|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Oyun Alanı | Ajanda | Arama | Bugünkü Mesajlar | Forumları Okundu Kabul Et XML | RSS | |
03-02-2007, 09:58 | #1 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
|
İTHALAT – İHRACAT FİNANSMANI Bir işletme 3 yolla finansman sağlayabilir, bunlar; 1. Öz kaynaklardan finansman 2. Dış kaynaklardan finansman 3. Oto finansman İşletmelerin ihtiyaç duyduğu fonları en uygun ve en iyi biçimde bulmak ve kullanmak finansman olarak açıklanabilir. Bir ülkede yapılan işleri belirli bir bölümü dış ülkelerle ilişkilidir. İhraç etmek, ithal etmek, dış ülkelerden borç para almak, alınan paraları geri ödemek, yabancı ülkelerde yatırım yapmak, lisans olmak şeklinde sayılabilir. Dış ticaret biri doğal diğeri ekonomik 2 grubun tesiri altında ortaya çıkmıştır. Doğal etkilerin başında tabi kaynakların yeryüzüne eşit dağıtılmaması vardır. Tabiat bazı kaynakları belirli ülkeye vermiştir. Yer altı kaynakları da bunların başındadır. Her ülkede ihtiyacı kadar petrol, kömür vs. maden bulunmamaktadır. Bazı ülkelerde ise ihtiyaçtan çok fazladır. Mutlak üstünlük denilen bu durum dış ticaretin tabi ve ilk sebebidir. Kendine yetecek kadar hammadde ve doğal kaynağı bulunmayan ülkeler ihtiyaçlarını diğer ülkelerden ithal etmektedir. Bu ancak dış ticaretle sağlanır. İlkim şartları ve belli ürünlerin sadece belirli ülkelerde üretilebilmesi de dış ticaretin bir başka gerekçesidir. İkinci kategori ise tamamen ekonomik üstünlüğe dayalıdır. Ekonomik faaliyetlerin ve üretimin rasyonelleşmesi ancak dış ticaretle mümkün olabilecektir. İhracatın geliştirilmesine ağırlık verilen politikaların ekonomik kalkınma açısından da yaralı sonuçlar vereceğini ileri süren teorik nedenler şunlardır; 1. İthal ikamesine göre (miktar kısıtlamaları, gümrük vergileri gibi koruyucu tedbirlerle yerli sanayiinin geliştirilmesi ve yurt içinde sanayii özendirici tedbirlerin alınmasıdır) ihracatın teşvik edilmesinin maliyeti daha düşüktür. 2. İhracatın çeşitli nedenlerle ve araçlarla sınırlandırılması iç piyasayı daha karlı kılmakta ihracata yönlenmeyi önleyici rol oynamaktadır. Bu nedenle ihracat yolunun teşviki gerekir. 3. Uluslar arası ortamda rekabetçi şartların zorlanması ile yerli firmaların maliyet, kalite ve pazarlama çabaları artacaktır. 4. Geleneksel ürünlerde seyreden aleyhte ticaret hadleri sanayi ürünlerinin ihracatının arttırılmasıyla azalabilecek bu da ekonomik gelişme açısından olumlu etkiler doğuracaktır. | ||
|
03-02-2007, 09:58 | #2 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Ayrıca alternatif sanayileşme stratejilerinin etkileri üzerinde yapılan uygulamalı çalışmalarda ihracata yönelik politikalar uygulayan ülkelerin ihracatta daha başarılı sonuçlar aldığını ortaya koymuştur. Ülkemizdeki uygulamalara gelince Cumhuriyetin kuruluşundan beri zaman zaman özellikle dış ticarette liberalleşme eğilimleri görülmekte ise de 1980’e kadar ithal ikamesi politikalarının uygulandığı görülmektedir. Bu uygulamalar başarılı sonuçlar vermiş ise de aşırı korumacılığın sürdürülmesi ve zamanında gerekli politika değişiklerinin yapılmaması nedeniyle yatırımlarda verimlilik düşmüş istihdam yaratmada maliyetler yükselmiş ve sonuç olarak yüksek maliyetli bir ithal ikamesi uygulaması ortaya çıkmıştır. 