![]() | |
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
![]() | #111 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Izzeddin Keykâvus Celâleddin Karatay'in ölümünden sonra gayri ahlâkî davranislarda bulunuyor ve çevresindeki kötü insanlarin tesirinde kaliyordu. Hristiyan dayilari Kir Haya ile Kir Kedîd de devlet islerine müdahale ediyorlardi. Bu durum Izzeddin Keykâvus aleyhinde bir kamuoyu olusmasina sebep oldu. Daha önce görevlerinden uzaklastirilmis olan beyler de Kiliç Arslan'i desteklemeye basladilar. Nihayet Kiliç Arslan tebdil-i kiyafetle saraydan çikip Ürgüp yoluyla Develi'ye gitti ve Kayseri'de sultan ilân edildi. Sultan Izzeddin Keykâvus Sadreddin Konevî ile Seyh Hüsâmeddin'i kardesine gönderip Sivas, Malatya, Harput ve Âmid (Diyarbakir) vilâyetlerine sahip olmakla iktifa etmesini istedi. Ancak o da Kayseri kadisi Celâleddin Habib'i elçi gönderdi ve Kayseri ile Kirsehir'in de idaresine birakilmasini talep etti. Fakat taraflar arasinda anlasma saglanamadi ve iki ordu Ahmed-hisar'da karsi karsiya geldi. Yapilan savasta Kiliç Arslan'in ordusu maglûp oldu ve esir düsen Kayseri ile Develü subasilari öldürüldü. Kiliç Arslan Develü'den Sis'e dogru giderken Türkmenler tarafindan yakalanip Arslan Dogmus'a teslim edildi. Izzeddin Keykâvus kardesini karsilayip bagrina basti. Sonra da hil'at, at ve altinlar verip Amasya'da ikamete mecbur etti. Bilâhare de Borgulu kalesine gönderdi ve nezaret altinda tuttu. Sultan Izzeddin Keykâvus böylece ülkede huzur ve sükunu sagladigi sirada Mogol kumandalarinin sonu gelmeyen istekleri karsisinda emîr-i dâd Fahreddin Ali'yi degerli hediyelerle Batu Han'a gönderip Baycu ve diger noyanlarin bu davranislarina son vermesini sagladi. Mogol baskilarinin devam ettigi bu yillarda Ermeniler de firsattan istifadeyle Anadolu'nun bazi yerlerini isgal etmeye basladilar. | ||
![]() |
|
![]() | #112 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Kaynaklar o dönemde Selçuklu hakimiyetindeki topraklari söyle siralamaktadirlar. Ahlat, Van, Ercis, Erzurum, Ispir, Bayburt, Koçmaz, Erzincan, Aksehir, Tercan, Kemah, Sebinkarahisar, Diyarbekir, Harput, Malatya, Sumeysat, Minsar, Sivas, Niksar, Amasya, Tokat, Çankiri, Ankara, Samsun, Sinop, Kastamonu, Turhal, Kayseri, Nigde, Eregli, Ermenek, Konya, Denizli, Afyon, Aksaray, Antalya ve Alaiye. Anadolu Selçuklu devleti Kösedag maglubiyetinden sonra Mogol istilâsina maruz kalmis ve onlara tabi olmustu. Bu dönemde tahta çikan sultanlarin çocuk yasta olmalari veya liyakatsizlikleri devlet için önemli bir zaaf unsuru olmakla beraber bazi hamiyet-perver devlet adamlari devletin birligini muhafaza edebilmek ve ikinci bir Mogol istilâsini önleyebilmek için yogun faaliyet göstermislerdi. Celâleddin Karatay'in ölümünden sonra müsterek saltanat yürütülememis ve Kiliç Arslan hapse atilmisti. Baycu Noyan'in anlasma disinda taleplerde bulunmasi üzerine Fahreddin Ali Batu Han'in yanina giderek ondan bir yarlig almis fakat onun istekleri yine son bulmamis hatta, Selçuklulara karsi öfkesi giderek artmistir. Mengü Han'in kardesi Hülagu'yu ilhan unvaniyla Iran ve batidaki ülkeleri idare etmekle görevlendirmesi sebebiyle Baycu'nun Aksaray'a kadar gelmesi Mogol tahakkümüne son vermek isteyen Sultan Izzeddin Keykâvus'u savasa tahrik etti. Vezir Izzeddin Arslandogmus kumandasindaki Türk ordusu 23 Ramazan 654 (15 Ekim 1256) tarihinde Aksaray Sultanhani civarinda Mogollarla savasa girdi. Fakat kisa sürede maglup oldu ve agir kayiplar verdi. Basta vezir olmak üzere birçok kisi sehid oldu. Bozgun haberini alan Sultan aile efradi, yakinlari, mücevherat ve kiymetli esyalarini yanina alarak Konya'dan Alaiye'ye gitti. Sultanin sefahata dalmasi devlet isleriyle ilgilenmemesi ve gayri ahlâkî davranislari bu bozgunun ana sebebidir. | ||
