Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Tarih

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 13-02-2007, 16:30   #1
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
İnka İmparatorluğu

İNKA İMPARATORLUĞU
Amerika’da Kolombiya’nın güney kesiminde Şilideriz Mavle’ye kadar, doğuya doğru ise Amazon ormanına kadar uzanan ve doruk noktasına XV. yy’da ulaşan Kolomb öncesi imparatorluk.
Cusca-Kutsal İnka Vadisi
3310m yükseklikte And Dağları arasında yer alan İnka İmparatorluğunun başkenti Cusca’nın M.Ö. 1100 senesinde kurulduğu söylenmektedir. Ovcehva dilinde Cusca göbek bağı anlamına gelmektedir. Çünkü İnkaların yaptıkları her yol Cusca’ya çıkmaktadır. Geneşinoğlu altın saçlı Manco Copac’ın günün birinde okyanusların ötesinden çıkıp geleceğine inanan İnkalar, tanrı sandıkları İspanyollara her şeylerinihiçbir mücadele göstermeden vermişlerdir. (1532)
Tarih:
İspanyol kronik yazılarına göre kavimler kudretli Tahvantinsuyu İmparatorluğu’na bağlı olduklarını söylüyorlardı. Efsaneye göre bu imparatorluk dört kardeşin karılarıyla birlikte Pacari-Tampu’daki dört mağarayı terk etmelerinden sonra kuruldu. Bunlardan biri, Ayar Manco, karısı Mama Ocllo’yla Cuzco vadisine geldi ve buraya yerleşerek kendi uygarlığını kurmaya girişti. İnkalara göre Ayar Manco ya da Manco Capac inka hanedanının on iki ya da on üç hükümdarının ilkiydi. Ayar Manco’nun XII. Yy’a doğru hüküm sürdüğü sanılır. Bu efsanede İnkalar’ın vadide yaşayan kavimler arasında giriştiği uygarlık kurma çalışmaları yüceltilir. Bununla birlikte, arkeolojik kazılar, And dağlarındaki mağaralarda İ.Ö. 1000’e doğru avcı toplayıcılarının yaşadığı ve tarımın ilk izlerinin İ.Ö. 4000 yılında görüldüğünü (Oysa mısır üretimi İ.Ö. 1800’e doğru başlamıştır.) ortaya koydu. i.Ö. 1500’e doğru Chavin gibi ileri uygarlıklar Kuzey Andlar’da varlığını sürdürüyordu; daha sonraları İsa’dan birkaç yüzyıl önce kıyı bölgelerinde bir çok savaşçı devlet gelişti. (Paracas, Nazca, Vicus, Moşikalar vb.) Huari egemenliğinden sonra, birkaç kavim arasından sıyrılan İnka kavmi, yavaş yavaş egemenliğini genişletti ve yedinci hükümdarları Yahuar Huacac zamanında, tüm vadiyi denetim altına aldı. Sekizinci hükümdar Viracocha döneminde, Chancalar krallığı tehdit ettilerse de, Viracocha’nın oğlı İnka Yupangui’ye yenildiler; bunun üzerine Yupangui, Pachaqcutec (“dünyanın iyileştiricisi”) devlet yönetimini ele geçirdi. İmparatorluğun böylece başlayan yayılması 1471’den sonra Yupangui’nin oğlu Tupac Yupangui tarafından sürdürüldü. Tupac’ın orduları kuzeyde Quiyo’ya dek ilerledi, güneyde bugünkü kuzey-batı Arjantin ve Kuzey Şili toprakları ile Bolivya’nın büyük bir bölümünü ele geçirdi.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 13-02-2007, 16:31   #2
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Huayna Vapac topraklar fethetti; ancak, ölümünden sonra 1527’ye doğru oğulları Atahualpa ve Huascar arasında patlak veren iç savaş, İspanyol Conguistador Pizarro’nun zaferini kolaylaştırdı. İspanyollara esir düşen Atahualpa 1533’te öldürüldü. Yerine geçen kukla hükümdar Manco İnka’da 1537’de öldü. Gerilla hareketi, kral temsilcisi Francisco de Tolede zamanında (1569 – 1581) bastırıldı.
