Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Felsefe

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 07-02-2007, 17:03   #11
Dişi Kartal
 
NuraN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

AMPİRİZM
Bilginin tek kaynağının deney olduğunu ileri süren öğreti... Bu öğreti bilginin sadece duyumlardan geldiğini ve deney dışında hiçbir yoldan bilgi edinilemeyeceğini savunur. Bilginin duyumlara dayandığı savı, ustan ve doğuştan bilgi olmadığı anlamını içerir. Ampirizm, duyumdan ayrı bilgi prensipleri olarak aksiyomların, akli prensiplerin, doğuştan fikirlerin ve kategorilerin varlığını inkar eder. Dolayısıyla bütün bilgimizin dayandığı esasların duyulabilir tecrübenin eseri ve mahsulü olduğunu ileri sürer. Önsel (apriori) olan hiçbir şeyi kabul etmez.

Ampirizm, insanın doğuştan bir takım bilgi esasları olduğunu iddia eden idealizm ve rasyonalizmin karşısındadır. Ampirizme göre akıl, mantıki bir role sahiptir, yani olaylardan değil, müşahedelerden elde edilen önermeleri, tutarlı bir sistem halinde tanzim etmek rolüne sahiptir.

Ampirizm, şu önemli yanılgıları taşır: diyalektikten yoksun olduğu için tek yanlıdır, bilgi sürecinde deneyin rolünü metafizik bir tutumla saltıklaştırır. İkinci olarak ve bundan ötürü bilgi sürecinde düşüncenin rolünü küçümser. Üçüncü olarak ve bundan ötürü bilgi sürecinde düşüncenin göreli bağımsızlığını yadsır. Dördüncü olarak ve bunlardan ötürü de öznel öğrenme sürecini etkin bir süreç olarak değil, edilgin bir süreç olarak görür.

Ampirist John Locke doğuştan, önsel, bir bilgi olmadığını tanıtlamak için “boş levha ( tabula rasa) deyimini kullanmıştır. Locke göre insan beyni, doğduğu anda, boş bir levha gibidir. Bu levha, yaşandıkça, duyular yoluyla elde edilen algılarla dolacaktır. Bu yüzdendir ki yeni doğan çocuk hiçbir şey bilmez ve aptalların levhaları ömür boyu boş kalır. Çünkü doğuştan bilgi yoktur. Bilgi, ancak duyularla elde edilebilir. Kendisine sözü edilmeyen bir şeyi kendiliğinden bilen bir tek kişi gösterilemez. Anadan doğma körde renk bilgisi yoktur, çünkü rengi algılayamamaktadır.
__________________
Gönlümle baş başa düşündüm demin;
Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin
Akisleri sönen bir ses gibisin.

Mâziye karışıp sevda yeminim,
Bir anda unuttum seni, eminim .
Kalbimde kalbine yok bile kinim .
Bence artık sen de herkes gibisin.

Eylül 2008


NuraN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-02-2007, 17:03   #12
Dişi Kartal
 
NuraN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

AMPİRİK DEYİ
(Tr. Marksbilim) Kuramsal deyi karşıtı, eylemsel deyi... Herhangi bir olgunun kuramsal deyimi, ampirik deyiminden başkadır. Örneğin, ekonomide değer kuramsal deyi, fiyat aynı olgunun ampirik deyimi'dir. Artık-değer ve kar deyileri de böyedirler. Birincisi aynı olunun kuramsa deyimini, ikincisi ampirik deyimini dilegetirirler. Ampirik deyi'le kuramsal deyi , her zaman, birbirine uygun düşmezler. Örneğin değer ve fiyat aynı değildirler, bir malın değeri on kuruş olduğu halde fiyatı on beş kuruş olabilir. Ampirik olgu, kuram (Fr. Téorie)'dan uzaklaşabilir ama kuramsız anlaşılmaz. Bu iki deyi biçimi arasındaki önemli farkın anlaşılmaması, ekonomi alanında birçok yanlış sonuçlara varılamsının nedeni olmuştur.
__________________
Gönlümle baş başa düşündüm demin;
Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin
Akisleri sönen bir ses gibisin.

Mâziye karışıp sevda yeminim,
Bir anda unuttum seni, eminim .
Kalbimde kalbine yok bile kinim .
Bence artık sen de herkes gibisin.

Eylül 2008


NuraN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-02-2007, 17:04   #13
Dişi Kartal
 
NuraN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

ANABOLİSME
(Fr. Foster) Besinlerin protoplazmaya dönüşmesi... Yaşambilim bilgini profesör Michael Foster, metabolizma olayını ikiye ayırmış ve bunlardan hücrelerin yıpranışına katabolisme, bu yı5;pranışı onarmak için hücre içinde besinlerin protoplazmaya dönüşmesine anabolisme andını vermiştir. Bu, İngiliz düşünürü Spencer'in intégration adını verdiği bir özümleme olayıdır. Foster'e göre her iki yaşambilimsel işlem birbirine karşı ters yönde işlerler. Bk. Metabolisme, Katabolisme, Özümleme.


