Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Taraftar > Makaleler

Makaleler Medya dan Beşiktaşımız ile ilgili Köşe Yazılarının Tartışıldığı Platform.

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 04-10-2006, 12:41   #1
Kıdemli Kartal
 
özgür_1903 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Sİyah Beyaz GÖnÜl Kapiniz Hep AÇik Olsun Yeter Kİ

Dağların eteklerini yemyeşil zeytin ağaçlarının kucakladığı, bağ ve bahçelerini sebze ve meyvelerin süslediği, toprak yollarını mis kokulu kır çiçeklerinin çepeçevre sarmaladığı, kuşlarının masmavi semaların da özgürce kanat çırptığı bir koyda bulursunuz Dalyan Köyü.

Denizin yüreğinden kopup gelen bir bölümü tıpkı ana kucağına sığınmış bir çocuk gibi dağların arasına kendini atıvermiş ve sessiz ve sakin bir şekilde köyü seyre dalmıştır.

Küçük beyaz evlerinden, meydandaki ekmek fırınından, bir ilkokul ve bir camiden ibarettir bütün varı yoğu. Bir de Beşiktaşlı Rıza Babaları vardır, saygıyla anlattıkları.
Sonra koyun karşı yakasında yıllardır ayakta kalmanın yorgun edasıyla , arkasındaki küçük tepeden destek almak ister gibi geriye yaslanmış gibi duran bahçe içinde, ahşap,cumbalı, iki katlı bir ev göze çarpar. Uzaktan bakıldığın da öksüz kalmış bir çocuk gibi boynunu bükerek durduğu hissine kapılırsınız.

Yanına yaklaştığınızda bir garip hüzün kaplar içinizi. Yıllardır içinde yaşayan Beşiktaşlı Rıza babanın yalnızlığına ortak olursunuz. Beşiktaşlı Rıza baba'yı bu civarda herkes bilir, sever. Ondan bahsedenlerin gözleri dolu dolu olur nedense. Hakkında anlatılan hikayeden olsa gerek eve baktığınız da içinizin ürperdiğini hissedersiz. Garip bir atmosfer doldurur iliklerinizi.

Evin küçük çatısının üstte birleştiği noktada bulunan ve her an havalanacakmış izlenimini veren, kanatlarını özgürce yukarılara açmış, kuvvetli pençeleriyle adeta çatıyı kavrarmışçasına duran, keskin bakışlı kartal maketinin gözleriyle sizi takip ettiği hissine kapılarak farkında olmadan birkaç adım geriye atarsınız. "Adeta canlı bu kartal diye" düşünürsünüz.

Sanki sessizliğin hüküm sürdüğü bu yerlerin efendisidir o. Belki de sessizce göçüp giden Beşiktaşlı Rıza Babanın mabedini korumakla görevli bir bekçi.

Sonra evin kapısına gider gözleriniz. Kapıyı süsleyen renkleri hafiften soluklaşmış ama yılların bile yok etmeyi başaramadığı siyah beyaz bir amblemle karşılaşırsınız. Hayal gördüğünüzü zanneder, defalarca bakar bakarsınız. Ama aslı kadar gerçek, aslı kadar mağrur ve onurlu durmaktadır..

Ve öyle bir an gelir ki dünya ile bağlantınız kesilir, Beşiktaşlı Rıza babayla yürek yüreğe Beşiktaş'ı yaşamaya başlarsınız. Sizin kalbinize kazıdığınız bu sevgiyi, onun şekil vererek biçimlendirdiğini görürsünüz. Gözleriniz dolu dolu, yüreğinizdeki büyük Beşiktaş sevgisini, bu kez de biçimsel yaşar, bir kez daha aşık olursunuz.

Beşiktaşlı Rıza baba on yıl önce doksan iki yaşında göçüp gitmiş bu dünyadan. Henüz orta yaşlarındaymış yalnız kaldığında. O zamanlar İstanbul'da yaşıyorlarmış. Beşiktaş'a olan sevgisini ne eşi, ne çocukları paylaşabilmiş. Bu yüzden sık sık kavgalar çıkarmış evlerinde. Bir maç sonrası eve döndüğünde ne karısını ne çocuklarını bulabilmiş. Epey bir zaman aramış onları. Yol yol düşmüş peşlerine. Ama bir daha ne gören ne bilen olmuş.

Bir daha da evlenmemiş Rıza baba. Çünkü yüreğinde Beşiktaş aşkından başka kimselere yer yokmuş. Sonraları çalıştığı işten de kovulmuş. Beşiktaş'ıyla beraber deplasmanlara gider, günlerce işe de uğramazmış. Sonraları bir çok işte çalışmış ama her severinde de aynı nedenle işten kovulmuş.

