![]() | |
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
![]() | #1 | ||
![]() Üyelik tarihi: Oct 2007 Yaş: 40
Mesajlar: 4.096
Tecrübe Puanı: 22 ![]() |
1982'li yıllarda kapalıda yer kavgaları hat safhaya ulaşmıştı. O zamanlar kapalı, eski açık, yeni açık ve numaralıda müsabaka yapan iki takımın taraftarıda yerini alırdı. Sadece kapalıdaki o akustik hava stadın geneline hakim olur ve bütün tribünler bu sese uyum sağlardı. Kapalının, stadın geneline hakim olan o akustik yapısı nedeniyle tüm taraftarlar burada yoğunlaşırdı, taraftarlar takımlarına destek vermek için yer kavgasına başlayınca beraberinde sabahlamaları da getirdi. Bizler o dönemlerde doğru dürüst para bulamadığımızdan stada girmek için ya satıcı gibi erkenden girerdik yada kaçak girmenin yollarını arardık ve yönetimlerde bize sahip çıkmadığından çoğu zaman sabahladığımız halde bazen maçada giremezdik. Tüm bu olumsuzluklara rağmen hiçbir zaman büyüklerimize saygısızlıkta bulunmadık, bizden küçük olanlarıda zarar görürler diye sabahlamalarına izin vermiyorduk. Bu tavır, tutulan takıma sahip çıkmanın yanısıra semtine ve semtindeki insanlara da sahip çıkmanın vazgeçilemez yapı taşlarındandır. Sarı Murat,Küçük Erol ve Yavuz (Tekdiş) bize bunun için sürekli sitem eder hatta bizi gizlice takip etmenin yollarını ararlardı fakat biz yine de izin vermezdi. 1985-1986 sezonunda yine sabahlamak üzere toplanmışız, motor iskelesinin önündeki üst geçidin altındayız. fb'liler sabahlayamadıklarından arabayla üstten monotof atıp kaçmışlardı koştuk fakat yakalayamamıştık. Sabaha doğru, Yıldız yokuşundan Yenimahalleye oradan aşağı ıhlamurkuyu dan Kerem sinemasının önünden Şair Nedim Caddesine çıktık. Birden karşımıza ekip çıktı ve bizi dağıtmak için müdahale etmeye çalıştı, ortalık toz duman ve ekip çekilmek zorunda kaldı, bizde Caddeyi takip ederek Yüzme İhtisa Klübünün (Swis otelin altı) altındaki ağaçlığa çıktık. Sayım yaptık ve Cüce Ayhan ortada yok, geri dönerek baktığımızda İzmit'den gelen bir taraftar vardı yaklaşık 130 kg. sete çıkamamış ve Ayhan'dan yardım istemiş, Ayhan'da yardım edeyim derken koyun postu gibi adamın altında kalmıştı. Bizim için komik bir olaydı fakat Ayhan'ın Beşiktaş'lı taraftara yardımcı oolması takdire şayandı. Şu an ise, tantanacılar stadın çevresinde taraftarı çarpmak için fırsat kolluyor ve insanları teşkilata getirmeye çalışıyor, müdahale olunca hemen Çarşı ismini kullanıyorlar. Bunlar için Çarşı mutlaka önlem almak zorundadır, taraftara sahip çıkmak boynunun borcudur. gs, a.gö.ü'nü 8-0 yenmişti ve şampiyonluğu kucaklamıştı. Yaklaşık 20 arkadaş Maçka'dan ilerlemeye başladık, Spor Serginin önünde polis korumasında yaklaşık 1500 gs'li şampiyonluk turu atıyor. Beklendiği üzere çatışma başladı Orduevi'ne kadar kovalarken yerde esmer bir çocuk ağlıyor, bizimkilerde indirmek üzere önlerine set oldum, bu çocuk bizimle deplasmanlara gelen Beşiktaş'lı sandığımız salak çıktı.... ![]() Maçka otelinin önüne geldiğimizde bir araç gs bayrağı ile tur atıyor, herkes elindekini savuruyor bende elimdeki parke taşını atarken birden neye uğradığımı şaşırdım, adeta