bir kural yoktur. Türk milleti ve Türkiye'nin çocuklarý, bunu bir an akýldan çýkarmamalýdýr.
Baðýmsýzlýk, uðruna ölmesini bilen toplumlarýn hakkýdýr.
Dünyada ve dünya milletleri arasýnda sükûn, huzur ve iyi geçim olmazsa, bir millet kendisi için ne yaparsa yapsýn, huzurdan mahrumdur.
Türkiye'nin güvenini amaç edinen, hiçbir baþka ulusun aleyhinde olmayan bir barýþ yolu, her zaman bizim ilkemiz olacaktýr.
Biz Türkler, tarih boyunca hürriyet ve istiklal timsali olmuþ bir milletiz.
Tam baðýmsýzlýk denildiði zaman, doðal, siyasal, mali, adli, askeri, kültürel ve her alanda tam baðýmsýzlýk anlaþýlýr.
Baðýmsýzlýktan yoksun bir ulus, uygar insanlýk karþýsýnda uþak olmaktan kurtulamaz.
Bilelim ki, milli benliðini bilmeyen milletler baþka milletlerin avýdýr.
Ulusun baðýmsýzlýðýný, yine ulusun kesin kararý ve direniþi kurtaracaktýr.
Ben yaþayabilmek için, kesin olarak baðýmsýz bir ulusun evladý kalmalýyým. Bu yüzden ulusal baðýmsýzlýk bence bir hayat sorunudur.
Ya istiklal, ya ölüm.

BÝLÝM

Bilim, gerçeði bilmektir.
Bilim ve fen nerede ise oradan alacaðýz ve ulusun her bireyinin kafasýna koyacaðýz.
Hayatta en hakiki mürþit, ilimdir.

BÝRLÝK - BERABERLÝK

Birlik ve beraberlik; ölümden baþka her þeyi yener.
Bir ulus, sýmsýký birbirine baðlý olmayý bildikçe yeryüzünde onu daðýtabilecek bir güç düþünülemez.
Bugün vatanýmýzda bir milli kudret varsa, o cereyan, felaketlerden ders alan ulusun kalp ve dimaðýndan doðmuþtur.
Milli sýnýrlar içinde bulunan yurt parçalarý bir bütündür; birbirinden ayrýlamaz

http://tbn0.google.com/images?q=tbn:...es/ataturk.jpg
ÇALIÞMAK

Kendiniz için deðil, baðlý bulunduðunuz ulus için elbirliði ile çalýþýnýz. Çalýþmalarýn en yükseði budur.
Denebilir ki, hiçbir þeye muhtaç deðiliz, yalnýz bir tek þeye ihtiyacýmýz var: Çalýþkan olmak! Servet ve onun doðal sonucu olan rahat yaþamak ve mutluluk, yalnýz ve ancak çalýþanlarýn hakkýdýr. . Yaþamak demek çalýþmak demektir.
Türk, öðün, çalýþ, güven.

DEÐÝÞÝM

Türk milletinin istidadý ve kesin kararý, medeniyet yolunda durmadan, yýlmadan ilerlemektir.
Medeniyet yolunda baþarý, yenileþmeye baðlýdýr.
Ýnkýlap, Türk ulusunun son asýrlarda geri býrakýlmýþ kurumlarýný yýkarak yerlerine, ulusun en yüksek uygarlýk düzeyine ilerlemesini saðlayacak yeni kurumlar koymaktýr.
Türk milletinin son yýllarda gösterdiði harikalarýn, yaptýðý siyasi ve sosyal inkýlaplarýn gerçek sahibi kendisidir.
Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek deðildir. Benim fikirlerimi, benim duygularýmý anlýyorsanýz ve hissediyorsanýz bu yeterlidir.

DÝL

Ülkesini, yüksek istiklalini korumasýný bilen Türk milleti, dilini de yabancý diller boyunduruðundan kurtarmalýdýr.
Türk milletindenim diyen insanlar her þeyden önce ve mutlaka Türkçe konuþmalýdýr.
Türk dili, dillerin en zenginlerindendir.

EÐÝTÝM

Okul sayesinde, okulun vereceði ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatý, Türk ekonomisi, Türk þiir ve edebiyatý bütün güzellikleriyle geliþir.
Bir millet, savaþ meydanlarýnda ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin yaþayacak sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuyla kaimdir.
Eðitimdir ki, bir milleti ya özgür, baðýmsýz, þanlý, yüksek bir topluluk halinde yaþatýr; ya da esaret ve sefalete terk eder.

EKONOMÝ

Ekonomisi zayýf bir ulus, yoksulluktan ve düþkünlükten kurtulamaz; güçlü bir uygarlýða, kalkýnma ve mutluluða kavuþamaz; toplumsal ve siyasal yýkýmlardan kaçamaz. •
Ekonomik kalkýnma, Türkiye'nin hür, baðýmsýz, daima daha kuvvetli, daima daha refahlý Türkiye idealinin bel kemiðidir.
Tam baðýmsýzlýk ancak ekonomik baðýmsýzlýkla olur.

FÝKÝR
Samimi ve meþru olmak þartýyla her fikre hürmet ederiz. Fikirler, þiddetle, top ve tüfekle öldürülemez.

GENÇLÝK
Ey Türk Gençliði! Birinci vazifen Türk istiklall ve cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Ey yükselen yeni nesil! Gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk, onu sonsuza kadar yaþatacak olan sizlersiniz.
Türk gençliði amaca, bizim yüksek ülkümüze, durmadan, yorulmadan yürüyecektir.

KADIN
Kadýnlarýmýzýn genel görev ve çalýþmalarda paylarýna düþen iþlerden baþka, en önemli, en hayýrlý, en faziletli bir ödevleri de "iyi anne" olmalarýdýr.
Ey kahraman Türk kadýný, Sen yerde sürüklenmeye deðil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layýksýn.
Dünyada her þey kadýnýn eseridir.
Kadýnlarýmýz eðer milletin gerçek anasý olmak istiyorlarsa, erkeklerimizden çok daha aydýn ve faziletli olmaya çalýþmalýdýrlar.
Büyük baþarýlar, kýymetli analarýn yetiþtirdikleri seçkin evlatlar sayesinde olmuþtur.
Milletin kaynaðý, toplumsal hayatýn temeli olan kadýn ancak faziletli olursa görevini yerine getirebilir.