![]() |
![]() | #113 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Maglûbiyet üzerine Konya'ya giden üstâdüddâr Nizameddin Ali halki derhal Mogol ordusunun, ihtiyaçlarini karsilamaya ve Baycu'ya ve diger noyanlara hediyeler vermege tesvik etti. Sehrin hatibi de Cuma hutbesinde halka mal ve servetlerini namuslari ugrunda harcamaktan çekinmemeleri için nasihatte bulundu. Baycu Konya'yi yerle bir etmeye yemin etmis oldugu halde Nizameddin Ali dört katir yükü altin götürüp sehri Mogollardan satin aldi ve büyük bir felâkete mani oldu. Baycu Sultan Izzeddin Keykâvus'un Antalya'ya gittigini ögrenince 1000 kisilik bir süvari birligini oraya göndermisti. Ancak Sultan Iznik imparatoruna siginmak üzere Denizli'ye hareket etmis ve Baycu'nun torunu Yisutay'i çesitli vaadlerle aldatarak Bizans sinirina girmeyi basarmistir. Izzeddin Keykâvus'un Bizans sinirina gitmesi üzerine Baycu Kiliç Arslan'i Selçuklu tahtina çikardi. Arslandogmus ve diger bazi emirler Borgulu'ya giderek Kiliç Arslan'i hapisten çikardilar. Kiliç Arslan ve yanindaki emirlerle birlikte bir müddet Ilgin'da bekledikten sonra Konya'ya gelip tahta çikti (655/1257). Nizameddin Hursid ve Muineddin Süleyman onun devlet adamlari arasinda ilk sirayi aldi ve vilayetlere subasi ve valiler tayin edildi. Kiliç Arslan Kervansarayi yakinlarinda Baycu ile baris imzaladi ve Mogol askerlerinin ihtiyaçlarini karsilamak üzere halktan mal ve para toplandi. Fakat Noyanlardan biri zalimâne davranislari yüzünden zehirlenerek öldürülünce Nizameddin Hursid bundan sorumlu tutuldu ve öldürüldü. Bu olaydan sonra Muineddin Pervâne idareye tek basina hâkim oldu. Izzeddin Keykâvus, Baycu'nun Hulagu'nun Bagdad seferine refakat etmek üzere Anadolu'dan ayrildigini duyunca Iznik Imparatoru'nun verdigi 3000, Frank askerinin refakatinde Konya'ya gelerek tahta oturdu (14 Rebiülâhir 655/3 Mayis 1257). IV. Kiliç Arslan ise Kayseri'ye çekilmek zorunda kaldi. Ancak takip edildigini haber alinca Muineddin Pervâne ile beraber Tokat'a gitti. Izzeddin Keykâvus Kiliç Arslan'a biat ettikleri için Nigde subasisi Selçuksah ile diger bazi devlet adamlarini öldürttü. Kiliç Arslan ise Ilhanli hükümdarindan saltanat yarligini elde ederek Erzincan'a döndü ve kisi orada geçirdi. Yildiz Dagi yakinlarinda vuku bulan savasta Izzeddin Keykâvus'un kuvvetlerine maglup olan Muineddin Pervane ve Mogol askerleri de Erzincan'a kaçti. Kiliç Arslan Mogollar'dan tekrar yardim istedi ve onlarin destegiyle Niksar'i ele geçirdi. | ||
![]() |
