|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
13-09-2009, 17:32 | #1 | ||
Üyelik tarihi: Jan 2009
Mesajlar: 13.850
Tecrübe Puanı: 51 |
Ali Sami Yen Stadı'nda oynanan ve Galatasaray'ın, Beşiktaş'ı 3-0 mağlup ettiği derbi maç sonrası spor yazarları genel olarak Denizli'nin hatalı kadrosu ve Nihat'ın vasat oyunu konusunda aynı şeyleri düşünüyor. RIDVAN DİLMEN - MİLLİYET GAZETESİ Futbol gerçekten enteresan bir oyun. Skora bakıyorsunuz, zaten Galatasaray favoriydi, normal diyorsunuz. Pozisyonlara bakıyorsunuz, çıkarın golleri Beşiktaş herhalde kazanmıştır zannediyorsunuz. Sabri müthiş bir maç çıkardı. Son zamanlardaki en iyi oyunlarından birini sergiledi. Favori, favori gibi oynamadı ama favori gibi farklı kazandı. Beşiktaş geniş bir kadroya sahip. Dokuz puan geriye düşmelerine rağmen ben tekrar toparlanacaklarını düşünüyorum. Ama moral takviyesinin dışında oyuncuların mutlaka çarşamba gününden itibaren oynayıp oynamayacaklarını, sistemlerini bilmeleri gerekir. Sürprizler onların da dengesini alt üst ediyor. MEHMET DEMİRKOL - MİLLİYET GAZETESİ Dün Galatasaray'da olmayan pozisyonlardan skor çıkarabilen yetenekler vardı. Beşiktaşlılarsa 5 penaltı versen atamayacak gibilerdi. Orta sahasız organizasyonu, takım bütünlüğü eksik iki takım arasındaki farkı bu belirledi. Sadece bu. İki yakın arkadaşa bakın: Arda'nın geçen sezon, İnönü'de tam ters çaprazdaki köşeden yakın direğe attığı ve Rüştü'nün can havliyle çıkardığı korneri hatırlarsınız. Genç yetenek, Milli Takım kaptanından azar işitmişti. Dün korneri bu kez de arka direğe attı ve muhtemelen Mustafa Sarp dokunmasa da gol olacaktı. Maça böyle başlayabilmek Rijkaard için ne lütuf! Korneri taammüden böyle atabilen bir rakibi olması bu işin asıl üstadı Mustafa Denizli için ne büyük keder... Çok yorgun, Milli Takım nedeniyle oldukça üzgün Galatasaraylılar vasatlarının çok altında bir oyunla Rijkaardı hiç üzmeden ikinci plana gerek bırakmadan, 2. viteste maçı 3-0 aldılar. Oyuncu kalitesi açısından arada gerçekten büyük fark varmış. Bu anlaşıldı. ATİLLA GÖKÇE - MİLLİYET GAZETESİ Evet, favori kazandı. Kalitesini, farklılığını, takım oyunundaki başarısını ve bireysel yeteneklere sahip olmanın ayrıcalıklarını göstererek. Galatasaray, sezonun ilk derbisinde bekleneni yaptı. Yine gollerini attı, keyfine baktı. Bu arada ilk dört haftadaki parıltılı sonuçları zayıf takımlara karşı aldığını, gerçek gücünün ve büyüklüğünün büyük rakipleri önünde geçeceği testten sonra görüleceğini iddia edenlere de söyleyecek söz bırakmadı. Serdar'ın girdiği üç net gol pozisyonunda vuruş ve zamanlama