KÜLTÜR VE MEDENÝYET
Bir milletin kültür düzeyi üç safhada; devlet, düþünce ve ekonomideki çalýþma ve baþarýlarýnýn özüyle ölçülür.
Bir millet savaþ alanlarýnda ne kadar zafer elde ederse etsin-, o zaferin sürekli sonuçlar vermesi ancak kültür ordusu ile mümkündür.
Asýl uðraþmaya mecbur olduðumuz þey, yüksek kültürde ve fazilette dünya birinciliðini tutmaktýr.
Kültür zeminle orantýlýdýr. O zemin milletin seciyesidir.
Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiðinden anlam çýkarmak, ders almak, düþünmek ve zekayý geliþtirmektir.

MEDENÝYET
Medeniyet öyle bir ýþýktýr ki, ona kayýtsýz olanlarý yakar, mahveder.
Medeni olmayan milletler, medeni olanlarýn ayaklarý altýnda kalmaya mahkumdur.

MÝLLET HALK MÝLLÝYETÇÝLÝK
Büyük ve tarihi olaylarý ancak büyük milletler yaþayabilir.
Tarih yazmak, tarih yapmak kadar önemlidir. Yazan yapana sadýk kalmazsa deðiþmeyen hakikat insaný þaþýrtacak bir nitelik alýr.
Felaketler insanlarý, zeki milletleri daima azimli ve yeni hamlelere sev keder.
Bir millete hizmet eden onun efendisi olur.
Türk çocuðu atalarýný tanýdýkça daha büyük iþler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktýr.
Türk milleti kendisi için, kendi geleceði ve kurtuluþu için çalýþan kimseleri ve kurullan zorluk karþýsýnda býrakmayacak kadar yüksek vatanseverlik ve yüksek onur duygusuyla doludur.
Yüksek Türk! Senin için yüksekliðin sýnýrý yoktur. Ýþte parola budur.
Bu millet, tarihini iftiharla doldurmuþ bir millettir. Türk milletinin geleceði, bugünkü evlatlarýnýn doðru görüþü, yorulmak bilmez çalýþkanlýðý ile büyük ve parlak olacaktýr.
Milletimizin saf karakteri yetenekle doludur. Ancak bu doðuþtan gelen yeteneði geliþtirebilecek metodlarla donanmýþ vatandaþlar lazýmdýr.
Kurtulmak ve yaþamak için çalýþan, çalýþmak zorunda olan bir halkýz. Bundan dolayý her birimizin hakký vardýr, yetkisi vardýr. Fakat çalýþmak sayesinde bir hakký kazanýrýz. Yoksa arka üstü yatmak ve ömrünü çalýþmadan geçirmek isteyen insanlarýn bizim toplumumuzda yeri yoktur, hakký yoktur.
Halkýn sesi, Hak'ýn sesidir.

http://tbn0.google.com/images?q=tbn:...2520CIV340.jpgöÐRETMEN
Milletleri kurtaranlar yalnýz ve ancak öðretmenlerdir.
öðretmenler! Cumhuriyet sizden düþünceleri hür, vicdaný hür,irfaný hür nesiller ister.
öðretmenler! Ordularýmýzýn kazandýðý zafer, sizin ve ordularýnýzýn zaferi için yalnýz ortam hazýrlar. Gerçek zaferi siz kazanacaksýnýz ve sürdüreceksiniz ve kesinlikle baþarýlý olacaksýnýz.
öðretmen, yýllar sonra ödülünü alýr.

MÜZÝK-TÜRK MÜZÝÐÝ- SANAT
Bir milletin yenileþmesinde ölçü, musikide deðiþikliði alabil mesi, kavrayabilmesidir.
Millî, ince duygulan, düþünceleri anlatan, yüksek deyiþleri, söyleyiþleri toplamak, onlarý bir gün önce, genel son musiki kurallarýna göre iþlemek gerekir. Ancak bu sayede, Türk milli musikisi yükselebilir, evrensel musikide yerini alabilir.

SANAT
Sanatsýz kalan bir milletin hayat damarlarýndan biri kopmuþ demektir.
Yüksek bir insan topluluðu olan Türk Milleti'nin.tarihi bir özelliði de, güzel sanatlarý sevmek ve onda yükselmektir.
Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz... Hatta cumhurbaþkaný olabilirsiniz. Fakat sanatkar olamazsýnýz.
Sanatkar, toplumda uzun çaba ve çalýþmalardan sonra alnýnda ýþýðý ilk duyan insandýr.
Bir millet sanattan ve sanatkardan mahrumsa, tam bir hayata sahip olamaz.
Bir milletin sanat yeteneði güzel sanatlara verdiði deðerle ölçülür.

SPOR
Ben sporcunun çevik ve namuslusunu severim. Spor, ahlaktýr.
Türk gençliði, saðlýklý yetiþip spor yaparsa ulusumuzun geleceði güvence altýndadýr.
Sporda baþarýlý olmak için bütün milletçe sporun niteliði ve deðeri anlaþýlmýþ olmak ve ona kalpten sevgiyle baðlanmak ve onu vatanî görev saymak gerekir.
Ben Türk gençliðinin spor yaparak güçlü olmasýný isterim.

TAKLÝT
Hiçbir millet aynen diðer bir milletin taklitçisi olmamalýdýr. Çünkü bir millet, ne taklit ettiði milletin ayný olabilir, ne de kendi milliyetçiliði içinde kalabilir.
TARÃŽH
Tarih, bir milletin kanýný, hakkýný, varlýðýný hiçbir zaman inkar etmez.

TUTSAKLIK – ESARET
Milli benliðini bilmeyen milletler baþka milletlere yem olurlar.