24 Ocak 1980’den sonra ise ağırlık ihracatın teşvikine verilmiştir. İhracatı Teşvik Tedbirleri ve Etkinliği Teşvik Tedbirleri : Kısa dönemde ihracatın arttırılmasını sağlamak, uzun dönemde ise kaynaklanan ihracat endüstrilerine kayması amacıyla çeşitli tedbirler alınarak ihracatın teşvik edilmesidir. İhracatın teşviki genel olarak tarife koruyuculuğu ve ihracat vergileri, primleri ve malı ve finansal politikaları ve pazarlama yardımlarını kapsamaktadır. 1. TARİFE KORUYUCU VE İHRACAT VERGİLERİ A. KORUYUCU TARİFELER ve KOTALAR Bir dış ticaret politikası olarak gümrük tarifeleri ve kotalar aslında iç piyasayı cazip kılmak ve iç üretimi teşvik amacıyla korunur. Ancak uygun bir zamanlama gerçekçi bir yaklaşımla ihracatı geliştirme stratejisinde kullanılabilir. Sonuçta pek çok başarılı ihracatçı ülke başlangıçta çekici bir korumacılık arkasından güçlü bir sanayi oluşturmuştur. Bu ülkelerde politika ağırlığı ihracata kaydıktan sonra yüksek tarife ve kotalarla koruyacak sadece birkaç endüstri için sürdürülmüş ve tüm olarak korumacılık hızla azaltılmıştır. Başlangıçtaki koruma daha sonraki özelleştirmeye ve liberalleştirmeye bir zemin olması açısından zorunlu olarak kabul edilmiştir. Bir başka koruma yöntemi de, mamul mal ihracatında girdilerin gümrük vergisinden muaf tutulması ya da sonradan iadesi şeklinde olabilir. Böylece ihraç edilecek olan mal iç piyasadaki nihai malın ithal girdiler üzerine konulan vergiler ölçüsünde bir maliyet elde etmişlerdir. | ||
03-02-2007, 09:58 | #3 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| A. İHRACAT VERGİLERİ İhracat vergileri genel olarak ihraç edilecek ürünün satışını olumsuz etkiler. Ancak belirli şartlar altında bu ihracatı caydırmak ve olumsuz durum ortaya çıkmayabilir. Hatta söz konusu malın fiyatını bu vergiler önemli bir ölçüde etkileyebiliyor ise ya da gerçekçi bir tehdit durumu varsa ihracatta maksimum kazanç elde etmek için bu tip vergiler ihracatçı avantaj olabilir. 2. PRİM SİSTEMİ Bu sistem paranın aşırı değerlendiği ithal sınırlamaları ile gümrük vergilerinin mevcut olduğu bir anlamda uygulanmaktadır. Sistemin kısmı bir devalüasyon niteliğinde olduğu söylenebilir. Prim sistemi çeşitli şekillerde işlenebilir; a. İhracatçının Döviz Tutma Yetkisi : Döviz gelirlerinin bir kısmının veya tamamının ihracatçı tarafından serbestçe tasarruf edilebilmesidir. İhracatçı bu dövizlerini ister yurt dışında bir başkası da tutar, isterse ihtiyaç duyduğu hammadde ve yatırım mallarının ithalinde kullanılır ya da pazarlama faaliyetleri için kullanılabilir. b. Döviz Tahsisi : c. Çoklu Kur Uygulaması : Paranın dış değerinin denge değerinin üstünde sürdürmeye çalışmanın zorluklarını ve dezavantajlarını bilen fakat açık bir devalüasyonlardan kaçınan ülkeler çoktur. Diğer ülkelerin parasına oranla yüksek resmi değerleme ülkenin bilhassa güçlü bir piyasa pozisyonuna sahip olduğu ihraç ürünlerinden sağlanan gelirlere temel gıda maddelerine öncelikle endüstrilerin girdileri gibi önem verilen ithalata uygulanır. Bu sistem ile ülkeden sermaye çıkışını önleme ve bazı