ANALİTİK FELSEFE
Açıklığa ulaşmayı; örneğin, kavramları, önermeleri, yöntemleri, savları ve kuramları özenle parçalarına ayırmak yoluyla netleştirmeyi amaçlayan bir felsefe görüşüdür.


ANALİTİK ÖNERME
Doğruluğu veya yanlışlığı, önermenin kendisinin çözümlenmesiyle belirlenebilecek olan önermedir. Karşıtı sentetik önermedir: Doğruluğunun belirlenebilmesi için kendi dışındaki olgulara gereklilik duyan önerme.
__________________
Gönlümle baş başa düşündüm demin;
Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin
Akisleri sönen bir ses gibisin.

Mâziye karışıp sevda yeminim,
Bir anda unuttum seni, eminim .
Kalbimde kalbine yok bile kinim .
Bence artık sen de herkes gibisin.

Eylül 2008


NuraN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-02-2007, 17:04   #14
Dişi Kartal
 
NuraN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

ANARŞİZM
Başta devlet olmak üzere bütün baskıcı kurumları ortadan kaldırmayı öneren öğreti.

Anarşizme göre devlet egemen sınıfın çıkarlarını korumakla görevlendirilmiş gereksiz bir kurumdur. Özgürlüğü gerçekleştirmek için en başta devlet yıkılmalıdır. Devlet hiçbir zaman yeni bir toplum çağını başlatmak için kullanılamaz. Temsilcilik, gerçeklere dayanmayan bir düşçülüktür; bu gibi düşçülükler insanları insan dışılığa dönüştürür. Baskı yerine özgür işbirliği, korku yerine kardeşlik ve sevgi gerçekleştirilmelidir. Devlet yerine işbirliğinin doğuracağı dernekler ve bu derneklerin birleşmesiyle meydana gelen federasyonlar kurulmalıdır. Uyum bu birleşmelerin doğal dengesiyle gerçekleşecektir. Çeşitli birlikler her an yön ve biçim değiştirerek her an etkin yönü ve biçimi kullanacaklardır. Devlet ile birlikte her türlü baskıcı kurum yok edilmelidir. İnsan; bir üretici olarak anamalın otoritesinden, bir vatandaş olarak devletin otoritesinden, bir birey olarak dinsel törenin otoritesinden kurtulmalı ve özgür bir gelişme olanağına kavuşmalıdır. Bütün insansal yetenekler ancak başsızcı (anarşist) bir toplumda, hiçbir baskıyla engellemeksizin, özgürce gerçekleşebilir
__________________
Gönlümle baş başa düşündüm demin;
Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin
Akisleri sönen bir ses gibisin.

Mâziye karışıp sevda yeminim,
Bir anda unuttum seni, eminim .
Kalbimde kalbine yok bile kinim .
Bence artık sen de herkes gibisin.

Eylül 2008


NuraN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-02-2007, 17:04   #15
Dişi Kartal
 
NuraN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

ANDIRIM
(Os. Münasebet, Tecanüp, Mücaneset, Müşareket, Müşabehet, Mümaselet, Temsil, Münasele, Müteşabihat, Teşbih, Delili Şebeh, Kıyası Fıkhi, Müşakele; Fr. Analogie, Al. Analogie, İng. Analogy, İt. Analogia) Oranlar arasında benzerlik.

1. Etimoloji : Avrupa dillerinde Yunancanın nisbet anlamındaki analoyia sözcüğünden türetilmiştir. Bilimsel terim olarak nisbet bakımından benzerlik anlamını verir. Türkçede andırım, eşanlamlı olarak andırış, andırışma terimleri andırmak kökünden türetilmiştir. Aynı anlamda örnekseme terimi de kullanılır.

2. Mantık : Andırım terimini, günümüzde de kullanıldığı anlamda, oranlar arasındaki benzerlik olarak antikçağ Yunan düşünürü Aristoteles tanımlamıştır. Andırım, niceliksel olabildiği gibi niteliksel de olabilir. Nitekim mantık, daha çok niteliksel andırımlarla uslamlama yapar. Ne var ki niceliksel oranlar arasındaki andırım kesindir, kuşkulanılamaz. Niteliksel oranlarsa aynı ölçüde kesin değildirler. Öyleyse uslamlamada tümdengelim ve tümevarım'la birlikte andırım aynı kesinlik ve pekinlikle kullanılabilir mi?.. Ortaçağın skolastik mantıkcıları, görgücülüğün karşısında usculuğu pekiştirmek için, temevarım'a karşı tümdengelim ve onun yanında da andırım'ın üstünlüğünü tanıtlamaya çalışmışlardır. Çünkü tümevarım deneyciliğin işidir, çeşitli tikel deneylerden elde edilen sonuçlardan genel bir sonuç çıkarılır. Tümdengelim'se o zamanlar usculuğun işi sayılmaktadır, çünkü genel ilkeler deneylerden değil düşüncelerden çıkarılmaktadır. Andırımsal kanıt (Os. Burhanı temsili, Fr. Argument analogique)'ın güçlendirilmesi de usculuğun yararına olacaktır. Bu konuya koca bir ortaçağ boyunca gereğinden çok önem verilmesinin nedeni budur. Bk. Andırımlı Uslamlama.