VATAN

Vatan imar istiyor, zenginlik ve refah istiyor, bilim ve ustalýk, yüksek uygarlýk, hür düþünce ve hür yaþayýþ istiyor.
Bu vatan, çocuklarýmýz ve torunlarýmýz için cennet yapýlmaya lâyýktýr.
Bu memleket tarihte Türk'tü, bugün de Türk'tür ve ebediyen Türk olarak yaþayacaktýr

Arkadaþlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti þeyhler, derviþler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doðru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatýdýr.

gerçekten çok büyük bir adam ATAMIZ "BENÝM BU NACÝZ VÜCUDUM BÝR GÜN ELBET TOPRAK OLACAKTIR FAKAT TÜRKÝYE CUMHURÝYETÝ ÝLELEBET PAYÝDAR KALACAKTIR"

En Büyük Beþiktaþ lý

Atam seni ve Beþiktaþ'ý seviyorum..

Ne Mutlu Türküm Diyene..

"Beni olaðanüstü bir kiþi olarak yorumlamayýnýz. Doðuþumdaki tek olaðanüstünlük TÜRK olarak dünyaya gelmemdir."

M.Kemal ATATÜRK


bu sözü çok seviyorum digerlerini sevdigim gibi....

:congrats: :congrats: :congrats:

Atatürk Beþiktaþlý...okuduðunuza deðecek....
 