yanlışları yapması, Beşiktaş'ın en büyük talihsizliğiydi. Aradaki dokuz puanlık farkın, geçmişten hatırladığımız örneklerin de ışığında çok önemli olmadığını söyleyebiliriz. Ama Beşiktaş “gol”ün ne anlama geldiğini unutmuş gibi... Manchester maçı da kapıda beklerken, Beşiktaş şampiyonluk yükünün altında eziliyor. Yazık oluyor! AHMET ÇAKAR - SABAH GAZETESİ Geçen senenin iki kupalı şampiyonu Beşiktaş dün gece katledilmiştir. Kim ne derse desin Mustafa Denizli'yi anlamak mümkün değil. Allah aşkına, herhangi bir takımda Nihat şimdiye kadar tek santrfor oynamış mıdır? Sanki Bobo, Nobre, Holosko sakat ya da cezalıymışlar gibi mahrumiyetten Nihat tek santrfor oynar gibiydi. ... Tüm eksikliklere rağmen Beşiktaş G.Saray'ı bir daha bu kadar yorgun yakalayamazdı. İkinci yarıda o kadar yoruldular ki, imdatlarına kaleci Rüştü ve Beşiktaş defansı yetişiverdi. Hakem Bülent Yıldırım maç boyu oldukça başarılıydı. Tek tartışılabilir kararı ikinci yarıda Franco'nun ceza alını dışında topu elle oynayıp oynamadığıydı. Eğer temas var ve dışarıda ise karar kırmızı kart olmalıydı. ÖMER ÜRÜNDÜL - SABAH GAZETESİ Mustafa Denizli yine formsuz ve her zaman vurgaladığım gibi hücumda son adam oynamaya yapısı müsait olmayan Nihat'ı ısrarla dün gece de bu mevkide oynattı. Beşiktaş ilk yarıyı bu yüzden 10 kişi oynadı. Bence Tabata'yı da devrede çıkarması yanlıştı. Yapılması gereken değişiklik Nobre-Nihat olmalıydı. Ayrıca Ekrem Dağ'ın ön liberoda ne işi vardı doğrusu anlayamadım... Aslında maçın hakkı kesinlikle bu değildi. Ama Rüştü'nün yediği hatalı iki gol de Mustafa Denizli'nin yanlışlarından kaynaklandı. Çünkü Rüştü cezası ve sakatlığı yüzünden uzun zamandır takımdan ayrıydı. Hakan Arıkan da oynadığı maçlarda başarılıydı. KANAT ATKAYA - HÜRRİYET GAZETESİ Dün Galatasaray, bir derbi maçında bu sezon gösterdiği futbolun çok altında oynamasına rağmen 3-0'lık net bir galibiyet aldı. Dikkatinizi çekerim, iyi oynamadı G.Saray. Hatta dürüst olalım, gayet de yetersiz bir futbol sergiledi. Fakat bir şekilde golleri buldu ve istediği sonucu alıp 5'te 5 yaparak, havalı yürüyüşünü sürdürdü.Bu noktada dönüp bir de Beşiktaş'a bakmak şart. Acaba Galatasaray'ın işini kolaylaştıran Beşiktaş mı oldu? Biraz öyle... Beşiktaş, dün akşam giderek sıradanlaşan, renklerini kaybeden ve maça tutunma özelliğini kazandığı 2 kupa arasında bir yerde kaybetmiş bir takım gibi duruyordu. ERMAN TOROĞLU - HÜRRİYET GAZETESİ Mustafa Denizli ne sahaya çıkardığı, ne de sonraki oyuncu değişikliklerinde ortalıklarda yoktu. Çünkü, böyle bir kadroyu sahaya sürünce ve hatalı oyuncu değişiklikleri