Din:
İnkalar, güneşe taparlardı. Bütün imparatorlar, güneş tanrısı İnti’nin çocuklarıydı ve bu yüzden imparatorların bu soydan geldiğine inanılırdı. Güneş tanrısı İnti’nin kültürünü tüm imparatorluğa kabul ettirmiş olmalarına karşın İnkalar, ele geçirdikleri kavimlerin inançlarına karşı hoşgörülü davranırlardı. Bir çok tapınak ve dağların zirvelerine manastırlar inşa etmişler ve taş işlemeciliğinde ileri bir düzeye gelmişlerdir. Güneş dışında Ay’a (Killa), Şimşek’e (İllapa) vb. taparlardı.
Yaşam:
İnkalar mimari şehircilik ve tarım alanlarında çok ilerlemişlerdir. Dağların eteklerinde teraslama yönetimiyle tarım yapmışlardır ve halen bu yerler de patates, mısır, buğday ve fasulye üretiminde aynı sistem uygulanmaktadır.
Bilimler:
Yazı olmadığından, İnkalar’ın bilimsel bilgi düzeyini kestirmek zordur. Bir inka takvimi vardı, buna karşılık kronik yazarları İnkaların astronomide ulaştıkları düzey üzerine çelişkili bilgiler verirler.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 13-02-2007, 16:31   #3
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Mimarlık ve Şehircilik:
Dağınık bölgelerde kalan görkemli ve yalın taş yapılar ya kabaca yontulmuş taş bloklarıyla ya da dış yüzleri hafifçe taşkın dikdörtgen bloklara çok düzgün bir biçimde örülmüş tapınaklar ve duvarlara nişler açılmıştı. aha önceki dönemlerden (Chavin, Tiahvanaco) farklı olarak mimarlık, çoğunlukla heykelcilikten bağımsız bir biçimde gelişmiştir. Cuzco’da Sacsahvaman, Vrubanaba vadisinde Oltanhaytambo kaleleri, Pisaç, Machu Picchu kentleri ve başkent Cuzco en gözalıcı şehircilik örnekleridir. Yine de Güney Amerika’nın estetik açıdan en az gelişmiş topluluğudur.
Ay tapınağı inkaların törenlerinde kullandıkları birkaç yapının yer aldığı iki mağaradan oluşur.
İnka taş işlemeciliğinin en güzel örneği güneş tapınağıdır.
Güney Amerika’da, ekvator, Peru, Bolivya civarında eski inka uygarlığında kalan bir çok tünel olduğu söylenir. En fazla bilineni Lima’yı Peru2nun eski başkenti olan Cuzca’ya bağlayan ve sonrada Bolivya sınırına kadar uzanan bir tünel şebekesidir. Eski bilgilere göre bu tünellerde çok zengin bir kralın mezarı vardır. İnkalar bu tünelleri biliyor, kullanıyorlar ama bu tünellerin ilk inşaatçılarını onlarda bilmiyorlardı.
Machu Picchu Kenti
İnkaların bu yeri ne amaçla kullandıkları kesin olarak bilinmemektedir. 50 yılda 200 kadar işçi tarafından inşa edilen kentte 100 sene kadar yaşayabilmişlerdir.
Güneşin Bakireleri için:
Her güneş tapınağında rahipler, kahinler vardı. Bu gruplar içeridinde güneşin Bakireleri yani ACLLA adındaki kızlar bulunurdu. Sarayların İnka hükümdarlığı altındaki dört bölgeden yetirilen güneşin kazlarının kaldığı güzel döşenmiş bir çok oda vardı. Güneş tanrısının hizmetine seçilen güzel kızların bakireliklerinin bozulmaması için çok sıkı korunan bir yerde hep beraber yaşarlardı.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 13-02-2007, 16:31   #4
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

İbadet için:
İnkaların burayı bir ibadet yeri olarak kullandığı düşünceside hakimdir. Yüksek kayalıklara yerleştirdikleri elips şeklindeki altından yansıtıcılarla astronomik gözlemler yapmışlardır.
Kentlerde yer alan tapınakların büyük bir bölümü tektarafı açık gökyüzüne doğru giderek daralan üç duvardan oluşmaktadır. İnkalarda üç rakamının ayrı bir anlamı vardır. İnkalar gökyüzü, yeryüzü ve yer altı olmak üzere üç varlığa ve bu üç varlığın kendi tanrıları olduğuna inanıyorlardı. her şeyin temelinde bu üç varlık gizliydi. Hava, su, toprak , güneş bir din parmaklarıydı. Serçe parmağı ise insanı temsil ediyordu.
Astroloji:
Güneşe tapan İnkalar güneş hareketlerini dikkatle izliyorlardı. Hatta bir güneş saati bile yapmışlardı. Matematik hesaplamalarda ise düğüm yöntemi kullanmışlar ve bu şekilde yıllık alınan ürünü, doğum ölüm ile ilgili istatistiki bilgileri arşivleyebilmişlerdir. Tohum ekme ve hasat dönemi ise ayın hareketlerine göre belirlenmiştir.
El Sanatları:
Sanatsal açıdan, İnka seramiği Nozkalar ve Maşikalar’inkinden daha düşük nitelikliydi. Aryballas gibi, genellikle geometrik süslemeli, bazı kap biçimleri yarattılar. Dokumacılık (kıyıda pamuklu, dağlık bölgelerde yün) atölyelerde yapılırdı. İnka dokumalarındaki renk ve motifler paracas dokumalarının inceliğine ulaşmamıştır. İnkalar altın, platin ve gümüşü işlediler. Tunç elde etmek için bakırı kalayla karıştırdılar, bu metali kullanarak süslemeler, silahlar ve aletler yaparlardı. Altın işçiliği Avrupa kökenlilerin eline geçmiştir.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 13-02-2007, 16:31   #5
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

AZTEKLER
İspanyolca Azteras, XV. yy’da Meksika’da imparatorluk kuran Orta Amerika yerli halkıdır. Aztek kökeni kesin olarak bilinmemektedir.
Tarih:
Geleneksel anıtlara göre, nahsalt dilini konuşan bir halk olan Aztekler sınırları belirsiz bir bölge olan Aztlan’ın yerlileridirler. İ.S. II. yy’da buraya yerleşmiş olabilecekleri tahmin edilmektedir. Bin yıl sonra Aztekler bugünkü Meksika’nın güneyini istila etmeye başlarlar ve Toltekler’in eski başkenti olan Tula’da yüzyıldan fazla yaşadılar. XIII. yy’da, o zamanlar güçlü site devletlerinin işgali altında bulunana Mexico vadisine girdiler ve bu krallıkların hizmetinde paralı asker oldular. 1325’te (ya da 1345’te) Aztekler Tenochtitlan ya da Mexico kentini kurdular. İlk hükümarları Acamapichtli oldu. 1428-1429 da vadide hüküm süren Azcapotzalco Tepaneca hanedanının düşüşünden sonra birleşen Tenochtitlan, Texcoco ve Tlacopan devletleri üçlü bir oluşturdular. Konfedere güçlerinin kumandanlığını yapan Aztek hükümdarı, kısa zamanda birliğin en önemli kişisi durumuna geldi. Bölgedeki halkı egemenlikleri altına aldıktan sonra üç bağlaşık, vadinin dışında kalan bölgeleri fethetmeye giriştiler. XVI. Yy. başında çok büyük bir arazi parçasını denetimleri altına aldılar. Bu toprak, körfezi kıyısında yer alan Veracuruz’un kuzeyinden, Büyük Okyanus kıyısında bulunan Guerreo devletine kadar uzanmaktaydı; güneyde ise Tehuantepeckutağı’na ulaşıyordu. Bu yayılmaya özellikle Tenochtitlan hükümdarı Moztezumal ile Aksayakatlı katkıda bulundular. Aksayarlı’nın oğlu Moktezuma İspanyollara karşı savaşmak zorunda kaldı. Corte’in yönetimindeki İspanyollar Tenochtitlan’ı ele geçirerek imparatoru idam ettiler; imparatorun kardeşi ile yeğeni, Cuitlahvac ve Cuauhtemac, son bir direnişini örgütlemeye denediler. Son imparator Cauchteamac 1525’de asıldı.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 13-02-2007, 16:31   #6
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Mimarlık ve Plastik Sanatlar:
Bugünkü Aztek mimarlığı yalnızca birkaç yapı ile temsil edilmektedir; çünkü anıtsal eserlerin çoğu İspanyolların başkenti tahrip etmesi ile yok olmuştur. Bu mimarlık sanatı büyük ölçüde Teotihvacan klasik sanatında ve Toltekler’in sanatından esinlenmiştir. Ama huastec geleneğinden alıntılarda görülmektedir. Bununla birlikte Aztek mimarlık sanatı, örneğin Mexico’daki Tlaloc ve Huitzipochtli tapınaklarda görüldüğü gibi, aynı pramit üstünde ikiz yapılar gibi özgün niteliklerde yoksun değildir. Kayaya oyulmuş bir tapınak olan Malinaco bir başka özgün uygulamayı oluşturmaktadır.
Aztekler kafatasını uğurlu sayıyorlar ve süs eşyası olarak kullanıyorlardı. Diğer yerli halktan aldıkları esirleri gruplar halinde kurban ederlerdi ve kurban edilmek için esri alırlardı. Tapınakların merdivenlerini kurbanların kanları ile boyamış, kimi duvarları kafatasları ile örmüşlerdir.
Tenochtitlai büyük ve zengin bir kentti. Köprülerle dışa bağlanmış dört ana girişi dışında kente giriş bulunuyordu.
Aztek hükümdarlığı dönemin sonunda taş heykelciliği-heykeller ve alçak kabartmalar büyük bir gelişme gösterdi; tapınaklardaki bir çok tanrı tasvirleri bunu kanıtlar. Tanrıça Coatlicve’nin dar heykelleri, bunun yanı sıra güneş takvimini gösteren tek parça taş anıt Aztek heykel sanatının Mexico Müzesi’nde korunan yetkin örnekleridir. Bu taş anıtın tam ortasında Aztek güneş tanrısı Tanaituth’un yüzü yer alır. Bu yüzün çevresinde tanrının önceki biçimlerini yansıtan ve dünyanın dört eski çağını simgeleyen kara biçiminde dört pano vardır. Bunların çevresinde de Aztek ayının yirmi gününü simgeleyen işaretler yer alır.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 13-02-2007, 16:32   #7
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Maya kültürü iki başkent Quirigna ve Copan çevresinde gelişmiştir. Aztekler’in iri ve kaba görünüşlü heykel anlayışına karşılık Mayalarda heykeller daha incelmiştir.
Maden sanatları arasında en dikkat çekici olanları Mixter üslubundaki kuyumculuk ve tüycülüktür. Aztekler maskeler ve yerı değerli taşlardan eşyalar yapmada da başarılıydılar.
Saraylar ve tapınaklar fresklerle süslenmişti; bunun yanı sıra hiyeroglifle el yazması kutsal ve din dışı metinler çok renkli resimlerle canlandırılmıştır.
Din:
Aztek dininin en belirgin iki özelliği, bir yandan çok tanrılı oluşu, öte yandan insan yaşamının her anında etkisini göstermesiydi. Bu durum, doğa güçlerini denetleme becerisini ellerinde bulunduran rahiplerin kazandıkları nüfuzu ortaya koymaktadır. Aztek tapınağının bir çok tanrısı arasında uygarlık tanrısı Quetzalcoatl’ın rakibi Gece ve Savaş Tanrısı Chalchiıhtlicue; Aşk tanrıçası Thalzolteotl vb. En yaygın ayinlerden biri insan kurban etmekti. Dini giderek ölçüsüz bir durum olan gereklerini yerine getirmek ve yani kurbanlar ele geçirmek için Aztekler “Zorlam Savaş” ı bulmuşlardı. Nisbi barış dönemlerinde, üçlü ittifakın üyelerin, kardeş ve bağımsız Tlaxcala ve Huejotzingo Prenslikleri’nin haklarıyla savaşıyordu.