Beþiktaþ’ýn Kuruluþu Mustafa Kemal’e Güç Verdi
“Mustafa Kemal, Erkanýharbiye’nin 3. sýnýfýna gelmiþti. Bazen sabahlara kadar uyumuyor, “Hürriyet ve Ýstibdadý düþünüyordu. Bu arada Mektebi bitirdikten sonra kurmayý düþündüðü Vatan ve Hürriyet Cemiyeti aðýr aðýr kafasýnda þekilleniyor, mezun olacak arkadaþlarýný bu doðrultuda hazýrlýyordu. Ýþte tam bu günlerde bir haber aldý. Beþiktaþ Bereket Jimnastik Kulübü (1903) kurulmuþtu. Subay ve Saray’a yakýn kiþilerden oluþan bu kuruluþ, Mustafa Kemal’in ilgisini iyice çekti. Nasýl olmuþtu da Yýldýz Sarayý’na yüz metre mesafedeki Osman Paþa Konaðý’nda gençler biraraya gelmiþ; Saray hafiyelerinin gözlerinin önünde sportif faaliyetlerine giriþmiþlerdi? Mustafa Kemal’i o günlerde sportif çalýþmalardan çok, Saray’a karþý oluþturduklarý fikirler ilgilendiriyordu. Mustafa Kemal, kurucularýnýn Zabit, yaptýklarý sporlarýn güreþ, eskrim, gülle, aletli jimnastik, boks, halter, barfiks olmasýndan dol ayý da Beþiktaþ Bereket Jimnastik Kulübü ile ilgilenmiþti. Fakat O’nu daha çok ilgilendiren, bu gençlerin istibdadý yenerek biraraya gelmeleriydi. Beþiktaþ Bereket Jimnastik Kulübü’ne baðlýlýðý arttý.”
Mustafa Kemal: “Beþiktaþ Bereket Jimnastik Kulübü kadar olamadýnýz...”
... Mustafa Kemal Þam’da Vatan ve Hürriyet’i kurduktan sonra 1907 yýlýnda Selanik’e gelerek Ýttihati Terakki’ye katýldý. Yaptýklarý toplantýda, Cemiyet’i þiddetle tenkit ediyor, “Beþiktaþ Osmanlý Terbiye-i Bedeniye kadar olamadýz. Programýnýz ve lideriniz yok” diyordu. Ýþte o günleri, Mustafa Kemal’in çalýþma arkadaþlarýndan Mithad Þükrü þöyle anlatýyordu:
“Gençlik, ne büyük bir kuvvetmiþ meðerse. Damarlarýmýzda kan yerine alev aktýðý günler, Selanik’te bütün arkadaþlar hep biraradayýz. Sýk sýk toplantýlar yapýyoruz. En büyük zevkimiz, Saray idaresine rahatça atýp tutmak. Bu atýp tutmalar, Padiþah’a uzaktan yumruk sallamalar, bereket versin ki evimi zin dört duvarýný aþmýyor. Yanya birahanesindeki buluþma yerimize Mustafa Kemal de sýk sýk geliyor.Bazen kýzardý; -Beþiktaþ Bereket Jimnastik Kulübü kadar olamadýnýz – derdi.”
Beþiktaþlý sporcularýn söylediði Marþ, Mustafa Kemal’i duygulandýrdý
... Çanakkale Zaferi’nin kahramaný Mustafa Kemal, Edirne’de 16. Kolordu Kumandanlýðýna tayin edildi. Mustafa Kemal, Ýstanbul’a geldiði gün geceyi Pera Palas Oteli’nin 201 nolu odasýnda geçirdi. Ertesi gün, bir yýldan beri yüzünü göremediði annesi Zübeyde Hanýmefendi’nin Beþiktaþ Kulübü yanýndaki evine koþtu. Mustafa Kemal evinin arka kapýsýndan Beþiktaþlý sporcularýn idman yaptýðý sahaya çýktý. Ve yine Beþiktaþ Kulübü’ne arka kapýsýndan girdi. Burada bulunan idarecilere validesine gösterdikleri yakýn alakadan dolayý teþekkür etti. Mustafa Kemal, Beþiktaþ’ýn yeni lokaline hayran kalmýþtý. Kulüp lokalinde o sýrada kýlýç, eskrim, güreþ, boks idmanlarý yapýlýyordu. Ýdarecilerden Cami Bey, Ahmet Fetgeri Bey, Fuat Bey kulübün 1903 kuruluþ günlerinden bu yana Zabit arkadaþlarýydý. Cami Bey, 1908 Meþrutiyet döneminde Yüzbaþýlýktan ayrýlarak Meclisi Mebusan’a Fizan Mebusu olarak girmiþti. Kulüp’te hem güreþiyor, hem de bu sporun hocalýðýný yapýyordu. Mustafa Kemal uzun süre idarecilerle hasbýhale idmanlarý izledikten sonra, evine döndü.Uyumaya çalýþýrken, birden Beþiktaþ Kulübü’nden bir marþ söylendi. Marþý belki de yüze yakýn genç ve çocuk söylüyordu. Sözleri aynen þöyleydi.
Hayatý süsledik izharý ittihatla bugün,
Yolunda gençliðin ulvi deðil miydi birleþmek.
Sebatý bayraðýmýz yaptýk, i’tilamýz için
Neticesiz ve boþ olmaz sebatla hiçbir emek.
Dakikalar bize bir naðbe niþad olsun.
Kulübümüzde müceddet nücumu mevc vursun
Bu kainat bize hep gýpta ediyor isar,
Biz onbir arkadaþýz, lakin arkamýz daha var.
Bu zevk alemi dar zannedip de aldanalým,
Vekar hak gibi sakin, nezih ve saf olalým.
Fakat bu hal ile, kuvvet gibi cesur ola lým.
Mustafa Kemal bu marþla duygulandý. Uykusu kaçmýþtý. Daha dün kadar yakýn, yaptýðý savaþlarý, yanýnda þehit düþen er ve Zabitleri düþünüyordu. Ýþte dinlediði bu marþ’ýn þiiri de Çanakkale’de þehit düþen Beþiktaþ futbol takýmý kaptaný þair Kazým’a aitti.
“Efendiler, sizlerin ve sporcularýnýzýn çalýþmalarýný dikkatle izliyorum...”
... Mustafa Kemal, Akaretler Caddesi 76 numaralý evinin arka bahçesine çýkarak istirahat ederdi. En büyük tutkusu hasýr sandalyesine oturup, aðýzlýklý sigarasýný tüttürüp, annesi Zübeyde Hanýmefendi’nin piþirdiði kahveyi yudumlarken Beþiktaþ idmanlarýný seyretmekti. Bitiþiðindeki Beþiktaþ Kulübü’nün arka kapýsý da bu meydana açýlýyordu. Mustafa Kemal burada, güreþ, futbol, eskrim, gülle atma sporlarýný bir biri ardýna takip ediyordu. Ýþte gene böyle bir gündü. Beþiktaþ jimnastik hocalarýndan Ahmet Fetgeri, güreþ, Yüzbaþý Fuat da eskrim derslerini vermiþlerdi. Mustafa Kemal onlara dönd ü, “Evime buyurunuz beyler” dedi. Ýki zabit jimnastik hocasý, Mustafa Kemal’in sunduðu çaylarý yudumlarken, O þu konuþmayý yaptý:
“Efendiler,
Sizlerin ve sporcularýnýzýn ciddi çalýþmalarýný, çeviklik, maharetlerini uzun zamandan beri büyük bir zevkle ayrýca dikkatle izliyorum.
Spordan yoksun olan bir gençlik, nasýl ki vatan müdafasý sýrasýnda etkili olamýyorsa, insan denen varlýðýn kafa yapýsý da ne derece tekamül ederse etsin, bedeni inkiþafý noksan ve yetersiz olursa, o vücut o kafayý ileriye götüremez, taþýyamaz.