yapınca, Beşiktaş'ın silahları kenarda kaldı.Nihat Kahveci'den santrfor olmaz. Üstelik Nihat Kahveci maalesef çok kötü. Sen de onu banko oynatıyorsun. Üç tane etkili olabilecek adamı yani Nobre, Holosko ve Bobo'yu da yanında oturtuyorsun. Galatasaray'ı vuracağın yer olan ceza alanında rakip savunmayı kim rahatsız edecek? Bu üç adam. Onlar nerede? Kulübede. ... Leo Franco'nun, Serdar Özkan ile girdiği ikili pozisyonda topla göğüs kol karışımı bana çizgi üstü gibi geldi. Bunu da net görecek yardımcıydı. Eğer çizgi üstündeyse, kırmızı kartın da beraberinde olması gerekirdi. Ama yüzde yüz yardımcı hakemin yardımıyla. HAKAN CAN - FANATİK GAZETESİ Serdar Özkan'ın iki net pozisyonunu ve Yusuf'un harika şutunu inanılmaz bir zarafetle kurtaran Leo Franco Galatasaray'ın derbi gecesini 3 puanla kapatmasını sağlayan, Türk futbol tarihinin gelmiş geçmiş en büyük kalecisi kabul ettiğim Rüştü ise Galatasaraylı futbolcular ve taraftarların bunaldığı anda yaptığı hatayla maçı tamamlayan adam oldu. Servet, Arda, Hakan Balta gibi 3 oyuncusunun inanılmaz yorgun olduğu bir gecede, kötü oynarken Beşiktaş'ı farklı yenmek Galatasaray'da gelecek için ümitleri daha da yeşertir. Bu takım bir de hep birlikte iyi oynasa! Beşiktaş, skor farklı olsa da Galatasaray kadar oynadı ama şampiyon gibi oynamadı. OĞUZ DİZER - FANATİK GAZETESİ Haldun Üstünel futbolcu değil 'Keitavigasyon' markalı bir alet getirmiş sanki. Navigasyon'da hata var, Keitavigasyon'da yok. Çukulata renkli sanatçı -'Futbolcu' demiyorum, çünkü sanatçı- mükemmel paslar attı. Şahane görüntüler oluştu. Sabri'ye 'mükemmel' desem, hak vermeyen olur mu? Bravo çocuk. Galatasaray savunması, su bile vermedi ilk yarı. Rüştü'nün de golde boşa çıkması, sonra topu kendi kale alanına smaçla indirmesi, alnındaki bandın gözüne indiğini düşündürdü. Yıldırım ve Kewell diyaloğu çok yorum üretti. Bence 'I give karar and düüüt! Don't talk boşuna' dedi Yıldırım. Tabi o doğrusunu demiştir de, İngilizce bu kadar. Gösterdiği sarılar da, doğruydu. SİNAN VARDAR - TAKVİM GAZETESİ Derbide iki takımın nasıl oynadığına geçmeden önce şunu belirtmek istiyorum. Beşiktaş'ın altyapısından yetişen Serdar Özkan ve Galatasaray'ın altyapısından çıkan Arda Turan'ın dün gece sahaya iki köklü takımın kaptanları olarak sahaya çıkmaları futbolun ötesinde son derece sevindirici bir gelişmeydi. Beşiktaş Teknik Direktörü Mustafa Denizli'nin, Rüştü Reçber'in yokluğunda kaleye geçen ve 390 dakika boyunca gol yemeyen Hakan Arıkan'ı kesip, dün Rüştü'yü oynatması kadro tercihindeki hatalarından sadece bir tanesiydi. Bu takıma acilen golcü