Bir kış günü gittikleri deplasman maçı dönüşü içinde bulunduğu otobüs kaza yapınca sol ayağını kaybetmiş.Hastaneye ziyarete gelenlere " Beşiktaş'ım için canımı bile veririm,bu yolda bir ayağım feda olsa ne çıkar" demiş.Çünkü Beşiktaşlılık onun için bir yaşam şekliymiş.

Uğrunda sakat, yapayalnız, aşsız, işsiz kaldığı yıllarda bile terk etmemiş Beşiktaş'ını. Benim çocuklarım on bir tane dermiş. Onun için maddiyatın, paranın önemi yokmuş. Üç beş kuruş para bulduğunda açlığını düşünmez, maça bilet alırmış. Ama her zaman mağrur, her zaman gururlu, her zaman onuruyla yaşamış.


Gerçek bir Beşiktaşlı gibi. Yalanı, iki yüzlülüğü sevmez, dürüstlüğün peşinde koşarmış. Hiç kimseye en ufak bir kötülüğü dokunmadan yaşamış yıllarca. Kimseden de bir yardım beklememiş. Ama herkese yardıma da önce o koşarmış, gücü yettiğince.

Sonraları memleketi olan Dalyan köyüne yerleşmiş. Yılların verdiği yalnızlık ve yorgunluktan olsa gerek kendine köyün karşı yakasındaki bu kulübeyi yapmış. Kulübenin çatısındaki Kartal maketinden ve kapısındaki Beşiktaş ambleminden ve de elinden hiç düşürmediği siyah beyaz tespihinden dolayı ona Beşiktaşlı Rıza baba adını vermiş köylüler.


Bu dünyadaki tek mal varlığı, hiçbir zaman elinden bırakmadığı siyah beyaz tespihi ve duvarında kendi elleriyle tahta üzerine kazıyıp, boyadığı 1903 yazılı bir levhaymış. Soranlara "benim doğum tarihim" dermiş.

Ona göre, Beşiktaşlılık onurun, gururun, dürüstlüğün en güzel misaliymiş. Beşiktaşlı asla maddiyata değer vermez, ödünsüzce sever, karşılıksız severmiş. Ben Beşiktaşlıyım, Beşiktaş'ı tutuyorum, Beşiktaş taraftarıyım diyenlere kızar, " Ben Beşiktaş'ım, Beşiktaş benim. Biz ikimiz gece ve gündüz gibiyiz. Birbirimizin içindeyiz. Ne o bensiz vardır, ne ben onsuz olurum" dermiş.

Yıllar sonra bir gün yatağında ölü bulmuşlar onu. Elinde sımsıkı tuttuğu siyah beyaz tespihi varmış.Bir rivayete göre, o günün gecesi sabaha kadar kulübenin üzerinde çığlık çığlığa Kartallar uçuşmuş. Seslerinden ve kanat çırpmalarından korkmuş köylüler ve bir daha da o kulübeye hiç kimse dokunamamış.Yıllardır orada öylece duruyormuş.

Yaşamı boyunca dürüstlüğünden, mertliğinden, kişiliğinden taviz vermeyen Rıza Babanın bir kere bile olsun şampiyonluğu düşünmeden Beşiktaş'a olan bu bağlılığın nedeninin siyah beyaz bir hayat felsefesi olduğunu keşfedersiniz oracıkta.

Kendi yüreğinizdeki sevgiyi, onun yaşadıklarıyla pekiştirdiğiniz de Beşiktaş sevgisinin dünyanın dört bir yanında, bedensel olarak farklı yürekler de yaşanan, maneviyatta aynı hazzı aynı lezzeti veren bağımlılık ve vazgeçilmezlik olduğunu anlarsınız.

Eğer gönül gözüyle bakmasını biliyorsanız, tüm bu anlatılanları bir bir yaşarsınız burada. Beşiktaşlı olduğunuz için şükredersiniz. Sonra kafanızı yukarıya kaldırıp baktığınızda, çatıdaki Kartalla göz göze gelirsiniz. Birbirinizi anlarsınız. Onun göz pınarlarındaki bir damla yaşı fark edebilirsiniz.

Gerçekte böyle bir köy var mıdır bilinmez ama eğer gönülden Beşiktaşlıysanız, yüreğinizdeki bu sevginin sizi de Rıza babanın kulübesine götüreceği bu yolu kuşkusuz bir gün keşfedebileceksiniz.

Eğer gönül gözüyle bakmasını ve sevmesini biliyorsanız, hemen yanı başınızda ki on binlerce Beşiktaşlı Rıza babayı geçte olsa görebileceksiniz belki de. Kim bilir?


Mine Soyer
__________________
iLk ÇıĞLıĞıM SoN NeFeSiM TeK AşKıM BEŞİKTAŞ'ım....
HeRşEyİn BiR sOnU vAr AmA BEŞİKTAŞ SeVgİsİnİn AsLa...!

Konu GoD of WaR tarafından (06-10-2006 Saat 18:27 ) değiştirilmiştir..
özgür_1903 Ofline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 23:34 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580