Aztek Takvimi
Tonalpohualli denen 260 günlük dinsel yıl ile 365 günlük güneş yılını birleştiren takvim sistemi. Örnek aldığı Maya takvimi gibi, Aztek takvimi de 20'şer günlük 13 döneme bölünen dinsel yıl ile 20'şer günlük 18 aya bölünen ve ayrıca uğursuz sayılan beş günlük bir dönemi (nemontemi) içeren toplumsal yıldan oluşuyordu. Gene Maya takviminde olduğu gibi, dinsel ve toplumsal Aztek yılları her 52 yılda bir, birbirlerine göre aynı konuma gelirdi. "Yılların Bağlanması" ya da "Yeni Ateş Töreni" adıyla kutlanan bu olaya hazırlık olarak önce tüm kutsal ateşler ve evlerdeki ateşler söndürülürdü. Törende heyecanın doruğa ulaştığı anda rahipler yeni bir kutsal ateş yakardı. Ardından Aztek halkı da ocaklarındaki ateşi yeniden tutuşturur ve şölene geçerlerdi. 1790'da Mexico'da yapılan kazılarda bazalttan yapılmış, ağırlığı 25 tonu bulan, 3,7 metre çapında daire biçiminde bir takvim taşı ortaya çıkarılmıştır. Bugün Mexico Ulusal Antropoloji Müzesi'nde sergilenmekte olan taşın tam ortasında Aztek Güneş Tanrısı Tonaiuth'un yüzü görülür. Bu yüzün çevresinde de tanrının önceki cisimleşmiş biçimlerini yansıtan ve dünyanın dört eski çağını simgeleyen kare biçimindeki dört pano vardır. Bunları da Aztek ayının 20 gününü simgeleyen işaretler çevreler.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 13-02-2007, 16:32   #8
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Aztek Tanrıları
Huitzilopochtli
Uitzilopochtli olarak da yazılır (Nahuva dilinin Nahuvatl lehçesinde huitzilin: “kolibri” ve opochtli: “sol”). Güneş ve savaş tannsı. Aztekler ölen savaşçıların ruhlarının kolibri (çok güzel, parlak renkli bir kuş) bedenine büründüğüne inanırlar ve güneyi dünyanın sol yanı olarak kabul ederlerdi. Bu nedenle Huitzilopochtli’nin adı “güneyin dirilen savaşçısı” anlamına geliyordu. Öteki adlarından ikisi Xiuhpilli (Turkuvaz Prens) ve Totec’ti (Efendimiz). Nahual’ı (büründüğü hayvan biçimi) kartaldı.

En eski inanışa göre Huitzilopochtli, Coatepec Dağında, Tula kenti yakınında doğmuştu. Annesi Yeryüzü Tanrıçası Coatlicue, gökten düşen bir top kolibri tüyünü (Yani bir savaşçının ruhunu) bağrında sakladıktan sonra Huitzilopochtli’ye hamile kalmıştı. Erkek kardeşleri olan güney yarıküre yıldızları Centzon Huitznaua (Dört Yüz Güneyli) ve kız kardeşi Ay Tanrıçası Coyolxauhqui onu öldürmeve karar vermişler, ama Huitzilopocthli, Xiuhcoatl'ıı (turkuvaz yılan) silah olarak kullanıp onları yok etmişti.
Huitzilopochtli genellikle kolibri biçiminde ya da kolibri tüylerinden miğfer ve zırh giymiş bir savaşçı olarak betimlenirdi. Bacakları, kolları ve yüzünün alt bölümü maviye, yüzünün üst bölümüyse siyaha boyanırdı. Ayrıntılarla işlenmiş tüylü bir başlık giyer, elinde bir kalkan ile bir turkuvaz yılan bulunurdu.

Aztekler güneş tanrısına günlük besin olarak (tlaxcaltiliztli) insan kanı ve yüreği sunmak gerektiğine ve "güneş insanları" olarak kendilerinin de tanrıya bu kurbanı bulmakla yükümlü olduklarına inanırlardı. Kurban yürekleri quauhtlehuanitl'e (yükselen kartal) sunulur ve quauhxicalli'de (kartal vazosu) yakılırdı. Savaşta ya da sunak taşında ölen savaşçılara quauhteca (kartalın insanları) denirdi. Savaşçıların öldükten sonra, ilkin güneşin parlak kuyruğunun bir parçasına dönüştüğüne, dört yıl sonra da sonsuza değin kolibrilerin bedeninde yaşamaya başladıklarına inanılırdı.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 13-02-2007, 16:32   #9
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Büyük Huitzilopochtli rahibi Quetzalcoatl Totec Tlamacazqui (Tüylü Yılan, Efendimizin Rahibi), Yağmur Tanrısı Tlaloc'un büyük rahibiyle birlikte Aztek din adamlarının başıydı
Quetzalcoatl
Nahuatl dilinde quetzalli: "değerli tüy" ve coatl : "yılan". Eski Meksika tanrılarının en önemlilerinden olan Tüylü Yılan. Tüylü Yılan betimlemelerinin ilk örneklerine ülkenin merkezindeki Teotihuacan kültüründe (3-8. yy.) rastlanır. O dönemde Quetzalcoatl, Yağmur Tanrısı Tlaloc'la yakından ilgili bir yer ve su tanrısıydı.