2. Eleştiricilik : Bk. Analogien der Erfahrung, Deney Andırımı, Principe de la Permanence de la Substance, Principe de la Succession des Phénoménes, Principe de la Simultanété des Substances.

3. Yaşambilim : Günümüz yaşambiliminde, andırışlar kuramı'ndan farklı olarak, aynı kaynaktan gelmedikleri halde aynı görevi gördüklerinden ötürü birbirine benzeyen örgenlere andırımlı örgenler denilmektedir. Örneğin kuşların kanatlarıyla böcelerin kanatları böyledir, her ikisi de uçmaya yarar, oysa aralarında hiç bir özdeşlik yoktur. Bk. Andıran Örgenler, Andırışlar Kuramı, Benzetili.

4. Estetik : Antikçağ Yunanlılarından beri, yakın zamanlara kadar, güzel yazı ya da şiirlere benzer (Os. Nazire) yazmak ustalık sayılmış, bu bakımdan güzel sanat yapıtları örnek tutulmuştur. Günümüz sanatında bu, sadece bir taklit sayılır ve sanatdışı bir olgudur.

5. Tanrıbilim : Bk. Analogie Propre, Analogie Métaphorique, Analogon Rationis.

6. Dilbilim : Andırım, dilbilimin başlıca yöntemlerinden biridir. Yeni sözcükler örneksemelerle türetilir.

7. Fizik : Bilinen benzeyişlerden bilinmeyen benzeyişleri çıkarmada kullanılan mantıksal andırım yöntemi, fizik biliminde de başarıyla kullanılmıştır. Örneğin bunlar gücü, önceden bilinen beygir gücüne benzetilerek ölçülmüştür.

8. Astronomi : Fizikte olduğu gibi astronomide de, aynı mantıksal benzetme yöntemiyle, önemli sonuçlar elde edilmiştir. Örneğin dünyamızdaki fizik ve kimyasal koşullara benzer koşullar bulunduğu için, Ay'a adam göndermeye girişilmiştir.

9. Bilgi kuramı : Andırım yöntemi, benzeyişten sonuç çıkarmada, tanımlamada ve sınıflandırmada yararlıdır. Örneğin Claude Bernard, et yiyicilerin kırmızı ve ot yiyicilerin sarı renkli idrar çıkardıklarına bakarak ot yiyici tavşanın aç bırakılınca kendi kendin yediği, eşdeyişle yedek besinleriyle beslenerek ot yiyicilikten et yiyiciliği geçtiği sonucunu çıkarmıştır. Huygens, ışığın bir dalga olduğunu ses titreşimleriyle ışık titreşimleri arasındaki benzeşmeye dayanarak bulmuştur. Andırım yöntemi, ortak özellikleri bulunan nesnelerde, birinde bulunan başka bir özelliğin ötekine de bulunabileceği olasılığına dayanır. Ne var ki bu bir olasılıktır ve bilimsel kesinlikten yoksundur. Bundan ötürüdür ki yüzyıllar boyunca deney ve gözlem yerine kullanılmış olan andırış yöntemi, birçok başarılı sonuçlar elde etmesine rağmen bugün kullanılmamaktadır. Bununla beraber kimi bilginler, başka yöntemlerle de denetlemek koşuluyla andırış yönteminin bugün de kullanılabileceği ve yararlı sonuçlara yol açabileceği kanısındadırlar. Ne var ki andırım, tek başına bir tanıt olamaz ve başka yöntemlerle denetlemediği hallerde güvenilir bir tanıtlama değildir. Tanıtlama sorunun dışında, andıranını yapma yoluyla bir çok yeni buluşları gerçekleştirebilir.
__________________
Gönlümle baş başa düşündüm demin;
Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin
Akisleri sönen bir ses gibisin.

Mâziye karışıp sevda yeminim,
Bir anda unuttum seni, eminim .
Kalbimde kalbine yok bile kinim .
Bence artık sen de herkes gibisin.

Eylül 2008


NuraN Ofline   Alıntı ile Cevapla
Alt 19-02-2007, 11:51   #16
ยŦยк
 
Constantin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

teşekkürler
Constantin Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 04:52 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580