kafamı duvara çarpmıştım !!! "Yolun ortasında direk yoktu bu nerden çıktı" diye bağıra bağıra geri çekiliyorum. Ayhan yanıma koşarak bana yardımcı olmaya çalışıp özür diliyor. Meğer oda araca parke taşı atmaya çalışmış tutturamayarak yanlışlıkla benim kafama o koca taşı indirmişti. .................................................. .......................................... gs maçına sabahlayacağız, Mabet tadilat da olduğu için maç Kadıköy'de oynayacak, gece saat 11:30'da Karaköy'den kalkan son vapura yürüyerek yetişmeye çalışacağız. Neyseki son vapura yetiştik, parası olan jeton almaya başlamıştı ki bir anda başta galugulu yılmaz elinde zincirle ve diğer gs'liler saldırmaya başladı. Hemen toparlandık ve karşı saldırıya geçtik, ani baskın beklemiyorduk fakat her an tetikte olma gereği ile şartlanmış ve saldırıyı karşı saldırıyla cevaplamıştık. Perşembe Pazarı ve Bankalar Caddesine kadar önümüze ne gelirse süpürdük, sonuçta kovalamanın verdiği müthiş bir huzurla vapurumuza bindik. (Jetonsuz) Sabaha kadar Kalamış tarafında sabahladık, saat 5:00 civarı stada gitme kararı aldık ve başladık yürümeye, bir tane bile gs'li yoktu fakat yaklaşık 200 kadar polis önümüzü kesti ve bize müdahaleye kalkıştı. Aynı inançla bizde karşılık verince neye uğradıklarını şaşırmışlardı, bazıları kaçamamış apartman aralarına saklanmaya çalışıyor bazılarıda kapılara vurup bağırıyordu. Bazı arkadaşlar ellerindeki sopaları atmaya başladı (hata) uyardık fakat dinletemedik ve geri çekilerek Kalamış parkına döndük. Bizi burada çevirdiler ve arama yapacaklarını söylediler bizde sırtımızı denize vererek malzemeleri suya bıraktık. Polis kortejinde stada götürüldüğümüzde yeni gelen taraftarlar, akşamki olayları duymuş olacaklar ki bizi alkışlarla karşıladılar. O kadar sene tüm maçlara sabahladık fakat gs'lilerle bir kez karşı karşıya geldik, bizim maçlara sabahlamıyorlardı, oda onlara ders oldu. Kızıltoprak olaylarını da anlatıcam..... Salkım salkım tan yelleri estiğinde Mavi patiskaları yırtan gemilerinle Uzaktan seni düşünür düşünürüm İstanbul Bin bir direkli Haliç’inde akşamlar Adalarında bahar Süleymaniye’nde güneş Hey sen ne güzelsin ey kavgamızın şehri İstanbul Tophanenin karanlık sokaklarında Koyun koyuna yatan çocuklarınla bekle Bekle zafer şarkılarıyla geçişimizi İstanbul Haramilerin saltanatını yıkacağız Bekle o günler gelsin, gelsin İstanbul Sen bize layıksın bizde sana İstanbul İstanbul Boşuna çekilmedi bunca acılar Büyük ve sakin Süleymaniye’nle bekle Parklarınla köprülerinle meydanlarınla Bekle bizi İstanbul Bekle bizi İstanbul .................................................. .............................. Kadıköy'de fb maçına sabahlayacağız, gece tenteli bir kamyon ile karşıya geçeceğiz. Toplam mevcudumuz 34 kişi civarında, karşıya geçtik, yine Göztepe'de tren yolu üzerinde raylarda bekliyoruz. (Tam olarak neresi bizde bilmiyoruz) Sabaha doğru, Kalamış'a doğru ilerlemeye başladık ve köşeyi döndüğümüzde bir gözcü farkettik. Aşağıda ise yaklaşık 400-500 fbli var, sol tarafta hürriyet elindeki emaneti yere sürerek etrafa kıvılcımlar