Aztek döneminde (14-16. yy) Quetzalcoatl rahiplerin koruyucusu, takvimin ve kitapların mucidi ve demircilerle başka el sanatçılarının koruyucusu sayıldı. Aynı zamanda Venüs gezegeniyle eş tutuldu. Sabah ve akşam yıldızı olarak ölümün ve yeniden dirilişin de simgesiydi. Arkadaşı köpek başlı Tann Xolotl’la birlikte ölmüş ataların kemiklerini toplamak için Mictlan’ın yeraltı cehennemine indiğine ve topladığı kemikleri kendi kanına bulayarak bugün yeryüzünde yaşayan insanları doğurduğuna inanılıyordu.
Quetzalcoatl tüylü bir yılandan başka, sık sık sakallı bir erkek olarak da betimlenirdi. Rüzgar Tanrısı Ehecatl kimliğiyle içinden rüzgar geçen iki oluklu bir maske takar ve kuzeydoğudaki Meksika kabilesi Huasteklere özgü koni biçiminde bir şapka giyerdi. Azteklerin başkenti Tenochtitlan’daki (bugün Mexico) tapınağı Ehecatl’a uygun, yuvarlak bir yapıydı. Çünkü Ehecatl’ın, rüzgara karşı keskin köşeleri bulunmadığı için dairesel tapınaklardan hoşlandığına inanılırdı. Bu tür anıtlara özellikle Huastek yöresinde sık rastlanır.
Eğitim, yazı ve kitap tanrısı olarak rahip adaylarıyla soyluların çocuklarının eğitildiği calmecac’ta (tapınağa bağlı din okulu) özellikle saygı görürdü. Tenochtitlan dışında Quetzalcoatl inanışının önemli merkezleri arasında Pueblo Platosundaki Cholula sayılabilir.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 13-02-2007, 16:32   #10
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Tlaloc
(Nahuatl dilinde “Tomurcuk Verdiren”). Yağmur tanrısı. Iri, yuvarlak gözlü ve uzun azı dişli bir maske takmış olarak betimlenen figürlerinin ilk örneklerine IS 3-8. yüzyıllar arasındaki Teotihuacan kültüründe rastlanır. Aynı dönemde Mayaların taptığı yağmur tanrısı Chac’la büyük benzerlikler taşır.

Aztek uygarlığı döneminde bütün Meksika’ya yayılan Tlaloc kültüne büyük önem verilirdi. Kahin takvimlerinde Tlaloc günlerin sekizinci hükümdarı ve gecelerin dokuzuncu efendisi olarak yer alırdı. On sekiz yıllık dinsel yılın beş ayı Tlaloc’a ve dağ doruklarında yaşadıkların inanılan öteki tanrılara (Tlaloque) adanmıştı. Dinsel yılın ilk ayı Atlcaualo ile üçüncü ayı Tozoztontli'de Tlaloc’a çocuklar kurban edilirdi. Altıncı ay Etzalqualiztli’de yağmur yağdırmakla görevli Aztek rahipleri gölde yıkanır, yağmur yağması için su kuşlarının seslerini taklit eder ve büyülü sis çıngıraklarını (ayauhchicauaztli) kullanırlardı. On üçüncü ay Tepeilhuitl ise Tlaloque’ye adanmıştı; bu ayda yoğrulmuş horozibiği etinden yapılma küçük tasvirler dinsel törenle "öldürülerek” yenirdi. On altıncı ay Atemoztli’de de benzer bir tören yapılırdı.

  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 22:19 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580