lazım. "Kilolu" diye eleştirilen Batuhan bir an evvel monte edilmeli. Kısa boylu Nihat'la bu iş olmaz! İBRAHİM ALTINSAY - RADİKAL GAZETESİ Dört maçta Galatasaray'ın yediği gol dört, Beşiktaş'ın attığı gol üç. Galatasaray'ın dört yengisi var, Beşiktaş'ın üç beraberliği... Bu bilgilere bakan biri kolayca şunu der; Beşiktaş iyi savunma yapıyor, Galatasaray iyi atak. Beşiktaş'ta dün Denizli orta sahada bir de Ekrem'i Arda'ya yapıştırmıştı. Sarkık libero üstüne bir de adam markajı... O Arda kornerde gösterdi marifetini bu kez. Serbest vuruşlarda adam markajı yapamıyorsunuz ne yazık ki! Maçın pozisyonu: 22. dakikada Keita dikine aktı, küçük bir hareketle rakibinden sıyrıldı. Kewell'ın ayağına topu indirdi, Avustralyalı dışarı vurdu.Maçın adamı: Yok. Pardon var, Rüştü. BÜLENT TULUN - FOTOMAÇ GAZETESİ Genelde ülkemizde derbilerde icatlar çıkarmaya uğraşan teknik direktörlere alıştığımız için kadrolar ve ilk 15 dakika çok önemliydi. G.Saray eldeki mevcut ideal kadrosunu koruyarak sahaya çıktı. Beşiktaş ise garip bir şekilde Nobre, Bobo ve Holosko'yu kenarda oturtarak Tello'yu ise eve yollayarak başladı. Sürpriz kadrolarda teknik direktörler hep idam sehpasının ucundadır. Olası kötü sonuçlarda kafalar kopar. İlk yarıda topla oynayan Beşiktaş gibi görünmesine rağmen gol pozisyonları G.Saray'daydı. Özellikle ikinci bölgede topla çıkışlarda Ayhan çok arandı. Sarp ve Topal birbirlerine çok benzeyen oyuncular oldukları için takımlarını rahatlatmakta zorlandılar. Sabri ve Keita, Beşiktaş'ın sol kanadını felç etti. Maçın en iyileri başta Sabri, Servet ve Emre idi. Bir diğer iyi de hakem Bülent Yıldırım'dı. OKAY KARACAN - ZAMAN GAZETESİ Mustafa Denizli, ilk geldiği günden beri Beşiktaş'ta ideal bir onbir ve ideal bir oyun düzeni geliştiremedi. Dünkü 90 dakika bütün bu dönemin bir özetiydi. Hocanın bütün bu dönemin özetini çıkararak bir karar alması gerekmektedir. Nihat ile Bobo, ya da Nihat ile Nobre niye düşünülmemiştir şimdiye kadar 10 dakika bile olsa anlamak mümkün değil. Bu sistem onca milyon Euro'luk Nihat, onca milyon Euro'luk Tabata ve onca milyon Euro'luk iki iyi Brezilyalı forveti verimsiz kılıyor. n azından denenmemiş o kadar çok yöntem varken Beşiktaş'a umut ışığı olacak, hiçbiri çıkmadı hocanın çantasından henüz. Tello bile olsa bu kötü Galatasaray, bu başsız başlıksız Beşiktaş'ı devirirdi.
__________________ Besiktasforum.NET KayıpKentinYakışıklısı. | ||
|
13-09-2009, 17:38 | #2 | ||
Banned Üyelik tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 474
Tecrübe Puanı: 0 | Ömer Üründül ün ellerinden öpüyorum en iyi ve tarafsız yorumcu...