döviz gelirlerinin diğerlerine oranla daha avantajlı olarak ülkeye girmesi amaçlanır. d. İhracat Bonoları ve Sertifikaları : Çoklu kur uygulamasının değişik bir tip ihracat satışlarının döviz bonolarıyla ödüllendirilmesi şeklidir. Bu sistemin esası ihracatçının dövizlerini başkalarına satma hakkıdır. Böylece ihracatın artması istenen sektörler sattıkları sertifikaların bedeli karşılığı sübvanse edilmektedir. Şöyle ki; bir malın ihracatçısı ihracat değerini belli bir oranda bono alabilir veya belli bir oranda sertifika olabilir. | ||
03-02-2007, 09:59 | #4 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Bu sertifika ve bonoları serbest piyasada ciro edebilirler. Burada döviz kurlarıyla ilgili açıklamaya çalıştığımız iki teşvik aracının uzun dönemde etkin bir ekonomik yöntemi engellediği hatta bozduğu kabul edilebilir. Dolayısıyla kaynakların yanlış tahsisi ve kısa vadeli karlar daha gerçekçi üretken yatırımların yerini almakta ve sonuçta yüksek oranlı bir devalüasyon ve kur rejiminde revizyon gibi şiddetli bir değişiklik kaçınılmaz hale gelmektedir. Bu nedenledir ki, geçici ve sürekli bir ayarlama süreci yerine ülke gerçeklerine uygun sağlam ve sık değiştirilmeyen politikalar izlenmeli, ülkenin dış ticaretini arttırabilecek tüm vurgulamalar kabul görmektedir. 3 - MALİ TEŞVİKLER Mali teşviklerin amacı, ihraç potansiyeli taşıyan malların üretiminden satışına kadarki süreç içerisinde bünyesine giren vergi vb. yükleri ortadan kaldırmaktır. Bunu sağlamak için yani, ortaya çıkan vergi yükünü dış rekabet gücü kazandırmak amacıyla, hafifletmek veya tamamen ortadan kaldırmak için aşağıdaki yöntemler uygulanmaktadır. A. ANTREPO VEYA SERBEST BÖLGE UYGULAMASI Eğer ihraç edilecek mallar antrepolarda veya serbest bölgelerde üretilirse böylece vergiler en başta tahakkuk etmemiş olur, dolayısıyla karışık, bürokratik işlemlere gerek kalmaz. B. İHRACATTA VERGİ İADESİ İhracatta vergi iadesi dar anlamda ülke içerisinde üretilen ürünlere ihraç gücü kazandırmak diğer ülkelerin aynı cins ve kalitede ürünleriyle dış piyasalarda rekabet imkanı sağlamak, geniş anlamda ise; uzun dönemde ihracatın yapısını değiştirmek işlenmiş ürün ihracının toplam ihracat içerisindeki payını arttırmak amacıyla uygulanır. Bu sistemde ihraç mallarının bünyesine giren gümrük vergileri başta olmak üzere diğer bütün vergiler ihracatçıya geri verilmekte veya telafi edilmektedir. Çünkü malını dünya fiyatlarından satacak olan ihracatçılar girdilerine dünya fiyatlarından daha yüksek bir bedel ödemesi durumunda dış piyasadaki rekabet gücünü azaltacaktır. Böylece olumsuz bir sonucun ortaya çıkmaması için ihraç mallarının üretiminde kullanılan ithal girdilerden alınan gümrük tarifeleri ve içeride tahakkuk ettirilen diğer vergiler ihracat esnasında geri ödenir yada bu vergilerden muaf tutma yoluna gidilir. | ||