saçıyor. Sokak lambaları sönük durumdaydı, biz aşağı inene kadar lamabalar yandı, bizde bir an şaşkınlığa sebep oldu. Neyse kavga başladı, vur vur adamlar bitmiyor, geri çekilmek zorunda kaldık bu esnada ekiplere yakalandık. (Benimle birlikte bir kaç kişi) Kızıltoprak Karakolunda ufak bir fasıldan sonra kimlik tespiti yapıldı ve rezalethaneyi boyladık. İfade vermek için ara koridora çıktığımızda, Bayrampaşalı Şenol, Bağlarbaşılı Uğur ve bir kaç kişi daha köprü üzerinde fblilerle kapışıyor. Hemen fırladık joplarla geri püskürtüldük, yardım edememenin azabını yaşıyorduk. Bizimkiler binlerce fb liye karşı daha fazla dayanamadı ve Karakola sığınmak zorunda kaldı, fbliler Karakolun camlarını taşlamaya başladı bu esnada bizimkiler Karakol girişindeki yangın mızrakları ve kazmaları alıp karşı saldırıya geçti, içerdeki mutluluğumuzu ifade etmek mümkün değil, yaklaşık 150 metre kovaladılar. Bazılarıda kurtulmak için kendisini kurbağalı dereye atmıştı. Polisler, yaklaşık 30-40 fbliyi getirip rezalete attı fakat yer dar olduğu için sığmadılar, bizi çağırıp kapıya omuz atmamızı söylediler, içerden sesler geliyor tabii yer ufak zor bela sığdırdık. Hastaneden haberler gelmeye başlayınca biraz üzüldük. Akşam ki kavga sonucunda, 80 fbli hastaneye kaldırılmış bizden de 7 kişi yara almıştı.Öğleye doğru fblileri paketleyip gönderdiler bizide maç sonuna kadar misafir edip bıraktılar. Sonuçmu??? Vesilonoviç, (Ganyan Veysel) maçtan evvel avucunu açarak 5 işaretini göstermişti nitekim BEŞİKTAŞ'lı futbolcular onu kırmadı. -------------------------------------------------------------------------------- Yine fb maçı yer Ali Samiyen. Sabah doğru Mecidiyeköy'deki eski otobüs durağının altında beklemeye başladık. Rahmetli KOKO (Cavit) arabayla gelerek bize müjdeli haberi verdi. "fb liler Zincirlikuyu tarafından geliyor koşun" Yayından fırlamış ok gibi fırladık, stadın önünde kapışmaya başladık muzo'nun burnu kırılmış ve kanlar içinde kalmıştı. Ekiplerde kavganın arasında kalmış ve ne yapacağını şaşırmıştı derken fb li bir çocuk Polisin elinden jopu alıp aramıza dalıp uzaklaştı. Biz de zincirden boşanırcasına saldırdık ve Profilo'nun aşağısına kadar kimi yakaladıysak tepeledik. fb liler için durum içler acısıydı, kapılar açıldıktan sonra aramıza dalan çocuk yanımıza geldi ve bizimle konuşmak istedi Çene çocuğu tokatladı ve kovdu. fb yi yine 4 golle uğurladık. Aramıza dalan fb li çocuk daha sonra öğrendiğimize göre, başka kanala geçerek Okmeydanı civarında öldürülmüştü. Bu da ayrı bir hüzün... Eski düşmanda olsa, bu cesaretli insanı anmadan geçmek doğru olmaz...
__________________ KIZLARIN GÖZÜ HEP YÜKSEKLERDE ZENGİN PARALI ŞIK ERKEKLERDE BİZİM ONLARDAN NE FARKIMIZ VAR BEŞİKTAŞLIYIZ ! İŞTE O KADAR.. | ||
![]() | ![]() |
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
![]() LinkBack to this Thread: http://besiktasforum.net/forum/serbest-kursu/55425-onlari-ve-yaptiklarini-ne-kadar-biliyoruz/ | ||||
Mesaj Yazan | For | Type | Tarih | |
Untitled document | This thread | Refback | 07-03-2008 15:16 |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ![]() |