Bugün bünyemizde toplayýp ilmi metodlarla yetiþtirmeye çalýþtýðýmýz bu gençler, tam anlamda bedenen ve fikren geliþtikleri zaman vatan müdafasýnda, ilmi sahalarda olduðu gibi spor alanlarýnda da Avrupalý hasýmlarýna Türk’ün ölmez gücünü ispat edeceklerdir. Sizi candan kutlar, baþarýlarýnýzý her zaman duymak isterim.”
Samsun’a çýkarken, Beþiktaþ Kulübü’ne veda etti
... 16 Mayýs 1919 gü nü Þiþli’deki evinden erken uyandý. Samsun’a yola çýkacak olan Mustafa Kemal öðle yemeðinden sonra, yanýna validesi Zübeyde Hanýmefendi ile yaveri Cevat Abbas beyi aldý. Akaretler caddesindeki evine geldi. Þiþli’deki pansiyon olarak tuttuðu evde otururken, Beþiktaþ’daki evinde de kiracý olmaya devam etti. Bitiþiðindeki Beþiktaþ Kulübü’nün hocalarý, sporcularý ve Zabit arkadaþlarý Mustafa Kemal Paþa’yý uðurlamak üzere kapýsýnýn önüne yýðýldýlar.
Paþa, “Validem Hanýmefendi’yi sizlere bir kez daha emanet ediyorum. Gözüm arkada kalmasýn” dedi.
Mustafa Kemal Paþa son kez, annesinin elini sokak kapýsýnda öpüp ona sarýlýrken, Beþiktaþlýlar haykýrýyordu;
“Kalbimiz seninle Paþam. Bizi unutmayýnýz”
Mustafa Kemal Paþa otosundan: “Mutlaka... Mutlaka” diyerek el sallýyordu.
Zübeyde Haným: “Paþa Hazretleri beni Kulübü’ne emanet etti...”
Mustafa Kemal Paþa’nýn Samsun’a çýkýþýndan günler sonraydý...
Zübeyde Hanýmefendi’nin Be þiktaþ Akaretler Caddesindeki evinin kapýsýný iki genç hanýmefendi çaldý. Kapýyý Zübeyde Haným açtý. Onlarý görünce sevinçle içeri buyur etti.
Bu iki genç hanýma kendi eliyle piþirdiði kahveleri ikram ederken ilk sözü, misafirlerinden daha yaþlý olaný aldý:
“Ziyaretimize hem sizin ellerinizi öpmek, hem de bir ihtiyacýnýz olup olmadýðýný sormak için geldik” dedi.
Zübeyde Haným teþekkürle þu cevabý verdi:
“Paþa Hazretleri Anadolu’ya gittikten sonra saðolsunlar komþumuz Beþiktaþlýlar hergün kapýmý çalarak – Valide Haným bir arzunuz, bizlere bir emriniz var mý?- diye sordular. Bana Paþa Hazretleri’ni hatýrlatýyorlar. Onlarý çok seviyorum. Ýyi ki Selanik’ten doðruca buraya gelmiþim. Paþa Hazretleri her zaman olduðu gibi bu defada cepheye giderken beni kulübüne emanet etti.”
Zübeyde Hanýmefendi’nin iki misafirinden büyük olaný Muallime Þekibe Haným’dý. Eþi Kurmay Albay Galatalý Þevket Bey tutukluydu. Zübeyde Haným’ýn ikinci misafiri Þekibe Haným’ýn kýzkardeþi Muall ime Adile Haným’dý. Þekibe Haným, Kandilli Kýz Lisesi’nde Biyoloji muallimesi, kardeþi Adile Haným ise Kumkapý Ýlkokulu’nun müdiresiydi. Adile Haným’ýn eþi de, Zübeyde Haným’ýn çok sevdiði Yüzbaþý Necati Bey idi. Bu sýrada Necati Bey, Milli Mücadele için Anadolu’ya kaçmýþtý. Zübeyde Haným’ýn gözlerinin önüne Selanik’ten kaçýþý geldi. Necati Yüzbaþý, Zübeyde Haným’ý lokomotifin kömürleri arasýna saklayarak kýþta kýyamette getirmiþti.
YÜZBAÞI NECATÝ PANKOÐLU Kendisi Fenerbahçe’liydi.. ATA’nýn BEÞÝKTAÞLI olduðunu ömrü boyunca anlattý
Yüzbaþý Necati Pankoðlu, 1911 yýlýnda Mülazýmsani (Üsteðmen) iken Trablusgrap’ta Binbaþý Mustafa Kemal’in yanýnda Ýtalyanlar’a karþý savaþ açtý. Yüzbaþý Necati 1915 yýlý þubat ayý ilk günleri içinde, Mustafa Kemal’in annesi Zübeyde Haným’ý Selanik’ten kaçýrarak, Akaretler caddesindeki Beþiktaþ Kulübü’nün yanýndaki eve yerleþtirdiðini, hayatý boyunca gururla anlattý.
Fenerbahçeli ola n Yüzbaþý Necati Pankoðlu, Komutaný Mustafa Kemal’in 1904-1905 yýllarýnda Harbiye’de Kurmay Yüzbaþý iken 1903 yýlýnda kurulan Beþiktaþ Jimnastik Kulübü’nü tuttuðunu öðrendi. Yüzbaþý, Mustafa Kemal’in kurucularýnýn subay ve arkadaþlarý olduklarý; eskrim-kýlýç, gülle atma, süngü oyunlarý, güreþ sporu yaptýklarý için Beþiktaþ Kulübü’nü tuttuðunu, her gittiði yerde anlatýrdý..
Fenerbahçe Baþkaný Dr. Ýsmet Uluð’un da bulunduðu Kulüp Baþkanlarý toplantýsýnda karar verildi: “ATATÜRK BEÞÝKTAÞLI”
1964 yýlý her Pazartesi günü Türkiye Ligi’nin Ýstanbul Kulüp Baþkanlarý, Ýstanbulspor’un Mýsýr hanýndaki lokalinde toplanýyordu. Toplantýya katýlan kulüp baþkanlarý þöyleydi;
Beþiktaþ – Hakký Yeten
Fenerbahçe – Dr. Ýsmet Uluð
Galatasaray – Ulvi Yenal
Ýstanbulspor – Ali Sohtorik
Vefa- Hayrullah Güvenir
Beykoz – Ziya Sönmez
Feriköy – Dr. Necati Karakaya
Kasýmpaþa – Mehmet Gür
Karagümrük – Ýbrahim SevinBeyoðluspor – Napolyon
Dr. Ýsmet Uluð’un Atatürk’e silah kaçýrmasý anýsýndan sonra, Kulüp Baþkanlar’ý Atatürk’ün hangi Kulübü tuttuðunu tartýþtýlar. En güzel açýklamayý Ýstanbulspor Kulübü Ýkinci Baþkaný Enis Pankoðlu yaptý; “Babam Mustafa Kemal’in yanýnda cephelerde bulunmuþ, onun Subayý Yüzbaþý Necati’dir. Atatürk’ün annesi Zübeyde Haným’ý Selanik’ten kaçýrýp, getiren Yüzbaþý’dýr. Mustafa Kemal, Babam ile Derne Cephesi’nde ve Selanik’te bulunurken Beþiktaþ’ý tuttuðunu söylemiþ. Babam hasta Fenerbahçeli’ydi. Yönetim Kurulu’nda idarecilik yaptý. Fenerbahçe’nin bir tek maçýný kaçýrmazdý. Bizlere, - Çocuklar ben maçtayken aranýzdan biri ölürse, kesinlikle beni çaðýrmayýn. Ýþinizi imam efendi halletsin – derdi. Babam Fenerbahçeli olmasýna raðmen, Atatürk’ün Beþiktaþ’a gönülden baðlý olduðunu her yerde söylerdi. Annem Adile Muallime ile teyzem Þekibe Muallime Hanýmlar, Mustafa Kemal Samsun’a gittikten sonra, Zübeyde Haným’ý Beþiktaþ’taki evinde ziyaret edip, hatýrý ile bir ihtiyacý olup olmadýðýný sormuþlar. Zübeyde Hanýmefendi þu cevabý vermiþ: “Saðolsun Paþa Hazretleri’nin Kulübü Beþiktaþ’ýn idarecileri, her gün gelip hatýrýmý sorarlar. Hepsini kendi çocuklarým gibi seviyorum. Paþa Hazretleri ne kadar iyi yapmýþ, beni buraya getirmiþ.” Bu konuþmadan sonra Kulüp Baþkanlarý karar verdi:
“ATATÜRK BEÞÝKTAÞLI”
Kaynak: Atatürk Beþiktaþlý / Dr. Necati Karakaya