![]() | #114 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Sehir halki onu törenle karsilayip tahta çikardi. Izzeddin Keykâvus Baycu'nun Bagdad seferinde bulunmasindan yararlanarak Tokat, Amasya ve Malatya'yi da hakimiyet sahasina dahil etmis ve Anadolu'da üstünlügü ele geçirmisti. Rakip sultanlar arasindaki mücadeleye müdahale eden Mengü Han her ikisinin müsterek saltanat sürmesine karar verdi ve Selçuklu topraklarini ikiye böldü. Buna göre Kizilirmak'in batisindan Bizans sinirlarina kadar uzanan saha Izzeddin Keykâvus'a, Sivas'tan Erzurum'a ve Mogol hakimiyetindeki sehirlere kadar uzanan saha ise Kiliç Arslan'a verilecekti. Ancak 657'de (1259) Anadolu'ya dönen Mahmud Tugrâî ve Toruntay Mogollarin Anadolu'ya girdiklerini ve iki hükümdar arasindaki mücadelenin devam ettigini ifade etmislerdir. Hülâgu Suriye seferine çikarken iki Selçuklu sultanini da huzuruna çagirdi. 4 Saban 657'de (28 Temmuz 1259) Tebriz'de onlarla görüstü. Mengü Kaan'in yarligina uygun olarak ülkeyi taksim etti. Bu taksim kararinda Pervane Muineddin önemli rol oynadi ve Anadolu'daki nüfuzu giderek artti. Daha çok Mogollarin lehine faaliyetleriyle taninan vezir Mahmud Tugrâî'nin ölümünden sonra Fahreddin Ali Izzeddin Keykâvus'un, Muineddin Pervâne de Kiliç Arslan'in veziri oldu. | ||
![]() |
![]() | #115 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| İzzeddin Keykâvus'un Gurbet Hayatı Ülkenin iki hükümdar arasinda taksiminden sonra Izzeddin hristiyan dayilariyla beraber Konya'yi birakip Kubâdâbâd'a, oradan da Antalya'ya gitti ve eglenceye daldi. Buna karsilik Kiliç Arslan ile Muineddin Pervâne Izzeddin Keykâvus'u sultanliktan uzaklastirmak için yogun bir faaliyette bulunuyordu. Harac almak üzere gelen Mogol elçilerini gayet güzel karsilayan Pervâne Izzeddin Keykâvus'un Konya'dan Antalya'ya gittigini ve oradaki Türkmenlerle birlesip isyan hazirligi içinde oldugunu söyleyerek tahsilâta oradan baslamasini tavsiye etti. Ancak Izzeddin Keykâvus beylerbeyi tayin ettigi dayisinin tesiriyle para vermeye yanasmadi. Elçiler Tebriz'e dönüp durumu anlatinca Ilhanlilar tahta geçmesini sagladiklari halde Izzeddin Keykâvus'un kendilerine nankörce davranarak içki ve eglenceye daldigini kendisine bildirdiler. Bunun üzerine Sultan derhal Antalya'dan Konya'ya dönüp para temin etmeye ve bozulan münasebetleri düzeltmeye karar verdi. Fakat Muineddin Süleyman onun Memlûklerle isbirligi yaparak Ilhanlilara karsi bir ittifak olusturmak düsüncesinde oldugunu ihbar ederek onlari kiskirtiyordu. Nihayet Hülagu 659 (1261) yilinda Izzeddin Keykâvus'u huzuruna çagirdi. Sultan kendisine vekâleten saltanat naibi Yavtas'i gönderdi. Yavtas Erzincan'da Ermenilerin bazi taskinliklariyla karsilasti ve bunlara mani olmak istedi. Ancak Mogol elçileri buranin Kiliç Arslan'in hakimiyetinde oldugunu söylediler. Yavtas da geri dönüp sultani Mogollara karsi tahrik etti. Sultan veziri Fahreddin Ali ile görüstükten sonra Hülagu'nun yanina gitmek üzere hareket etti. Konya'da Rûzbe ovasina geldiginde Alincak Noyan'in büyük bir orduyla Anadolu'ya geldigini ve Kiliç Arslan ile Muineddin Pervâne tarafindan karsilandigini ögrendi. Vezirini Kiliç Arslan'a gönderip aralarindaki iliskileri düzeltmeye karar verdi. Kiliç Arslan ile görüsen Fahreddin Ali Izzeddin Keykâvus'un Mogollarla basa çikamayacagini bildigi için iki sultani tek güç halinde birlestirmek niyetiyle onlara katildi. Bu sirada Alincak Noyan'in kendisine taarruz hazirliginda oldugunu ögrenen Izzeddin Keykâvus Antalya'ya döndü. Sultan Izzeddin'in kumandanlari Ali Bahadir ve Yavtas Mogollar'a çetin bir savasa giristiler, fakat maglup oldular ve çok agir kayiplar vererek dagildilar (1261). | ||
![]() |