__________________ Bir Nevi Scarface'im"The World Is Yours!" Açlık Çalışkan Adamın Kapısında Bekler Ama İçeri Girmeye Cesaret Edemez! | ||
13-09-2009, 18:49 | #3 | ||
sayende mazoşist oldum! Üyelik tarihi: May 2008 Yaş: 39
Mesajlar: 3.511
Tecrübe Puanı: 24 | İBRAHİM ALTINSAY - RADİKAL GAZETESİ Dört maçta Galatasaray'ın yediği gol dört, Beşiktaş'ın attığı gol üç. Galatasaray'ın dört yengisi var, Beşiktaş'ın üç beraberliği... Bu bilgilere bakan biri kolayca şunu der; Beşiktaş iyi savunma yapıyor, Galatasaray iyi atak. Beşiktaş'ta dün Denizli orta sahada bir de Ekrem'i Arda'ya yapıştırmıştı. Sarkık libero üstüne bir de adam markajı... O Arda kornerde gösterdi marifetini bu kez. Serbest vuruşlarda adam markajı yapamıyorsunuz ne yazık ki! Maçın pozisyonu: 22. dakikada Keita dikine aktı, küçük bir hareketle rakibinden sıyrıldı. Kewell'ın ayağına topu indirdi, Avustralyalı dışarı vurdu.Maçın adamı: Yok. Pardon var, Rüştü. işte beşiktaş başkanı olucak isim futboldan anlıyor!... | ||
13-09-2009, 19:17 | #4 | ||
1903-1984-2008 Üyelik tarihi: Oct 2007 Yaş: 40
Mesajlar: 10.250
Tecrübe Puanı: 32 | Yorumlar güzel... | ||
14-09-2009, 01:45 | #5 | ||
Üyelik tarihi: Jan 2009
Mesajlar: 13.850
Tecrübe Puanı: 51 |
Ahmet Çakar / Sabah: Beşiktaş katledildi Geçen senenin iki kupalı şampiyonu Beşiktaş katledilmiştir. Denizli'yi anlamak mümkün değil. Allah aşkına Nihat şimdiye kadar tek santrfor oynamış mıdır? Sanki Bobo, Nobre, Holosko sakat ya da cezalı... Tüm eksikliklere rağmen Beşiktaş, G.Saray'ı bir daha bu kadar yorgun yakalayamaz. İkinci yarıda o kadar yoruldular ki, Rüştü ve Beşiktaş defansı imdatlarına yetişti. Hakem Bülent Yıldırım başarılıydı. Tek tartışılabilir kararı var. Franco topa elle temas etti ve dışarıda ise karar kırmızı olmalıydı. Korkut Göze / Hürriyet: 10 numara bol geldi Beşiktaş , hücuma çıkarken zorlanıyordu. Oyunu yönlendirecek, Beşiktaş'ı rakip kaleye koşturacak bir ağır abinin yokluğunu hissediyordu. Tabata mı? Yok, ilk 45 dakikada 10 numara gibi görünmedi. Çalıştıçabaladı. Ama 10 numara biraz bol geldi. Galatasaraylı Keita'nın iki hareketini ve Kewell'a yarattığı iki pozisyonu gördükten sonra, aklıma yine Holosko geldi. Oynasaydı, Keita'nın Galatasaray tribünlerine taşıdığı heyecanın benzerini, o da bir avuç Beşiktaş taraftarına tattırırdı. Sergen Yalçın / Vatan: Tabata çıkmamalıydı Araya atılan toplara çabuk hareketlenen Nihat'ı ağır Servet ile Emre Aşık'ın arasına koymak belki mantıklı bir düşünceydi ama Nihat o eski Nihat değil ki. Ayrıca ona ara topları kim atacak? Tabata bu görevi üstlenebilirdi ama tuhaf biçimde kenara alındı. Hatalı bir değişiklikti. Çünkü iyi oynuyordu. Yönetim kendine şu soruyu sormalı: 'Yaptığımız transferler doğru mu?' G.Saray'ın transferleri maçı kurtarıyor, Beşiktaş'ınkiler hiç bir şey yapmıyor. Mustafa hoca bazı oyunculardan vazgeçmeli.