en büyük Beþiktaþlý deðil mi zaten Atatürk.

teþekkürler paylaþým için

teþekkürler paylaþým için

Bundan süpheleri olan utansýn....

DÝÞÝ_KARTAL_14
 

bi düzeltme yapayým bereketiko jimnastik klubu olacak bu arada paylaþým için teþekkürler

ben tsk ederim düzeltme için;)

çekemeyenler kýskansýn kardeþim

: )

:) :) mavi gözlü dev adam

teþekkürler kardeþim. bu yazýyý nereden buldun? eline koluna saðlýk

Ezikler sahipleniyorya çýldýrýyorum

ne fark eder ki ?
þu þrfsiz demiröreni baþýmdan almadktan sonra..

DÝÞÝ_KARTAL_14
 

EMRAH YAAAA NERDESÝNN GÖRÜNMÜYOSUN BUARADA EFEDE YOK BEN ÜYE OLDUÐUM ÝÇÝNMÝ GELMÝYOSUNUZ ÖZELDEN ATTIKLARIMA ZAHMET OLMAZSA BAKSAYDIN:smile:

en büyük beþiktaþlý ATATÜRK

Tek cumhuriyet Türkiye Cumhuriyeti !
Tek lider Mustafa Kemal Atatürk !
Tek takým Beþiktaþ !

en büyük
 

http://www.bjksokagi.com/by/bjktarih...aturkveBjk.jpg

Ulu Önderimiz Atatürk, Kulübümüz’ün kurulmasýndan büyük mutluluk duymuþ ve kurtuluþu saðlayacak ilk gizli teþkilatlanmayý Beþiktaþlý sporculara vermiþtir.

Mustafa Kemal Atatürk, Erkan-ý Harbiye’nin 3. sýnýfýna gelmiþti. Bazen sabahlara kadar uyumuyor, hürriyet ve istibdadý düþünüyordu. Bu arada mektebini bitirdikten sonra kurmayý düþündüðü Vatan ve Hürriyet Cemiyeti yavaþ yavaþ kafasýnda þekilleniyor, mezun olacak arkadaþlarýný bu doðrultuda hazýrlýyordu. Ýþte tam bu günlerde bir haber aldý. Beþiktaþ Bereket Jimnastik Kulübü (1903) kurulmuþtu. Subay ve Saray’a yakýn kiþilerden oluþan bu kuruluþ, Mustafa Kemal’in ilgisini iyice çekti. Nasýl olmuþtu da Yýldýz Sarayý’na 100 metre mesafedeki Osman Paþa Konaðý’nda gençler biraraya gelmiþ; Saray hafiyelerinin gözlerinin önünde sportif faaliyetlerine giriþmiþlerdi? Mustafa Kemal’i o günlerde sportif çalýþmalardan çok, Saray’a karþý oluþturduklarý fikirler ilgilendiriyordu. Mustafa Kemal, kurucularýnýn Zabit, yaptýklarý sporlarýn güreþ, eskrim, gülle, aletli jimnastik, boks, halter, barfiks olmasýndan dolayý da Beþiktaþ Bereket Jimnastik Kulübü ile ilgilenmiþti. Fakat O’nu daha çok ilgilendiren, bu gençlerin istibdadý yenerek biraraya gelmeleriydi. Atatürk’ün bu þekilde Beþiktaþ Bereket Jimnastik Kulübü’ne baðlýlýðý arttý.

Öyle ki, Mustafa Kemal Atatürk, katýldýðý bir Ýttihati Terakki toplantýsýnda þu tenkitlerde bulunuyordu: “Beþiktaþ Osmanlý Terbiye-i Bedeniye kadar olamadýnýz. Programýnýz ve lideriniz yok.”

1914 ile 1920 yýllarý arasýnda Akaretler/Spor Caddesi'nde Beþiktaþ Jimnastik Kulübü'ne komþu olan Atatürk, görevi gereði sýk sýk Ýstanbul dýþýna çýktýðý günlerde, birlikte oturduðu annesiyle kýz kardeþinin Siyah-Beyazlý sporcu ve idarecilere emanet ederdi. Taraftarlar arasýnda asker kökenli olmanýn getirdiði sevgi ve saygýyla pekiþen baðlýlýk, Ulu Önder'in kurtuluþu saðlayacak ilk gizli teþkilatlanmayý Beþiktaþlý sporculara verdiði belgelerle sabittir.

Atatürk’ün Akaretler Yokuþu üzerinde oturduðu 76 nolu binanýn dýþ kapýsý yanýndaki Mermer Kitabe'de þu satýrlar yer almaktadýr: "Atatürk, 1.Dünya Savaþý'ndan düþmana karþý Ýstanbul'u koruyup kurtaran, Çanakkale Müdafihi Anafartalar Kumandaný Mustafa Kemal Paþa iken bu evde kiracý olarak kalmýþtýr."
Mustafa Kemal Atatürk; Yýldýrým Ordularý Grup Kumandanlýðý görevine baþlamadan önce 1916'nýn ilk günlerinde Akaretler'deki evinin arka kapýsýndan Beþiktaþ Jimnastik Kulübü idman sahasýna inmiþ (þimdiki Plazalar'ýn bulunduðu alan), Ahmet Fetgeri ile Fuat Balkan Beyler'i yanýna çaðýrýp, kendileriyle þu konuþmayý yapmýþtýr: "Efendiler; sizlerin ve sporcularýnýzýn ciddi çalýþmalarýný, çeviklik ve maharetlerini uzun zamandan beri büyük bir zevkle, dikkatle izliyorum. Spordan yoksun bir gençlik nasýl ki vatan müdafasý sýrasýnda etkili olamýyorsa, insan denen varlýðýn kafa yapýsý da ne derece tekamül ederse etsin, bedeni ikiþafý noksan ve yetersiz olursa o vücut o kafayý ileriye götüremez, taþýyamaz. Bugün bünyenizde toplayýp, ilmi metodlarla yetiþtirmeye çalýþtýðýnýz bu gençler, tam anlamda bedenen ve fikren geliþtikleri zaman vatan müdafaasýnda ilmi sahalarda olduðu gibi spor alanlarýnda da Avrupalý hasýmlarýna Türk'ün ölmez gücünü ispat edeceklerdir. Sizi candan kutlar, baþarýlarýnýzý her zaman duymak isterim."

genel sorunlarýmýz??????????????

Baþlýk yanlýþ yerde sanýrým..
Ama güzel bi yazý..

En büyük beþiktaþlý!!!
 