![]() | #116 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Sultan Izzeddin Keykâvus Antalya'da bulundugu sirada bir yandan Memlûk Sultani Baybars ile isbirligi yapiyor, diger yandan da Anadolu'daki Türkmenleri etrafinda toplamaya çalisiyordu. Sultan Izzeddin Keykâvus Misir'dan gelen iki emîrle beraber Nâsireddin Nasrullah ve Hacib Sadreddin el-Ahlâtî adli elçilerini Baybars'a gönderdi (660 Cemâziyülâhir/1262 Mayis). Baybars yardim talebini kabul edip Dimask ve Haleb'den asker gönderdigini bildirdi. Sultan Izzeddin Baybars'a gönderdigi ikinci mektupta (Haziran 1262) bu ittifaktan haberdâr olan Mogollarin Konya'yi isgale hazirlandigini bildirdi. Baybars bu kadar kisa bir süre içinde yardim gönderemeyince Izzeddin Keykâvus aile efradiyla birlikte Antalya'dan Istanbul'a hareket etti. Böylece bütün Anadolu Kiliç Arslan'in idaresine geçti. Izzeddin Keykâvus Istanbul'da eski dostu imparator Mihail Paleologos tarafindan çok iyi karsilandi ve bir hükümdar gibi dolasmasina izin verildi. Bu sirada müslüman olan Altinordu hükümdari Berke Han, Sultan Baybars'a elçi gönderip Mogollara karsi Izzeddin Keykâvus'un da dahil oldugu bir ittifak kurmak istedi. Bunun üzerine Bizans imparatoru Mihail Hulagu'nun tesiriyle bu ittifaka karsi cephe aldi ve Sultan Baybars'in Berke Han'a gönderdigi elçilerini 662 (1264) yilinda tevkif edip mallarina el koydu. Sultan bir papaz ve bir filozofu imparatora gönderip ona agir hitaplarda bulundu. Neticede elçiler serbest birakilip Berke Han'a gitmelerine izin verildi. Fakat yine Hülagu'dan korktugu için Izzeddin Keykâvus'a karsi takip ettigi dostane siyasetini degistirdi. Yakin emirleri Ayasofya'ya götürülüp hristiyanligi kabule zorlandilar. Kabul etmeyenlerin gözlerine mil çekilip öldürüldü, Izzeddin Keykâvus da Enez kalesinde hapsedildi (1262). Islâm kaynaklarinda Izzeddin Keykâvus ve adamlarinin Bizans tahtini ele geçirmek üzere bir suikasta hazirladiklari için böyle bir muameleye maruz kaldiklari ifade edilmektedir. Bizans kaynaklari ise Izzeddin Keykâvus'un Altinordu Han'i ve Bulgar krali Konstantin ile anlasarak Istanbul'u istilâya hazirlandigi için hapsedildigini belirtir ve onun Istanbul'da kalan oglu Melik Konstantin'in hristiyan oldugunu yazarlar. | ||
![]() |
![]() | #117 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Bu vahsice hareketler üzerine Berke Han gönderdigi orduyla Bizansin Balkanlardaki topraklarini istilâ etti ve Izzeddin Keykâvus'u hapishaneden kurtarip Keyûmers, Mesûd ve diger ogullariyla birlikte Berke Han'a götürdüler. Berke Han Sugdak ve Solhad sehirlerini ona ikta etti. Sultan Izzeddin 677 (1279) yilinda ölümüne kadar burada yasadi. Izzeddin Keykâvus henüz 11 yasinda iken tahta çikmis, üç yil müstakil dört yil da müsterek saltanat sürmüs, bilâhare iki yil daha tek basina saltanat sürmüstür. Sultan Izzeddin 16 yil süren ve karisiklik içinde geçen hükümdarliktan sonra 27 yasinda iken vatanini terk ederek Istanbul'a gitmis, 17 yil gurbette yasamis ve 44 yasinda ölmüstür. Ahlâkî açidan zayif bir sahsiyet olusu daha çok hristiyan dayilarinin tesirinde kalisina baglanmaktadir. Bununla beraber Mogollara karsi mücadele etmis ve Anadolu'yu onlardan kurtarmaya çalismistir. Bu iç mücahedeler sirasinda basta Konya olmak üzere bütün ülkede huzur ve güven kalmamistir. | ||
![]() |
![]() | #118 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| MUINEDDIN PERVANE DÖNEMI (1262-1277) 1243 Kösedag bozgunu Anadolu Selçuklulari tarihinde bir dönüm noktasi teskil eder. Bu tarihten itibaren devletin temelleri sarsilmis ve ülke yogun bir Mogol istilâsina ve Türkmen muhaceretine maruz kalmistir. 1261'den önce Denizli, Honas ve Dalaman çayi yöresinde 200.000 hane, Eskisehir, Kütahya arasinda 300.000, Kastamonu'da 100.000 çadir halki yasiyordu. Denizli'den batiya dogru uzanan daglar Cibâlü't-Türkman (Türkmen daglari) adiyla aniliyordu. Mogollarin istilâ ve baskilarina büyük bir maharetle karsi koyan ve onlari idare etmeyi bilen Muineddin Süleyman Pervâne 1262'de II. Izzeddin Keykâvus'un yerine IV. Kiliç Arslan'i Selçuklu tahtina çikarmisti. IV. RÜKNEDDIN KILIÇ ARSLAN (1262-1266) Giyaseddin Keyhüsrev'in ortanca oglu olan Kiliç Arslan Göyük Han'in tahta çikis merasimine katilmis ve ondan aldigi yarligi ile dönüste Sivas'ta agabeyi II. Izzeddin Keykâvus'u azlederek yerine kendi geçmisti. Ancak Celâleddin Karatay taht kavgalarina son vermek düsüncesiyle üç kardesi, birlikte Sultan ilân etmeyi daha dogru buldu. Ihtirasli devlet adamlarinin müdahaleleriyle bu durum uzun sürmedi ve IV. Kiliç Arslan Kayseri'ye gidip saltanatini ilân etti. 1254'te maydana gelen savasi kaybedince Uluborlu kalesine hapsedildi. Muineddin Pervane'nin gayretleriyle Baycu Noyan IV. Kiliç Arslan'i hapishaneden çikarip Selçuklu tahtina iade etti ve Mogol destegiyle 1262'den itibaren Anadolu Selçuklu gelenegine uyularak kapisinda bes nevbet (nevbet-i pencgâne) çalindi. Mogol istilâsi yüzünden Anadolu'ya gelen Türkmenler ise IV. Kiliç Arslan karsisinda Keykâvus'u destekliyorlardi. Bu Türkmen gruplari arasinda en güçlüleri Denizli, Honas ve Dalaman civarinda yurt tutan uc gazisi Mehmed Bey idaresinde faaliyet gösteren Türkmenlerdi. Hulagu'nun huzuruna gelip kendine itaat arzetmesini istemesine ragmen Mehmet Bey gitmedi. Bunun üzerine Selçuklu-Mogol kuvvetlerinin hücumuna maruz kaldi ve damadinin ihaneti sebebiyle maglup oldu ve daha sonra Borgulu'da öldürüldü. Bu devirde dikkati çeken Türkmen beyliklerinden biri de adini Kerimüddin Karaman'dan alan Karamanlilar'dir. Kiliç Arslan'a ve Mogollar'a karsi mücadeleleriyle taninan Karamanlilar 20.000 kisilik bir kuvvetle Konya'ya dogru yürüyünce Muineddin Pervane derhal asker toplayip onlarin karsilarina çikti ve Gâvele kalesi yakinlarinda cereyan eden savasta onlari bozguna ugratip ileri gelenlerini esir aldi. Türkmenlerin Kiliç Arslan, Muineddin Pervane ve Mogollara karsi geristikleri bu faaliyet bir cihad hareketi sekline dönüsmüs ve Izzeddin Keykâvus'un etrafindan büyük kaynasma olmustur (1262). | ||
![]() |
![]() | #119 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| I. Mogol baskilarinin en siddetli oldugu bir dönemde Baycu Noyan'in Hülagu ve Abaka Han'in güven ve dostlugunu kazanarak Selçuklu Devleti içinde büyük bir nüfuza sahip olan Muineddin Pervane 1262'den 1277 yilina kadar süren 15 yillik bir döneme adini veren meshur bir simâdir Hulagu'ya öylesine nüfuz etmisti ki Hulagu Kiliç Arslan'a kendisiyle görüsülmesi gereken bir mesele olursa Muineddin Pervane'den baskasinin gelmemesini söylemistir. Mogollara dayanarak siyasi rakiplerini bertaraf ederek Anadolu'da mutlak bir otorite tesis etmistir. Adeta bir hükümdar gibi hareket eden Pervane alim ve seyhleri himaye etmis, medrese ve zaviyelerde huzur içinde egitim yapilmasini ve ibadet edilmesini saglamistir. Tokat'ta Hankâh-i Pervane adli bir zaviye, Kayseri'de bir medrese, Merzifon'da da bir cami yaptirmistir. Mevlânâ Celâleddin-i Rumî'nin yakin dostu olan Pervane ona ve müridlerine daima yardimci olmustur. Mogollarin sonu gelmeyen istek ve baskilarina ragmen Anadolu halkinin umumî refah seviyesini korumustur. KILIÇ ARSLAN ILE PERVANE ARASINDA GERGINLIK Selçuklular 1214 yilinda fethettikleri Sinop'u Karadeniz bölgesinin en önemli ihracât ve ithâlat limani haline getirmislerdi. Ayrica yaptiklari kale, cami, medrese ve diger hayir kuruluslariyla da sehre her bakimdan mamur bir görünüm kazandirmislardi. Insa edilen tersane de Sinop'a bir üs özelligi kazandirmisti. Mogol istilâsi ve iç karisikliklardan istifade eden Trabzon Komnenoslari (657/1259) yilinda Sinop'u isgal ve sehri idare etmek üzere Gavras adli birini vali tayin ettiler. Anadolu Selçuklu Devleti iç meseleleri hallettikten sonra Kiliç Arslan ile Muineddin Pervane Sinop'u geri almak için seferber oldular. 1265 yilinda Ilhanli tahtina çikan Abaka Han'i ziyaret edip degerli hediyeler takdim ettiler ve tahta çikisindan dolayi kendisini kutladilar. Bu sirada Abaka Han'a Sinop'u kurtarmak istediklerini söyleyip izin aldilar. Dönüste Muineddin Pervane Tokat, Niksar ve Samsun yöresinden topladigi askerlerle Sinop üzerine yürüdü ve sehri muhasara etti. Surlari karadan manciniklarla döverken 1000 seçkin denizciyle denizden de kusatma altina aldi. Neticede Rum valisi, Taceddin Kiliç tarafindan öldürülerek sehir ele geçirildi ve kiliseye çevrilen camiler ibadete açildi. Bu önemli zafer fetihnamelerle bütün müslüman ülkelere ve Abaka Han'a duyuruldu (664/1266). Bu basarisi Muineddin Pervane'nin nüfuz ve kudretini daha da artirdi. | ||
![]() |
![]() | #120 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Muineddin Pervane bu nüfuz ve kudretini kullanarak Sinop'un resmen kendisine temlik edilmesini istedi. Sultan Kiliç Arslan böyle bir seyin olamayacagini söyleyip itiraz ettiyse de Mogollar'dan destek gören Pervane'nin bu arzusunu yerine getirmek zorunda kaldi. Bizzat Ibn Bîbî'nin kaleme aldigi temliknâme ile sehri ona vermek zorunda kaldi. Sultani giderek artan nüfuz ve kudretine engel gören Muineddin Pervane Mogol kumandani Napsi Noyan ile diger Mogol temsilcilerini Sultan Kiliç Arslan'a karsi kiskirtmaya basladi. Hatta daha da ileri giderek onun Memluk sultani Baybars ile isbirligi yaparak Mogollara karsi sefere hazirlandigini söylüyordu. Aslinda Muineddin Pervâne Tebriz'de bulundugu sirada bizzat Abaka Han'a Kiliç Arslan'i jurnal ederek: "Bu Selçuklulara emniyet olmaz" demis ve onun Memlûk sultaniyla birlikte hareket ettigini söylemisti. Abaka da onu Anadolu'da kendi naibi olarak gördügünü ve kim Mogollara muhalefet ederse hayati senin elindedir" diyerek Sultan Kiliç Arslan'i öldürmesi için adete yetki vermisti. Muineddin Pervane bu niyetini gerçeklestirmek için Anadolu'daki Mogol kumandan ve hâkimleriyle (yarguci) anlastiktan sonra Tokat'tan Aksaray'a hareket etmisti. Kiliç Arslan ile veziri Fahreddin Ali de onlardan kisa bir süre önce Anadolu'ya gelmislerdi. | ||
![]() |
![]() |
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ![]() |