03-02-2007, 09:59 | #5 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| A. VERGİ MUAFİYETİ VE İNDİRİMLER Mali teşviklerin bir kısmı da çeşitli vergilerin muafiyet, istisna ve indirimleri şeklindedir. Satış ve üretim(yada tüketim) gelir, kurumlar, gümrük, ihracat vergileri ve diğer vergi, resim ve harçlar bu kapsam içerisindedir. Birçok ülkede ihracat gelirlerine kısmen veya tamamen gelir ve kurumlar vergisi muafiyeti tanınmıştır. Ayrıca, yeni yatırımlara yatırım indirimi gibi kolaylıklar tanınmaktadır. Hemen hemen tüm ülkelerde üretim satış vergisi, muamele vergisi veya bunların tümünü tek kalemde içeren KDV gibi dolaylı vergiler alınmaktadır. Bu vergilerin çeşitli ülkelerde farklı oranlarda uygulanması yada hiç uygulanmaması ihracatçılar açısından dezavantaj olabilir. Bu yüzden ihracat satışları genellikle bu tip vergilerden muaf tutulmalıdır. 4. FİNANSAL TEŞVİKLER Finansal teşviklerin amacı ihraç mallarının üretimindeki girdilerin ucuz ve kolaylıkla temin edilmesini sağlamaktır. Bu tedbirler 3 ana grupta toplanabilir. A. İhracat Kredileri Yatırımın, üretimin ve ihracat bedellerinin tahsili ile ilgili her hangi bir aşamada sağlanabilen düşük faizli kısa ve uzun vadeli kredilerin tümünü ihracat kredileri kapsamına alabiliriz. Bunlar, uzun vadeli borçlanmalar, üretim kredileri(kısa vadeli ve genellikle düşük faizli özelliklede ihracat potansiyeli olan mamullerin hammadde girdilerinin ithalatı finanse etmek için verilir.) İhracat kredileri şeklinde sınıflandırılabilir. Uygun şartlarda kredilerin elde edilebilir olması özellikle sıkı para politikasının ve yüksek faiz oranlarının söz konusu olduğu dönemlerde çok fazla önem kazanır. B. İhracat Kredi Sigortası İhracatçıya sadece ihracat kredisi sağlamakla kalınmamakta aynı zamanda bunun garantisi ve sigortası da yapılır. Günümüzde gelişmiş ülkelerin ihracatı teşviklerinde sigorta ve garanti sistemi çok önemli bir yer tutmaktadır. Böylece ticari bankaların ihracat faaliyetine olan desteği daha büyük ölçüde sağlanmaktadır. | ||
03-02-2007, 09:59 | #6 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Ucuz Girdi Temini Ucuz fiyatla hammadde temini, ulaştırma ücretlerinde indirim nitelikli eleman yetiştirme ve eğitimi gibi teşviklerde sermaye kullanımında tasarruf sağlayacağı için finansal teşvikler içerisinde sayılmaktadır. GATT’a göre ihracatı doğrudan yada dolaylı olarak arttırıcı nitelikte sübvansiyon uygulayan herhangi bir ülke bu sübvansiyonların derecesini, niteliğini ve etkisini sübvansiyonları gerekli kılan şartları GATT’a bildirmek, ayrıca istek üzerine GATT veya sübvansiyonlar olumsuz etkileneceğini hisseden ülkeler ile gerektiğinde görüşmek zorundadır. 5. Pazarlama Yardımları Az gelişmiş ülkelerde işletmeler genellikle küçük çapta oldukları için pazarlama konusunda pek çok sorunlarla karşı karşıyadırlar. Bu nedenle devletler büyük ölçekli pazarlama işletmelerinin kurulmasında büyük mali yardımlar yapmaktadırlar. Ayrıca dış pazarlar hakkında bilgi toplama ve dağıtma, piyasa araştırmaları yapma ihraç mallarının tanıtılması dış ülkelerde düzenlenen fuar ve sergilere katılma, personel eğitimi ile ilgili kurslar açma, başarılı ihracatçıları ödüllendirme, ambalajlama ve yeni model geliştirme gibi faaliyetleri ya devlet büyük ölçüde desteklemekte ya da tüm bu işlemleri kendisi yapmaktadır. Bu hizmetlerin toplam maliyeti diğer teşviklere göre daha düşüktür. Günümüzde pazarlama yardımları bilhassa gelişmiş ülkelerde oldukça gelişmiş ve yüksek boyutlara ulaşmıştır. Ülkemizde