Ulu Önderimiz Atatürk, Kulübümüz’ün kurulmasýndan büyük mutluluk duymuþ ve kurtuluþu saðlayacak ilk gizli teþkilatlanmayý Beþiktaþlý sporculara vermiþtir.

http://img507.imageshack.us/img507/6254/medyaca8.jpg

Mustafa Kemal Atatürk, Erkan-ý Harbiye’nin 3. sýnýfýna gelmiþti. Bazen sabahlara kadar uyumuyor, hürriyet ve istibdadý düþünüyordu. Bu arada mektebini bitirdikten sonra kurmayý düþündüðü Vatan ve Hürriyet Cemiyeti yavaþ yavaþ kafasýnda þekilleniyor, mezun olacak arkadaþlarýný bu doðrultuda hazýrlýyordu. Ýþte tam bu günlerde bir haber aldý. Beþiktaþ Bereket Jimnastik Kulübü (1903) kurulmuþtu. Subay ve Saray’a yakýn kiþilerden oluþan bu kuruluþ, Mustafa Kemal’in ilgisini iyice çekti. Nasýl olmuþtu da Yýldýz Sarayý’na 100 metre mesafedeki Osman Paþa Konaðý’nda gençler biraraya gelmiþ; Saray hafiyelerinin gözlerinin önünde sportif faaliyetlerine giriþmiþlerdi? Mustafa Kemal’i o günlerde sportif çalýþmalardan çok, Saray’a karþý oluþturduklarý fikirler ilgilendiriyordu. Mustafa Kemal, kurucularýnýn Zabit, yaptýklarý sporlarýn güreþ, eskrim, gülle, aletli jimnastik, boks, halter, barfiks olmasýndan dolayý da Beþiktaþ Bereket Jimnastik Kulübü ile ilgilenmiþti. Fakat O’nu daha çok ilgilendiren, bu gençlerin istibdadý yenerek biraraya gelmeleriydi. Atatürk’ün bu þekilde Beþiktaþ Bereket Jimnastik Kulübü’ne baðlýlýðý arttý.

Öyle ki, Mustafa Kemal Atatürk, katýldýðý bir Ýttihati Terakki toplantýsýnda þu tenkitlerde bulunuyordu: “Beþiktaþ Osmanlý Terbiye-i Bedeniye kadar olamadýnýz. Programýnýz ve lideriniz yok.”

1914 ile 1920 yýllarý arasýnda Akaretler/Spor Caddesi'nde Beþiktaþ Jimnastik Kulübü'ne komþu olan Atatürk, görevi gereði sýk sýk Ýstanbul dýþýna çýktýðý günlerde, birlikte oturduðu annesiyle kýz kardeþinin Siyah-Beyazlý sporcu ve idarecilere emanet ederdi. Taraftarlar arasýnda asker kökenli olmanýn getirdiði sevgi ve saygýyla pekiþen baðlýlýk, Ulu Önder'in kurtuluþu saðlayacak ilk gizli teþkilatlanmayý Beþiktaþlý sporculara verdiði belgelerle sabittir.

Atatürk’ün Akaretler Yokuþu üzerinde oturduðu 76 nolu binanýn dýþ kapýsý yanýndaki Mermer Kitabe'de þu satýrlar yer almaktadýr: "Atatürk, 1.Dünya Savaþý'ndan düþmana karþý Ýstanbul'u koruyup kurtaran, Çanakkale Müdafihi Anafartalar Kumandaný Mustafa Kemal Paþa iken bu evde kiracý olarak kalmýþtýr."

Mustafa Kemal Atatürk; Yýldýrým Ordularý Grup Kumandanlýðý görevine baþlamadan önce 1916'nýn ilk günlerinde Akaretler'deki evinin arka kapýsýndan Beþiktaþ Jimnastik Kulübü idman sahasýna inmiþ (þimdiki Plazalar'ýn bulunduðu alan), Ahmet Fetgeri ile Fuat Balkan Beyler'i yanýna çaðýrýp, kendileriyle þu konuþmayý yapmýþtýr: "Efendiler; sizlerin ve sporcularýnýzýn ciddi çalýþmalarýný, çeviklik ve maharetlerini uzun zamandan beri büyük bir zevkle, dikkatle izliyorum. Spordan yoksun bir gençlik nasýl ki vatan müdafasý sýrasýnda etkili olamýyorsa, insan denen varlýðýn kafa yapýsý da ne derece tekamül ederse etsin, bedeni ikiþafý noksan ve yetersiz olursa o vücut o kafayý ileriye götüremez, taþýyamaz. Bugün bünyenizde toplayýp, ilmi metodlarla yetiþtirmeye çalýþtýðýnýz bu gençler, tam anlamda bedenen ve fikren geliþtikleri zaman vatan müdafaasýnda ilmi sahalarda olduðu gibi spor alanlarýnda da Avrupalý hasýmlarýna Türk'ün ölmez gücünü ispat edeceklerdir. Sizi candan kutlar, baþarýlarýnýzý her zaman duymak isterim."


KONU OCE ACILMISSA ÖZÜR DÝLERÝM...

daa ne olsn bee abii
iþte en buyuk bjklii

PAYLAÞIM ÝÇÝN TEÞEKÜRLER GZL OLMUÞÞÞÞÞ!!!
tek büyük Beþiktaþ...

http://tbn0.google.com/images?q=tbn:...mehmet_bjk.jpg

arkadaþlar belge istiyorum lutfen!!
 

arkadaslar beným ark lar dýorký ataturk fenerlý mektrup býle var bana bý belge verýrsenýs sevýnýrým bjk lý olduguna dair

atatürkün bir takým tuttuðuna dair resmi bir belge yok,onun için zaten her takým atatürkü kendi takýmýný destekleyen biri olarak gösteriyor,fenerlisi de galatasaraylýsý da ama biz biliyoruz ki en büyük beþiktaþlý Atatürk'tür:)

-atatürk beþiktaþlýydý!!!!
+nerden biliyon...
-oðlum baksana her fotoðrafý siyah-beyaz
+aferim çok iyi düþünmüþsün!