__________________ Besiktasforum.NET KayıpKentinYakışıklısı. | ||
14-09-2009, 02:32 | #6 | ||
Üyelik tarihi: Jan 2008 Yaş: 34
Mesajlar: 17.190
Tecrübe Puanı: 56 | Tabata kesinlikle 90 dakika oynasaydı macın kaderini değiştirebilirdi | ||
14-09-2009, 03:00 | #7 | ||
forumun death metalcisi Üyelik tarihi: May 2009 Yaş: 38
Mesajlar: 3.542
Tecrübe Puanı: 22 | Bu yorumların altına imzamı atarım.. Her Derbiden sonra denizlinin kadro seçimini ve taktiği tartışılıo, ya bu kadar insan futboldan anlamıo, yada denizli cidden dahi !! , Denizliyi derbi maçlarında anlamak mümkün değil !!! | ||
14-09-2009, 03:41 | #8 | ||
Üyelik tarihi: Jan 2008 Yaş: 34
Mesajlar: 17.190
Tecrübe Puanı: 56 |
Atilla Gökçe (Milliyet) Beşiktaş’ın bu maça iyi hazırlandığını, derbiye ekstra gayretle geldiğini gördük. Topu ve oyunu Galatasaray yarı alanına taşıyıp ağırlıklarını hissettirdiler. Kazanmak için kendilerini ekstradan zorlayarak beklenenin üzerinde pozisyon yarattıklarına tanık olduk. Ne var ki Mustafa Hoca, daha başlarken kaybetmişti maçı. Rüştü, Ekrem ve Yusuf gibi üç oyuncu tercihi, derbide göze alınmaması gereken risklerdi. Haftalardır sakatlık tedavisi gören, takımdan ayrı çalışan, dahası “maç tecrübesi” denen önemli bir birikimden yoksun olan üç adam, hangi tercih nedenleriyle on bire seçilmişti, anlayamadık. Maç tecrübesi yetersizliğinin, ülkenin en tecrübeli kalecisi Rüştü’yü bile olumsuz etkileyebileceğini görüp şaşırdık. Sergen Yalçın (Vatan) Böyle durarak, elim belimde ben de oynarım. Hatta daha alasını oynarım. Biz niye bıraktık ki futbolu. Koşmadan oynanacağını bilseydim eğer, emin olun 4 sene daha devam ederdim. Mustafa Denizli’nin kadro seçimi büyük yanlışlıklarla doluydu. Bu sene hiç kaleye geçmeyen Rüştü, sakatlıklan yeni çıkmış Yusuf ile Ekrem, ilk maçını oynayan Tabata ve ‘Ben formsuzum’ diye bas bas bağıran Nihat’la sahaya çıkarsan böyle olur işte. 45. dakikada yaptığı değişikliklerde oyuncuları kafa olarak bitirdi Denizli. Tecrübeyle sabit: Onları bir daha zor düzeltir... Feyyaz Uçar (Fanatik) Herkesin tüm olumsuzluğa rağmen bu Galatasaray maçını hemen unutması lazım. Şampiyonlar Ligi sınavı var Beşiktaş’ın önünde. Ve bu sadece Beşiktaş’ın değil, ülkenin de maçı. Kartal, derbiyi kazansaydı tabii ki onun vereceği pozitif katkı Beşiktaş için artı değer olacaktı. Ancak bu maçtan gereken dersler alınırsa o da en az bu karşılaşmanın vereceği moral kadar önemlidir. Bir kere Beşiktaş, Manchester United karşısında bu kadar rahat olmaz. Onların karşısında eğer 3 pozisyon buluyorsanız, bunun 1 tanesini atacaksınız. E tabi bir de onların girecekleri var! Yani Beşiktaş’ın hem hücum hem de savunma anlamında kendine bir çeki düzen vermesi lazım. Yoksa büyük hüsran olur. Erman Toroğlu (Hürriyet) Mustafa Denizli ne sahaya çıkardığı, ne de sonraki oyuncu değişikliklerinde ortalıklarda yoktu. Çünkü, böyle bir kadroyu sahaya sürünce ve hatalı oyuncu değişiklikleri yapınca, Beşiktaş’ın silahları kenarda kaldı. Nihat Kahveci’den santrfor olmaz. Üstelik Nihat Kahveci maalesef çok kötü. Sen de onu banko