de halen uygulanmakta olan bu yönde teşvikler vardır. İHRACAT TEŞVİKLERİNİN ETKİNLİĞİ İhracat Teşviklerinin amacı, kısa dönemde ihracatı karlı hale getirip, uzun dönemde kaynakları dış ticaret sektörüne kaydırarak bu kesimin verimliliğini ve milli gelire katkısının artmasını sağlamaktadır. İhracat teşvikleri çeşitli uygulamalar altında ihracatçıya sübvansiyon sağlamaktır. İhracat sektörüne yapılacak toplam sübvansiyonun belirlenmesinde aşağıda sayılan faktörleri dikkate almak sistemin etkinliğini arttıracaktır. Bu faktörler şunlardır; 1. Sübvansiyonun Katma Değer İlkesine Göre Belirlenmesi : Bu faktöre göre her mala eşit oranda teşvik sağlamak yerine ihraç potansiyeli olan mallara yarattıkları katma değeregöre yardım sağlanmalıdır. | ||
03-02-2007, 09:59 | #7 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| 1. Basitlik İlkesi : Sistem fazla karışık olmamalıdır. Hem ihracatçılar hem de idari mekanizma açısından anlaşılabilir ve kolay uygulanabilen nitelikte olmalıdır. 2. İhraç Mallarının Arz Esnekliği : İhraç mallarının arz esnekliği düşük olduğu zaman ihracat yardımları, ihracattan beklenen artışları sağlamaktan çok ihracatçıya daha fazla gelir transferi sağlayarak gelir dağılımında adaletsizliğe yol açar. 3. Ticaret Hadleri : Burada dikkat edilecek nokta karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olan mallarda ihraç mallarına yardımcı olmaktır. 4. Gelir Dağılımı : İhracattaki sübvansiyonlar gelirin ve vergi yükümlülüklerinden ihraç malının yurt içi tüketicilerinden ihracatçılara ve o malın üreticilerine transfer edilir. Bu nedenle teşvikler şeklinde verilen sübvansiyonların oranları belirlenirken bütçe üzerinde durabilecek muhtemel etkileri dikkate alınmalıdır. 5. Yerli – Yabancı Sermaye Ayırımı : İhracat yardımları neticesinde gelirin yeniden dağılımından yararlanan şirketler kısmen veya tamamen yabancı sermayeli şirketler olabilirler. Bu durum kar transferinin büyüklüğü ölçüsünde ödemeler dengesi üzerinde olumsuz etkiler yapabilir. 6. Sermaye Yapısı : İhracat yardımlarında sermaye yapısının niteliği de dikkate alınmalıdır. Örneğin, emek – yoğun sanayilerin sübvanse edilmesi daha çok sermaye ve döviz tasarrufu sağlar. İstihdam imkanlarını arttırır. | ||
03-02-2007, 09:59 | #8 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| DIŞ TİCARET FİNANSMANI ÖNEMİ ve YÖNTEMLERİ Dış Ticaret Finansmanının Önemi : Az gelişmiş ülkelerin kalkınmalarını sağlamanın önemli yolu ihracatın arttırılmasıdır. Dolayısıyla bu ülkelerde ihracatın geliştirilmesi gerekmektedir. İhracatı geliştirme amacı; hem ihracatın hacim olarak büyüme hem de çeşitlenmesidir. Az gelişmiş ülkelerin ihraç kazançlarının büyük bir kısmı ilksel mallar ve tarım ürünlerinden oluşmaktadır. İlksel ürünler büyük ölçüde fiyat istikrarsızlığıyla karşı karşıyadır. Dolayısıyla az gelişmiş ülkelerin ilksel mal ve tarım ürünleri ihracatından daha ziyade sanayi malları ihracatını arttırmaları bir zorunluluktur. Ancak bu ülkelerin mamul ihracatı bir çok zorunlulukla karşı karşıyadır. Bu zorlukların 1. grubuna tarife, miktar kısıtlamaları, ve diğer tarife dışı engeller girmektedir. 2. grubu bu tip ürünlerin genellikle çeşitli avantajlar sağlayan gelişmiş ülke piyasalarından alınması tercih edilmektedir. 3. ise kalite, fiyat, teslim zararı gibi faktörler yer alır. Sonuçta, önemli bir rekabet unsura da, ihracatçıların veya imalatçı – ihracatçıların gerek ihracattan önce gerekse ihracattan sonra elde edebilecekleri finansman kolaylıklarıdır. İhracattan önceki aşamada teknik ifadesiyle sevkıyattan önce ihracatçı ve imalatçı – ihracatçı ihraç edeceği malın satın alınması, imal edilmesi veya ambalajlanması süresince finansman ihtiyacı duyar. İhracattan sonraki aşamada yani sevkıyattan sonra malların gönderilmesi ve mal bedellerinin tahsilli arasındaki likidite açığını kapatmak için finansmana ihtiyaç duyar. İşte bu kolaylıklar sağlanırsa alıcılara kredili mal satışı mümkün olur. Söz konusu kredili ihracat günümüzde önemli bir rekabet unsurudur. | ||
03-02-2007, 10:00 | #9 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Ayrıca, günümüzde sanayileşmiş ülkelerdeki imalatçılar ve ihracatçılar az gelişmiş ülkelerdeki ihracat sektörüyle karşılaşırlarsa finansman elde etme yönünden şu avantajlara sahiptirler : ÇALIŞMA SAYFASI Sevkıyat Öncesi Finansman Red – Clause Akreditif : İhracatçının mal sevk etmeden önce bedelini tamamen veya kısmen alabildiği akreditif şeklidir. Bu şekliyle kısa vadeli bir finansmandır. Banka kredileri : Eğer ihracatçı malları göndermeden önce red – clause akreditifte olduğu gibi hazırlık mahiyetinde bir finansman temin ediyorsa her hangi bir bankadan kredi alma yoluna gidebilir. Vesaik mukabili Avans : Vesaik mukabili avansta malları teslim eden vesaikin rehini karşılığında ihracatçıya avans verilebilir. Avans tutarının tamamını veya belli bir kısmını karşılar durumdadır. Burada ihracatçının finansal durumu krediyi geri ödeme kapasitesiyle alıcının durumu ve ülkesinin şartları önemli rol oynamaktadır. A. Orta ve Uzun Vadeli Kredi Sigortası Kredi sigortası kapsamına alınmayan Riskler : Normal olarak sigorta şirketleri tarafından teminat altına alınan riskler, Herhangi bir nedenle alıcının bankasının ödemeyi yapmaması, Satış sözleşmesinde yapılması gerekli şartlar hususunda alıcı – satıcı arasında çıkan anlaşmazlıklardan dolayı mal bedelinin ödenmemesi, İhracatçının sorumluluğu altındaki hususlardan kaynaklanan riskli durumlar, Alıcı ve satıcı ülke yasalarına uygun olmayan hükümler içeren satış sözleşmesinden dolayı ihracatçının kayba uğraması POLİÇE TİPLERİ Global Poliçe Özel Poliçe Abonman Poliçe Taslak Poliçe Geçici Poliçe Döviz Riski Poliçeleri FORFAİTİNG Forfaiting ihracatçıdan doğan alacakların satın alınmasıdır. İhracatçı forfaiting işlemiyle tahsil edilmeme riski ve tahsil yükümlülüğü de bankaya ait olmak üzere alacağını peşin para karşılığı satabilmesidir. Forfaitingin konusu 6 ay – 5 yıl alacaklardır. Forfaiting işlemi yatırım mallarıyla ilgilidir. | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
LinkBacks (?)
LinkBack to this Thread: http://besiktasforum.net/forum/dis-ticaret/21374-ithalat-ihracat-finansmani/ | ||||
Mesaj Yazan | For | Type | Tarih | |
Untitled document | This thread | Refback | 29-03-2008 10:03 |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
| |