![]() | |
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
![]() | #3 | ||
Banned ![]() Üyelik tarihi: Nov 2007
Mesajlar: 9.862
Tecrübe Puanı: 0 ![]() |
Atatürk diyor ki: Güzel kadın BAŞINI AÇAR 'Kadınlara peçeleri nasıl attırdınız' sorusuna Atatürk'ün verdiği cevap: Güzel kadınlar başlarını açabilirler ![]() YALÇIN BAYER / HÜRRİYET ATATÜRK’ün sağlığı sırasında kadınların giysisi konusunda katı davranılmadığını, hele zorla kadının başının açılmasına gidilmediğini o dönemi incelediğinizde görüyorsunuz. 1925 yılındaki kılık kıyafet devriminin bile yaratılan yeni bir anlayışla yerleştirilmeye çalışıldığı anlaşılıyor. 1919 -1928 yılları arasında birçok günlük gazeteyi tek tek taradım. Yine 1938 yılına kadarki dergileri de taradım. 1928-1931 yılları arasında Eğitim Vekáleti İstanbul Müdürlüğü tarafından yayımlanan ’Halk’ mecmuasında gördüğüm fotoğraflar dikkatimi çekti. Buradaki Halk Mektepleri’ne devam eden kadınların çekilmiş fotoğrafları var. Bunları incelediğinizde başı açık, sıkmabaş ve kara çarşaflı kadınların yan yana öğrenim gördüklerini görüyorsunuz. Gerek İstanbul’da gerekse Anadolu’nun diğer şehirlerinde bu fotoğraf aynı... Hatta diğer yıllarda da böyle... SOYAK’IN KİTABI Bunun doğrulayan bilgi ise Atatürk’ün ölümüne kadar Özel Kalem Müdürlüğü’nü yapan Hasan Rıza Soyak’ın ’Atatürk’ten Hatıralar’ isimli kitabında var. Bu kitabı bir süredir ilgiyle okuyorum. Buradaki çarpıcı bölümü aynen sizlere aktarmak istiyorum. Soyak diyor ki: "Burada şunu belirtmek isterim ki, Atatürk kadınların açılıp medeni kıyafete girmeleri için kanuni bir mecburiyet konulmasına taraftar olmamıştır; filhakika çıkarılan kanunun umumi hükmüne göre memur olan hanımlara, dolayısıyla, böyle bir mecburiyet yüklenmekte ise de, istemeyenler için, istifa ederek bu yükten kurtulmak yolu da vardı ve açık bulunuyordu. Atatürk, ’Erkeklerin, kadına karşı duydukları sıkı ve şiddetli alaka; tamamen muhakeme ve şuur dışı bir histen doğmaktadır. Kadın yüzünden en yakın arkadaşların, hatta kardeşlerin ve baba ile oğulların birbirine can hasmı oldukları, öteden beri ve her gün, ibretle görülen olaylardandır. Bu itibarla, kadın ve kadın kıyafeti konusunda -velev bir azınlığa karşı olsun- zor kullanmak doğru değildir; iyi netice veremez’ diyordu. Ve umumi kültürü yükseltmek, her fırsatta ikna edici ve mantıki telkinlerde bulunmak, açılanları korumak yoluyla ve bilhassa geleneğin kadınlar üzerindeki derin tesiriyle, az zamanda, bu konuda da hedefe erişmenin mümkün bulunduğuna inanıyordu. Hiç unutmam; eski Afgan Kralı Amanullah Han, memleketimize yaptığı bir ziyaretten avdetinde, buradan aldığı ilhamla, yeniliklere doğru bazı teşebbüslere girişmiş, bu arada kadın kıyafeti hakkında da bir kanun çıkartmıştı; bu hadiseyi Atatürk’e arz ettiğim zaman çok müteessir olmuş, ’Eyvah adam gitti demektir; ben kendisine ısrarla bu mevzua girmemesini tavsiye etmiştim, çok yazık oldu’ demişti. Ve biraz sonra kralın taç ve tahtını terk ederek memleketinden kaçmaya mecbur olduğu görülmüştü." (age. C.1, s.278) ’ZORLAMA YAPMADIK’ Hasan Rıza Soyak konuyla ilgili olarak Fransız düşünür ve gazeteci Herriot’tan ise şu aktarmayı yapıyor: "Atatürk’e sordum, demiş... Kadınlara peçelerini nasıl attırdınız?.. Cevap verdi; biz bu işte hiçbir zorlama yapmadık. Sadece bir gün, güzel kadınlar yüzlerini açabilirler, dedik; ertesi gün bütün kadınlar peçelerini atmışlardı." (age. C.1, s.282) Bir bilgi de bizzat Atatürk’ün kaleminden. Yıl 1916. Bakın not defterine neler yazmış: "Saat 9 sonraya kadar Kurmay Başkanı’yla tesettür’ün kaldırılması ve sosyal hayatımızın iyileştirilmesi hakkında sohbet; 1- Muktedir ve hayata vákıf anne yetiştirmek, 2- Kadınlara serbestisini vermek, 3- Kadınlarla bir arada bulunmak, erkeklerin ahlakı, fikirleri, duyguları üzerinde etkilidir." (Atatürk’ün Bütün Eserleri, C.2, Kaynak Yayınları, İstanbul, 1999, s.66) Yazının tamamı için tıklayınız.. | ||
![]() | ![]() |
![]() | #5 | ||
hüngürella ![]() ![]() Üyelik tarihi: May 2007 Yaş: 43
Mesajlar: 5.146
Tecrübe Puanı: 25 ![]() ![]() | teşekkürler.. | ||
![]() | ![]() |
![]() | #7 | ||
![]() Üyelik tarihi: Mar 2008 Yaş: 49
Mesajlar: 4
Tecrübe Puanı: 18 ![]() |
FERTLER MÜTEFEKKİR OLMADIKÇA KİTLELER İSTENİLEN İSTİKAMETE HERKES TARAFINDAN İYİ VEYA FENA İSTİKAMETLERE SEVK OLUNABİLİRLER ( ARALIK 1920) KADINLARIMIZ, HATTA ERKEKLERDEN DAHA ÇOK MÜNEVVER, DAHA FEYİZLİ, DAHA BİLGİLİ OLMAĞA MECBURDURLAR. EĞER HAKİKATEN MİLLETİN ANASI OLMAK İSTİYORLARSA BÖYLE OLMALIDIRLAR. ( MART 1923 ) BİZ İKTİSADİ GENİŞLİĞİN TEMELİNİ DE ANCAK MİLLETİN REFAHLA YAŞAMAYA VE İLERLEMEYE HAKKI OLDUĞUNU TESLİM EDEN BİR ZİHNİYETLE, BÜTÜN MİLLETLERİN BİRLİKTE ÇALIŞMALARI YOLUNUN BULUNMAMASINDA GÖRÜYORUZ. ( ATATÜRK'ÜN 1 KASIM 1973 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNİ AÇIŞ NUTUKLARINDAN) BENİM NAÇİZ VUCUDUM ELBET BİRGÜN TOPRAK OLACAKTIR. FAKAT TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLELEBET PAYIDAR KALACAKTIR. İLHAM VE KUVVET MENABI MİLLETİN KENDİSİDİR. YAŞAMAK İÇİN MÜCADELE ŞARTTIR. MEMLEKET MUTLAKA ASRİ, MEDENİ VE YENİ OLACAKTIR. BİZİM İÇİN BU HAYAT DAVASIDIR. BÜTÜN FEDAKARLIĞIMIZIN SEMERE VERMESİ BUNA BAĞLIDIR. HİÇBİR MİLLET YOKTUR Kİ, AHLAK ESASLARINA DAYANMADAN İLERLEYEBİLSİN. TEHTİD ESASINA DAYANAN AHLAK, BİR FAZİLET OLMADIKTAN BAŞKA İTİMADA DA ŞAYAN DEĞİLDİR. TERBİYEDİR Kİ, BİR MİLLETİ HÜR, BAĞIMSIZ, ŞANLI, YÜKSAK BİR SOSYAL TOPLUM HALİNDE YAŞATIR. VEYA BİR MİLLETİ ESARET VEYA FELAKETE TERK EDER. ANALARIN BUGUNKÜ ÇOCUKLARINA VERECEKLERİ TERBİYE ESKİ DEVİRLERDEKİ GİBİ BASİT DEĞİLDİR. BUGUNUN ANALARI İÇİN GEREKLİ VASIFLARI TAŞIYAN EVLAT YETİŞTİRMEK, EVLATLARINI BUGUNKÜ HAYAT İÇİN ÇALIŞKAN BİR UZUV HALİNE KOYMAK, PEK ÇOK YÜKSEK VASIFLARIN SAHİBİ OLMAKLA KABİLDİR. YÜKSEK BİR İNSAN TOPLUMU OLAN TÜRK MİLLETİNİN TARİHİ BİR ÖZELLİĞİ DE GÜZEL SANATLARI SEVMEK VE ONDA YÜKSELMEKTİR. BİR MİLLET SANAT VE SANATKARDAN MAHRUMSA TAM BİR HAYATA SAHİP OLAMAZ. MEDENİYET ÖYLE KUVVETLİ BİR IŞIKTIR Kİ, ONA BİGANE OLANALRI YAKAR, MAHVEDER. SOSYAL HAYATIN BAŞLANGICI AİLE HAYATIDIR. MUSTAFA KEMAL ATATÜRK AYDINLARIMIZ İÇİNDE ÇOK İYİ DÜŞÜNENLER VARDIR. FAKAT UMUMİYET İTİBARİYLE ŞU HATAMIZDA VARDIR, Kİ TETKİKAT VE ETRAFLI ARAŞTIRMALARA YER OLARAK EKSERİYETLE KENDİ MEMLEKETİMİZİ VE İHTİYAÇLARIMIZI ALMAYIZ. AYDINLARIMIZ BELKİ BÜTÜN CİHANI, BÜTÜN DİĞER MİLLETLERİ TANIR, LAKİN KENDİMİZİ BİLMEYİZ. ZAFER "ZAFER BENİMDİR" DİYEBİLENİN, MUVAFFAKİYET " MUVAFFAK OLACAĞIM" DİYE BAŞLAYANIN VE "MUVAFFAK OLDUM" DİYEBİLENİNDİR. OKUL, GENÇ DİMAĞLARA İNSANLIĞA HÜRMETİİ MİLLET VE MEMLEKETE MUHABBETİ, İSTİKLAL ŞEREFİNİ ÖĞRETİR. K.ATATÜRK DÜNYA BASININDA 11 KASIM 1938 11 KASIM 1938 TARİHLİ DÜNYA GAZETELERİ ONUN İÇİN NELER DEMİŞLERDİ ATATÜRK'ÜN ÖLÜMÜ İLE DÜNYA BÜYÜK BİR LİDERİNİ KAYBETTİ. GAZETE DEL PAPOLO (İTALYA) ONUN İDAREİ ALTINDA TÜRKİYE, AVRUPANIN KIYMETLİ BİR ÜYESİ OLDU. LONDON TİMES (İNGİLTERE) BÜTÜN KAİNAT BÜYÜK YASA KATILIYOR. PESTİ NAPLO (MACARİSTAN) ATATÜRK BÜYÜK BİR ŞAHSİYET, ÇOK BÜYÜK KOMUTAN, POLİTİK BİR DEHADIR. EXCELSİOR (FRANSA) ALMANYA, TÜRK MİLLETİNİN BU ÖLÇÜLMEZ DERECEDE BÜYÜK ZİYANINDAN DOLAYI ACISINA SAMİMİ OLARAK KATILMAKTADIR. ATATÜRK BÜTÜN DÜNYANIN HAYRAN KALDIĞI BİR KALKINMA YAPAN İLK DEVLET BAŞKANI OLMUŞTUR. BEOBAHTER (ALMANYA) ATATÜRK OLMASA İDİ, YENİ TÜRKİYE MEVCUT OLMAZDI HUFVUD STADBALDET (FİNLANDİYA) TARİH SİLİNMEZ HARFLERLE BU DEVLET ADAMININ ADINI HAKEDECEKTİR. POLİTİKA (YUGOSLAVYA) ATATÜRK ZAFERLERİYLE, MİLLETİNİN HAYATUNDA BUGUNKÜ YENİ MERHALEYE YOL AÇMIŞTIR. POİSKA ZBROZNA (POLONYA) ÇOK, PEK ÇOK DEVRİMCİLER GÖRÜLDÜ. FAKAT HİÇBİRİ ATATÜRKÜN CESARET ETTİĞİ VE MUVAFFAK OLDUĞU ŞEYİ YAPAMADI. MASSAGER DATHENES (YUNANİSTAN) ATATÜRK ESKİ TÜRKİYEDEN MODERN BİR DEVLET ÇIKARMIŞTIR. STİPİ (ARNAVUTLUK) BU DERCE YÜKSEK HİLKATTE BİR ADAMA SAHİP OLDUKLARINDAN DOLAYI, TÜRKLERE GIPTA EDŞYORUZ. CESKA SLOVA ( ÇEKOSLOVAKYA) KIYILIR MIYDI HİÇ ? ATATÜRK İNSANLARI, HAYVANLARI, BİTKİLERİ KISACASI BÜTÜN CANLILARI SEVERDİ. ANKARANIN AĞAÇLANDIRILMSINDA BÜYÜK ROLÜ OLMAUŞTUR. 1937 BAHARI AKKÖPRÜ CİVARINDAN GAZİ ÇİFTLİĞİNE GİDİLİYOR. NE ANKARA, NE DE ÇİFTLİK BUGUNKÜ HALİNDEDİR HENÜZ. AĞAÇLAR KÜÇÜK VE CILIZ. AMA, GENE DE YOKTAN VAR EDİLMİŞ BİR YER DENEBİLİR. ARABALAR YOL BOYUNCA İLERLERKEN ATATÜRK BİRDEN ŞÖFÖRÜNE EMİR VBERİYOR. DUR ARABA DURUR; ARKASINDAKİ ARABALAR DA DURURLAR. ATATÜRK BAŞLAMIŞ HASTALIĞINA RAĞMEN ÇEVİK BİR HAREKETLE ARABADAN ATLAR. KAŞLARI ÇATILMAYA HAZIR. SORAR: BURADA BİR İĞDE AĞACI VARDI, NE OLDU? BÖYLE BİR AĞAÇTAN KİMSENİN HABERİ YOKTUR. AĞAÇ YOL BOYUNCA ARANIR. YOK.. YOK... BELL Kİ, YENİ AĞAÇLAR DİKİLİRKEN O KESİLMİŞTİR. ATATÜRK'ÜN BÜTÜN NEŞESİ KAÇMIŞTIR. KIRIK BİR SESLE: İĞDE, ESKİ VE ÇELİMSİZDİ, DER. FAKAT YAŞAYAN VE BAHARDA GÜZEL KOKULARINI ETRAFA SAÇAN BİR VARLIKTI, KIYILIRMIYDI HİÇ ONA! ONA : ORDU YOK! DEDİLER; KURULUR DEDİ. PARA YOK! DEDİLER; BULUNUR DEDİ. DÜŞMAN ÇOK! DEDİLER; YENİLİR DEDİ. VE BÜTÜN DEDİKLERİ OLDU. KENDİ ÇİZDİĞİ İSTANBUL ÇEVRE YOLU PLANININ RESMİNİDE KOYMAK İSTERDİM AMA SANIRIM BU KONUDA BECERİKSİZİM BECEREBİLDİĞİM GÜN SİZİNLE PAYLAŞMAK İSTERİM ŞİMDİDEN KUSURA BAKMAYIN
__________________ Lütfen forum kurallarını okuyunuz.. | ||
![]() | ![]() |
![]() |
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ![]() |