alýntýdýr :D:D

Mustafa Kemal Atatürk, Yildirim Ordulari Grup kumandanligi'na gitmeden evel (1915), Akaretler'deki evinin arka kapisindan Besiktas Jimnastik Kulübü bahçesine çikar ve futbol antremanlarini, diger branslardaki ekzersizleri seyrederdi!... Yine böyle bir günde, çalismalari yöneten Ahmet Fetgeri ile Fuat Balkan beyleri yanina çagirip kendileriyle su konusmayi yapmistir:
"Efendiler, Sizlerin ve sporcularinizin ciddi çalismalarini, çeviklik ve maharetlerini uzun zamandan beri büyük bir zevkle ayrica dikkatle izliyorum. Spordan yoksun olan bir gençlik, nasil ki , vatan müdafaasi sirasinda etkili olamiyorsa, insan denen varligin kafa yapisi da ne derece tekamül ederse etsin, bedeni inkisafi noksan ve yetersiz olursa, o vücut o kafayi ileriye götüremez, tasiyamaz. Bugün bünyenizde toplayip ilmi metodlarla yetistirmeye çalistiginiz bu gençler, tam anlaminda bedenen ve fikren gelistikleri zaman vatan müdafaasinda, ilmi sahalarda oldugu gibi spor alanlarinda da Avrupali hasimlarina Türk'ün ölmez gücünü ispat edeceklerdir.Sizi candan kutlar, basarilarinizi her zaman duymak isterim."
1961 yilinda Besiktas Kulübü lokalinde Ahmet Fetgeri Bey'den dinledigimiz bu olay, gerçek'te Siyah-Beyazli camiaya Atatürk'ün bir vasiyeti olmustur. Nitekim kisa bir zaman sonra düsmanlarimiz karsisinda verilen "Istiklal Savasi"nda BESIKTAS, fb ve gs li pek çok sporcu, hayatlari pahasina da olsa cephelerde, Türk'ün yenilmez gücünü bütün dünya milletlerine ispat etmislerdir.
Altiyüz küsür yil, "üç kit'a"da hüküm süren "Osmanli Imparatorlugu"nun çöküsü ile, tüm emperyalist Avrupa Devletleri'nin üstümüze çullandigi ve topraklarimizi paylasmaya basladigi bir dönemde, hizir gibi ortaya çikarak, harp dehasi, cansizi dirilten moral kaynagi kisiligi ve politik stratejisiyle halkini yönlendiren, onlari, yeniden istiklaline kavusturan Mustafa Kemal Atatürk, bunun ardindan "Demokratik Türkiye Cumhuruyeti"ni kurmus, ayrica her alandaki inkilaplariyla ülkesine "Modern" bir görünüm saglamistir...
Ulu Önder Atatürk, o karanlik döneminde bu olmasi gerçeklestirirken, en büyük destegi Besiktas, fb ve gs Kulüplerinden almistir.
Istiklal mücadelesinde öncelikle görevlendirdigi sporcular ise, Besiktas Kulubü'nün gözü pek, fedakar bireylerinden olusmustur daima....
Fuat Balkan ile Mehmet Ali Fetgeri, Bati Trakya'da olusturduklari Milis Kuvvetleri'yle Yunanlilara karsi çete harbi yaparlarken, Ahmet Fetgeri, Danis Karabelen, Hüseyin Bereket, Cami Baykurt ve Sirikçi Izzet gibi Siyah-Beyaz kökenli yüzlerce sporcu da Anadolu'ya Istanbul'dan yapilan gizli silah sevkiyatinda "Lokomotif" görevler üstlenmislerdi....
Büyük özverilerle sürdürülen bu faaliyetler, Atatürk ve iki yakin silah arkadasi Fevzi Cakmak ile Ismet Inönü'nün bilgileri dogrultusunda sürdürülüyordu.. Iste bu nedenlerdir ki Besiktas Kulübü, Ulu Önder Atatürk'ün öncelikle sevgi ve ilgi duydugu, kader birligi ettigi ilk spor cemiyeti olma onurunu tasimaktadir ülkemizde..
1914 ile 1920 yillari arasinda "Akaretler Spor Caddesi"nde "Besiktas Kulübü"ne komsu olan Mustafa Kemal Atatürk, görevleri icabi sik sik Istanbul disina çiktigi günlerde, birlikte oturdugu annesini Siyah-Beyaz'li sporcu ve idarecilerine emanet etmistir, gözü arkada kalmadan...
Atatürk'ün Besiktas ile ilgisi "Yildirim Ordulari Kumandanligi" görevine baslamadan önce 1915'de "Canakkale Müdafii" olarak adini dünya tarihine yazdirdigi günlerde baslarmistir. Bunu kanitlayan belgelerden biri olarak, Akaretler yokusu üzerinde (76 nolu) oturdugu evin dis kapisi yanindaki "MERMER KITABE"de su satirlar yer almaktadir....
"ATATÜRK, "BIRINCI DÜNYA SAVASI"NDA DÜSMANA KARSI ISTANBUL'U KORUYUP KURTARAN "CANAKKALE MÜDAFII" ANAFARTALAR KUMANDANI "MIRILIVA" MUSTAFA KEMAL PASA IKEN, BU EVDE KIRACI OLARAK KALMISTIR..."
"Canakkale Savasi" 19 Subat-1 Aralik 1915 tarihleri arasinda cereyan ettigine göre ATATÜRK-BESIKTAS diyalogunun 1915 yilinda basladigi bu belge ile açik seçik ortadadir... Kisacasi, bu "belge" göstermektedir ki, Ulu Önder Atatürk'ün ilk gözagrisi baska bir deyisle, tuttugu spor kulübü "BESIKTAS"tir...
Ayni belge ellerinde oldugu halde, kulüp sempatizanligi agir bastigi zaman bur gerçegi 1918'e çeviren baz arastirmacilara bir kez daha hatirlatalim. "ATATÜRK BESIKTAS'LIDIR"....



TARIH SIRALARINA GÖRE ATATÜRK'ÜN ZIYARET ETTIGI KULÜPLER:1916-1919 arasi müteaddid defalar B.J.K. ziyaretleri olmustur.3 Mayis 1918 (1334) fb spor kulübü13 Ekim 1925(1341) karsiyaka spor kulübü1 4 Ekim 1925(1341) altay gençlik kulübü2 Aralik 1930 gs spor kulübü30 Ekim 1935 günes kulübü (Istanbul "Atatürk'ün Besiktasliligini kanitlayan en önemli iki belge.. Siyah-Beyaz'li kulübün kurucularindan Kiliç Ali Bey yanliz cephede degil, tüm yasami boyunca da "ulu önder"in vazgecemedigi arkadasiydi"

Kaynak : Türk Sporu'nda bir Asir (1903-1996) BESIKTAS "Vala Somali"

saolun ozellýkle sýyah-beyaz foto super