oynatıyorsun. Üç tane etkili olabilecek adamı, yani Nobre, Holosko ve Bobo’yu da yanında oturtuyorsun. Galatasaray’ı vuracağın yer olan ceza alanında rakip savunmayı kim rahatsız edecek? Bu üç adam. Onlar nerede? Kulübede... Mehmet Demirkol (Milliyet) Denizli’nin sakatlıktan çıkan Yusuf’u antrenman eksikliğine rağmen sahaya sürüşü anlaşılabilir. Yusuf’un rolü farklı. Ama üstüne sakatlıktan çıkan ruhsal sıkıntıdan çıkamayan Nihat’ı, aynı durumdaki Rüştü’yü, yeni gelen Tabata’yı, Ekrem’i hepsini birden sahaya sürüşü... Sanki biraz Denizli’nin ne yapacağı belli olmaz klişesini bir şov malzemesi haline getirmek gibi. Maç önü yazımda ‘Bu Denizli’nin maçı’ demiştim. Onun bu tip maçların psikolojisini nasıl yönettiğini bilerek. Geçen yıl olup bitenden sonra bunu beklemek lazımdı. Planı tutmadı diyemem. Ne yapmaya çalıştığını ben seyrederken anladım. Ama ya oyuncuların bir kısmı anlamamış, ya da güçleri yeterli değil. İbrahim Altınsay (Radikal) Beşiktaş’ta dünkü derbide teknik direktör Mustafa Denizli orta alanda bir de Ekrem Dağ’ı, Arda Turan’a yapıştırmıştı. Sarkık libero üstüne bir de adam markajı... O Arda, kornerde gösterdi marifetini bu kez. Serbest vuruşlarda adam markajı yapamıyorsunuz ne yazık ki! Savunması oturmuş denen Beşiktaş, Arda Turan’ın kullandığı kornerde ne arka direğe bir adam koydu, ne topu ne de golü atan Mustafa Sarp’ı takip etti. Gol Beşiktaş’ı değil, ev sahibi Galatasaray’ı bozdu. Onların tüm zaaflarını ortaya çıkardı. Hangi zaaflar mı? Sabri Sarıoğlu dışında savunma iyice geri kaçtı. Karşılaşmanın tüm yükü orta sahanın ortasındaki Mustafa Sarp ve Mehmet Topal’ın sırtına bindi. Ahmet Çakar (Sabah) Geçen senenin iki kupalı şampiyonu Beşiktaş dün gece katledilmiştir. Kim ne derse desin, Mustafa Denizli’yi anlamak mümkün değil. İlk soru... Allah aşkına herhangi bir takımda Nihat şimdiye kadar santrfor oynamış mıdır... İkinci soru... Galatasaray’ın sağ kanadı canavarlarla kurulu, Sabri ve Keita. Peki Denizli solda kimi oynatıyor? Yusuf’u. Kimseyi güldürmeyin sayın Denizli. Üçüncü soru. Bu Tabata ne büyük futbolcuymuş ki, maçlar başladıktan sonra 9 milyon Euro’ya transfer edilip, Beşiktaş’ın en kritik maçında sahaya kurtarıcı olarak sürülüyor... Faik Gürses (Posta) Rüştü’nün yediği goller için ayıp kelimesi biraz hafif kaçar. Böyle gol yiyenlere eskiden mahallede kumbara derlerdi. Mustafa Denizli, kargaların bile kahkahalarla güleceği birinci gol için devre arasında, ikinci gol için de maç sonunda Rüştü’ye ne dedi bilemem. Fakat şu bir gerçek, bir karga olarak demem lazım ki, “Bizi kargaya benzeteceğine...” Aradaki dokuz puanı ben kapatamam. Beşiktaş cumartesiyi böyle bitirdi. Ligdeki hasar büyük. Salı gecesi de Şampiyonlar Ligi’nde ağır bir fatura çıkarsa, suç Murat Aksu’nun mu olacak? | ||
14-09-2009, 03:55 | #10 | ||
Üyelik tarihi: Jan 2008 Yaş: 34
Mesajlar: 17.190
Tecrübe Puanı: 56 | Bizim artık bir ideal kadro cıkarmamız gerekiyor her hafta farklı bir kadroyla cıkıyoruz bizde kimin oynayacağını kestiremiyoruz | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |